Turan'a Giden Yol[1910-1918]
Giriş:
Merhaba değerli Strategyturk Ailesi bugün sizlere uzun süredir talep olan WW1 Mod Osmanlı İmparatorluğu ile bir hikaye'ye başlayacağımı ilan etmekten gurur duyarım Roman tadında olacak bu serim 1900-1918 Tarihleri arasını ele alacak ayrıca İttihatçılar ve II.Abdülhamid çekişmesini'de elimden geldiğince anlatmaya çalışacağım size entrika,politika ve tabi ki savaş bunların hepsi olacak.Genel olarak İttihatçıları desteklediğim için Abdülhamid'i tahttan indirmeye çalışacağım Enver Paşa'nın yönetiminde bir Turan İmparatorluğuna gitmeye çalışacağım bakalım nasıl olacak Very Hard veya Hard düşünüyorum tabi ki dengeli bir şekilde yapacağım bunu ve farklı olarak yapabileceğim kadar Denizlere yoğunlaşmak istiyorum Osmanlı Donanmasını kalkındırmak ve Akdeniz'de önemli bir konuma gelmek böylece sömürgeleri mi de rahat rahat müdafaa edebilirim.Hile kullanmayacağım Tarihsel olarak gitmeye çalışacağım hedeflerim Osmanlıyı 1600'yıllarında ki sınırlarına ulaştırmak ve Hindistan Rusya'dan Kırım'ı ve Orta Asyayı alsam bana yetiyor şahsen.Rusya'nın hepsini ilhak etme gibi bir derdim olmayacaktır.Fakat İtalya hakkında ciddi planlarım var :) Bakalım neler olacak kullanacağım modlar The Great War Mod ve TGW' Submod: The Last Sultan 1900 sub modu ilk defa deneyeceğim emin değilim eğer hatalar ile karşılaşırsam mecburi olarak 1910'dan başlarım okuduğunuz için teşekkür ediyorum iyi geceler herkese.
Edit;Mod tam oturmamış 1910'dan başlayacağım :/ Şansızlık oldu biraz ama ne yapayım :/
Turan'a Giden Yol[1910-1918]
I.Bölüm Osmanlı'ya Bakış
Osmanlı bir zamanların süper gücü şimdiki haliyle çöpten başka bir şey değil orduları düzensiz ve kullanışsız her tarafı düşmanlarla çevirili "Hasta Adam Lakabını" sonuna kadar hak eden bir devlet genel olarak Osmanlıya bakarsak 44 Tümenle başlıyoruz 19 Tane de gemimiz var ama donanma tam bir çöp 3 tane kullanışlı gemi var sadece Bunlar Hamidiye,Abdülmecid ve Mesudiye bunlar dışında gerisi hep küçük ve kullanışsız gemiler İtalyan Savaşında bize yarar sağlamayacak türden acilen donanmamızı iyileştirmeliyiz bu amaçla hemen gemi yapına ağırlık vermeliyiz fakat fabrika ve Tersane sayımız buna el vermiyor.Acilen ülkemizi demiryolları ve fabrikalarla donatmalıyız bunları yaparken'de Sınırlarımızı olası bir Balkan Birliği ve İtalyan Sömürgeciliğine karşı korumalıyız da.Bu amaçla 3.Orduyu Cevat Paşa'nın emrine verip Karadağ sınırına gönderdik
1.Orduyu de en kıdemli komutan olan Mahmut Şevket Paşa'ya emanet edip Sırp sınırına yığdık en tehlikeli düşmanlar Sırplardı çünkü bunu yanı sıra 2.Orduyu'da Bulgar Sınırına yığdık Esat Paşa Komutasında ki 4.Orduyu ise Trablusgarp'ı korumakla görevlendirdik.Şimdilik Kazım Paşa komutasında ki askerler ise Süveyş Kanalı'nda hazır bekliyor.Bütün bunların yanı sıra ülkemizdi Fabrikalarla örmeye başladık gittiği yere kadar gidecek.Savaşa yetişir mi bilinmez ama elimizden geleni yapacağız.Gelelim hava filomuza uçağımız yok kadar az ve sadece hava üssümüz Trablusgarp'ta var ki o da çok yetersiz.Uçaklar bize şüphesiz çok katkı sağlayacaktır bu yüzden bir an önce hava filosuna önem vermemiz gerekiyor bu amaçla zeplin ve avcı üretimine başladık.Silah ve Top Üretimini arttırdık.Şimdilik Yapılacak tüm herşey bunlar bir sonra ki hedefimiz İtalyan Savaşını kazanmak olacak.
1.Orduyu de en kıdemli komutan olan Mahmut Şevket Paşa'ya emanet edip Sırp sınırına yığdık en tehlikeli düşmanlar Sırplardı çünkü bunu yanı sıra 2.Orduyu'da Bulgar Sınırına yığdık Esat Paşa Komutasında ki 4.Orduyu ise Trablusgarp'ı korumakla görevlendirdik.Şimdilik Kazım Paşa komutasında ki askerler ise Süveyş Kanalı'nda hazır bekliyor.Bütün bunların yanı sıra ülkemizdi Fabrikalarla örmeye başladık gittiği yere kadar gidecek.Savaşa yetişir mi bilinmez ama elimizden geleni yapacağız.Gelelim hava filomuza uçağımız yok kadar az ve sadece hava üssümüz Trablusgarp'ta var ki o da çok yetersiz.Uçaklar bize şüphesiz çok katkı sağlayacaktır bu yüzden bir an önce hava filosuna önem vermemiz gerekiyor bu amaçla zeplin ve avcı üretimine başladık.Silah ve Top Üretimini arttırdık.Şimdilik Yapılacak tüm herşey bunlar bir sonra ki hedefimiz İtalyan Savaşını kazanmak olacak.
II.Bölüm İtalyan Tehlikesi & Son Sömürge Savaşı
II.Meşrutiyetin birinci senesi Fransız İhtilalinin etkisi hala devam ediyor.Bulgarların Ardından şimdide Arnavutların ayaklanma çıkarması tehlikesi konuşuluyordu ki bu korku gerçek oldu.
Sadece bununla kalsa iyi Arnavutların arkasından din kardeşlerimiz dediğimiz Araplar'da tek tek bize ihanet etmeye başladı.
Dünyada ise Japonya Kore'yi ilhak etmiş bunun yanı sıra Güney Afrika Özgürlüğüne kavuşmuştu.
Bu amaçla teknolojide çok geri olan devletimiz hem isyanlarla hemde önümüzde ki büyük savaşlar ile başa çıkmak amacı ile tekonlojik araştırmalar,inşaatlar ve hatta ülkenin 4 bir yanını demir ağlarla örmeye başladı.
Büyük bir güçle büyüyen ordumuza ne yazık ki Ordu Cephane ve İkmal yetiştiremiyordu koskoca Osmanlı Ordusu Yarı Çıplak savaşıyordu bu kabul edilemezdi ama yapılacak hiç bir şeyde yoktu yabancı devletlerden dilenmektense ölmeyi tercih ediyordu devlet-i Aliye İttihatçılar bir anda askeri gücü bu kadar arttırarak hata mı yapmıştı acaba?Bunu denemek için Cebal Shammar ilhak edildi ve ardından Suud Klanına Savaş ilan edildi amaç Arabistan'da toprak bütünlüğünü sağlamak ve Yemenle Asir'e bir hat çizmekti bu amaçla Mahmud Şevket Paşa komutasında ki 6.Kolordu hemen yola çıktı hedefleri belliydi kesin zafer ama bunu karşılayacak ekipmanları yoktu.Buna Rağmen 1 ay gibi kısa bir sürede savaş bitirildi ve ülke ilhak edildi.
Bu savaşın ardından üretime odaklanan fabrikalarımız sadece ve sadece ekipman üretmeye uğraşıyordu bunun nedeni İtalya'dan gelen bir rapordu Kuşçubaşı Eşref imzalı rapor İtalyanların Trablusgarp'ı istila edeceğini söylüyordu.Nihayet beklenen oldu
11 Kasım 1911'De İtalyan kuvvetleri Tobruk ve Tripoli'ye çıktılar onları Mustafa Kemal Paşa & Enver Paşa & Mahmud Şevket Paşa gibi komutanlar bekliyordu her açıdan yetersiz Osmanlı ordusu acaba nasıl düşmanı Libya'dan atacaktı.
Çok Şükür Libya Halkı Bizi Yalnız Bırakmadı Zafer İnanmaktan Geçer.
Savaş Devam ede dursun Donanma komutanı Arif Paşanın ani emri ile düşmanı denizden kuşatmak için donanma yola çıkar ama ne yazık ki İtalyan Donanması karşısında bir avuç küçük geminin hiç bir şansı yoktur kalan tek gemide nitekim Şanlı Hamidiye Kruvazörü olur.
Donanmamızın bozguna uğrayıp yok olması ne kadar bizim canımızı yaksa da savaşmaktan vaz geçemeyiz bu amaçla Ordu komutanı Mahmud Paşa düşmanı kıstırdığı yerde top yekün taaruz emri veriyor.Kayıpları çok fazla olan İtalya Libya'dan çekilmek zorunda kalsa'da barışa yanaşmıyor kayıpları çok fazla olan İtalyanlar anlamalı ki Türk can verir ama Toprak vermez.
Sadece bununla kalsa iyi Arnavutların arkasından din kardeşlerimiz dediğimiz Araplar'da tek tek bize ihanet etmeye başladı.
Dünyada ise Japonya Kore'yi ilhak etmiş bunun yanı sıra Güney Afrika Özgürlüğüne kavuşmuştu.
Bu amaçla teknolojide çok geri olan devletimiz hem isyanlarla hemde önümüzde ki büyük savaşlar ile başa çıkmak amacı ile tekonlojik araştırmalar,inşaatlar ve hatta ülkenin 4 bir yanını demir ağlarla örmeye başladı.
Büyük bir güçle büyüyen ordumuza ne yazık ki Ordu Cephane ve İkmal yetiştiremiyordu koskoca Osmanlı Ordusu Yarı Çıplak savaşıyordu bu kabul edilemezdi ama yapılacak hiç bir şeyde yoktu yabancı devletlerden dilenmektense ölmeyi tercih ediyordu devlet-i Aliye İttihatçılar bir anda askeri gücü bu kadar arttırarak hata mı yapmıştı acaba?Bunu denemek için Cebal Shammar ilhak edildi ve ardından Suud Klanına Savaş ilan edildi amaç Arabistan'da toprak bütünlüğünü sağlamak ve Yemenle Asir'e bir hat çizmekti bu amaçla Mahmud Şevket Paşa komutasında ki 6.Kolordu hemen yola çıktı hedefleri belliydi kesin zafer ama bunu karşılayacak ekipmanları yoktu.Buna Rağmen 1 ay gibi kısa bir sürede savaş bitirildi ve ülke ilhak edildi.
Bu savaşın ardından üretime odaklanan fabrikalarımız sadece ve sadece ekipman üretmeye uğraşıyordu bunun nedeni İtalya'dan gelen bir rapordu Kuşçubaşı Eşref imzalı rapor İtalyanların Trablusgarp'ı istila edeceğini söylüyordu.Nihayet beklenen oldu
11 Kasım 1911'De İtalyan kuvvetleri Tobruk ve Tripoli'ye çıktılar onları Mustafa Kemal Paşa & Enver Paşa & Mahmud Şevket Paşa gibi komutanlar bekliyordu her açıdan yetersiz Osmanlı ordusu acaba nasıl düşmanı Libya'dan atacaktı.
Çok Şükür Libya Halkı Bizi Yalnız Bırakmadı Zafer İnanmaktan Geçer.
Savaş Devam ede dursun Donanma komutanı Arif Paşanın ani emri ile düşmanı denizden kuşatmak için donanma yola çıkar ama ne yazık ki İtalyan Donanması karşısında bir avuç küçük geminin hiç bir şansı yoktur kalan tek gemide nitekim Şanlı Hamidiye Kruvazörü olur.
Donanmamızın bozguna uğrayıp yok olması ne kadar bizim canımızı yaksa da savaşmaktan vaz geçemeyiz bu amaçla Ordu komutanı Mahmud Paşa düşmanı kıstırdığı yerde top yekün taaruz emri veriyor.Kayıpları çok fazla olan İtalya Libya'dan çekilmek zorunda kalsa'da barışa yanaşmıyor kayıpları çok fazla olan İtalyanlar anlamalı ki Türk can verir ama Toprak vermez.
[size=undefined]Bölüm Sonu[/size]
Dip Not;Arkadaşlar Askeri şemaları düzenlemek için xp hilesi kullandım ilk ve son hiledir üretim şemasına filan dokunmadım görüntülerde de zaten bir çok taburun malzemesi eksik büyük ihtimalle balkan savaşını kazanamayacağım ama denemekten zarar gelmez.Okuduğunuz için teşekkürler.
III.Bölüm Balkanlar'da Harp
"Tarihin ne garip cilvesidir ki, hürriyetin beşiği olmayı paylaşamayan Selanik ile Manastır, düşmana teslim olma konusunda yarışıyorlardı".
Yıl 1912 Haziranın onu Türk-İtalyan Savaşı devam ediyor.İtalyanları Libya'dan atmayı başaran Enver ve Mustafa Kemal Paşa gibi komutanlar sayesinde Libya kurtarıldı fakat düşman yönünü İzmir'e çevirdi Rodos ve Midilli ve sakız gibi adalar başta olmak üzere bir çok adamıza işgal etmeyi deneyen İtalyan kuvvetlerini Cevat Paşa durduruyor.Fakat Bab-ı Ali kötü bir haberle sarsılıyor Sırbistan başta olmak üzere Bulgarlar,Yunanlılar ve Karadağlılar bize savaş ilan etmiş.
Fevzi Paşa o kadar ileri görüşlü bir komutan ki bu günün geleceğini görerek 1 yıl önceden tüm planları yapmıştı.Plana göre Mustafa Kemal Paşa 2.Ordunun başına geçerek Yunan sınırı koruyacak fakat kesinlikle taaruz etmeyerek savunmada kalacaktır.Esat Paşa ise Karadağ sınırına 1.Kolordunun başına geçerek savunma pozisyonuna geçecek merkezden düşmanı zorlayarak ikmal yollarını kesmeye çalışacaktır.Sırbistan sınırında Ali Fuat Paşa'nın Komuta ettiği 3.Kolordu bu Kolordu gerekirse 1.Kolordu ile birleşerek 3.Orduyu oluşturacak.(Ne yazık ki oluşturdu da Oyunda Sırplar cepheyi yardı bir ara)2.Orduyu ise Fevzi Paşa bizzat kendisi yöneterek Varna & Plovdiv ve Sofyayı zorlayacaktır.
Savaşın Başlarında Balkanlar
Bütün bunlar olurken Enver Bey'in gizli bir görevi vardı yapması gereken bir iş bu iş neydi şimdi bu konuya gelelim kendisine 1912 Tarihli bir fermanla 2.Kolordunun başına geçmesi emredilir.Bunun amacı ise Hicaz İsyanını bastırmak ve Kutsal Topraklara tekrar sahip olmaktır.Bu amaçla Enver Paşa Balkan Savaşı başladıktan sonra 11 Haziran 1912'De Hicaz'a gönderilir.Ve Kutsal Toprakları 7 Temmuz 1912'de Medine Antlaşması ile topraklarımıza tekrar katar.
Yunan Sınırında Yunanlılar zor durumda sürekli taaruzları boşa çıkan Yunan Kuvvetleri Cepheden Bir Taaruzla sonuç almaya çalışmayı ısrarla sürdürüyorlar.
Savaşın 4.Ayında Kayıplar.
Bulgar Sınırında Bir İleri İki Geri yapan Fevzi Paşa sonunda Bir Genel Taaruz düşünerek plan yapmaya başlıyor.Plan başarılı olamıyor ne yazık ki Plovdiv sadece kısa süreli bir taaruzla alınarak tekrar kaybedildi.Bunun bütün suçlusu ise Orduda ki Halaskaran Zabitan grubuydu İttihatçıları sevmeyen bu grup ordudan temizlenmek zorundaydı.Bu amaçla bir sürü sıubay kurşuna dizildi.Bu olaya daha sonra Büyük Temizlik denecekti.
Batı Cephesinde işler hala iyi gitmiyordu bu amaçla 1. ve 3. Kolordunun birleştirilmesi gündeme gelmeye başladı.Bu olayların arasında ise Donanma'nın bir kısmı feda edilerek Libya'da ki Enver Paşa ve Subayların bir kısmı Halaskaran Zabitan grubunun yerini almak için Balkanlara destek olarak gönderildi.Fakat ne yazık ki 1. ve 3. Kolordunun bir kısmı yok olmuştu bile.
4 Nisan 1913'de Sofya Taaruzu başlıyor.
Ve sonunda 1 Haziran 1913'te Sofya düşer Savaşın Kayıpları ise giderek artmaktadır.
5 Temmuz da bir habere göre Amerikan Ford Firması Seri araba üretimine geçmiş Padişahımız ve Bakanlarımız için hemen bir kaç tane sipariş ettik.
Son Olarak Bab-ı Ali sevinçli bir haberle çalkalanıyordu.İtalyanlar 5 Temmuz günü görüşmeyi kabul etti ve hemen barış antlaşması imzalandı.
Dipçe;Eski save pert olduğu için yeni oyuna başladım bilginize bu oyunumda Donanmayı yok etmedim tek fark bu diğer her şey aynı.I.Dünya Savaşına kadar olan bölümlerin fotoğrafı filan hazır sadece yazılar eksik 1-2 güne eklerim onları da.İyi okumalar.
Turan'a Giden Yol[1910-1918]
IV.Bölüm Balkan Macerasının Sonu
Sıcak,Top Sesleri ile Mermi Seslerinin bir birine karıştığı bir Ağustos gecesi düşman tarafından bize çevrilmiş top ve tüfek namlularını ise saymıyorum.İşte bu şartlar altında diye bağırdı Fevzi Paşa bir an ayağa kalkarak biz bu şartlar altında savaşıyoruz tüm dünya ise tutmuş zavallı Balkanlar diyor olmaz olamaz yaptıkları mezalimler katliamlar artık yetti onlara öyle bir karşılık vereceğim ki ant olsun ki bir daha hiç biri Osmanlıya karşı çıkamayacak. İşte bu amaçla 16 Ağustosta her yönden ağır bir taarruz emri verdi Fevzi Paşa taarruz her ne pahasına olursa olsun taarruz.
Taarruzlar başarı ile sonuçlanırken 30 Ağustosta Bulgarlar daha fazla dayanamayarak teslim olduklarını duyurdular Sofya'nın düşüşü ile büyük bir yara alan Bulgarlar Varna ve Plovdiv'in düşüşü ile her şeylerini kaybetmişlerdi.
Bulgaristan'ın düşüşüyle bir çok Sırp askeri kuvveti sıkışıp kalmıştı bunları yok etmek Fevzi Paşa için bir zevkti adeta ama bu iş ona kalmadan Ali Fuat Paşa'nın Sırp Tümenlerini imhasıyla sonuçlandı savaş.
Fakat savaş 50 bin Türk evladının şehadetiyle devam ediyordu düşmanın kayıpları ise saymakla bitmeyecek derecedeydi.
Bu sıralarda bir Fransız pilot Akdeniz'de ilk uçuşu gerçekleştirmez biz can derdindeyiz adamlar burada nelerle uğraşıyor.
Tüm bunlar olurken işgal altındaki Makedonya Topraklarımıza saldırı düzenleyerek geri alıyoruz ve eski sınırlarına geri itiyoruz Sırp ve karadağlıları itmekle de kalmayıp bir kısmını imha ediyoruz.
[img] https://i.hizliresim.com/jWX4lW.jpg[/img]
5 Kasımda Mustafa Kemal Paşa Ordusuyla Yunanlıların zayıf yerlerinden saldırıp Yunanistan'ı savaş dışı bırakmayı düşündüyse de bu taarruzlar ne yazık ki bir işe yaramadı,Aralık'a kadar devam eden taarruzlar neticesiz çıkınca tekrar savunma pozisyonuna geçmeyi uygun buldu paşamız.
24 Aralık günü Batı cephesinde başlayan taarruzumuz 15 Nisan'da Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın düşmesiyle son buluyor.
Belgrad'ın düşmesiyle çembere alınan Sırp ve Karadağ kuvvetleri 29 Nisan'a kadar zorlanıyor ve nihayet Sırbistan 29 Ninan günü teslim olduğunu açıklıyor bununla birlikte diğer Balkan Ligi üyeleri de tek tek silahlarını bıraktığını açıklayıp Atina'da yapılacak olan Antlaşma için buluşuyor.
Yapılan antlaşmalarla aşağıdaki resimdeki sınırlara ulaşıyoruz fakat bu Barış'ın uzun süreli olduğuna kimse inanmıyor.
Ve nitekim Bab-I Ali haklı çıkıyor yapılan antlaşmadan memnun kalmayan Yunanlılar 5 Haziran günü Osmanlıya savaş ilan ediyor.Bu savaşa Sırbistan ve Karadağ'da iştirak ediyor.
10 Haziran'da Karadağ tamamen işgal ediliyor bu sefer bağımsızlık hakkı kesinlikle verilmeyecek bunu onlarda farkında olmalılar demeçleri Bab-ı Ali önünde Röportaj yapan gazetecilere Ömer Naci tarafından sunuluyor.
18 Haziran günü Sırbistan önlerinde toplanan Esat Bülkan Paşa'nın ordusu Sırbistan Taarruzu için hazırlanıyor.Sadece üç gün içinde düşen Sırbistan'dan sonra Yunanlılar Barış Masasına çağırıyor tekrar bizi.
Sırbistan dışında tüm Balkanları ilhak ediyoruz Sırbistan'ı ilhak etmemizin nedeni ise kendine İtilaf Devletleri diyen yeni bir tarafın baskısı.Tüm bunlar olmuş bitmişken 29 Haziran'da tüm dünyayı şaşkına çeviren bir haber geliyor Bab-ı Ali'ye.
14 Temmuz'da İttifak devleti üyesi Almanya Belçika'ya Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ise Sırbistan'a savaş ilan ediyor.
Sırbistan Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun taleplerini reddettiğini duyuruyor.
Bunun üzerine Ordumuz savaş Pozisyonuna geçerek olacak olayları beklemeye başlıyor.
Bölüm Sonu
трагедия