Günlük: Tinto Talks #19: Çağlar ve Enstitüler
#1
j122b5kkSHre8fzThR98htcNObjdyIE_I7he5798...twcRjfweW0

Tinto Talks'un on dokuzuncu bölümünde Project Caesar'daki Çağ ve Enstitü sistemleri hakkında bilgi veriliyor.

https://forum.paradoxplaza.com/forum/dev...4.1693447/ :Herkese merhaba ve bir başka Tinto Talks'a hoş geldiniz. Bir başka muazzam Çarşamba gününde "Project Caesar" kod adlı süper gizli oyunumuz hakkında konuşacağız.

Bu hafta çağlardan ve enstitülerden bahsedeceğiz, bu sistemler EU4'e bir yama ile eklenmişti. Farklı dönemlerin farklı hissetirmesini sağlamak için işlevli mekaniklerdi fakat kısa süre içinde enstitülerde yapılan değişiklikler ile işler çok fazla oyunlaştı.

Her çağ çeşitli yeni "GİZLİ", çeşitli yeni hükûmet reformları, malların fiyatlarına değişiklikler ve her ülke için çeşitli etkiler getiriyor. Her çağda milisleriniz için ödediğiniz altın miktarı artıyor ve sizden beklenilen ordu boyutu da yükseliyor. Her çağ küresel bir etkiye sahip olsa da gerçek etkisi zamanla hissediliyor. Belli hedeflere ulaşıp biriktirdiğiniz ve yeni etkiler biriktirdiğiniz bir mana bulunmuyor.

ages.png
Gelenekler Çağı geçti ve daha yeni Rönesans Çağı'na girdik.

Ayrıca her çağda ortaya çıkan üç enstitü bulunuyor, hepsi bir GİZLİ açıyor ve dünya genelinde yayılıyor.

Enstitülerin ortaya çıkışını ilk çağlarda daha sabit ve ileriki çağlarda daha esnek şekilde tasarladık, böylelikle oyunu istediğimiz şekilde yönlendirebiliyoruz. Ayrıca enstitülerin ortaya çıkışının dinamik olmasından memnun değilseniz "tarihsel" moda sokarak her zaman aynı konumda çıkmasını sağlayabilirsiniz.

rule.png
Şimdilik bu kuralın sadece iki seçeneği var.

Yayılma zaman alıyor çünkü bu sadece sınır konumlar ya da deniz sınırı ile gerçekleşebiliyor, tabii enstitüyü benimsemiş bir pazar merkezine ulaşan ticaret rotalarınız varsa orası başka. Yayılma hızı aynı zamanda nüfusun okuryazarlık oranından da etkileniyor. Bir enstitüyü benimsediyseniz, sahip olduğunuz konumlardaki kontrolünüze göre yayılıyor.

Bir enstitü ülkenizdeki nüfusun %10'undan fazlasına yayıldığında onu benimseyebiliyorsunuz, böylelikle size sağladığı "GİZLİ"ye erişim kazanıyorsunuz.

Project Caesar'daki teknoloji sistemi EU4'tekinden farklı olduğundan yeni enstitüye bir süreliğine sahip olmamak dünyanın sonu anlamına gelmiyor lakin bunun hakkında haftaya daha detaylı konuşacağız.

İleriki çağlarda kabine mensuplarınızdan birini seçeceğiniz ilde enstitü yayması için gönderebileceksiniz, böylelikle o ilde bulunan konumlarda bildiğiniz tüm enstitüleri yaymaya başlayacak. Bu yayma işlemi konumdaki şehirli sayısı ve okuryazarlık oranınca büyük oranda etkileniyor.

Oyunda 6 çağ bulunuyor ve 1337'de Gelenekler Çağı ile başlıyoruz ve buradan sonraki her çağ yaklaşık bir yüzyıl kadar sürüyor.

age_1_traditions.jpg
Kesinlike harika zamanlardı...

Gelenekler Çağı

Farklı topluluklar dünya genelinde yüzlerce ve binlerce yıldır varlıklarını sürdürüyorlar ve onların kökleri Kanunculuk, Liyakat ya da Feodalizm gibi geleneklerle tanıtılabilir.

Kanunculuk

Seçilebilecek pek çok yer olsa da bu enstitünün başlangıç noktası olarak Roma'yı seçtik. Eski dünyanın çoğunluğu oyun başında bu enstitüye sahip hâlde başlıyor.

Kanunculuğun temelini oluşturan teoriler Çin topluluğunun yapısında yüzyıllardır bulunuyor. Saf idealizm ve iç istikrarın zengin ve refah dolu bir devlete yol açtığı ve güçlü bir ordunun önemi Uzak Doğu ülkelerinin düşünce biçiminde derin bir yere sahip. Lakin tüccarlar ve göçmenler yeni fikirler ile geldiklerinde Kanunculuk konsepti Müslüman dünyasının geniş diyarına yayıldı. Burada İslam devletlerinde yaşayan kâfirler ve inançlılar arasında simbiyotik bir ilişkinin kurulmasını sağladı. Avrupa'da Kanunculuk bir geçiş dönemini temsil etti, büyük Roma İmparatorluğu'nun son nefesi ile birlikte onun devamı olan devletlere aktarıldı, bunların çoğu da kıta genelinde yasamanın yeni temelini oluşturdu.

Liyakat

Bu enstitünün başlangıç noktası olarak Pekin'i seçtik. Oyunun başında sadece Uzak Doğu'da yayılmış durumda.

Güç ve Prestij sahibi pek çok insan genellikle kendilerine yakın olan kişileri önemli konumlara getiriyorlar. Liyakatın bir enstitü ve düşünce hareketi olarak öne çıkması Çin İmparatorluk Saraylarında oldukça yaygındı. Konfüçyüsün kendisi bu görüşü savunmuş ve yönetecek insanların onlara miras kalan statüye göre değil sahip oldukları yeteneklere göre bu konumlara gelmesini desteklemiştir. Bu da sadece kan bağı üzerinden kurulmuş olan Çin soyluluğu sisteminin tamamen liyakat üzerine kurulu bir sistemle değişmesine sebep olmuştur. Bu enstitünün gelişimi Asya'nın sınırlarını aşacak ve sonunda soyluların güç ve otoriteyi avucunda tuttuğu Avrupalı hükümdarların kraliyet saraylarına ulaşacaktır.

Feodalizm

Bu enstitünün başlangıç noktası Aachen, yani Şarlman altındaki Roma İmparatorluğu'nun başkenti. Bu enstitü de eski dünyanın çoğunluğunda yayılmış durumda.

Zamanla çoğu topluluk ortak bir yapıya ve daha kalıcı hükûmet organlarına ihtiyaç duymaktadır. Roma İmparatorluğu çöktükten sonra bu ihtiyaç şimdi Avrupalı Feodal Sistem olarak nitelendirdiğimiz çeşitli enstitüler ve gelenekler tarafından sağlanmıştır. Benzer sebeplerden ötürü kalıcı hükûmet ve toplumsal sistemler dünyanın dört bir yanında yayılmıştır ve hatta bunların bazılarının kökleri Feodalizm'den bile eskidir.

age_2_renaissance.jpg
Bu resmi daha önce paylaşmış mıydık?

Rönesans Çağı

Yeni bir bilgi, sanat ve ilerleme çağı. Ortaya çıkış sebebi ise Moğol Barışı, İslam Altın Çağı ve Avrupa Rönesansı etkisinde kalan çeşitli orta çağ toplulukları.

Rönesans

Bu enstitü çağ başladıktan kısa süre sonra Üniversite olan Kuzey İtalya Şehirlerinden birinde ortaya çıkacak. Tarihsel konumu ise Floransa.

14. yüzyılda başlayan bu akımda İtalyan Şehir Devletlerinde yaşayan zengin ve güçlü insanlar, eski Roma ve Yunan topluluklarına ilgi duyan sanatçıları ve bilginleri desteklemekte. Kültürel bir hareket olarak Rönesans halihazırda bölgenin büyük bir kısmını kapsamakta ve edebiyat, sanat, felsefe ve müzik gibi alanları derinden etkilemiş durumda. Aynı zamanda hümanist bilginler yaşadıkları topluluğu incelemekte ve klasik filozofların idealleri ile karşılaştırmakta. Rönesans Hümanizmi daha olgun bir hareket hâline gelmiş ve topluluğun tüm alanlarına nüfuz etmek üzere. Hükümdarlar ve hükmettikleri insanlar için yeni idealler ilk matbaalar ne kadar hızlı yayabilirse o kadar hızlı yayılıyor. Gerçek bir Rönesans Hümanisti siyasetten felsefeye, sanattan yazı incelemesine, müzikten mimariye kadar her alanda bir ustadır. Rönesans dünyayı klasik ideallere daha uygun olacak şekilde yönlendirmeye artık hazır.

Bankacılık

Toprak sahibinin "Sermaye Ekonomisi" toplumsal değerine sahip herhangi bir Avrupa, Kuzey Afrika ya da Orta Doğu'da 1000'den fazla şehirli olan herhangi bir kasaba ya da şehirde çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Cenova.

Borç para verme işlemi Antik zamanlarda metal paralar ilk ortaya çıktığından beri var olan bir şey. Lakin bu tamamen bazı insanlara ve onların ailelerine ya da Antik Devletlere bağlıydı. Orta Çağ'da bir değişiklik yaşandı bu da Avrasya kıtası ve çevresinde uzun mesafeli ticari aktiviteleri tekrardan canlandırdı. Bu işte ustalanmış tefeciler Yahudi topluluklar Hristiyan ve İslam dünyası arasında çalışmalarına başladığında organize oldu. Fakat 12. yüzyıldaki Haçlı Seferlerinin peşinden gelen maddi destek arzı İtalyan Şehir Devletlerini borç para vermek için daha büyük yapılar oluşturmaya itti, böylelikle ilk Banka enstitüleri ortaya çıktı, Peruzzi ve Bardi haneleri buna örnek gösterilebilir. Bununla birlikte çekler ve tahvil borçları gibi daha fazla araç ortaya çıktı ve böylelikle Medici, Fugger ya da Welser gibi Bankacılık ile uğraşan hanedanlar devletler kadar güçlü oldular.

Profesyonel Ordular

Toprak sahibinin "Kalite" toplumsal değerine sahip olduğu ve bir miktar insan gücü üretilen Avrupa'daki herhangi bir konumda çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Paris.

Binlerce yıl önce savaşlar icat edildiğinde ordular da vardı. Lakin yüzyıllar geçtikçe yapıları değişti ve farklı kültürler ve dönemlerde çeşitli yeni organizyonlar ortaya çıktı. Geç Orta Çağ döneminde ordular feodal yapı sayesinde elde edilen milisler çevresinde şekilleniyordu, bunların merkezini ise şövalyeler ve piyadeler oluşturuyordu. Bazı bölgelerde ise devletler kalıcı ordulara sahip olabilecek finansmana sahipti, bu profesyonel askerler yılın her vaktinde savaşmak için hazır olurdu. Bu sistem Yüz Yıl Savaşı sonrasında Avrupa'da da ortaya çıktı ve Erken Modern Çağ'daki Askeri Devrim'in en büyük sebeplerinden biri oldu. Böylelikle Profesyonel Orduların boyutu ve kalitesi arttı, finansman sağlamak için yeni gelir yöntemleri bulundu ve kısa süre içinde dünyanın her bir köşesindeki hükümdarlar için ana engellerden biri hâline geldi.

age_3_discovery.jpg
İspanyol İmparatorluğuna eklemek için harika bir yer gibi görünüyor!

Keşif Çağı

Erken Modern Çağın başlangıcında yeni kıtalar haritalanıyor ve feodal topluluklar merkezi devletlere evriliyordu. Girişimci bir devlet için bu çağ dünyaya yayılmış bir imparatorluğun temelini oluşturabilir.

Yeni Dünya

Toprak sahibinin Azorları ve Batı Afrika Kıyısını keşfetmiş olması durumunda Batı Avrupa ya da Kuzey Afrika'daki 2000'den fazla şehirliye sahip herhangi bir limanda çıkabiliyor. Tarihsel konumu Sevilya.

Yeni Dünya'nın keşfi sadece koloniciler ve kolonileştirilenler için yeni bir çağın başlangıcını getirmedi, aynı zamanda yeni materyallar ve tekniklerin yayılmasını ve aynı zamanda yerkürenin ne kadar büyük olduğunu da anlamamızı sağlamıştır. Hayvanlar, bitkiler, gümüş ve hastalıklar Atlas okyanusu çevresince yayıldıkça gerçekten küresel bir ekonominin ilk adımları atılmış oldu. Yabancı topraklar ve insanlar haritalanıp kayıt altına alındıkça inançsal ve felsefi tartışmalar denizaşırı topluluklarda keşfedilen yeni unsurlar sayesinde yeniden şekillendi. Büyük akıllar eskiden gerçek kabul edileni sorgulamaya başladı ve Valladolid'den Fatehpur Sikri'ye kadar dünyanın doğası artık tartışmaya açık.

Matbaa Makinesi

Toprak sahibinin "Dışa Dönük" toplumsal değerine sahip olduğu ve 5'ten fazla Kağıt ürettiği 2000'den fazla şehirliye sahip herhangi bir konumda çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Mainz.

Yazılı kelimelerin toplu olarak üretilebilmesi, bilginin yayılmasında ve birçok yönden erken modern toplumun bütününde devrim yaratacaktı. Venedikli matbaacı Aldus Manutius gibi Rönesans insanlarının öncülük ettiği bu yeni sanat, tercüme edilen klasikleri daha yaygın bir şekilde erişilebilir kılarak Rönesans'ı ateşlemeye yardımcı oldu. Daha sonra Reformasyon, eleştirel yayınların ve Kutsal Kitap çevirilerinin yayılabilmesinden büyük fayda sağlamıştır. Matbaacılığın bir teknik olarak olgunlaştığı ve tüm Avrupa'ya yayıldığı günümüzde, dini ve siyasi broşürlerden bilimsel incelemelere ve nasıl davranılması gerektiğine dair talimatlara kadar her şeyin yüz binlerce kopyası kıtada dolaşmaktadır. Matbaaların giderek yaygınlaşmasıyla birlikte, yöneticiler bu yeni tekniği kontrol altına almakta zorlanmaya başladılar çünkü nispeten kolay üretim araçları sayesinde sansür, işi bir sınırın ötesine taşıyarak veya hatta sadece başlık sayfasındaki ismi değiştirerek atlatılabiliyor.

Kargı ve Tüfek

Toprak sahibinin "Kara" toplumsal değerine, barut teknolojisine, 20'den fazla Ordu Geleneğine ve Profesyonel Ordulara sahip olduğu ve bir miktar insan gücü ürettiği herhangi bir konumda çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Inssbruck.

İtalyan Savaşları'nın ortasında, 15. Yüzyılın sonunda yeni bir savaş türü gelişmeye başladı. Geç Orta Çağ'da ağır süvari hücumlarına başarıyla karşı koyabilen silahşörlere alternatif olarak mızrakçıların yaygınlaşmasına, taşınabilir ateşli silahların, özellikle de kibritli arkebüzlerin ve tüfeklerin geliştirilmesi eşlik etmiştir. Askerler artık mızraklıların bir kare oluşturduğu, arkebüzcülerin ise yanlara ve öne doğru yayıldığı ve oluşumun yakın çatışmaya girmesi durumunda karenin arkasında ya da içinde siper aradığı yeni bir düzen benimsemiştir. Kargı ve Tüfek adı verilen bu yeni düzen Alman Landsknecht'leri ve İspanyol Tercio'ları tarafından tercih edilmiş ve kısa süre içinde diğer ordular tarafından da benimsenmiştir. 18. Yüzyılın başlarında süngülü yeni çakmaklı tüfeklerle donanmış piyade düzenlerinin yerini alana kadar yaklaşık iki yüzyıl boyunca Avrupa savaş meydanlarında hüküm sürmüştür.

age_4_reformation.jpg
Sapkın, sapkınlığını savunmaya çalışıyor.

Reformasyon Çağı

Doğudan Batıya bu inançsal suçlama, tartışma ve toplu hareketlenmenin çağıdır. Avrupa'da Protestan kiliseler kuruluyor, binyılcılık İran'ı sarıyor ve dini bağdaşma Hint topluluklarını şekillendiriyor.

Mezhepçilik

Toprak sahibinin "Spiritüalist" toplumsal değerine sahip ve katolik olduğu, toprakta katolikliğin baskın inanç olması ve baskı makinesine sahip olunması durumunda Avrupa'daki herhangi bir kasaba ya da şehirde çıkabiliyor. Tarihsel konumu Augsburg.

Katoliklik uzun süre tek bir bütün olarak görülmüştür, ancak çeşitli Protestan İnançlarının ortaya çıkışı buna bir son vermiştir. İnancın ne olması gerektiğine dair sayısız farklı yorumun ortaya çıkmasıyla birlikte Hristiyanlık parçalara ayrılmış durumda. Ancak daha önce Kilise'den herhangi bir sapma kolayca sapkınlık olarak etiketlenebilirken, şimdi farklılıkları yaratan çizgiler en azından daha bulanık hâle geldi. Bu nedenle, hem dini hem de seküler otoritelerin, kendi özel mezheplerinin şekillerini açıkça tanımlamaya, inanç ve yaşamın tüm yönlerine ilişkin kendi özel kurallarını ve görüşlerini uygulamaya yönelik artan bir ilgisi olmuştur. Bu durum, kendi halklarının inançlarını daha sıkı bir şekilde kontrol etmelerini sağlarken, diğer tüm mezheplerle aralarındaki farklılaşmayı ve dolayısıyla düşmanlığı da arttırmaktadır.

Küresel Ticaret

En yüksek mal ticaret değerine sahip olan dünyanın herhangi bir yerindeki pazar merkezi olan bir şehirde çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Lizbon.

Mallar antik çağlardan beri kıtalar arasında taşınmaktadır. Ancak bu durum daha önce belirli sayıda güzergahla ve Hindistan ve Çin'in Hint Okyanusu'nu geçerek İpek Yolu boyunca yol bulan mamul malları gibi mallarla sınırlıyken, artık tüm ticaret giderek daha büyük bir dünya ağının parçası haline geliyor. Amerika'nın keşfi, Afrika çevresindeki deniz yolları ve Pasifik Okyanusu'nun geçilmesiyle birlikte yerel ticaret ağları, dünyayı kapsayan birbirine bağlı bir ağa bağlanmaktadır. And Dağları'nda çıkarılan gümüş artık kutulanarak Avrupa üzerinden Çin ve Hindistan'a kadar götürülüyor. İskandinavya'da çıkarılan ve işlenen demir, İngiliz tüccarlar tarafından Batı Afrika'da satılıyor ve diğerleri sadece Güneydoğu Asya ticaret alanı içinde kumaş ve baharat dağıtarak bir servet kazanıyor. Yerel Hintli tüccarlar gelecekteki Avrupa ticaret girişimlerine yatırım yapıyor. Gerçek anlamda bir Küresel Ekonomiden bahsetmek için henüz erken olabilir, ancak kesinlikle ilk tohumların atıldığı aşikâr.

Toplar

Toprak sahibinin "Ofansif" toplumsal değerine sahip olduğu silahçı ve metal atölyesine sahip herhangi bir şehirde çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Konstantinopol.

Song Çin'de barutun icadı, ateş gücünü savaşta kullanacak yeni bir aygıtın, topçuluğun geliştirilmesine yol açtı. Her ne kadar 13. yüzyılda Avrasya'ya yayılmış olsa da, yaygın bir silah sistemi olarak kullanılması 15. yüzyıla kadar gerçekleşmedi; çünkü top uzunluğu ve barut tarifindeki gelişmeler topçuları çok daha güçlü hâle getirdi ve artık Avrupa'da en yaygın olan taştan inşa edilmiş kaleler ve tahkimatlar için bir tehdit oluşturuyordu. Kısa süre sonra toplar sadece kuşatmalarda değil, savaş alanlarında da kullanılmaya başlandı, çünkü daha küçük kalibreli toplar artık hızlı bir şekilde konuşlandırılmak ve kullanılmak için gereken hareket kabiliyetine sahipti. Önemli bir savaş sistemi olarak nihai gelişimi 18. Yüzyılda, özellikle Napolyon'un savaşlar sırasında kilit noktalarda kullanımını mükemmelleştirmesinden sonra gerçekleşecektir.

age_5_absolutism.jpg
L'État, c'est moi.

Mutlakıyet Çağı

Hükûmetler ülkelerindeki mutlak gücü diğer unsurların elinden almaya çaışırken kendilerini İmparatorluklarını inşa etmeye adayabilirler. Bu devletlerin, hükümdarların ve ordularının çağıdır.

İmalathaneler

Toprak sahibinin "Sermaye Ekonomisi" toplumsal değerine sahip olduğu, en az 100 bina seviyesine ve 20000 şehirliye sahip olan herhangi bir konumda çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Derby.

Her ne kadar 16. ve 17. yüzyıllar boyunca bir dizi teknik yenilik demir ya da kumaş gibi bazı ürünlerin üretimini bir ölçüde arttırmış olsa da, üretim alanındaki en büyük gelişme yeni örgütlenme biçimleri şeklinde ortaya çıkmıştır. Tüccar kapitalistler, genellikle şehir sınırları dışında imalathaneler kurarak hem toplu üretimi engelleyen eski lonca yasalarını aşabilir hem de emeğin tek bir yerde örgütlenmesi ve uzmanlaşması yoluyla üretimi arttırmanın yollarını bulabilirler. Daha sonraki Sanayileşmenin öncüleri, pahalı yeni makinelerden ziyade hammaddelere erişimi kolaylaştırarak ve emeğin toplu örgütlenmesini sağlayarak üretimi arttırabilmişlerdir. Ancak bu, eskinin genellikle ağır bir şekilde düzenlenen yöntemlerine kıyasla başlı başına büyük bir değişimdir ve daha sonraki teknik ilerlemelerle birlikte bu yeni üretim tarzı toplumda devrim yaratacaktır.

Bilimsel Devrim

Toprak sahibinin "Yenilikçi" toplumsal değerine sahip olduğu, ünversite ve yüksek ortalama okuryazarlık sahibi herhangi bir konumda çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Cambridge.

Dünyanın artık her zamankinden daha küçük olduğu aşikâr. Küresel ticaretin ve matbaa endüstrisinin yükselişi, insan ve fikir akışının artmasına yol açarak bilginin daha yaygın bir şekilde yayılmasını sağlamıştır. Bu da dünyanın gerçekliğinin daha kapsamlı bir şekilde sorgulanması ve analiz edilmesiyle sonuçlandı. Bir zamanlar sadece gerçek olarak kabul edilenler artık sorgulanmakta, çok az anlaşılanlar artık gözlemlenmekte ve sadece varsayılanlar test edilmektedir. Matematik, fizik ya da biyoloji gibi alanlardaki son gelişmeler yadsınamaz, ancak asıl devrim bilimin kendisine ve onu anlama biçimine yönelik algı ve yaklaşımdaki değişimdir. Sistematik deneyler gerçek bilimsel devrimdir ve dünyaya ilişkin kavrayışımızı tamamen değiştireceği kesindir.

Askeri Devrim

Bu pek çok askeri binaya ve 50000'in üzerinde nüfusa sahip herhangi bir başkentte çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Stockholm.

Avrupa'yı 16. ve 17. Yüzyıllarda etkileyen sürekli savaş hali, rakip mutlakıyetçi rejimlerin artan otoritesinden doğan bir zorunluluk olarak orduların büyüklüğünde keskin bir artışa yol açar. Piyadeler artık toplu halde çakmaklı tüfeklerle silahlandırılmış, eski Kargı ve Tüfek düzeninin yerini alan yenilikçi hat düzeninde konuşlandırılarak ateş güçleri ve savaştaki performansları büyük ölçüde artırılmıştır. Bu ihtiyaçlar, ordunun büyüklüğündeki bu artışın gerektirdiği insan gücü ve finansmanla başa çıkmak için genişlemeye devam eden devlet yönetiminin yeteneklerini de etkilemektedir. Bu aynı zamanda operasyonel orduları destekleyen ara depolar aracılığıyla orduları beslemek ve ayakta tutmak için gereken tedarik zincirlerinin geliştirilmesine de öncülük etmektedir. Bu gelişmelerin sonucu, 18. Yüzyılda giderek askerileşen ülkeler arasındaki savaşların artmasından başka bir şey olmayacaktır.

age_6_revolutions.jpg
Soyluların icabına bakmanın bir yolu da bu sanırım?

Devrimler Çağı

Aydınlanmda sırasında hakların, otoritenin ve dünyanın kendisinin sorgulanması Antik Rejimlerin reddedilmesiyle sonuçlandı. Mutlakıyet sona erip Devrimler ortaya çıktığında krallıkların da Cumhuriyetlere evrilmesi gerekebilir.

Aydınlanma

Toprak sahibinin "Yenilikçi" toplumsal değerine sahip olduğu, üniversite ve yüksek ortalama okuryazarlık sahibi herhangi bir konumda çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Paris.

Geçtiğimiz yüzyıl, Rasyonalizm ve Deneycilik çağın büyük beyinleri arasında giderek artan bir popülerlik kazanmasına tanık oldu. Mektuplarda, yayınlarda ve kahve dükkanlarında krallar, bilim insanları, filozoflar ve edebiyatçılar hoşgörünün, bilimsel yöntemin ve Aydınlanma ideallerinin tüm insanlığa yayılmasının erdemlerini tartışıyorlar. Üniversitelerden veya aydınlanmış hükümdarların saraylarından, etrafımızdaki her şeyi yöneten yasaları daha iyi anlayabilmemiz için dünyayı ölçmek, kataloglamak, tartmak ve haritalamak üzere keşif gezileri gönderiliyor. Diğerleri toplumu yöneten yasaları tartışıyor ve İnsan Hakları anlayışına ulaşmaya çalışıyor. Tüm bilgilerin eksiksiz bir ansiklopedisini ya da dünyadaki tüm bitki, hayvan ve mantarların eksiksiz bir dizinini oluşturmak gibi devasa projeler insanlığın iyiliği için sürdürülmektedir. Aklın Işığı yakılmıştır ve pek çokları bu ışık dünyanın her köşesine ulaşana kadar durmayacaktır.

Sanayileşme

Toprak sahibinin "Sermaye Ekonomisi" toplumsal değerine sahip olduğu, en az 250 bina seviyesine ve 20000 şehirlikye sahip olduğu herhangi bir konumda çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Blackburn.

18. yüzyılın şafağı, insanoğlunun büyümeye olan açlığı nedeniyle birçok yeni enstitünün ortaya çıkmasına neden oldu. Üretim ve imalat alanındaki ilerlemelerin yanı sıra karmaşık makinelerin kullanılmaya başlanması, bildiğimiz dünyayı küresel ölçekte değiştirecektir. Sanayi Devrimi'nin yükselişi sadece ticaret ve iş dünyasında değil, toplumun dokusunda da uluslararası ve kalıcı değişikliklere yol açacak. Elektrikli dokuma tezgahı ve buharlı makineler gibi icatlar insanoğlunun yeteneklerini şimdiye kadarki en yüksek zirvesine taşıyacaktır.

Levée en Masse

Toprak sahibinin "Defansif" toplumsal değerine sahip olduğu, pek çok askeri binaya ve 200000'in üzerinde nüfusa sahip herhangi bir başkentte çıkabiliyor. Tarihsel konumu ise Paris.

Savaş, nesilden nesile yenilenen ve geliştirilen, sürekli değişen bir kavramdır. 18. yüzyıl, her biri kendi hırslarına sahip güçlü imparatorlukların yükselişine tanık oldu. Genişleme ihtiyacını karşılamak ve bu hırsları gerçekleştirmek için gerekli yakıtı sağlamak amacıyla, ülke çapında yeni zorunlu askerlik yasaları hazırlanacak ve imzalanarak yürürlüğe girecek, tüm bekâr genç erkeklerden oluşan ve büyüklüğü tarihin akışını şekillendirecek ordular kurulacaktır.

Gelecek hafta Project Caesar'da teknoloji ve ulusal fikir sisteminin yerini neyin aldığını konuşacağız.
WhaW8Am.gif
[+] 2 üye PCOyun nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#2
Kardeşim EU5 deyin de kurtulun artık.
[+] 3 üye GespensterPanzer nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#3
2025 gibi çıkarırlar mı
Ara
Cevapla
#4
Yani şu ana kadar EU5 olacağından kesin emin değildim ama artık adını farklı bir şey yapacak olsalar bile bu oyun EU5'tir.
[+] 1 üye Henri nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#5
1337-1836 arasında geçerek Crusader Kings ve Victoria serisi arasındaki bağlantıyı tam olarak sağlayacak bir tarihi simülasyon oyunu yapıyorlar. Şu ana kadar anlattıkları mekanikleri oyuna iyice yedirirlerse Paradox'un "magnum opus"u olacak.
Ara
Cevapla
#6
(08-07-2024, 23:49)KaramelLatte : 2025 gibi çıkarırlar mı

Pek sanmıyorum, Paradox oyunları çıkmadan yaklaşık 1 yıl önce duyuruyor ve farklı yerlerde Johan bu oyunun bu yıl içinde duyurulmasını beklemememiz gerektiğini söylemişti.
Ara
Cevapla
 




Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.