Hikaye: Über Süper Haşmetli Büyük Muhteşem Tunus Cumhuriyeti
#1
Über Süper Haşmetli Büyük Muhteşem Tunus Cumhuriyeti

1444 yılında çorak, çöp, pislik bir çöl toprağında, yüce sultanımızın emriyle "gelecek nesillerin iyi bir ortamda yetişmesi ve atalarından gurur duymaları için" Mısır ve Suriye üzerine sefere çıktık. Sefere yarımcı olan Osmanlı kardeşlerimiz hakkında kulağımıza söylentiler ilk o zamanda gelmeye başladı, büyük sultanlığımızın başına Osmanlı hanedanından Türk bir kişilik geçince daha fazla üstüne düştük, Mısır ve Suriye illerinin fethinden sonra bizden kafir Avrupalılar üzerine cihad eylemek için aldıkları paralar ile avrupaya seyahatler düzenleyip beğendikleri kadınları cariye olarak para karşılığında alıp, eli kan görmeden geri dönüyorlarmış !

DDFC02AA78BB395213B6CA171061BD2349A4F484

A202E93FDC1E4ED6A781E66769C8449FD62F5F0B

Bunları duyan büyük sultanımız kardeş kanının dökülmemesi için Osmanlı "kardeşlerimizi" uyardı ve tekrarının olmamasını rica etti ardından Mekke ve Medine'yi ellerinde bulunduran barbar bir kavim, Hejaz kabilesinin üzerine sefere çıktı, fetihden sonra önceden hor görülen Kabe'yi büyük bir mütevazilik ile yüce bir makama ulaştırdı, öyle ki buraya gelen tüccarlar gözlerini alan bu muhteşem ötesi yapıdan o kadar faydalanmak istiyorlardı ki bölgedeki gündelik çadır talebi binlere ulaştı !

Barış ve barış ardından yine barış isteyen muhteşem ve büyük sultanımız Türk kardeşlerimize ellerinden gelen yardımı yapıyordu ama Osmanlı hakanının emriyle Avrupaya giden cihat askerlerinin yine eli kan görmeden cariye "kaçırıp" gelmeleri gözünden kaçmadı. Bunun üzerine yeniden kardeş kanı dökülmemesi için uyarıda bulundu fakat Osmanlı sultanının mektubunda "Senden parayı alıp Avrupaya gidiyoz, eğlenip geliyoz, ortamlarda cihad yapıyoz deriz kim bilecek " demesi üzerine artık savaşının kaçınılmaz olduğu gerçeğini anlamıştı.

Kardeş kanının dökülmemesi için ne kadar uğraşsa da sonuç alamayan muhteşem ve büyük sultanımız iki adet 30k'lık ordu ile savaşa Antakya ve Halep bölgesinden girdi. İlk muharebeler Osmanlıların lehine olsa da salak adamlar Şam'ın kenarındaki mountain terrain bölgesinde saldırınca büyük bir hezimete uğradılar. Tarih 1521'i gösteriyordu Tunus'un durdurulamaz über süper haşmetli büyük muhteşem ilerleyişinin başlangıcıydı.Kısa süren bir savaşın ardından Osmanlı yönetiminden bıkmış valiler ve komutanlar birer birer Tunus'un tarafına geçiyordu. Barış anlaşmasında Aleppo ticaret bölgesine bağlı Osmanlı toprakları Tunus'un olacaktı.

Osmanlı hakanının savaş sonrası çırpınışları ise görülmeye değerdi, barış anlaşmasına bizzat katılmaya yüzü olmayan hükümdar(?) savaş sonrası bir özür mektubunu haşmetli muhteşem büyük sultanımıza oğlu Mithad I ile göndermişti, mektubunun bir bölümünde "Cihad değil Mithad dedim" demesi üzerine bizimle maytap(?) geçtiğini anlamıştı haşmetli muhteşem büyük sultanımız.

"Mithad I'in kılına zarar gelmeyecek, gelirse tez getirenin kellesi vurula !" fermanını veren haşmetli muhteşem büyük sultanımız saraydan büyük bir hız ile ayrıldı ne talihsizliktir ki Mithad I hamamda yıkandıktan sonra sabundan kayıp yere başını çok sert bir şekilde vurmuş ve uyku düzeninden rahatsız olduğu için verdiğimiz göz bağı ile kendini boğup sarayın camından kendini atmak suretiyle intihar etmişti. Haber süper haşmetli muhteşem büyük sultanımıza ulaştığında yüzünden üzüntüsü anlaşılabiliyordu, iyi bir misafirperverlik gösterememişti.

Bunun üzerine özür amaçlı Osmanlı hakanına(?) bir sandık dolusu lokum göndermişti, lokumu yiyen hakan(?) ertesi günü kendi gözlerini tırnakları ile çizmek suretiyle intihar etmiş bir şekilde bulunmuştu, bunun üzerine bir daha üzüneln über süper haşmetli muhteşem büyük sultanımız büyük bir karar alarak başsız(?) kalan Osmanlı devletini(?) tebasına katmak için sefere çıktı ve kısa bir sürede balkanlarda kafire meydanı boş bırakmış Osmanlı'yı annexledi.

6414DFF2C1023366AED48511504CC2E34E3A722B

"Benim tek gayem cihad etmektir !" diyen über süper muhteşem haşmetli sultanımız yüzünü Avrupaya döndü, Edirne'ye kadar gelen Macarların belasını öptü, Macarların bu baş belası ise tabii ki Polonya'dı. Polonya'nın da belasını öptükten sonra (yani Macarlar), Macaristan topraklarını Tunus devletine kattı ve Viyana kapılarına kadar dayandı. "Bu söz bana bi' yerden tanıdık geliyor" şeklinde bir beyanda bulunan sultanımız (aka. über süper haşmetli büyük muhteşem) yüzünü doğuya yani Taberistan sultanlığına dikti, bunlar Şii mezhebine bağlı hala çadırlarda yaşayıp şarap içen, kadın peşinden koşturan barbar bir kavimdi, kısa bir savaş sonrasında topraklarımıza Acem sultanlıklarını kattı ve yüzünü Kırım'a yani Rusya'ya döndü.

Ruslar'ın kızları ile bizi kandırmak istemeleri üzerine savaşın kaçınılmaz olduğunu anlayan sultanımız Kırım'daki limanlarını yıldırım hızlıyla fethetti ve topraklarına kattı fakat bir sorun vardı, bir savaş kötüye gidiyordu, o da ne ?! Çığlıklar havada uçuşuyor evet burası Smolensk, 30k'lık yiğitlerin öldüğü 1521'de başlayan durdurulamaz gücün artık durdurulduğu yer. 150k ve üç yıldızlı komutan ile saldıran birleşik İsveç-Rus ordusu kahpece, küstahça, hayvanca, ahlaksızca yiğit askerlerimizi sırtından vurmuşlardı, son ana kadar bölgesini savunan askerlerimiz artık kazanamanın bir ihtimali kalmadığını farkettiğinde üzülerekte olsa teslim oldular ve 30k'lık ordunun hepsi ya öldürüldü ya da tutsak alındı. Bu Tunus kaynaklarına "Kara gün: Smolensk" şeklinde geçti ve yıllar boyunca anlatılmaya devam edildi ve tarih ise çok daha ilginç "1721" ilerleyişin tam 200 yıl sonrası...

Bu hezimetin ardından oldukça sinirlenen sultanımız Ruslara en ağır anlaşmaları imzalattı ve Ortaasya'daki Ortodoks yönetimi altında eziyet çeken müminleri özgürleştirdi ve istedikleri gibi ibadet etmelerine olanak tanıdı.

Bu fetihin ardından artık kendinden sonra yüce milletinin kendi kendini yönetebileceğine inanmıştı ve büyük bir reform ile ülkesini cumhuriyet yönetimine geçirdi fakat minnettar meclis onu yeniden başkan olarak ard arda 12 yıl daha seçti ve halen görevine devam ediyor...


E5A82D931192D4D3DC25A10EFE3DA86E711D895F

7E7DCF0E1E60E31A0EB4837858131466713D24E8

B10EF987235754DEBCDFB403D3459946C134C666

4698B211247B4E963223515874CA5970C6B84516
[+] 7 üye Xepluper nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#2
Esprili ve hoş olmuş.
Cevapla
#3
helal kardesim eline saglık
Ara
Cevapla
#4
Gayet güzel bir oyun olmuş.Muhteşem sultanımız Portekiz kafirinede haddini bildirip Endülüs kurarsa haritada çok iyi durur.
Ara
Cevapla
#5
"Senden parayı alıp Avrupaya gidiyoz, eğlenip geliyoz, ortamlarda cihad yapıyoz deriz kim bilecek "

Ulan aklım çıktı çok iyi eline sağlık hocam
Ara
Cevapla
 




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.