Osmanlı İmparatorluğu Sömürgeci Bir Devlet Miydi?
#21
Osmanlı somurgeci bir devlet degildi cunku somurge benim bildigim kadariyla sanayi ile alakali bir mesele. Ucuz mal uretmek icin ucuz hammaddeye ihtiyac duyarsin  ucuz mali satmak icin insanlara. Somurgecilik ucuz hammadde saglayacak ve sonra kazandiklari az parayla da bu hammdelerle uretlecek esyalari almaya calisacak ulkeler uzerinde ekonomik ve siyasal ustunluk elde etmek degil midir? Dolayisiyla somurgecilik icin sanayi lazim osmanli' da sanayi olmadigindan somurgeci bir devlet oldugunu dusunmuyorum. Ama bazi arkadaslarin iddia ettigi osmanli insanligin mesalesini tasiyan ya da hukumrani oldugu milletlerin cikarini dusunen bir devlet degildir. Adamin kanununda bebekleri oldurme var boyle bir vahset cin saraylarinda  bile yasanmamistir. Belki bebek olduren kral olmus olabilir ama kimse bunu kanunlarina yazip bir gereklilikmis gibi sunma vahsetine dusmemistir.  Isyan eden topluluklara olan sert mudahaleleri ise herkesin malumudur. Nasil bereketsiz bir devletse hakimiyet kurdugu hicbir yerde huzur yok.
[+] 1 üye süleyman maik nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#22
Osmanlı'nın hüküm sürdüğü yerler ekonomik olarak geri kalmış, çok bir şey katılmamış. Osmanlının uzun vadede ne gibi bir katkısı olmuş? Sömürü olmasa dahi bir boşvermişlik var.
Ara
Cevapla
#23
(31-08-2019, 16:53)SatanistKesenKedi : Osmanlı'nın hüküm sürdüğü yerler ekonomik olarak geri kalmış, çok bir şey katılmamış. Osmanlının uzun vadede ne gibi bir katkısı olmuş? Sömürü olmasa dahi bir boşvermişlik var.

Sorun aslında istense bile üzerine sömürü sistemini kurabileceğin bir kurumsallaşmanın başarılamaması.
Ara
Cevapla
#24
Osmanlı ekonomisi tamamen olmasa da büyük oranda savaşta elde edilen ganimetlere bağlıydı. Osmanlı güçlü kalmak için sömürgeci olmak zorundaydı. Sömüremediği vakit zaten güçten düştü, bir daha da eski kuvvetine ulaşamadı.
Ara
Cevapla
#25
Ozaman yıkılmazdıki

Ozaman araplar nasıl isyan edebilecekti yada sırplar yada yunanlar

(31-08-2019, 16:53)SatanistKesenKedi : Osmanlı'nın hüküm sürdüğü yerler ekonomik olarak geri kalmış, çok bir şey katılmamış. Osmanlının uzun vadede ne gibi bir katkısı olmuş? Sömürü olmasa dahi bir boşvermişlik var.
Yo avrupada kahire şam burlar hep değerli yerler

(31-08-2019, 16:53)SatanistKesenKedi : Osmanlı'nın hüküm sürdüğü yerler ekonomik olarak geri kalmış, çok bir şey katılmamış. Osmanlının uzun vadede ne gibi bir katkısı olmuş? Sömürü olmasa dahi bir boşvermişlik var.
Ve Afrikadan insanları alıp zorla asker işçi yapabilirdi

(31-08-2019, 20:13)ikibölüüç : Osmanlı ekonomisi tamamen olmasa da büyük oranda savaşta elde edilen ganimetlere bağlıydı. Osmanlı güçlü kalmak için sömürgeci olmak zorundaydı. Sömüremediği vakit zaten güçten düştü, bir daha da eski kuvvetine ulaşamadı.
Cidden sana soruyorum osmanlı sömürgeci olsa nasıl sırplar yunanlar araplar mısırlılar ermeniler bize isyan edebilir abi adamlar sadece hristiyan zeki çocukları müslüman edip onları askeri bilim yerlerine koyuyordu
Ara
Cevapla
#26
Yo avrupada kahire şam burlar hep değerli yerler

Yeni ticaret yolları ile önemlerini büyük oranda kaybediyorlar.



Ve Afrikadan insanları alıp zorla asker işçi yapabilirdi

Avrupa kölecilik olmadan kalkınan devletlere sahip. Kölecilik ile bir şey değişeceğini düşünmüyorum çünkü sanayi devrim ile gelen büyük ilerlemeleri uygulamayı sağlayacak kafa yapısı ve sermaye yok gibi bir şeydi. Bunu geçtim osmanlı döneminde gayet insan ticareti vardı. 
[+] 3 üye SatanistKesenKedi nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#27
Devşirme sistemi başlı başına bir sömürü zaten.
Ara
Cevapla
#28
Osmanlı devletindeki mutlak gücün sultanda olması ilkesi en başından beri güçlü bir tüccar ve soylu sınıfı oluşmasını engellemiştir.(her ne kadar sonradan değişsede tarihinin önemli bır kısmında) Sonuç olarak ülkedeki tarım yapılabilir toprakların çoğu küçük topraklara sahip köylülerde kalmıştır. Tüccar sınıfınınsa neredeyse asla parlayamamasının bir sonucu olarakta büyük sermaye birikimleri ve büyük müteşebbisler ortaya çıkmamıştır. Bunların sonucunda Sanayi Devrimi'nin ve nüfus patlamasının temel taşı olan kar amaçlı ve maksimum verime dayanan büyük parselli tarım oluşmamış/gelişememiştir. (Pek çok Doğu Avrupa ülkesindede tarımın kaderi bu şekilde olmuştur. Osmanlı bu konuda yalnız değildir.) Bu sermayesizlik, nüfusun patlama gerçekleştirememesi ve şehirleşme oranlarının oldukça düşük kalması ve ülkede kar amacı güdebilecek kadar büyük müteşebbihlerin olmaması ( Yukarıdada anlattım) Osmanlı ekonomisinin bu devrimi geçirememesine sebep olmuştur.

Osmanlı'nın sanayileşememesiyle sömürgeci olmamasını bağdaştırmak için öncelikle sömürgelerin işlevini bilmek gerekmektedir. Örneğin sanayi devriminin beşiği İngiltere'yi kısaca inceleyelim. Sanayi devrimi öncesinde ülkede tarım büyük oranda Londra gibi pazarlarda satmak için kar amaçlı ve soylular/tüccarlar tarafından yapılmakta, ve bu başlı başına tarımsal üretkenliği tırmandırmaktaydı. (Kar amaçlı tarımın faydalarından bahsetmeye gerek duymuyorum ancak anlaşılmazsa sonradan açıklayabilirim.) Sonrasında geçirilen ''çevirme''(Köylerin ortak arazilerinin artık soylular tarafından alınabilmesini sağlayan yasa) yasasıyla dahada artan tarımsal üretkenlik sonrasında artık tüm İngiltere milli gelirinin %45'ini tarım oluşturmaya başlamıştır. Toprak sahiplerinin verimi arttırma çabaları sonucunda İngilteredeki 1 dönüm arazi Fransadakinden yaklaşık 2.5 kat daha fazla ürün vermeye başlamıştır. Tarımla para kazanan üst kesimin yanısıra özellikle kırsal üretimle (şehirlerden daha düşük maaşlarla kırsal kesimden işçi çalıştırma) tekstil odaklı olmak üzere imalatla uğraşan üst kesimlerde mevcuttu.

Tarımsal büyümenin nüfusu patlattığı ve ellerince yeterli sermaye olan tüccar/soylular artık fabrikalar kurmaya başlamış ve tekstil üretimini 2-3 katına çıkarmışlardı.( Fabrika günümüzdeki anlamından ziyade pek çok atölyenin birleşmesinden oluşuyordu.) Bunun sonucunda alt kesim topraklarını kaybettiği için nispeten fakirleşsede Devletin ve üst kesimin eline muazzam paralar geçmiş, bunun sonucunda oluşan ''Tüketim Devrimi'' sonunda alt kesiminde refahını arttırmıştı. Artık gelişen üretimle avrupa üretimine hammadde yetmemeye başlamış ve bunun sonucunda kolonilerden muazzam hammeddeler çekilmeye başlanmıştı.

Sonuç olarak; Ülkelerin koloni ihtiyaçları üretimin eskiye göre muazzam artışlar yaşaması ve artık Avrupa içi ticaretle bu üretime yeterli hammadde sağlanamamasından kaynaklanıyordu. Osmanlıysa bu denli sanayileşme yaşa(ya)madığı için sömürgeci olmadı.
Ara
Cevapla
#29
Sömürmek için sadece kolonyal mi olmak lazım? Neyi sömürmekten bahsediyoruz? İnsanları mı? Hayvanları mı, toprakları mı? Hepsi de bana emperyal fiil geliyor ve tarihte emperyal olmayan devlet olmamıştır. Modern devletler de emperyaldir. Eskiden açık sözlüydük; "emperyalizm" diyorduk ve şimdilerde kibarlaştık; "vergi" diyoruz.

"AnarchistTurcoYalchınKuchuk" hesabımdan birtakım beyanlar.
İhtiras, keder, heyecan, marjinallik, monşerlik, kaygı ve aşırı miktarda Türklük barındırır.
Sen eğme, eğilsin alnı karalar / Dalkavuklar, p...lar ve maskaralar
[+] 1 üye HakaniyeLehçesi nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#30
Sömürgeci olmayan imparatorluk olmaz.Sömürge diyince aklımıza hemen avrupalı devletlerin kolonilere yaptığı aklımıza geliyor ama yeniçeri almakta bir sömürgedir.Avrupalılar gibi bir sömürge söz konusu değil tabi ama imparatorluk hayatını devam ettirebilmek için sömürmek zorundadır.
[+] 1 üye 4S0S nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#31
Yukarıda yazan 2 arkadaşında dediklerine hak verıyorum . Ancak benim anladığım bu konu ''Kolonyal'' sömürgecilik üzerine açılmış. Yoksa sizin maddelerinize göre zaten sömürgeci olmayan imparatorluk/devlet olmayacağı için ayrıyeten Osmanlı hakkında bir konu açmak anlamsız olurdu.
[+] 1 üye Littleİskender nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#32
Osmanlı bir imparatorluktu dolasıyla ortaya koyulan eser,olan bir olay bazen neredeyse tüm imparatorluk topraklarını kapsadığından günümüzde gerek varislik iddiasından dolayı /kısmen Türkiye denilebilir/ gerek bağımsızlık harekatı ile Osmanlı'dan ayrılan devletler arasında sorunlar ve hak iddia sıkıntıları dönebiliyor.
Bu konuda kast edilen kolonicilik sömürgesi, hayır Osmanlı bu değildi fakat Osmanlı bir imperyaydı ve buna uygun davranıyordu.

Not : Avrupa sömürgeciliği ile karıştırılmamalıdır, bugün bazı profesörler bu imperyal yapıyı kullanarak başka konulara zemin hazırlamak istiyor.
Ara
Cevapla
#33
Bu tartışmada şunu fark ettim: Sömürgecilik ya da emperyalizm dendiğinde, özellikle muhafazakar kesimin kafasında barbarlık ve yağmacılık kelimeleri beliriyor, iki kavram seti arasında denklik kuruluyor. Bu korkunç bir hata ve sanıyorum ki hem yanlış tanımlardan yola çıkmaktan hem de Moğollar gibi İslami kültürün hafızasında yer edinmiş büyük yıkımların kalıcı izinden kaynaklanıyor.

Emperyalist/sömürgeci ülkelerin hedef topraklarda, o karikatürize edilmiş Moğol İstilası gibi tüm üretici güçleri yakıp yıkan ve neredeyse sadistçe katliam yapan güçler olarak görüyoruz. Avrupalı güçler Güney Amerika, Afrika ve Hindistan'da bu yollara başvurmuşlardı; ancak bir ülkeyi ve halkı sadece silahla tutamazlar, işleyemezlerdi. Moğollar tutamamış, bir yüzyılı çıkaramadan tarihten çekilmişlerdi. İngilizler, mesela, Hindistan'a çok daha "sinsi" biçimde yaklaştı. Hindistan'a yaptıkları en önemli yatırım demiryoluydu, böylece bir halklar ve diller çorbası olan kıtayı, sırtından geçinebilmek için raylar etrafında birleştirmişlerdi. İspanyollar, Güney Amerika'ya kentler kurmasa, ordu göndermese, işletme kurmasa; yani insani ve iktisadi "yatırım" yapmasa o topraklardaki gümüş ve altını nasıl sömüreceklerdi? Sömürgecilik ve yatırım, birbirine zıt şeyler değildir; emperyalizm/sömürgecilik de daima "yatırım"larla ülkeye girer.

Osmanlıcı denebilecek tarihçiler bunu unuttukları için Osmanlı'nın sömürgeci olmadığını, egemenliği altına aldığı yerlerde yaşayan halkların yok edilmeyişini ve buraya dikilen köprüleri vs. Osmanlının buraları "vatan" saymasına bağlar. Ülkenin padişahın mülkü sayılması ve ortada "vatan"ın olmaması bir yana, yukarıda dediğim gibi yatırım=iyi yönetim değildir. Bu şekilde düşünen Erhan Afyoncu'nun on yıl önce yazdığı, Macaristan'da 1565-66 yıllarında alınan vergiden fazla harcama yapılmasını örnek göstererek Osmanlı'nın "iyilğini" kanıtlamaya çalıştığı yazı, yıllar içinde bir klişeye dönüşmüştür böylece. Kaldı ki yazar -ve pek çok insan- Macaristan 1520'de alındıktan sonra öylece durduğunu zanneder. İki yüzyıl süren Habsburg Savaşları, bunun tahribatı ve bütçeye etkisi çoktan devre dışı kalmıştır.

Bu yatırımların içine okullar bile girer. Üçüncü Dünya milliyetçiliklerinde sömürgeci ülkenin eğitim sisteminin yarattığı toplumsal hareketlilik, milliyetçilik konusundaki klasik bir çalışma olan Hayali Cemaatler kitabında ele alınır. Bakıldığında, Çinhindi, Endonezya gibi bölgelerde sömürge güçleri, kendi işlerini görecek memurlar çıksın diye bina diker, öğretmen atar, sınıf açar ama bunlar zaman içinde, o okullara giden öğrencilerin akıllarında, daha önce düşünmedikleri bir şeyi, "ülke" ve "vatan" kavramını yaratır. Sömürgeci, daha iyi sömürmek için yaptıkları yüzünden sömürgesini elinden kaçırıyor.
kalemler kaldırılmış ve sayfalar kurumuştur.
[+] 2 üye basileus nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#34
Belki sömürgeci değildi ama emperyalist bir devletti çünkü her imparatorluk gibi yayılmacı bir politika izlemiştir.
Ara
Cevapla
#35
Bayağı uzun yorumlar yapılmış onları şimdilik okumayım dediğim için büyük ihtimalle diyeceklerimi birileri belirtmiştir diye ümit ediyorum.
Osmanlı bir İmparatorluk olarak kontrolü altında bulunan tüm halkları baskı altında tutup zenginliklerini zorla ellerinden almıştır bu doğru. Ama sömürgecilik kavramı bildiğim kadarıyla endüstrileşme çağı sonrası daha fazla hammade elde etmek isteyen emperyalist devletlerin yaptığı bir şey olarak kodlu kafamda.
俺たち 自由 に なれる の か ?
Ara
Cevapla
#36
Sömürmek: (bir devlet) sömürge siyasası yoluyla sömürge durumuna getirdiği ülkenin doğal ve ekonomik kaynaklarından çıkar sağlamak.

Osmanlı, bu bağlamda özellikle insan gücü olmak üzere sömürdüğü şeyler vardır. Ekonomik olarak savaş ganimetleri , savaş esirleri vb. şeylerle gücüne güç katmıştır. Sömürü illaki elmas,altın vb. gibi değerli madenlere dayanmak zorunda değildir. Dolayısıyla yeniçeriler, devşirme bürokratlar vb. olarak özellikle diğer devletlerin insan gücünü sömürüp, devşirip kendisi kullanmıştır. Bu bağlamda Osmanlı kesinlikle diğer ülkeleri sömürmüştür.

Fakat sömürgecilik meselesi coğrafi keşifler neticesinde ortaya çıkmıştır. Devletin sınırları dışında ayrı bir devlet kurarak doğal ve ekonomik kaynakların sömürülmesidir. Yani kolonicilik. Dolayısıyla Osmanlı sömürgeci bir devlet değildir, Sistemi daha farklıdır. Genelde denizci devletler sömürgecilik için daha uygundur ve bu devletler coğrafi keşifler neticesinde dünyayı sömürgeleştirmiştir.

Fark

Videoda aradaki fark daha iyi anlatılıyor.
Ara
Cevapla
#37
Arkadaşlar kolonicilik ile sömürgeciliği birbirine karıştırmayalım.

Osmanlının vergi sistemini bile inceleseniz, gayrimüslimleri nasıl sömürdüğünü anlarsınız.

O sebeple evet Osmanlı sömürgeci bir devlettir.
Ara
Cevapla
#38
Cizyeye sömürü diyen mi ararsın, halkını sömürüyordu tabii ki sömürgeci diyen mi ararsın, Devlet-i Aliyye'nin ele geçirdiği yerlerde ot bitmiyordu ne sömürüsü diyen mi ararsın, müstemlekeciliği imparatorluğu emperyalizmi ve kapitalizmi aynı şey sanan mı ararsın...
Vah bu ülkemin tarih tedrisatına vah ki zaten hiçbir zaman da tarihi değil kronolojiyi öğretmek amacından başka bir şeye hizmet etmedi, makbul insan imalinde güzel bir araç, beyler bayanlar burası strateji oyunlarını seven insanların platformu ama şurada bile temel tarihi kavramlardan ve analiz yeteneğinden yoksun sloganları, fikir değiller, gördükçe üzüldüm. Bariz ki EU4 HOI4 falan oynayan insanlar bile kayda değer kitaplar okumuyor ülkede.
Bu konuda yazılanların çoğunun tarihi bir gerçekliği yok, ideolojik saplantıların netayici ezber hezeyanlar ekseri.
Gelip sen çok biliyorsan anlat diyeceklere de şimdiden diyeyim, kimse kimseye bir şey öğretemez.
[+] 1 üye hadjibaba nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#39
(09-04-2022, 20:56)hadjibaba : Cizyeye sömürü diyen mi ararsın, halkını sömürüyordu tabii ki sömürgeci diyen mi ararsın, Devlet-i Aliyye'nin ele geçirdiği yerlerde ot bitmiyordu ne sömürüsü diyen mi ararsın, müstemlekeciliği imparatorluğu emperyalizmi ve kapitalizmi aynı şey sanan mı ararsın...
Vah bu ülkemin tarih tedrisatına vah ki zaten hiçbir zaman da tarihi değil kronolojiyi öğretmek amacından başka bir şeye hizmet etmedi, makbul insan imalinde güzel bir araç, beyler bayanlar burası strateji oyunlarını seven insanların platformu ama şurada bile temel tarihi kavramlardan ve analiz yeteneğinden yoksun sloganları, fikir değiller, gördükçe üzüldüm. Bariz ki EU4 HOI4 falan oynayan insanlar bile kayda değer kitaplar okumuyor ülkede.
Bu konuda yazılanların çoğunun tarihi bir gerçekliği yok, ideolojik saplantıların netayici ezber hezeyanlar ekseri.
Gelip sen çok biliyorsan anlat diyeceklere de şimdiden diyeyim, kimse kimseye bir şey öğretemez.

Üstat, bu forum bunun icin var. Anlat ki istifade edelim.
Ara
Cevapla
#40
Osmanlı İmparatorluğu derken? Türkiye'den önceki devlet olan Osmanlı'yı kastediyorsanız soruyu düzeltmenizi rica edeceğim zira Osmanlı hiç bir zaman bir "empire" olmadı. Yok başka bir Osmanlı varsa hakkında bilgi sahibi olmak için gùvenilir bir kitap rica edeceğim.
Bilim hayattır ama onun dahi bilemediği tek şey kıyametin zamanıdır
Ara
Cevapla
 




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.