05-06-2016, 10:38
60'lık 70'lık AE aldığın halde nasıl tüm Avrupa sana karşı koalisyona girmedi? Ben bir 40 AE'yi geçtiğimde en az 10 sene beklemek zorunda kalıyorum millet koalisyona girdiği için.
Hanedan Oyunu: Stormaktstiden - Bir İsveç Hanedan Oyunu
|
05-06-2016, 10:38
60'lık 70'lık AE aldığın halde nasıl tüm Avrupa sana karşı koalisyona girmedi? Ben bir 40 AE'yi geçtiğimde en az 10 sene beklemek zorunda kalıyorum millet koalisyona girdiği için.
05-06-2016, 11:36
Çin'e doğru çift şerit otoban döşeseydin keşke
Yine 0 1 4 he, iç savaş çıkmazsa iyidir hadi bakalım, bende şans olsa zaten şaşardım :-D
05-06-2016, 13:55
Toprak aldığım yerlerin yakınındaki yerler genelde hep dosttu veya dini farklıydı. Silesya mesela hre içinde olsada protestandı ve işimi çok kolaylaştırdı. Rusyayı tamamen alsam kimse iplemezdi heralde. Macaristanı dövmek son anda sıkıntı oluşturdu biraz ama sahip olduğumuz müttefiklerle o kadar küçük bir koalisyon saldıramaz diye düşünüyorum heralde. İngiltere kısmı güzel oldu. 3 savaşta hep 50 civarı ae aldım ama yakındaki 2 devlet zaten müttefik olduğundan duvar oldular bana :D
Fetihlerin estetik olmaması konusunda bende pek memnun değilim ama elden bu geldi :D Yol çizmesem balkanlara ta baltık-akdeniz üzerinden gemiyle gidilmek zorunda kalcaktık. En büyük sıkıntı Rusya oldu. Keşke formlanmadan önce Moskova dükalığından moskovayı alsaydı öncekiler. Özellikle Osmanlının güçsüzlüğüyle Rusya baya yardırdı aşşağı taraftan.
05-06-2016, 15:31
05-06-2016, 16:04
Fransa koalisyonda değildi ama bende açıkcası saldırmalarını bekliyordum. Papalıkla müttefik olmam koruyordu beni.
05-06-2016, 16:25
05-06-2016, 16:48
Yaptığım tüm planlar nerdeyse suya düşmüş evladım insan portekiz kralına suikast düzenler bunları söylememe gerek mı var lütfen :)
Blackwhiste zor bir oyun bekliyor ülke tahminen epey yıpranmış teknolojik sorunlar baş göstermiş olmalı fransayı karşına almak oyundaki en büyük hata olmalı
Bu kadar agresif genişlemenin hiç gereği yoktu. Başarım kazanmaya yada Avrupa'nın hepsini fethetmeye çalışmıyoruz zaten. En azından batıdan az toprak alınır doğuya genişlenirdi.
Teknolojik açıdan geri kalmış bir ülke bırakmadım. Diplomatik ve Askeri açıdan ilerideydik. Yönetimsel olarak 2 teknoloji geriden gelmemizde çok fazla zarar vermez. Ordu olarak verdiğim zamanda savaştan çıktığım için paçavra gözükebilir. 90k orda var macarlarla savaşa girmeden önce gelirim +30 ducatdı. Rahatlıkla 120k civarı ordu kurulabilir. Fransada zaten 150k var.
Ek olarak en son didişmek istediğim ülke Fransaydı ama biz gayet güllük gülistanlık geçinirken o kadar favora rağmen 3 tane ingiliz toprağı için beni rival eklemesi benimde garibime gitti. Öyle birşey olmasa şuanda Rusyanın yarısı benimdi diyebilirim.
05-06-2016, 18:00
(05-06-2016, 17:48)lithium26 : Teknolojik açıdan geri kalmış bir ülke bırakmadım. Diplomatik ve Askeri açıdan ilerideydik. Yönetimsel olarak 2 teknoloji geriden gelmemizde çok fazla zarar vermez. Ordu olarak verdiğim zamanda savaştan çıktığım için paçavra gözükebilir. 90k orda var macarlarla savaşa girmeden önce gelirim +30 ducatdı. Rahatlıkla 120k civarı ordu kurulabilir. Fransada zaten 150k var. İşte aldıgın toprak onun sanırsam göz koydugu topraklardı ki seni alylıktann çıkardı bir de rival ülkelerle aly durumu var ise tuzu biberi olmuştur
Dediğim gibi gerçekten beklemediğim birşeydi. Herhangi bir rivalı ilede ittifak değildim. Muhtemelen diğer taraflara genişlemesini tamamlayan Fransa gözünü ingiltereye doğru döndü. Öyle yada böyle ben güzel bir oyun çıkarttığımı düşünüyorum. Taban olarak bir sonraki arkadaşa zor bir yerde bıraktım ama arkadaş o savaşları kaybetse bile 1-2 toprak ile kaybeder. Daha sonrada Kuzey Avrupanın tamamını hatta fantazi olarak Mekke seferine bile çıkabilir :D
Ayrıca yaz geliyor. Boş zamanlarda bu hanedandan sonra bi Osmanlı mı yapsak diyorum :)
05-06-2016, 18:45
05-06-2016, 22:40
Blackwhist oyununu çok merak ediyorum bakalım habire gelicek diye sayfayı yeniliyorum :)
06-06-2016, 00:57
(Son Düzenleme: 06-06-2016, 01:17, Düzenleyen: Blackwhist.)
Fredrik I Alkmaar Dönemi (1680-1718)
Tahta çıkmadan önce eğitim alan yeni İmparator yönetim konusundaki yeteneklerini geliştirmişti. Eskiden savaşlar topraklar üzerinde hak iddia edilerek ilan ediliyordu. Ortaya atılan bir fikir yeni bir akımın habercisi olacaktı: Emperyalizm.. Böylece alakamız olmayan topraklara bile savaş ilan edebilecektik. Her şey ülkemizin geleceği içindi. Önceki İmparatorun(babamın) vasiyeti gereği Polonya topraklarının önemli bir bölgesinde hüküm süren Silezya Düklüğü'ne savaş ilan edildi. Kolay bir savaş olacağı belliydi ama asıl mesele savaş değildi, çok daha büyük meselelerimiz vardı... Savaştan sonra Papa'dan alınan izin ile vergi alma konusunda düzenlemeye gidildi ve gelirde gözle görülür bir artış sağlandı. Savaş kolayca sonuca bağlanmış, anlaşma masasına oturulmuştu. Anlaşma gereğince Silezya'nın toprakları Polonya'ya devredilmişti.. Avrupa'nın kısır savaşlarından bıkan İmparator gözünü denizaşırı topraklara dikmişti. Karayipler'de hüküm süren Haiti'ye savaş ilan edildi. Avrupa'nın umrunda olmayacaktı, ancak bizim için bu savaştan kazancımız çok önemli olacaktı. Gücüne güç katmak isteyen İmparator orduda yeni bir düzenlemeye gitti, yeni bir piyade birliği oluşturuldu. Karolinler.. Anlaşmadan çıkan sonuç gereğince Karayipler'in büyük bir kısmı hakimiyetimiz altına girmişti. Avrupa'dan sonra denizaşırı topraklarda da büyük bir imparatorluk kurmayı hedefleyen İmparatorumuz bu hedefine emin adımlarla gidiyordu.. Daha önceki İmparatorun açgözlülüğü başımıza büyük dert açacağı belliydi, zira her yere saldırılmış,dengesiz genişlenilmiş ve kıta Avrupa'sındaki bütün devletler bize karşı tepkiliydi. Bununla beraber Avrupanın iki süper gücü -Fransa ve Avusturya- güçlerini birleştirdi ve kaderimizi değiştirecek savaşın fitili ateşlendi . Tarihe İmparatorların savaşı diye kayıtlara geçecek bir savaş.. I. Fransa-İsveç Savaşı resmen başlamıştı. Sınav verme vakti gelmişti. Savaş bütün hızıyla devam ediyordu, ancak İsveç donanması Fransız donanmasının Britanya kıyılarına asker çıkarmasını engelledi. Bu durum Fransa'nın savaş isteğini kırmıştı, bu durumu fırsata çevirmemiz gerekiyordu ve sonuç olarak onlara bir teklif sunduk. Anlaşma gereği Fransa ve Avusturya müttefikliği bozulacak ve Fransa Peru'daki bir kaç denizaşırı toprağını İsveç'e devredecekti. Böylesine bir savaştan bile kazançlı çıkmak zafer kelimesini gayet iyi açıklıyordu. Çok yaşa İsveç!! Batı cephesi kapandıktan sonra yıllardır düşmanımız olan kafir Ruslara karşı sefer başlattık.. Zaten başı belada olan Ruslara karşı kolay bir zafer kazandık ve Rusların gücünü kırmayı başardık.. Tam rahat bir nefes alacakken Kolombiya'daki koloni devletimize Fransız koloni devleti savaş açmıştı, ve çok geçmeden bu savaş Avrupa'ya sıçradı. Bu II.Fransa-İsveç Savaşı'nın başlangıcı olmuştu. Bu sefer daha rahattık ancak Fransa tabiri caizse taş gibiydi. Zorlanmamıza rağmen üstün gelmeyi bildik. Ve ikinci defa Fransa'yı sopalamıştık, denizaşırı topraklarımızı genişletmeye devam ediyorduk. Kuzey Peru İsveç yönetimi altına girdi. Bu zaferin ardından Avusturya bizi düşman olarak görmeyi bırakmıştı. Boşuna hayal peşinde koştuğunu anlamıştı. Diplomasi konusunda çok yalnız kalan ülkemiz "hiç yoktan iyidir" diyerek İran ile müttefiklik anlaşması imzalandı. En azından savaş açıldığı takdirde düşmanlarımızı uğraştıracaklardı.. 3-5 tane kendini bilmez it sürüsünün kurduğu koalisyon bu zaferler zinciri sonucunda dağılmıştı. Kısa bir süreliğine olsa da rahatlamıştık.. Karayipler'deki seferimiz devam ediyordu. Ateşkes biter bitmez Haiti'ye yeniden savaş ilan edildi ve II.Haiti-İsveç savaşı başladı. Bu sefer hedefimiz Karayipler'de tam hakimiyetti. Ve istediğimiz olmuştu.. Bize gücü yetmeyen Avusturya müttefiğimiz olan Papalık'a savaş açmıştı, Fransa ile müttefik olduğunu fark ettikten sonra İmparator uzunca düşündü. Sonuç olarak ülkesini böylesine yıkıcı bir savaştan uzak tutmaya karar vermek zorunda kaldı. Durumu kurtarmak adına Bavyera ile anlaşma imzalandı. Bu geçici bir anlaşmaydı, maksat arkamızda dursunlar.. Avrupa'daki bu olaylardan sonra İmparator yerlilere karşı bir sefer başlattı. Bu sefer onun son seferi olacaktı. Yerlilere karşı sefer bittikten kısa süre sonra İmparator vefat etti ve varisimiz yeni İmparator olarak taç giydi. Atalarını utandırmaması dileği ile.. Vasiyetname; 1- Avrupa'dan zorunda kalmadığın sürece toprak alma zaten AE çok yüksek, koalisyon kuruldu kurulacak.. 2- Uzak Doğu'ya genişleyebilirsin. Endonezya bunun için gayet uygun bir hedef. Çin dağılmadı ve hala taş gibi. 3- Müttefik bulma konusunda ciddi sıkıntılar var, hamlelerini buna göre yap. 4- Fransa-Avusturya ikilisi her an savaş açabilir. Bunun bilincinde ol. Kayıt; http://dosya.co/y6lpojncr71w/svereige.eu4.html Başarılar..
06-06-2016, 01:12
Fransayı iyi tokatlamışsın tebrikler (Y)
06-06-2016, 04:27
İyi dönmüş ben bir çöküş hikayesi bekliyordum daha tatlı olurdu
o değil de bu isveç basiretsizliğini napacağız troller olsaydı böyle olmazdı. Fredrik Adolf Alkmaar
Ben Fredrik Adolf , karışık bir akşamın ardından tahta geçtim. İlk olarak amacım Babamın ölümündeki şüphelerimi araştırmaktı. Babamın ölümünün Fransızların elinden olduğunu düşünüyordum. Bunun için ilk olarak Babamın bana bıraktığı danışman kadrosunu çağırıp onlara danışmak , fikirlerini almak istedim. Bana destek çıktılar , baş ajanımla bu konuyu araştırmam için bana tavsiye verdiler , yapacağım. Yönetim Danışmanım Sigverd Hastfer Litvanya bölgelerinde yönetimi daha kuvvetli olarak ele almamızı bunun bize çok kâr getireceğini dile getirdi. Ancak buna karşı Askeri Danışmanım Patrik Torstensson bunu daha ileri bir vakite erteleyip Amerika ve Afrika'da etkinliğimizi arttırıp Asya'ya açılmamızın daha mantıklı olacağını bildirdi. Bende karar olarak Litvanya'da bir eyaleti merkezileştirip Amerika'da ki ordularımıza savaşa hazır olmaları için emir verdim. Diplomat Danışmanımın da yardımıyla İsveç'in sadık dostları ile aile bağlarımızı kuvvetlendirdik. Ancak uzun zamandır müttefiklerimizle ilişkimiz zayıflamıştı bu evlilik fırsatıyla bunu da bitirmeliydik. Amerika'da ilk adımımızı attık , medeniyetten anlamayan yerlilerin büyük imparatorluğumuza katılma vakti gelmişti! İsveçin cesur askerleri nasıl asker olunacağını , komutanlar ise nasıl ordu yöneteceğini biliyordu , İsveç disiplininin dünyada şanı artıyordu. (Görseli ne yaptıysam düzeltemedim yorumun ortasında hep görsel sorunu oluyor.Görselde +%5 disiplin eventi var.) Karşımıza çıkan yerlileri yerle bir ettik , imparatorluğumuza katıldılar. Bazı ticari şehirlerimizde tüccarlarımızın faaliyetleri zayıftı , bu yüzden ülkemizin ileri gelen tüccarlarını toplayıp onlara bu bölgede daha fazla güç vermeye karar verdim. Böylelikle ticaretimiz canlanacaktı. Lordlarımız ise bize karşı çıkmaya başlamış kendi isteklerini kabul ettirmeye çalışıyorlardı. En güçlü lordların şehirlerini garnizon kuvvetleri ile bir gece baskını yaparak ellerinden aldım. Büyük bir tehlike önlemiş oldu. Amerikada 2. seferimizi açıyorduk Kuzey Amerika'nın tek hakimi İsveç İmparatorluğu olmalıydı! Bizim imparatorluğumuza katılmak zorundaydılar! Ani savaş kararı sonrası İskoç askerleri birer birer dağılmaya başladılar. Britanya'da bulunan topraklarını da kuşatarak daha çabuk zafere ulaşmayı hedeflemiştim. Zayıf kaleleri kolay bir şekilde düşmüştü. Kuzey Amerika'nın sahibinin kimin olduğunu İskoçlara gösterdik. Kolonilerimiz güç kazandılar. Ünlü İsveç demirini tüm dünyaya yaymak amacıyla büyük fabrikalar kurdurmaya başladım. Buna ihtiyacımız olacaktı. Büyük imparatorumuza kimse karşı gelemez. İmparatorumuza karşı gelenleri cezalandırdım. Uzun bir yolculuğa çıkan ordularımız Afrika'daki hedeflerine ulaşmışlardı. Uzun zamandır planladığım bu savaş bize Asyanın kapılarını açacak ve Afrikada kalıcı bir güç olmamızı sağlayacaktı. Bize uzun zamandır sadık olan Polonya Düklüğünü tamamen kendimize bağlayıp gücümüzü arttırdım. Ve bu şekilde babamın döneminden beri devam eden bir sürecide sonlandırmış oldum. Buhera Muharebesi Mutapa ordusunun 4.000 kişilik İsveç birliğini pusuya düşürmesi ile başladı. Büyük İmparatorluk ordusunun oraya ulaşmasından önce verdiğimiz 2bin kayıp İsveç tarihine geçecek ve unutulmayacak. Buhera Muharebesinin ardından hızlanan ilerleyiş son buldu. Ve anlaşma imzalamak için artık adımlar atılmalıydı. Afrika'da kalıcı olduğumuzu bu savaş ile kanıtladık , ve artık Asya'ya gitmek için bir üssümüz vardı. Tekrar danışmanlarımı toplayıp Asya için savaş planı yapmalıydım. Afrika'da ki topraklardaki yönetimin nasıl düzeltileceği konuşulurken salonda büyük bir gürültü koptu. İmparator Fredrik Adolf cansız bir şekilde yere yığılmıştı. Yine şüphelerin ardından toprağa verilen imparatorun ardından tahta II. Gustav geçti. Fredrik Adolf'un Vasiyeti :
Save |
|