Uzun süren yürüyüşleri sonrasında hiç bilmedikleri bir diyara vardılar. Turgon bu sefer sağlam surlar arkasında güvende olacaklarına inanarak kalan tüm kaynakları ile herşeyin taştan ve altından inşa edilmesini buyurdu. Büyük ve ihtişamlı surlar inşa edildi. Duvarların arkasına onlarca savunma kulesi diktirdi. Artık çok daha tedbirliydi. Odun için bulundukları bölgedeki ağaçları kullandılar. Turgon barınaklardan önce korunma için Tanrıları Iluvatar adına bir tapınak yaptırdı. Ona kendisine yardım etmesi için yalvarıp yakardı. Ancak Turgon'un vatanı burnunda tütmeye başlamıştı bile. Kayıpları hala kalplerinde büyük bir acı olarak yer alıyordu. Turgon bu yeni diyara "Gondolin" adını verdi. 

Yeni kurulan Gondolin Kraliyet Birliklerinin başında Turgon.


Gondolin'in nüfusu hızlıca yeniden artmaya başladı. Her ne kadar askeri fetihlere girişmeyi henüz istemese de, yurdun geri alınışı yakın.

Elfler yurtlarını yeniden ele geçirme hayali ile canla başla çalışırken, Turgon eski Elf diyarlarına casuslar  yollama kararı aldı. Acaba Krallık bıraktıkları şekilde duruyor muydu? Yoksa düşman heryeri çoktan yağlamaşı mıydı? Kimse bilmiyordu. Kartallara haber salındı. Onlar  herşeyi güvenli ve sessiz bir şekilde görebilirlerdi. Casusların görevi ise Eski Krallıkta yaşayan bir Elf kalmış mıydı öğrenmekti. Casuslar uzun süren yolculukları sonrasında eski yurtlarına vardıkları zaman etrafta ne dost ne de düşman kimseyi göremediler. Casuslar etrafı iyice kolaçan etmeye için bir tepenin arkasına baktıkları zaman gözlerine inanamadıalr.
 Orklar sürpriz bir saldırı ile Eski Krallığı yağlamaya geldiler. Casuslar hızlı ve sessiz bir biçimde oradan sıvıştılar.


Kartallar durumu an be an Turgon'a iletiyorlardı. Orklar'ın sayısı sonsuz gibiydi. Geldikçe geliyorlardı. Gördükleri her şeyi hiç durmadan yakıp yıkarak ilerlediler.



Turgon'un öfkesi haberleri dinledikçe artıyordu. Ama Turgon'un kardeşi Fingon'un düştüğü hataya düşmeye hiç mi hiç niyeyti yoktu. O, sabırlıydı. Öfkesine yenik düşmeyecekti.
 Orkları durduracak hiçbir kuvvet yoktu. Çok değerli bir taş olan Mithril'den yapılmış şahane duvarları da yıktılar. Düpedüz barbarlardı.



Kaçan casuslar Gondolin'e vardılar. Hemen keşişler çağırılındı. Yaralananlar iyileştirildi. Gördükleri not edildikten sonra da istirahate çekildiler.

Sonraki bölüm benim için çok daha heyecanlıydı. Sonunda biraz kan gördük :D

Casuslar şifa evlerine yollanmış, ordu büyümeye devam ediyordu. Turgon güney kulelerinde atını yavaşça sürdü. Derken kulelerin çanları çalınmaya başlandı. Turgon gözlerini kapayıp sakince etrafı dinledi. Birileri Kuzeyden çanları  çalıyordu. Hemen atını kuzeye sürdü. Nöbetçilere  ne olduğunu sordu. "Efendim, kapıların yakınında bir casus keşfettik. Yurdumuz herkes tarafından keşfedildi!"


Elflerin Ortadünyadan tamamen silineceği korkusundan küplere binen Turgon, casusu bizzat kendi elleriyle öldürdü.



Ancak casus ölmeden önce bir süreliğine gözden kaybolmuştu ve bu sırada Ork karargahlarına haber kısa sürede ulaşmıştı. Turgon orduların hemen Gondolin'e yürüyeceğinden korkan Bilge Kral Turgon, hemen orduyu silah başına çağırttı. Ve korkulan başlarına geldi. Elfleri asıl yurtlarından süren, Kralın kardeşi Fingon 'u öldüren ordu, geldi.



Duvarların dışındaki yerleşim birimlerine saldırırmaya başlayan Ork ordusunun sayısı her dakika artıyordu.  Turgon derhal boruları çaldırttı. Tüm sivil Elfler saraya sığınmaya davet edildi. Ordular Turgon'Un komutası altında birleştirildi. Hekimler derhal çağrıldı. Tek bir Elf'in canı bile çok kıymetli idi. Yıllar süren suskunluğun ardından, Gondolinliler savaş meydanına kana susamış bir halde çıktılar.



Turgon arkada kalan askerleri cepheye sevk ederken, okçular Orkları ok yağmuruna tutmaya başlamıştı. Tüm mızraklılar düşmana karşı öne  sürüldü. Bir anda surların önünde beliren ihtişamlı Elf ordusundan irkilen deneyimsiz bazı Orklar geri çekilmeye başladı. Disiplinli Elf ordusu ise yavaşça düzensiz ama sayıca fazla olan Orkların üstüne yürümeye başladı. Orklar kendi icatları olan kuşatma silahları ile güney kulelerini yıkıyorlardı. İlk Güney kulesi düştü. Elfler düşmanı hızlıca çevrelediler. Turgon tüm ihtişamıyla düşmanı biçerken atından düştü. Krallarını bir anlığına etrafta göremeyen Elfler duraksadılar ve bu andan yararlanan Orklar 2. kuleyi de düşürdüler. Turgon'un buz beyazı mızrağı havada Orkların üstüne saplandığını  gören Elfler bir anda çanlanıp Orkların tepelerine bindiler. Kuşatma aletleri yok edilen düşman, yenileceğini anlayıp kaçmaya başladı. Elfler parlak zırhlarıyla düşmanı kovalamaya başladılar. Kaçan son Ork da katletildiğinde Elfler zafer naraları atmaya başladılar. Kazanmışlardı. 



Turgon Gondolin'e bir kral gibi girdi. (ki öyleydi) Tüm halk sokaklara döküldü. Tüm düşman ordusu büyük çabalar ardından tamamen yok edilmişti.

Savaş sonrası Turgon savaş konseyini toplantıya çağırdı. Düşmanın saldırısı püskürtülünmüştü ancak başka orduları olup olmadığı halen bilinmiyordu. Konseyin bir ksımı saldırı taraftarıydı. Bazıları ise halen Gondolinde kalınması ve hazırlık yapılması gerekdiğini savunuyordu. Ancak kesin kararı yine Turgon verdi. Turgon hem düşmanın ordusu kalıp kalmadığını bilinmediğinden hem de Elf ordusu çok hasar aldığı için bir işgalin oldukça riskli olduğunu söyleyerek Gondolinde kalınması gerektiğine karar verdi. Kayıplar kutlamaya yer bırakmayacak kadar fazlaydı. Tüm şehir yastaydı. İlerde olabilecek saldırılara karşı kayıpları azaltmaya yardımcı olacağı düşünülerek 2. bir kat sur örülmesine karar verildi. Ellerinde ki tüm taş madenleri tükendiği için surların tahtadan yapıldı ve kaşifler daha çok taş bulmak adına uzak diyarlara yollandı. Yalnızca gizli bir geçit kapatılmadı ve küçük bir okçu birliği geçidin girişine yerleştirildi. Elfler için bu  yeni bir çağın başlangıcı idi.



Tarım yeniden dirildi. Yavaş yavaş kaşiflerden raporlar gelmeye başladı. Kaşiflerden bir tanesi uzak bir diyarda ki sahipsiz madenlerden bahsediyordu. Ancak bu bölge bir başka düşman kabileye çok yakın olduğu için konsey kararı ile bu risk göze alınmadı.



Kaşifler diyarı arşınlamaya devam ettiler. Raporlarına göre Belisarius önderliğindeki kabile (daha önceden savaş yapılan) tüm gücünü bir araya topluyordu. Ancak daha yeni başlamışlardı. Turgon daha önce saldırmadığı için bir pişmanlık duydu. Kaşif içeriye sızdığında bir kalede alarm çanları çalmaya başladı. Öleyazan kaşif derhal oradan kaçtı.



Yeni ordu reformları ile artık Orkların karşısında eskisinden çok daha güçlü bir Gondolin vardı.