@SchrödingersCat: Öncelikle göz bebeğim olan bu konu dizisine ‘’katıldığın’’ için teşekkür ederim. Aslında biraz emrivaki oldu diyebilirim çünkü aslında bu sohbeti Agora'nın yeni sayısı için Justicar’la beraber yapacaktık ama Agora'yı şuan için tek başıma çıkartmak için yeterli öz iradeye sahip değilim. Görünen o ki Agora'nın yeni sayısını maalesef bir süre daha beklemeniz gerekecek ?. Umarım bu okurların hoşuna gider ve belki yeni sayılarda ve konularda başka üye ve aedileler ile benzer şeyler yapabiliriz. Kısa bir ön bilgi verdiğime göre şimdi eğlenceli kısma geçebiliriz -en azından benim için eğlenceli- 

@SchrödingersCat: Evet tekrardan hoş geldin. Öncelikle teklifimi kabul ettiğin ve bu yoğun hayat temposunda ? vakit ayırıp geldiğin için teşekkürler. Topu direkt sana atmadan önce bu eseri seçmemizde iki etken rol oynadı diyebilirim ilki daha önce bu tarzda bir eseri incelememiş olmam ve @Elefsar ’ın önerisi diyebiliriz. Öncelikle biraz ressamdan bahsedersem belki okurların gözünde bir şeyler canlanabilir kimdir bu Katsushika Hokusai? Katsushika Hokusai,1760 yılında doğan ve sanat hayatının altın çağını 1780 yılları civarında yaşayan Japon bir ressam diyebiliriz. Bu bahsettiğim tarih aralığı aslında Japonya için yoğun bir kültürel etkileşim içeriyor. Japonya’ya gelen Hollandalı tüccarlar ile beraber Avrupa sanatı da aslında Japonya’ya girmiş oluyor ve böyle bir ortamda Katsushika Hokusai bu Avrupalı sanat eserlerini inceleyip daha sonraki eserlerinin çoğunda baskın bir renk olarak kullanacağı ‘’Prusya mavisini’’ keşfediyor.

@Justicar: Öncelikle biraz Hokusai'den bahsetmek isterim. Çok genç yaşta - altı yaşında - eser üretmeye başlamış bir sanatçı. 88 yaşında ölümüne değin hiç durmadan çalışmalarına devam etmiş. Ressam olduğu kadar aynı zamanda iyi bir oyma bakı ustasıdır da kendisi. Çizimleri, portlerden manzaralar, bitkilerden hayvanlara bir çok farklı stildedir. Öyle ki görece uzun yaşamında 30.000 üzerinde esere imza atmış sanat tarihinin kabul görmüş en büyük ustalarından biridir. Ayrıca yaşadığı dönemin siyasi durumuna baktığımız zaman Kapalı bir politika güden Japonya'nın Avrupalılar ile ilk temasları ve ticari uygulamalarının olduğunu görmekteyiz.

Buradan üzerine konuştuğumuz esere gelmek istiyorum, Great Wave. Bu esere ilk baktığımda Japonya'yı görmekteyim. Japonya bildiğimiz üzere adalardan oluşan bir ülke ve etrafı deniz değil okyanus ile çevrili. Bu bir çoğumuz için pek bir anlam ifade etmeyebilir ancak okyanusun ne denli güçlü bir yapı olduğunu resmetmiş sanatçımız. Okyanus üzerinde oluşan metrelerce yükseklikte ki dalgalar ile boğuşan denizciler, denizcilerin balıkçı olması çok muhtemelen çünkü başlıca besin kaynakları balık olan bir topluluk. Ayrıca unutulmamalıdır ki bu dalgalar zaman zaman burada yaşayan insanların hayatlarına mal olmuş bir doğal afete de dönüşebilir. Bir diğer gördüğüm şey ise Japonya'nın simgesi haline gelmiş Fuji dağı. Fuji dağı Japonya'nın kültürel bir simgesidir. Öyle ki birçok farklı sanatçıya ve şaire ilham kaynağı olmuş. Ayrıca Hokusai'nın diğer eserlerinde de Fuji dağını görmekteyiz. Ayrıca sanatçı Fuji dağını öyle ele almış ki, biraz dikkatli bakarsanız dalgaların görüntüsü de dağa benzemektedir. Burada suyun ve toprağın çok güzel harmanlandığını anlıyoruz.

@SchrödingersCat: Evet bahsettiğin gibi aslında bu sanat eseri asimetrik bir kompozisyona sahip, dalgaların neredeyse tüm görüntüyü ele geçirmesi kompozisyona hakim olmasını sağlıyor. İlk başta Fuji dağını fark etmek bile zor olabilir. Bu sert, şiddetli çarpan dalgaların tehdidini ve tehlikesini vurgulamanın yanı sıra, izleyiciye hareketin ne kadar çaresizce olduğunu hissettirebilir.

Son olarak biraz renklerden ve anlatılmayanlardan bahsetmek istiyorum. İlk olarak kullanılan renkler resimde çok yoğun olarak kullanılan soğuk renkler ve karşıtı diyebileceğimiz saf bir beyaz. Soğuk renkler yani koyu lacivert genel olarak izleyicide bir çaresizlik hissi yaratırken kullanılan beyaz rengin varlığı de balıkçıların umudunu olarak yorumlayabiliriz. Resmin mistik bir anlatı içerdiğini savunanlar için balıkçıları, birer keşiş olarak yorumlayabiliriz.

Evet, sizler için Katsushika Hokusai'den, Great Wave'i incelemeye çalıştık. Son kez bana katıldığı için @Justicar'a çok teşekkür ederim. Konu dizisinin ilerleyen sayılarında benzer içerikleri farklı üyelerimiz ve aedilelerimiz ile de denemek isterim.

@Justicar: Davetin için teşekkürler. Farklı ve güzel bir konsept fikri. Bu konseptin içinde bulunmak oldukça keyifliydi. Ayrıca incelediğimiz eser hakkında görüşlerimi yazarken oldukça keyif aldım.