Günlük: Grey Eminence - Ülkeler
#1
throne-room.jpg

https://www.nestinars.com/news/dev-diary-3/ :Herkese merhaba, Grey Eminence'ın üçüncü geliştirici günlüğüne hoş geldiniz.

Bugün, Grey Eminence'ta ülkelerin nasıl işlediğine bakacağınız. Belli bir altıgen(tile) üzerinde hüküm süren herhangi bir yönetim biçimine ülke diyoruz. Bu sizin, oyuncunun, oyun boyunca kontrol edip yön vereceği varlık.

1356 ve 1956 arasındaki 600 yıl boyunca çoğu tamamen bağımsız olmayan pek çok devlet yükseldi ve battı. Grey Eminence'ta, ülkeler (genellikle) yekpare değildir: 1356'nın krallıkları ve imparatorlukları katman katman vasallarla(her biri kendi başına oynanabilir bir ülkedir) birlikte bileşim devletlerdir. Tebaa ülkeler ve süzerenleri arasındaki etkileşimler başka bir günlüğün konusu ama burada açığa kavuşturmanın iyi olacağını düşündük.

Şimdilik, Grey Eminence'ta ülkelerin iç işleyişlerini anlatacağız. Oyunun 6 asırlık zaman çerçevesinde, devletlerin çeşitliliğini düzgünce gösterebilmek için, ülkeleri birçok birbirine geçmiş sistemlerle mümkün olduğu kadar özelleştirilebilir yaptık.

Yönetim Biçimleri

En üst düzeyde, bir ülkeyi yönetim biçimiyle tanımlıyoruz. Grey Eminence'ta iki bağlantılı parametre: meşruiyet esası ve güç dağılımı ile belirlenen 32 farklı yönetim biçimi var.

Meşruiyet esası, adından da belli olduğu gibi, halkınızın ve soyluların hükümdarın meşruiyetini göz önüne getirirken neyi esas aldığını belirtiyor. Dört muhtemel meşruiyet esası şunlardır: hanedan, dini, seçim, ve kabile.

Meşruiyet esası hanedan olan ülkeler monarşidir ve 1356'daki en yaygın yönetim biçimidir. Meşruiyet esasının hanedan olması birçok dikkate değer özellikleri açar. Her monarşide mevcut hükümdarın hanedanına ait dünya üzerindeki tüm karakterlerin içinde bulunduğu bir hüküm süren hanedan vardır. Monarşilerin bir de, hükümdarın ebeveynleri, büyük ebeveynleri, kardeşleri, çocukları vesaireden oluşan kraliyet ailesi vardır.

Dini meşruiyet esası dine sıkı sıkıya bağlıdır(yani). Grey Eminence'ın çeşitli dini zümrelerinin başka bir günlükte anlatacağımız kendine özgü mekanikleri vardır ancak yönetim biçimi bakımından, bu meşruiyet esası ülkenin hükümdarının ruhban sınıfına ait olması gerektiğini dikte eder.

Meşruiyet esası seçim olan ülkelerin hükümdarları otoritesini çeşitli biçimleri olan seçim sonuçlarından alır. Bu seçimlerin halka açık olması gerekmediğini unutmayın, hatta, 1356'daki seçimlerin çoğunluğu seçme ve seçilme açısından belli bir soylu kesime özeldi.

Son meşruiyet esası kabiledir. Akrabalığın ve belli bir kültüre ait olmanın hanedan bağlarından daha öncelikli olduğu toplumsal yapıları yansıtır. Bu kategori belki de en değişken olanıdır çünkü tamamen farklı toplum kesimlerinden ülkeleri temsil eder. Yine de, biz kabile devletlerini sadece kabile olmalarından dolayı yapay olarak dezavantajlı duruma sokmayarak diğer büyük strateji oyunlarından ayrılıyoruz. Tarihçilerin kabile eşittir ilkellik fikrini kökünden kazımak için gösterdiği üstün çabalara rağmen bu fikir popüler bilinçte hâlâ yayılmakta, bu yüzden biz de üstümüze düşeni yapıyoruz.

Yönetim biçiminin ikinci belirleyeni güç dağılımıdır. Bu parametre bize ülkenin erklerinin kim olması gerektiğini söyler. ''Gerektiği'' diyorum çünkü bir ülkenin güç dağılımı kanuna göre olması gerekenden çok farklı olabilir. Burada seçenekler: otokratik, oligarşik, ve demokratiktir.

Otokratik güç dağılımında, ülkenin hükümdarı tek yasal otoritedir. Elbette, soyluların ve halkın kayda değer fiilen güçleri olabilir ancak bu gücü yasal yollardan kullanma yolları sınırlıdır. Bu bir lütuf ya da lanet olabilir: doğru ellerde, mutlak güç bir ilerleme aracı olabilecekken, çok kolaylıkla büyük zararlara da yol açabilir. Otokratik bir ülkeyi yönlendirirken, tahta kimi çıkardığınıza çok dikkat etmelisiniz. Bazı durumlarda, akılsız hükümdarın başınıza açacaklarının cezasını çekeceğinize darbe ve iç savaş yoluna gitmek size daha cazip gelebilir.

Oligarşik güç dağılımı 1356'da en yaygın olanıdır. Hükümdara karşı ağırlık olması için ülkenin soylularından birine yeterli yasal güç verir. Bu genelde bir meclis, konsey, ya da parlamento olarak açığa çıkar. Tam yapı ülkeden ülkeye göre değişir ancak önemli olan kısmı, üyelerinin oligarşik soylu kesimine özel olmamasıdır.

Son güç dağılımı demokratiktir. Halka(en azından bir bölümüne) yasal siyasi güç vermeyi kapsar ve meşrutiyetin ve siyasi partilerin yükselmesine yakından bağlıdır. Ancak, halka oy hakkı tanımak halkın temsil açlığını giderse de, herkesi memnun edemezsiniz. Bu yüzden temsilci belli olduğunda, planlarınıza karışacak kadar statükodan rahatsız biri mutlaka karşınıza çıkacaktır.

Af edersiniz, sadece üç adet güç dağılım çeşidi var derken yalan söyledim. Aslında bir dördüncüsü, özel bir tane daha var: anarşik. Bu oynanışı o kadar çok değiştiriyor ki, anlatabilmek için başlı başına bir günlük gerekir o yüzden burada bırakıyoruz.

unknown.png
Meşruiyet esaslarını ve güç dağılımlarını birleştirmek tüm mümkün yönetim biçimlerinin düzgün bir kalıbını(matrix) bize sağlıyor.

Kanunlar


Bir ülke yönetim biçiminden ibaret değildir elbette, bu yüzden bir ülkenin mümkün olduğunca çok bireysel yönlerini ayrıntılı olarak sunuyoruz. Her kanunun ülkedeki belli bir mekaniğin nasıl çalıştığını etkileyeceği açısından birden çok seçeneği var. 1356'da çoğu ülkenin kanun sayısı 30'un hemen üzerinde ve her birinin ortalama 3 seçeneği var, ancak oyun ilerledikçe teknoloji ile açabileceğiniz çok daha fazla seçenek olacak.

Dahil ettiğimiz çok çeşitli kanunlar her bir ülkenin oynanışını(mekanik açıdan) eşsiz kılıyor. Lafı daha fazla uzatmadan, birkaç kanunu ve muhtemel etkilerini inceleyelim.

İlk bakacağımız kanun mülkiyet. Ülkenin köylü sınıfına hangi hakların(varsa) tanındığını belirler. Bariz olarak bu kanun, derebeyliği ve soyluluk ile yakından bağlı köylü sınıfı olan ülkeler için geçerlidir. Yani Moğolistan'da bir kabile beyliği ya da derebeylik yapılarını feshetmiş bir anayasal cumhuriyet oynuyorsanız, bu kanuna erişemeyeceksiniz.

tenancy-screen.png
Geçerli dört mülkiyet kanunu şunlardır: serflik, köylü sınıfı, serbest mülkiyet, feshedilmiş.

Serflik hükmü altında, ülkenizin köylülerinin(adları serf olarak değişmiştir)neredeyse hiçbir hakkı yoktur. Gönüllü göç edemezler, ve birikim yapamazlar. Serflik bir tür sözleşmeli hizmet olduğu için, serfler tam anlamıyla maaş almazlar. Onun yerine, aç kalmamalarına yetecek kadar yiyecek alırlar - ve herkese yetecek kadar yemek yoksa, bu onların sorunu.

Köylü sınıfı 1356 yılında varsayılan mülkiyet kanunudur. Serflerden farklı olarak, köylüler, soyluların taşkınlıklarından az da olsa korunurlar: teoride, göç etmelerine izin verilir, ancak gerçekten uç durumlarla karşılaşmadıkları sürece çok azı buna kalkışır. Köylüler para biriktirebilirler ama toprak sahibi olamazlar bu yüzden köylü statüsünden kurtulma seçenekleri yoktur. Serflerin aksine köylülerin az da olsa eğitime erişimleri vardır, özellikle bu eğitimi (zaten vergi ödedikleri) ruhban sınıfı sağlıyorsa. Köylü sınıfından fazla yenilik bekleyemezsiniz ama yine de zirai teknolojileri ilerletmede yardımcı olabilirler.

Serbest mülkiyette, köylüler(adları malik olarak değişmiştir) çok daha fazla fırsata sahiptir. Yüksek feodal vergilerden ve yükümlülüklerden yasal korunma altındadırlar ve yeterince başarılı olurlarsa toprak sahiplerini bile satın alabilirler. Bu sayede mülk sahibi olurlar, diğer bir deyişle üzerinde çalıştıkları toprağın sahibi olan avam. Netlik kazandıralım, mülk sahipleri ayrı bir sosyal sınıf değildir: hâlâ avamdırlar ancak bir ayrıcalıkları vardır, çalışmalarının tüm kazancı kendilerine kalır. Soyluların ve devletin müdahalesi olmadığı sürece, serbest mülkiyet kanunu(ve başarılı bir kırsal kesimi) olan bir ülke mülk sahipliğinde bir artış görecektir.

Son mülkiyet kanunu mülkiyeti tamamen fesheder, tüm köylüleri tam teşekküllü avam tabakasına yükseltir. Köylüleri özgürleştirmenin önemli sonuçları vardır, özellikle serbest mülkiyet aşamasından geçmeyen ülkeler için, ama bu başka bir zamanın konusu.

Sıradaki kanun ruhani atamalar. Bu Ortaçağ Avrupa'sında(ve diğer yerlerde!) çok tartışmalı bir konuydu ve sayısız çatışmanın kaynağıydı.
religion-screen.png
Atama kanununda dört seçenek var: mezhep lideri, yerel rahip, yerel halk, ve devlet.

Ülkede atama kanunu mezhep lideri ise, ülkedeki ruhban sınıfına ait tüm karakterler görünüşte mezhep lideri tarafından atanacaktır. Burada anahtar kelime görünüşte: gerçekte bu makamlar bir gelir kapısı olarak en yüksek parayı verene satılırdı, diğer adıyla simony(dinsel görevleri satma/satın alma). Otoritesini kullanamayan bir mezhep lideri, tarihte Avrupa'daki pek çok Katolik ülkede olduğu gibi, soylular ve ruhban sınıfı arasında yüksek personel devri yaratma tehlikesiyle karşılaşacaktır. Elbette, atama kanunları sadece Katolik olanlar için değil, tüm ülkeler için geçerlidir. Gerçi mezhep lideri ataması için ülkenizdeki mezhepin bir lideri olması gerekir.

Yerel rahip atama kanununda, tüm ruhani atamalar yerel ruhban soylular tarafından gerçekleştirilir. Uygulamada bu mümkün olduğunca geniş özerkliğe sahip olmak isteyecek köklü ve muhafazakar bir ruhban sınıfına yol açar. Eğer devlet ve diğer soylular tarafından rakipsiz bırakılırlarsa, bölgesel ruhban sınıfı kendi içinde bir derin devlete dönüşebilir.

Yerel halk atama kanununda, ruhani atamalardan vasıfsız halk ve soylular sorumludur(kendileri de atanabilir). Bu kanun ülkenizin siyasi yapısına ve diğer kanunlarına bağlı olarak çok farklı sonuçlara yol açabilir. Örneğin, güçlü bir soylu sınıfı olmayan bir ülkede halkın takdirine son derece önem veren halkçı bir ruhban sınıfı ortaya çıkabilecek iken, güçlü ama birbirine denk soyluların olduğu bir ülkede soylular tarafından seçilmiş üyelerin çakışan çıkarlarından dolayı felç olmuş bölünmüş bir ruhban sınıfı ortaya çıkabilir.

Son atama kanunu ruhani atama gücünü devlete verir. Bu kanun size simony'yi ülkeniz için bir gelir akışına ve yerel soylu karakterleri ödüllendirmenin(ya da hainleri cezalandırmanın) kazançlı bir yoluna dönüştürmenizi sağlar. Elbette, devlet atamasını çok yararcı kullanmak gerçekten dindar olan topluluk üyelerinin tepkisini çekecektir, bu yüzden dikkatli ve aşırıya kaçmadan kullanılması iyidir.

Bugün inceleyeceğimiz son kanun köle askerler. Kölelik ile bağlantılı kanunlardan biri bu yüzden doğal olarak ülkenizde köleliğin yasal olması gerekir (köle olmadan köle asker olamaz).

slavery-screen.png
Köle askerler kanununda üç seçenek var: yasak, sadece asker, ve subaylar

Yasak kanunu apaçık: üllkenizin ordusunda hiçbir kölenin hizmet vermesine izin vermez. Sadece asker kanunu ile köleler sıradan asker olarak katılabilirler ancak liderlik konumlarına gelemezler. Subay kanunu ile, köleler de subay ve general olarak hizmet verebilirler. Bu seçeneklerin her biri ordunuzun yapısını, stratejilerini ve performansını önemli ölçüde etkiler ancak bu etkileri başka bir günlükte anlatacağız.

Bunlar 1356'daki çoğu ülke için planladığımız 30+ kanundan sadece üç tanesi. Neredeyse her önemli ülke mekaniği için kanunlarımız var, veraset, emekli maaşı, üretim mülkiyetinden; devlet dini, askere alma, ve basın özgürlüğüne kadar. Kanunlar, Grey Eminence'taki neredeyse her sistemle etkileşimdedir, bu yüzden gelecekteki geliştirici günlüklerinde sıkça göreceksiniz.


Modlanabilirlik

Sıra Grey Eminence'te ülkelerin hangi yollarla modlanabileceğini anlatmaya geldi. Dünya editörümüz, 1356 başlangıcını düzenlemekte ya da  kendi kurgu/alternatif tarihinizi doldurmakta kullanabileceğiniz ülke ekleme, çıkarma ve düzenleme gibi birçok alete sahiptir. Buna ülke isimleri, bayrakları, sınırları, yönetim biçimleri, başlangıç kanunları ve ülke ile alakalı henüz paylaşmadığımız pek çok diğer özellik de dahildir.

Bir ülkenin sınırlarını sadece boyayarak (altıgen-altıgen ya da daha geniş fırçalar ile) gerçek zamanlı değiştirebileceğiniz özel bir photoshop-tarzı sınır editörü ekledik. Daha programlı bir şekilde içerik ekleme/çıkarma/değiştirme yapmak istersiniz diye, dünya editörüne bir de JSON importer/exporter koyduk. Görsel editör gibi, bu da gerçek zamanda çalışır ve oyunu yeniden başlatmanız gerekmez.

Kanunlar ve yönetim biçimleri de sistem düzeyinde modlanabilir elbette. Biraz C# müdahalesiyle, neredeyse her mekaniğin etkinleştirme/etkinsizleştirmesini belirli bir kanunun varlığına/yokluğuna bağlayabilirsiniz. Örneğin, seçimlerde sadece çocukların oy vermesine izin veren bir kanun yaratabilirsiniz (Sineklerin Tanrısı hayranlarına gelsin) ya da altıgendeki hava durumuna göre halktan vergi toplayan bir vergi yasası koyabilirsiniz. Vergi gününde yağmur mu yağdı? İki katı vergi!

Kanun sistemiyle ortaya neler çıkaracağınızı görmek için gerçekten sabırsızlanıyoruz. Nasıl çılgın modlar ortaya çıkacak hayal bile edemiyorum. Bu arada, yönetim biçimlerini modlama konusuna gelirsek, mekanik açıdan, yönetim biçimleri iki kanunun belli bir birleşimi (meşruiyet esası ve güç dağılımı) bu yüzden yönetim biçimi ekleme/çıkarma ya da mevcut olanları elden geçirmek temeldeki iki kanunu değiştirmek kadar kolay.

Veda hediyesi olarak, size ülke editörünün fırçasının iş başında bir örneğini göstereceğim.

world-editor.gif
Roma İmparatorluğu'nu eski şanlı günlerine döndürmek hiç bu kadar kolay olmamıştı! Osmanlı bu basit numarayı keşfettiğiniz için sizden nefret edecek. Aynen öyle, dünya editöründe ülke sınırlarını sadece boyayarak gerçek zamanlı değiştirebilirsiniz. Her zamanki gibi, grafikler oldukça WIP*'dir.

WIP: work-in-progress = yapım aşamasında

Bu geliştirici günlüğünden bu kadar. Son iki hafta iyi bir ilerleme kaydettik bu yüzden gelecek günlükler için istikrarlı bir program duyurmaktan mutluyuz: 12 Mart'tan başlayarak, her ikinci Cumartesi bir yenisini bekleyebilirsiniz. Bu arada Discord ve Subreddit'imize katılarak ve bizi YouTube'da, Facebook'ta ve Twitter'da takip ederek Grey Eminence'tan güncel haberleri alabilirsiniz. Son olarak, eğer gördüklerinizi beğendiyseniz ve Grey Eminence'ı geliştirmede bize destek olmak isterseniz Patreon'da bize destek olabilirsiniz. Okuduğunuz için teşekkürler!
[+] 1 üye KvotheTheArcane nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
 




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.