İleti Sayısı: 3,663
Üyelik Yılı: 2017
Imperium:
54
07-08-2017, 19:39
(Son Düzenleme: 07-08-2017, 20:07, Düzenleyen: Duman.)
Ocak 1988'den 1997 Martına kadar televizyonda yayınlanmış tam 110 bölümden oluşan anime serisidir.Çoğu animenin aksine bir mangadan değil aynı adlı paylaştığı bir roman serisinden uyarlanmıştır.Bu roman serisi ise Yoshiki Tanaka'nın 1982-87 yılları arasında yayınlamış olduğu 10 kitaplık bir bilim kurgu seridir.Konusu sanırım en güzel şu yorum ile özetlene bilir:
insanoğlu, son bin yıla yakın zamanda bütün galaksiye yayılmış, tüm kaynaklarının tüketildiği dünya'dan ayrılalı yüzyıllar olmuştur. m.s. 2801'de, aldebaran güneş sistemindeki theoria adlı gezegende yeni bir yönetim şekli başlatılır. bu, daha sonra usg diye anılacak olan united space governmentdır, hatta şerefine the universal calendar adlı yeni bir takvim+zaman birimi yaratılacaktır. insanlar yönetimden memnundur, ama bu durum uzun sürmez, bir takım uzay korsanları türeyerek taşıma araçlarına ve yolcularına terör estirirler, kaynaklar azalır, büyük miktarda para çalınır çırpılır, insanlar yoksulluğa düşer ve büyük şehirlerde isyanlar patlar, çözülme tehlikesiyle karşı karşıya olan bu medeniyet, bir kurtarıcıya ihtiyaç duyar.
bu kurtarıcı, yeni yönetimin kurulmasından 296 yıl sonra ortaya çıkar: usg ordusunun yetkin kumandanlarından olan rudolf von goldenbaum. bu zat, usta savaş taktikleriyle uzay korsanlarının icabına baktıktan sonra bir politikacı olur, yavaş ama sağlam adımlarla kaynak ve itibarını arttırır, ve sonunda, 310'da "ilk kaiser" olarak taç giyerek kendisini galaksi imparatorluğu'nun hakimi ilan eder. insanlar bu yeni lidere karşı isyan etmekte gecikmezler, ama bunlar kaiser'in ordusu tarafından hızlı ve vahşice bastırılır, imparatorluk başkenti odin adlı gezegene taşınır. bu arada, yeni bir milat yaratılır: reich calendar.
bu olaylardan 164 yıl kadar sonra, altair 7 adlı buzul gezegende madencilik yapan imparatorluk işçileri, ale heinessen adlı, özgür olma hayaliyle yanıp tutuşan bir genç tarafından ikna edilerek, ion fazekath adı verilen bir gemi inşa edip imparatorluğun konuşlandığı sistemlerden kaçarlar ve uzaya çıkarlar. yıllarca boşlukta yol aldıktan sonra, yerleşmeye uygun bir gezegen bulduklarında buraya yolculuk sırasında ölmüş olan liderleri heinessenin ismini verirler, burada yıllarca hayal ettikleri free planets alliancei kurarak imparatorluğa karşı isyan bayrağını açarlar. zaman birimi tekrar universal calendar (uc) olur.
640 uc'de, dagon starzone adlı yerde iki tarafın orduları ilk kez karşı karşıya gelirler, kanlı bir savaş olur, fakat sonuç itibariyle, lin pao adlı generalin komutasındaki isyancılar, prens herbert'in yönettiği imparatorluk kuvvetlerinin adeta üzerinden geçerler. imparatorluk ordusunda bazı çözülmeler yaşanırken, isyancılar artık "cumhuriyetçiler" olarak anılmaya başlanırlar.
savaş 120 yıl boyunca devam eder, ama tarafların güçleri dengededir ve ikisinin de zaferleri uzun süreli olmaz. sonunda, galaksi imparatorluğu, cumhuriyetçiler'in kendi sistemlerine ulaşabildiği iki geçiş spiralinin birine iserlohn kalesi'ni inşa eder. bu muazzam kalenin koruma ve silahlarına kendi başlığında değineceğim. nitekim, spiralin diğer ucunda fezzan dominion adlı, görünüşte imparatorluk destekçisi, ama özde iki tarafa karşı nötr bir silah ve teknoloji cenneti bulunmaktadır, burası çıkarlarına göre iki tarafa da finans sağlamaktadır.
fakat, 795 uc'de, bu gergin ama monotonlaşmaya başlamış savaşın gidişatı, iki kişi tarafından değiştirilecektir: hırslı bir imparatorluk kumandanı olan reinhard von müsel ve cumhriyetçiler'den yang wen li. ilk seri, bu ikisinin yükseliş devirlerini anlatmakla işe başlar.
-"Ekşi sözlük kullanıcısı solonille'den alıntıdır."
Bunlar dışında anime hakkında yorum yapmam gerekirse gerçekten sağlam askeri taktiklerin ve politik oyunların döndüğü bir animedir.Karakterleri öldürmekten çekinmez ama konuyu oldukça ağır işler. Ben 1 yılda bitirdim.Takdir sizin.
Not:Posterden görebileceğiniz gibi animede uzaylı yok.Bırakın Akıllı yaşam formunu uzaylı ot bile yok.Bilim kurgu kısmı uzay gemileri ve birkaç küçük detay dışında yok diyebiliriz.Ama bu beni rahatsız etti mi?Yok.Sizi de rahatsız edeceğini düşünmüyorum.
İleti Sayısı: 3,663
Üyelik Yılı: 2017
Imperium:
54
20-09-2017, 21:36
(Son Düzenleme: 20-09-2017, 21:38, Düzenleyen: Onur34.)
2018 Nisan ayında yayın hayatına başlaması planlanan bir yeniden çekim duyruldu.İsteyen fragmanına aşağıdan bakabilir.
•
İleti Sayısı: 17
Üyelik Yılı: 2017
Imperium:
1
Sevmedigim bir anime 3<
Madem Seviyordun, Ne diye bana. Gelcekten, Bahsettin.?
•
İleti Sayısı: 8
Üyelik Yılı: 2018
Imperium:
0
Bana göre izlediğim en iyi animelerden biri, hep politik olaylar yönünden çok derin yerlere değiniyor..Her sene bir kere tüm bölümlerini izlerim
İleti Sayısı: 2
Üyelik Yılı: 2018
Imperium:
0
13-06-2018, 19:31
(Son Düzenleme: 13-06-2018, 19:35, Düzenleyen: DateMasamune.)
Die Neue These şu an berbat gidiyo eskisine hakaret gibi
İleti Sayısı: 3,663
Üyelik Yılı: 2017
Imperium:
54
25-07-2018, 23:30
(Son Düzenleme: 25-07-2018, 23:34, Düzenleyen: Onur34.)
Yeniden yapımını biraz önce bitirdiğim anime serisidir. Her ne kadar asıl çekimi yaklaşık bir yıl önce bitirsem de hatırladığım bazı gereksiz sahnelerin bildiğin kopyala/yapıştır olduğu, diğer taraftan hatırladığım bazı güzel detay ve sahnelerin atlanmış olması oldukça sinir bozucu. Onun dışında uzay savaşları 30 yıllık fark sağ olsun oldukça güzel.
Not: Başta Reinhard olmak üzere bazı İmparatorluk karakterlerin bildiğin Japon'a dönmesi, Yang Wen-li'nin fazla yakışıklı olması ve Schenkopp'un fazlasıyla genç durması rahatsız edici olsa da insanın gözü 12 bölümden sonra alışıyor.
•
İleti Sayısı: 1,370
Üyelik Yılı: 2015
Imperium:
4
Bana göre anime olarak kendi türüne özgü kaliteli animelerden.İlk izlediğimde beni pek sarmamıştı.Fakat izledikçe daha çok hoşuma gitti.İzlenmesi gereken animelerden biri olduğunu düşünüyorum.Özellikle son yıllarda kendini tekrar eden animelerden bıktıysanız.Denemenizi tavsiye ederim.
"Paris'te bir adam öldürülürse, bu bir cinayettir; doğuda elli bin insan boğazlanırsa, bu sadece bir meseledir"
Victor Hugo
Aşağıdaki 1 üye Menars nickli üyenin bu iletisini beğendi:1 üye Menars nickli üyenin bu iletisini beğendi.
• Onur34
İleti Sayısı: 3,663
Üyelik Yılı: 2017
Imperium:
54
17-10-2019, 22:43
(Son Düzenleme: 17-06-2020, 19:35, Düzenleyen: Onur34.)
Yeniden yapım seri Die Neue These'in 2. sezonu 9 bölümü üçer üçer olmak üzere Japon Sinemalarında 27 Eylül, 25 Ekim ve 29 Kasım'da yayınlanacak. Kaynak
•
İleti Sayısı: 6,415
Üyelik Yılı: 2019
Imperium:
79
Dizide öyle fazla karakter var ki takip etmekte zorlanıyorum. Ekranda görülen karakterlerin boş mankenler olmaması ve hepsinin kendi hikâyesi olması harika ama ekstra dikkat edilmezse ipin ucu kaçabiliyor. Umarım ilerleyen bölümlerde bu duruma alışabilirim.
İleti Sayısı: 578
Üyelik Yılı: 2015
Imperium:
1
Orjınal versıyonu izliyorum şu an, bugüne kadar kaçırdığıma yanıyorum. Hakikaten çok başarılı bir yapım, karakterler, hikaye, detaylar muazzam ama savaş taktikleri çok basit geçilmiş gibi geldi bana.
İleti Sayısı: 6,415
Üyelik Yılı: 2019
Imperium:
79
Die Neue These'den bu kadar nefret edilmesinin sebebi nedir?
•
İleti Sayısı: 578
Üyelik Yılı: 2015
Imperium:
1
05-03-2021, 11:54
(Son Düzenleme: 05-03-2021, 11:54, Düzenleyen: GespensterPanzer.)
Açıkçası çizimler fena görünmüyor da müzikleri değiştirmişler sanırım en büyük eleştriyi ordan almış.
•
İleti Sayısı: 3,663
Üyelik Yılı: 2017
Imperium:
54
(05-03-2021, 10:59)Attila the Hun : Die Neue These'den bu kadar nefret edilmesinin sebebi nedir?
İlk sezonunu izleyeli baya oldu o yüzden hikayedeki ufak farkları hatırlayamıyorum. Ama hatırladığım yegane şey özellikle İmparatorluk’taki bazı karakterlerin karakter modellerinin japonlaştırılmasıydı. Müzikler de iskenderin üstündeki kızgın yağ oldu.
Aşağıdaki 1 üye Onur34 nickli üyenin bu iletisini beğendi:1 üye Onur34 nickli üyenin bu iletisini beğendi.
• cemal
İleti Sayısı: 6,415
Üyelik Yılı: 2019
Imperium:
79
İleti Sayısı: 6,415
Üyelik Yılı: 2019
Imperium:
79
Die Neue These koca Amiral Merkatz'a yaramamış.
İleti Sayısı: 6,415
Üyelik Yılı: 2019
Imperium:
79
İleti Sayısı: 6,415
Üyelik Yılı: 2019
Imperium:
79
Her şeyin başlangıcı.
İleti Sayısı: 38
Üyelik Yılı: 2021
Imperium:
1
Bizim sevdiğimiz karizmatik Schönkopf
Bıyığı terlememiş Schönkopf
İleti Sayısı: 6,415
Üyelik Yılı: 2019
Imperium:
79
Her siyah üniformalının kötü kahkahalarla insan öldüren psikopatlar olmadığı, adında "Özgür" geçen her devletin safi iyi olmadığı Legend of the Galactic Heroes; aslında insanlık tarihinin ne kadar grinin tonlarında ve tekerrür etmeye mahkûm olduğunu gözler önüne seren çarpıcı bir yapım. "Halka hizmet etmeyi amaçlayan bir otokrasi mi yoksa yozlaşmış bir demokrasi mi?" sorusunu devamlı düşündürmesi ve bu ikilemi ustaca yazılmış hikâye unsurlarıyla dallandırıp budaklandırması, LoGH'un neden zamansız bir yapım olduğunu ispat eder nitelikte.
Hiçbir bölüm doldurma amaçlı değil, en önemsiz görünen olay bile bir çığa dönüşerek tarihin seyrini değiştirmeye muktedir. Her karakterin akılda kalıcı bir kişiliği var, yukarıdaki endişemin yersiz olduğunu biraz daha izledikten sonra anladım. Karakterlerin hikâyelerinin tamamını heyecanla takip ettim ve "Hadi bu kısım geçsin artık." dediğim hiçbir yer olmadı. Neredeyse her karakterin sempati duyulacak bir yanı vardı, Makyavelist Oberstein'ın bile. Diyalogların ne kadar akılda kalıcı ve zekice olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Üzerinden biraz zaman geçince yorumumu detaylandırabilirim ama benim için izlediğim en iyi animasyonların başını çekeceğinden kuşkum yok.
Seriye dair şikâyetçi olduğum şeyleri söylemeden edemeyeceğim. En büyük hoşnutsuzluğum Terraistlerin yeterince iyi yansıtılmamasıydı. İnternete baktığımda bu hoşnutsuzluğum konusunda yalnız olmadığımı gördüm. Serinin başında ve ortalarında Terraistler biraz daha ağır ağır ve hak ettiği süreyle gösterilse de özellikle de Dünya'daki tapınaklarının yerle bir edilmesinden sonra bir daha bu kadar ayrıntılı işlenmedi. Galaksiye tamamen hâkim olma gayesiyle büyük komplolar kuran ve alelade bir tarikat olmadıklarını büyük eylemleriyle gösteren (Yang Wen-li suikastı, Fezzan'daki bombalama eylemleri) Terraistlerin planlama süreçlerine çok az şahit olduk. Terraistlerin yanında Rubinsky de var. Oğlunun ölümünden sonra planlama sürecini ve karargâhını en fazla 1-2 kez görebildik. Ben Rubinsky'yi ilk gördüğümde koskoca devletleri tek başına manipüle edebilen güçlü bir adam olduğunu düşünmüştüm ama büyük hayal kırıklığına uğradım. Bu adam "Ben gidiyorsam kayzer de gitsin." diye ölünce şehrin kanalizasyonlarını patlatacak kadar duygusal davranacak bir adam değildi. Genel anlamda Terraistler "Din insana bunları yaptırabilir." mesajından ve Roma'nın çöküşüne yapılan bir atıftan öteye gidebilir, Yang Wen-li'nin ölümünün ardından "İstesem kayzeri de bir çırpıda öldürürüm." lafından sonra çaresizce kayzerin ölüm döşeğinde olduğu saraya saldırmayabilirdi.
Kısacası birkaç şikâyetim haricinde izlemekten son derece memnun olduğum ve kesinlikle bir daha izleyeceğim bir seriydi. LoGH evreninde geçen filmleri ve diğer seriyi de biraz zaman geçtikten sonra izlemeyi düşünüyorum. Bu deneyimi sizin de yaşamanızı tavsiye ediyorum.
İleti Sayısı: 38
Üyelik Yılı: 2021
Imperium:
1
(17-07-2021, 17:27)Attila the Hun :
Her siyah üniformalının kötü kahkahalarla insan öldüren psikopatlar olmadığı, adında "Özgür" geçen her devletin safi iyi olmadığı Legend of the Galactic Heroes; aslında insanlık tarihinin ne kadar grinin tonlarında ve tekerrür etmeye mahkûm olduğunu gözler önüne seren çarpıcı bir yapım. "Halka hizmet etmeyi amaçlayan bir otokrasi mi yoksa yozlaşmış bir demokrasi mi?" sorusunu devamlı düşündürmesi ve bu ikilemi ustaca yazılmış hikâye unsurlarıyla dallandırıp budaklandırması, LoGH'un neden zamansız bir yapım olduğunu ispat eder nitelikte.
Hiçbir bölüm doldurma amaçlı değil, en önemsiz görünen olay bile bir çığa dönüşerek tarihin seyrini değiştirmeye muktedir. Her karakterin akılda kalıcı bir kişiliği var, yukarıdaki endişemin yersiz olduğunu biraz daha izledikten sonra anladım. Karakterlerin hikâyelerinin tamamını heyecanla takip ettim ve "Hadi bu kısım geçsin artık." dediğim hiçbir yer olmadı. Neredeyse her karakterin sempati duyulacak bir yanı vardı, Makyavelist Oberstein'ın bile. Diyalogların ne kadar akılda kalıcı ve zekice olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Üzerinden biraz zaman geçince yorumumu detaylandırabilirim ama benim için izlediğim en iyi animasyonların başını çekeceğinden kuşkum yok.
Seriye dair şikâyetçi olduğum şeyleri söylemeden edemeyeceğim. En büyük hoşnutsuzluğum Terraistlerin yeterince iyi yansıtılmamasıydı. İnternete baktığımda bu hoşnutsuzluğum konusunda yalnız olmadığımı gördüm. Serinin başında ve ortalarında Terraistler biraz daha ağır ağır ve hak ettiği süreyle gösterilse de özellikle de Dünya'daki tapınaklarının yerle bir edilmesinden sonra bir daha bu kadar ayrıntılı işlenmedi. Galaksiye tamamen hâkim olma gayesiyle büyük komplolar kuran ve alelade bir tarikat olmadıklarını büyük eylemleriyle gösteren (Yang Wen-li suikastı, Fezzan'daki bombalama eylemleri) Terraistlerin planlama süreçlerine çok az şahit olduk. Terraistlerin yanında Rubinsky de var. Oğlunun ölümünden sonra planlama sürecini ve karargâhını en fazla 1-2 kez görebildik. Ben Rubinsky'yi ilk gördüğümde koskoca devletleri tek başına manipüle edebilen güçlü bir adam olduğunu düşünmüştüm ama büyük hayal kırıklığına uğradım. Bu adam "Ben gidiyorsam kayzer de gitsin." diye ölünce şehrin kanalizasyonlarını patlatacak kadar duygusal davranacak bir adam değildi. Genel anlamda Terraistler "Din insana bunları yaptırabilir." mesajından ve Roma'nın çöküşüne yapılan bir atıftan öteye gidebilir, Yang Wen-li'nin ölümünün ardından "İstesem kayzeri de bir çırpıda öldürürüm." lafından sonra çaresizce kayzerin ölüm döşeğinde olduğu saraya saldırmayabilirdi.
Kısacası birkaç şikâyetim haricinde izlemekten son derece memnun olduğum ve kesinlikle bir daha izleyeceğim bir seriydi. LoGH evreninde geçen filmleri ve diğer seriyi de biraz zaman geçtikten sonra izlemeyi düşünüyorum. Bu deneyimi sizin de yaşamanızı tavsiye ediyorum.
Genel olarak katılıyorum ama Rubinsky konusunda oğluyla yaşadığı diyaloglardan az çok duygusal ve hırslı bir kişiliğe sahip olduğunu anlamıştım. Şahsen seride en beğendiğim bölümler Cumhuriyet içinde kargaşa ve komploların olduğu kısımlardı. Darbe ve Yang Wen-Li kurtarılma kısımları serinin zirvesiydi.
•
|