[Pharmacist]

Çarşamba günü hariç müsaitim.

Lenox Suneater

Lenox küçük bir ork kabilesi olan Orksor da doğmuş ve orada büyümüştür. Ama işler her zaman güzel gitmez civardaki bir Earl ork kabilesini yok etmek için askerlerinin toplayıp saldırıya geçti, kabile şampiyonu Antuak ve diğer orklar onları durdurmak için saldırıya geçti Lenox daha savaşçı olmadığı için onlara katılamadı. Malesef bu savaşta orklar insanların büyük çoğunluğu karşısında ezildi. Savaş kaybedilmişti ve yakın da köye varıp herşeyi yakıp yıkacaklardı. 

Geride kalan orklar köyü savunmak istedi ama yenilecekleri belliydi bu sırada köyün şamanı Thaquil, Lenoxu savaşçı ayinini tamamlaması ardından köyden ayrılması için çağırdı. Onu bekleyen büyük bir kader olduğu için köyde kalamazdı. Bu sebepten hızlıca savaşçı olma ayinini hazırlanıp yapılmaya başlandı. 

Ayinde Lenox'un etrafı karanlıkla kaplandı ardından yüzlerce göz tarafından izlendiğini hisseti bunlar eski köy şampiyonlarının ruhlarıydı. Aralarında devasa bir kılıç tutan, balta tutan her şekil ork vardı. Tüm eski ork savaşçıları Lenoxu izliyordu. Son savaşta ölen Antuakta aralarındaydı ona gülümsedi ve yaralarla kaplı yumruğunu Lenoxun yumruğuna çarptı. O anda Lenox gözlerini açtı karşısında Thaquil duruyordu, 
Lenox'a ne arıyorsun? diye sordu. 
Lenox Onur dedi.
Neden bir savaşçının yolunda yürüyorsun? diye yeniden sordu.
Lenox Onur için cevabını verdi.
Thaquil sanki ruhunu inceliyormuş gibi Lenoxun gözlerine baktı ve devam etti.
Ben şamanların rehberi Thaquil sana soruyorum, uzun bir yolculuğa çıkmak üzere olan savaşçı senin adın ne ?
Lenox cevap vermeye çalıştı ama ağzını açamadı bunun yerin zihninde bir isim yankılandı.
Thaquil her şeyi biliyormuşçasına gülümsedi. Aniden tüm ışıklar söndü ve Thaquil odadan ayrıldı.
Lenox'un aklında yankılanan isim Suneater'dı.
Ayinin sonunda Lenoxun vücuduna özel dövmeler kazınmıştı.
Artık bir savaşçı olduğuna göre Lenox yola çıkmaya hazırdı. Eşyalarını topladı ve en yakın şehre doğru yolculuğuna çıktı.