İLKSÖZ
"Bu teşkilatın gayesi, bir taraftan bütün İslamları bir bayrak altında toplamak, bu suretle Panislamizme vasıl olmaktır. Diğer taraftan da Türk ırkını siyasi bir birlik içinde bulundurmak, bu bakımdan da Pantürkizmi hakikat sahasına sokmaktır."
Diyerek notlarını tamamladı eski Yarbay Hüsamettin Bey.Cebindeki mendilini alarak birkaç kez içine öksürüp tekrar yerine koyuverdi.Yıl 1935,Yer ise İstanbul idi.Yarım asırlık çınar olmuş Yarbay Hüsamettin,yeni yeşermiş Cumhuriyetin ilk adımlarına şahit olmuş bir kişiydi.Ellerini masaya doğru vererek kendini yukarıya doğru kaldırdı ve masasının sol gözünü açtı,eskimiş ve biraz yırtılmış bir defter ve bir revolver.Gözleri eski yılları arar gibi camdan dışarıya doğru süzüldü sonra da eski defterini alarak tozlarını elleriyle sildi.Osmanlıca ''İki devrin perde arkası'' yazıyordu kitabın kapağında.Yavaşça defteri açtı ve içindeki notlarına göz gezdirmeye başladı.İlk zayıf gözlerine ilişen kıvrılmış kağıt parçasındaki içiçe geçmiş üç hilal ve osmanlıca harflerle yazılmış bir not idi.
5 Ağustos 1914 - Harbiye Nezareti
Muhafız kıtası Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın önünden bütün neferlerinin ihtişamını göstererek geçiyordu.Sadece askerlerin üniformalarında kalan bu ihtişam kadim imparatorluğun ihtiyacıydı.Devlet artık gücünü yitirmiş,yorgun düşmüştü.Sadece iki yıl önce girilen Balkan Harbi faturası ağır olmuş,eski başkent Edirne elimizden kayıvermişti bir hiç uğruna.Enver Paşa bir iç geçirdi ''Ah salak biz ah ! Emanuel Karasu denen yahudiye güvendik,başımıza ne çoraplar örüp kaçtı...''
Kendisi bir Hürriyet Kahramanı idi.1908 yılında dostu Resneli Niyazi ile Sultan II.Abdulhamit'e ilk başkaldıranlardan olmuştu.Nereden bilebilirdi salak hürriyetin açacağı yarayı.Dönülmez yola girilmişti birkere ya.O yıllar öncesini hatırlayıp kendisine birkaç lanet okumaktan başka birşey gelemezdi.
''Asker ! Rahat ! Dağılabilirsiniz'' sözleri Harbiye Nezareti'nin bahçesinde yankılanırken askerler de onu selamlayarak kışlalarına çekilmişlerdi.Atından inen bu genç Harbiye nazırı ve Başkumandan Vekili,ağır adımlarla Nezarethane'deki odasının yolunu tuttu.Yüzündeki üzgün ifade Süleyman Askeri Bey'i Görünce yerini biraz sevince bıraktı.Süleyman Askeri bey merdivenlerin başında onu beklemşti sabahtan beri.
''Enver Paşam,zamanı geldi mi ?'' dedi yüzündeki sıcak gülümsemeyle.
Enver Paşa elindeki imzalanmış belgeyi Askeri Bey'e uzatırken kafasını bir kaç kere salladı ''Zamanı geldi Askeri Beyim ..''
Bu sözler 4 yıllık bir vatanseverlik macerasının küçük bir alameti idi sadece .
Kendisi bir Hürriyet Kahramanı idi.1908 yılında dostu Resneli Niyazi ile Sultan II.Abdulhamit'e ilk başkaldıranlardan olmuştu.Nereden bilebilirdi salak hürriyetin açacağı yarayı.Dönülmez yola girilmişti birkere ya.O yıllar öncesini hatırlayıp kendisine birkaç lanet okumaktan başka birşey gelemezdi.
''Asker ! Rahat ! Dağılabilirsiniz'' sözleri Harbiye Nezareti'nin bahçesinde yankılanırken askerler de onu selamlayarak kışlalarına çekilmişlerdi.Atından inen bu genç Harbiye nazırı ve Başkumandan Vekili,ağır adımlarla Nezarethane'deki odasının yolunu tuttu.Yüzündeki üzgün ifade Süleyman Askeri Bey'i Görünce yerini biraz sevince bıraktı.Süleyman Askeri bey merdivenlerin başında onu beklemşti sabahtan beri.
''Enver Paşam,zamanı geldi mi ?'' dedi yüzündeki sıcak gülümsemeyle.
Enver Paşa elindeki imzalanmış belgeyi Askeri Bey'e uzatırken kafasını bir kaç kere salladı ''Zamanı geldi Askeri Beyim ..''
Bu sözler 4 yıllık bir vatanseverlik macerasının küçük bir alameti idi sadece .