[perverende]

Tür: Fantastik
Basım Tarihi:1995

Yeniçeriler kapıyı zorlarken düşler üstüne düşüncelere dalan Uzun İhsan efendi ,kapı kırıldığında klasik ama hep yeni kalabilen sonuca ulaşmak üzeredir. Dünya bir düştür. Evet,dünya... Ah! Evet,dünya bir masaldır. Kendini saran Dünyayı büşleyen bir haritacının, düşlerinden devşirdiklerini döktüğü Puslu Kıtalar Atlası adlı kitap oğlunun eline geçtiğinde onu kendisinin bile tahmin edemeyeceği maceralara sürükler. Oysa yaşayacakları elindeki kitaba çoktan yazılmıştır.

Geçmiş üzerine, dünya hali üzerine, düşler ve "puslu kıtalar" üzerine bir roman.

Tarihe, felsefeye, edebiyata, Osmanlıcaya biraz ilgisi olan herkesin mutlaka okuması gereken, okurken çok zevk alacağınız masal tadında hikayelerin, iç içe geçtiği mükemmel bir roman. Konuyu açarken bile tekrar okuma isteğim depreşti. Romanın ayrıca çizgiroman versiyonu da basıldı.

[Emirhan]

Hikayeleri ve özellikle dili çok iyi. Su gibi akıyor. Okumanızı tavsiye ederim.

[dementor]

Suskunlar'ı okumuş ve çok beğenmiştim. Puslu Kıtalar Atlası'nı biraz süründürdüm, en kısa zamanda okuyacağım

[Elefsar]

Çok orijinal bulduğum ve 3 kere okuduğum bir kitaptır. Yazarın seri içerisindeki diğer 4 kitabını aldıysam da henüz okuma fırsatı elde edemedim.

Kendine has üslubu ile beni benden almıştır. Alakasızca başlayan paragraf dönüp dolaşıp önceki bölümde geçen hikayeye bağlanıyor ya, pek hoşuma gidiyor. Bir çok yazar bu tarzı kullanmaya çalışsa da İhsan Oktay Anar kadar başarılısını bilmiyorum. Betimlemeleri de gayet kalitelidir, anlattıkları gereksiz ayrıntı değil hikayeye bağlanan bir içeriktir. Özellikle yabancı yazarların -Rus Edebiyatı başta olmak üzere- yol kenarındaki bir yeri betimleyip hikaye ile hiç alaka kurmadan devam etmesi olayını bu kitapta çok şükür ki görmüyoruz.

Sanırım en çok hediye ettiğim kitap budur. Kitap okumaya çok aşina olmayan kişilere özellikle tavsiye ederim.