Fatih Sultan Mehmet Romayı Fethetseydi?
#1
Neler olabilirdi?
Bu konu hakkında sohbet edebiliriz diye umutluyum.
Tarihimizi seviyorum. :)
Teşekkürler. :heart: :heart: :heart:
Ara
Cevapla
#2
Muhtemelen şehirdeki ve Vatikandaki bütün kitapları kütüphanesine ekler ve alimlere çevirtirdi. Ayrıca o dönemde herkesin göz diktiği fakat kimsenin almaya yeltenmediği (o dönem için Roma gibi bir şehiri almak için muhteşem bir otorite sahibi olmak gerekirdi) Romayı Fatih Mehmed Han alsaydı Avrupada kıyamet çanları çalardı ve büyük çaplı ordular toplanırdı diye düşünüyorum. Velhasıl-ı Kelâm; şehir elimizde uzun süre duramazdı fakat tarihe büyük bir damga vuracağı kesin.
[+] 1 üye WARTH nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#3
Roma'nın Osmanlı'nın eline geçmesi için Papalığın Osmanlıya karşı yenilmesi ve buna müteakip Haçlı Ordularına karşı Osmanlı'nın galip gelmesi gerekirdi şayet başarılı olsalardı muhtemelen Avrupa'nın direnci kırılacağından Osmanlı Avrupa'da daha da ilerleyecek,teknoloji bakımından diğer devletlere göre daha ileride olacak fakat gelgelelim milliyetçilik akımından en çok etkilenen ülke olacak ve daha erken dağılması söz konusu olacaktı.
[+] 1 üye MAB nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#4
Edebiyat göndermemizi yapalım: Fransa bize hoşgeldin diyecekti.

İspanya'yla Akdeniz'de çekişmede önemli bir yer İtalya. İtalya... İtalya önemli :kalemtutanel: 16. asırda Habsburglar Osmanlılara karada olduğu gibi denizde de belaydı. Roma'yı elinde tutabilse Orta Akdeniz'de sağlam bir üs olurdu. Batı Akdeniz iki hanedan arasında bayağı çekişmeliydi. Batı Akdeniz'deki Osmanlı ve müttefiklerinin tek üsleri Kuzey Afrika'ydı. Geçen haftalarda ESG hoca Teke Tek'te Kuzey Afrika sahillerinin coğrafi şansızlığından bahsetmişti: Batı Akdeniz'de rüzgar daha çok kuzeyden güneye esiyormuş. Bu büyük bir dezavantajmış.

Belki Balear Adaları da ele geçerdi ve İspanya'nın Akdeniz kıyısı acccayyyyip tehlikeye girerdi. Belki İspanya kıyıları da ele geçirilebilirdi. Sonra Fransa'yla beraber İspanya ele geçirilirdi. Sonra Portekiz. Sonra ver eline Amerika. Yok yok, o kadar da değil. Islak rüyaya gerek yok. Gavur daha başta Roma'yı geri alırdı :P
İhtiras, keder, heyecan, marjinallik, monşerlik, kaygı ve aşırı miktarda Türklük barındırır.
Sen eğme, eğilsin alnı karalar / Dalkavuklar, p...lar ve maskaralar
Ara
Cevapla
#5
Olumsuz bir pencereden yazacağım sadece,

Fatih Roma'yı feth etti ve öldü.Veli Bayezid tahta geçti,Cem Sultan yine Avrupa'da.-Roma'nın fethi için Güney İtalya'da feth edilmiş varsayıyorum- Kuzey İtalya'da İtalyan aileleri,Habsburg ve Valois hanedanları çatışma içerisinde.Cem Sultan Fransa kralının elinde, bu bile başlı başına çokça büyük bir tehlike.

Doğudan yaklaşan bir Safevi-Şii sorunu ve güneyden de Anadolu'yu kuşatmak isteyen Memlükler,Balkanlarda da Corvinus-Macar tehlikesi.Karadeniz'de ciddi bir tehlike yok sadece, o da Kırım Seferi sayesinde.

Fatih bunları hesap eder ve olacaklara göre siyaset izlerdi bu siyaseti de iyi izleyecek politikacılar lazım, sadece kağıtla uğraşan devlet adamları değil leventinden subayına kadar izlenecek bir politika.Malesef bu olacak gibi değil çünkü Sultan Bayezid sakin bir kişiliğe sahip çıkacak bir Şahkulu İsyanı bile devleti çok zora sokardı.Yavuz veya Kanuni Fatihten sonra gelseydi büyük ihtimalle işler daha iyi olurdu fakat dediğim gibi Fatih'in siyasetini bugün dahi anlamayan çok fazla devlet adamı var ve gerçek tarihte de bu siyaseti izleyen kişi sayısı çok az.

Dipnot, Fransa krallarının 1566'a kadar "İstanbul'un kurtarıcısı/koruyucusu" ünvanını kullandığını varsayarsak işler daha da karışık olabilirdi ama dediğim gibi ben olayı kısa ve net bir şekilde olumsuzca değerlendirdim.
[+] 2 üye Leon nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#6
Osmanlı'nın "makus talihi"nden Fatih Sultan Mehmet, Şehzade Mustafa gibi kişilikler sayesinde kurtulabileceği düşüncesi 2010'larda Muhteşem Yüzyıl etkisiyle başlayan ve Murat Bardakçı gibi kişilerin tarih temalı popüler TV programlarıyla beslenen "tarih kurguculuğu" sonrasında ayyuka çıkmıştı, bu soru da bana bu alternatif gerçekçilik arayışlarını hatırlattı, not düşmek istedim.

Hayal gücü ve tasavvur tanımayarak insanların tarih üzerine konuşma, geçmiş üzerinde pek de zararlı olmayan oynamalar ve çiziktirmeler yapma hevesini kursaklarda bırakan, tarihteki olayların bugüne bakılarak yorumlanamayacağı şeklindeki mengeneyi açarsak epey "eğlenceli" çıkarımlar yapmak mümkün. "Yıkım"dan kurtulma ihtimalini tamamen devre dışı bırakmamız gerektiğini, hatta 1922'ye kadar ertelenen/geciktirilen bu olayı çok daha erkene çekmeyi düşünebileceğimizi tahmin ediyorum. İstanbul'dan sonra Roma'nın elden çıkması Batı'da infial yaratırdı. İstanbul mezhepsel farklılık ve ondan da önemlisi bir yarımadaya sıkışmış olmasının getirdiği açmaz sonucunda, fazla tepki gösterme imkanları oluşmadan düşmüştü. 1453'ten sonra birleşik bir Haçlı ordusunun bu fethin öcünü almak için harekete geçtiğini bilmiyorum, bilenler yazabilir. Mukadder olan, yaklaştıkça yaklaşan bir hadiseydi İstanbul'un fethi; zaten İstanbul'u 1204'te fethederek Bizans devletinin bir türlü çökmek bilmeyen, Türklere, Araplara, Slavlara yüzyıllarca direnecek biçimde tazelenme, şekillenme, doğrulma imkanı bulmuş omurgasını kıranlar da 1453'te yardıma gelmesi beklenen ülkelerdi. Venedik ve Ceneviz, Bizans'ın ölüsünü yiyerek Anadolu coğrafyasına yerleşmişti, diğer Katolik krallıklar da bu leşçiler arasındaydı.

Ancak Roma, 1054'teki ayrışmadan sonra ancak hısım güçlerin merkezine dönüşen, düşman toprağı içinde kalmış bir karakol olan Bizans'ın aksine, gücünün zirvesindeki Papalık'ın ve onun maddi-manevi otoritesinin merkezi. Osmanlılar bu şehri almaya yeltendiklerinde dahi bir koalisyon kurulacağını düşünmek zor değil. HRE, Fransa, Polonya, Macaristan, Venedik ve daha irili ufaklı pek çok devlet hizaya girecek, çok cepheli bir savaş başlayacaktı. İlber Ortaylı'nın "Rönesans hükümdarı" benzeri sözlerle övdüğü FSM'nin askeri kariyerinin çok da parlak olmadığını bilmek; İskender Bey ve Vlad Tepeş karşısında bozguna uğradığını, Macar Krallığı ile baş edemediğini hatırlamak bu savaşın gidişatının ne olacağına dair biraz fikir verebilir. Tüm ittifak ordularının bozulduğunu, Roma'nın ele geçirildiğini varsayalım. Sonra? Alplerden yukarıya nasıl çıkılacak? İsyancı halkla nasıl baş edilecek? Savaşın 1683-1699 arasındaki Büyük Türk Savaşlarına döneceğine kesin gözüyle bakıyorum ben. Bu da devletin erkenden yıpranması, kaynaklarını tüketmesi demek. Alın(a)maması iyi olmuştur belki de.
kalemler kaldırılmış ve sayfalar kurumuştur.
[+] 2 üye basileus nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#7
Katoliklik yokolabilirdi.
Ara
Cevapla
#8
Sultan Mehmet zaten İstanbul'u fethettikten sonra kendisini Roma Kayzer'i ilan etmişti. Roma şehrini de alabilseydi her ne kadar Hristiyan dünyasında kabul görmeyecek olsa da Roma İmparatorluğu'nu yeniden diriltmiş olurdu. Sonrasında neler olabileceğini kestirmek çok zor. Fakat ben şehrin uzun süre Müslüman Türkler'de kalabileceğini düşünmüyorum. Defalarca Haçlı Seferleri düzenlenir ve sonunda Roma yeniden kaybedilirdi. Ama Roma'yı fethedebilen bir gücün kısa zamanda İtalya'dan atılması zor olurdu diye tahmin ediyorum. Belki de günümüzde Güney İtalya'da Müslüman nüfusu ve mimarisi görebilirdik.
Üstte gök basmasa, altta yer delinmese Türk milleti; ilini, töreni kim bozabilecek?
Ara
Cevapla
#9
İmparatorluğun kaynakları Roma'yı ele geçirmeye yeterdi de, tutmaya ne kadar yeterdi emin değilim. Koalisyonlar ve Haçlı Seferleri sonucunda, Büyük Türk Savaşı senaryosunun erkenden gerçekleşeceğini öngörüyorum. Kültür-sanat-sosyoloji bağlamında ise Roma'nın fethi insanlık tarihinde bir dönüm noktası olurdu. İtalya'da ki Türk-İslam izleri gözle görülür hale gelirdi. Lakin ilerleyen çağda gelecek olan milliyetçilik akımının yıkıcı etkisi çok daha geniş bir çapta gerçekleşirdi.
pz5_4_1_by_schrodyus-d6kbn1b.gif
Ara
Cevapla
 




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.