Bir-iki yıl önce olması lazım, Avrupa Yakası yeniden hatırlanmıştı. Bu durum çok "derin" analizler hak etmiyor ancak Türkiye'de son birkaç yıl içinde hem güzel zamanlar olduğuna dair bir inancın yaygınlaşması hem de nostaljizm duygularının yirmi yıl düzeyindeki kapsama alanının 2000'lerin başını da içine alacak biçimde "konumlanması" yüzünden hafızaların tazelendiğini düşünüyorum. Yaklaşık 12-13 bölüm kadar izledim, "eski Türkiye"'nin nasıl anlatıldığını görüp de bu minvaldeki paylaşımlara hak verdim. Aslı'nın abisini "clubber" olmamakla suçladıktan sonra Ekşi Sözlük'teki clubber başlığında, bu lafın tam da dizinin yayınlandığı 2004-2005 aralığında popüler olduğunun yazıldığını görmek gülümsetti açıkçası. Gülse Birsel zaman zaman fazla öngörülebilen bir senaryo yazmasına rağmen çok iyi bir iş çıkarmış gerçekten.
kalemler kaldırılmış ve sayfalar kurumuştur.