Merhaba, uzun bir süreden sonra sıkıcı konularımıza geri döndük. Şu an Commodore 64 adlı kişisel bilgisayarın hikayesini okumaktasınız. Eğer soracak olursanız, evet bunu ben daha önce yazmıştım. Çünkü elime cihazlar geçtikçe daha iyi bir şekilde hakkındaki bilgileri aktarabilirim. Kendisi bu ilgiyi hakeden bir cihaz.
Her zaman olduğu gibi, ilk olarak cihazın tarihi sürecini ele alacağım. Bu bölüm biraz çeviriden farksız olacaktır.
Commodore 64, Commodore PET’in ve VIC20’nin halefidir. Geliştirme süreci ilk olarak 1981’de Commodore’un çip üreten kısmı olan MOS Technologies’in next-gen bir konsol için proje ve çip geliştirmesine dayanır. MOS Technologies Commodore 64’ün temeli olan VIC-II (Video Integrated Circuit) ve SID (Sound Interface Device)’nin tasarlanması ile Commodore, MAX Machine’nin tasarımına başlar. Bu konsol üstünde plastik bir klavye olan basit bir oyun konsoludur. Sadece Japonya’da satılmış ve büyük bir başarı yakalayamamıştır.
Bunun ardından Commodore’un CEO’su Jack Tramiel VIC-20’ye ucuz yollu bir halef bilgisayar ister. Fakat cihazda 64 Kilobayt bellek olması için de baskı yapar. O dönem 64KB DRAM belleklerin fiyatları 100$’dan fazla olduğu için bu pek mümkün görünmüyordu. Fakat kendisi Bellek fiyatlarının düştüğünü biliyordu ve üretim tam kapasiteye ulaşınca bellekler yeterince ucuzlayacaktı. Deneme üretimleri ile beraber Commodore ürünü 1982 Consumer Electronics Show’a (CES) yetiştirmeye çalışıyordu.
Ürün ilk olarak VIC-40 olarak kodlandırıldı. VIC 20 ile aynı kasayı ve aynı boyutta anakartı kullananmakla beraber, VIC-20 ile aynı BASIC’i, Commodore BASIC V2’i taşımaktaydı. Cihaz CES’den önce Commodore 64 olarak isimlendirildi. Commodore CES geldiğinde fuarı inanılmaz derecede şaşkına uğratmıştır. Commodore’da mühendis olan David A. Ziembicki’nin aktarımı şöyle: “Atari’deki bütün insanlar ağızlarını şaşkınca açıp bunu nasıl 595$’a yapabiğimizi soruyorlardı”. Cevap basitti. Commodore bütün çipleri sahibi olduğu MOS Technologies’e yaptırıyordu. Bu sayede bütün alet ucuza maledilmiş oluyordu. Bir C64 ünitesi sadece 130$’a malediliyordu.
Commodore’un o tarihte duyurduğu ürünleri hiç göstermemesi (halk arasında Vapur dalgası, vaporwave herneyse. ) gibi bir ünü olduğu için bütün C64 üniteleri hemen mağazalara teslim edildi. Rakiplerine göre ucuz ve esnek/güçlü donanımı olması çok kısa sürede stokları eritti. Rakipleri (Atari ve Apple bilhassa.) bunun üzerine fiyat düşürmesi ve model değişiklikleri yapmak zorunda kaldılar.
Tarihler 1983’ü gösterdiğinde kıyamet vakti gelmişti. Amerikan video oyunu krizi kapıyı çalınca Commodore belirli taktiklere girişti. Oyun konsolunu bir C64 ile takas eden herkese 100$ değerinde indirim yaptı. Bu yıkılan konsol kitlesini kendi bilgisayarlarına çekmek için güzel bir taktikti. Aynı şekilde 1983 ortasında C64 fiyatlarının 300$’a düşürülmesi (200$’a satan mağaza bile olmuştur.) Texas Insturments’i zora sokmuştur. Texas Insturments’in TI 99/4’ü 99$a, zararına satması Texas Insturments’i zarara, hatta iflasın eşiğine sürüklemiştir. Bu Commodore’un TI’dan aldığı (70’lerdeki Heaap makinesi savaşları) bir intikamdı. Ve 83 sonunda toplam 500.000 C64 ünitesi ile büyük bir başarı elde etmiştir.
1985’de C64 yazılım arşivinin büyük çoğunluğunu oyunlar oluşturmaktaydı. 83’de Atari’den Commodore’a atlayan developer’lar çok az bir zararla hayatlarına devam etmekteydi. Amerika’da Apple II dışında pek rakibi olmayan Commodore, Avrupa’da tonla İngiliz asıllı rakipleriyle uğraşıyordu. Amstrad CPC, BBC Micro (Evet TV kanalı olan.) ve özellikle Sinclair ZX Spectrum du. Spectrum C64’den birkaç ay çıkmakla beraber sadece 175 Pound fiyata sahipti. Kısa sürede Spectrum avrupa’da ve özellikle Britanya’da Pazar lideri oldu. 80’lerin ortalarına doğru C64 daha çok pazarda etkinliğini arttırmıştır. En çok popüler olduğu ülke Finlandiya olarak bilinir ki, “Cumhuriyetin Bilgisayarı”olarak pazarlanmasına şaşmamalı. 84 gibi C64’ün üretiminin duracağı ile ilgili dedikoduların başlaması ile Commodore cihazın üretimine devam etme kararı alıp, üretimi daha da ucuza mal etmeye çalışıyordu.
1985’de 150$’a kadar düşen fiyat (Üretim maliyeti 40$ civarı) ile beraber cihaz 85 senesinde tam 1 Milyon adet satılmış, 86’da ise 3.5 Milyon satışa ulaşmıştır. Artık devrinin yavaş yavaş bitmekte olduğu ve 16 Bit devrinin geldiği dönemde C64 artık Giriş seviyesi oyun pazarında yer almaktaydı.
Her sene 1 milyon adet ünite satan cihazın satışları Amerika’da Nintendo Entertainment System ‘in çıkışı ile sekteye girip, yavaş yavaş ölüme doğru ilerlemekteydi. 1994’de, ABD’de 32 bit PC’lerin yükselip, Commodore Amiga’ların bile bittiği dönemde Commodore C64 üretiminin 1995’de durdurulacağını açıkladı. Sebebi ise 1541 Disket sürücünün maliyetinin ana sistemden daha pahaşı olması. Fakat buna yetişemeden Commodore 1994’de kendiliğinden iflas etti. Toplamda 12-17 Milyon adet satış ile Guiness Rekorlar kitabında tarihin en çok satan bilgisayar modeli olarak yer almaktadır.
C64 varyasyonları
Commodore SX-64
SX-64, Osborne’nin taşınabilir(¿¿¿) CP/M bilgisayarlarına rakip olarak 1984’de piyasaya çıkmıştır. Commodore 64’ün 5 İnç LCD ekran ve klavyeli halidir. Tarihin ilk renkli taşınabilir bilgisayarı olarak bilinir.
Commodore 128
Commodore 128 biraz daha profesyonel Pazar için 1986’da piyasaya çıkan C64 temelli bir bilgisayardır. 128KB RAM’i, 6510 işlemciye ek olarak Zilog Z80 işlemcisi ve CP/M işletim sistemi yüklü halde gelmektedir.
Commodore 64C
Commodore 64C, orijinal (Ekmek Kasa olarak da bilinir.) C64’ün kasası yenilenmiş ve anakartı ucuzlatılmış halidir. Tasarım olarak Amiga’lara daha çok benzer.
Commodore 64G
Commodore 64G, Ekmek kasa C64’ün beyaz halidir. Elde kalan Kasaları değerlendirmekten başka bir çıkış amacı yoktur.
Commodore 64 Games System
C64GS, 1990’da C64C anakartlarının küçük bir kasaya konulması ve kartuş algılayan bir şekilde programlanarak oluşturulan bir oyun konsoludur. En başarısız oyun konsolları arasında yer alır,sebebi ise çoktur. En büyük sorunu her konsol gibi oyun sıkıntısıdır. Aslında C64 ile tam uyumluluğu sayesinde bütün C64 kartuşlarını oynatabilmektedir, Ama resimde de görüldüğü gibi bu aletin bir klavyesi yoktur. Oyunların çoğunluğu da “PRESS X KEY TO BEGIN” gibi bir klavye kullanımı istediği için çok az oyun bu sistem için optimize edilmiştir. Öbür sebebi ise Super Nintendo’nun ve Sega Genesis’in bastırdığu bir dönemde 8Bit bir konsolun başarısı pek doğru olmazdı zaten.
Commodore 128
Commodore 65, C64’ün yenilenmiş, 128 KB Ram’li, çok daha gelişmiş bir sürümüydü. Amiga’ların ucuzlaması ile proje iptal edilmiştir. Bu gün çalışmayan prototiplerini Yüzlerce, binlerce dolara bulabilirsiniz.
C64 For Dummies
Gelelim asıl kısma, 21.YY’da bunu kullanmak. 1 ay önce kendi C64’ümü Commodore.gen.tr’den edindim. Kendisi, 64 Kilobayt RAM’den, 0.98 Megahertz MOS 6510 işlemciden, 320x200 çözünürlükte 16 renk gösterebilen VIC-II grafik çipi ve 3 sese sahip SID ses çipinden müteşekkil bir cihaz. Düşük donanıma rağmen inanılmaz özellikleri olan bir cihaz. 1 adet Genişleme portu, 1 Kartuş portu, Teyp portu, Disket sürücünün bağlandığı seri port, Kompozit/Svideo sinyali veren bir video portu ve 2 adet joystick portu vardır. Cihazın dosya emülasyon olanakları çok geniş. SD2IEC gibi bir kartla SD karttan disket; Tapuino, MP32C64 gibi bir kartla MP3’den teyp ve IRQHack64 gibi bir kartla program dosyaları yükleyebilir ve çok daha çılgınça şeyler yapabilirsiniz.
Cihaz açıldığında sizi bir BASIC yorumlayıcı ekranı karşılıyor. Eğer dosya yüklemek isterseniz, “LOAD” gibi bir kutsal komutu kullanmak gerek. Daha sonra tepteki Play tuşuna basıp dakikalarca beklemek gerek. Çünkü C64’ün gerek Kaset, gerek Disket yükleme hızı çok yavaş. İdeal olan Turboloader denilen, yükleme hızlarını çok makul bir seviyeye çıkartan kartuşla beraber kullanmak.
Bu günkü gibi klavyeden yön tuşlarını kullanarak oyun oynama şansınız yok. Çünkü yön tuşları yazı düzenleme için tasarlandığı için, Joystick kullanmak en ideali. Genelde C64 QuickShot markalaı Joysticklerle tanınır. Elimde Joystick denilemeyecek (Joypad/Joycard daha doğru olur.) bir Quickshot VII var.
Yan donanımlar kısmında ise, joystick dışında alternatif çok. NES’deki Işık tabancasına alternatif olarak bir Işıklı kalem (Aynı teknoloji olduğu için sadece CRT TV’lerde kullanılabiliyor.) ile Koala Painter’dan resimler çizebilir, ya da aynı işi Commodore 1351 Mouse (Cihazla beraber çıkmıyor. Mouse Amiga ile gelen bir şey Commodore’a.) ile yapabilirsiniz. Yazıcı ile dökümantasyon yazdırabilir, Piyano klavyesi ile müzik besteleyebilir (SFX Expander gibi bir donanımla ses özelliğini arttırmak da dahil.), AV Capture kartı ile VHS’den, Video kamera’dan siyah beyaz çamur gibi görüntüyü bilgisayarınızda açabilir ve adı aklıma gelmeyen tonla donanımla inanılmaz şeyler yapabilirsiniz.
Depolamaya gelirsek, yukarıda bahsettiğim gibi 3 seçeneğiniz var. Disket, Kaset ya da kartuş. Kaset en ucuz ve en bela veri depolama çözümüdür. Commodore, rakiplerinin aksine analog yerine dijital bir teyp arayüzü kullanması nedeni ile Commodore’un teypleri kendilerine özel. Ortalama bir oyunun 5-10 dakikada açılsa bile, bazen Teybin okuma kafasının kayması(?) durumunda asıl sıkıntı o zaman başlıyor. Teybin ortasındaki boşluk yerinden ince uçlu bir tornavidayı çevirmek suretiyle Kafa Ayarı yapılıyor. Tabi doğru ayarın bulunması için ya ölüm gibi uğraşmak, ya da Kafa Ayarı yazılımı edinmek gerek. Birçok kişinin bu kafa ayarı sebebiyle bilgisayara küstüğü iddia edilir.
Diskete gelirsek ise, disket kasete göre aşırı rahat bir depolama birimidir. Commodore 1541 5.25 sürücüyü edinmeniz halinde, Kafa ayarı ve o büyük yükleme süreleri bitiyor. (3-5 Dk. ‘ya düşüyor sadece.). Tabi disket sürücünün fiyatının C64 ile neredeyse aynı fiyata olması yüzünden ABD dışında pek yaygınlaşmamıştır. 1541 dışında, Çift Taraflı 5.25 Disket okuyabilen 1571 ve 3.5 İnç disket okuyabilen 1581 sürücü de mevcuttur.
Yazılım
Commodore 64 engin bir yazılım kütüphanesine sahiptir. Toplam arşivin boyutu bugün yaklaşık 5 GB boyutundadır.
BASIC’in olanakları yetmiyor ise, JiffyDOS, Simon’s BASIC gibi Kod ektan alternatifleri ve makine kod derleyicileri gibi, GEOS adlı grafiksel bir işletim sistemi vardır. Müzik, Muhasebe, Yazı işleri gibi daha kurumsal alanda ise gerek 3. Parti, gerek Commodore’un kendi yazılımları vardır.
Ama asıl olay oyunlardır. C64 arşivinin 17.000 adet ROM’unu sadece oyunlar oluşturur. Bu oyunların çoğunluğu vasat oyunlardır. Sebebi ise C64’ün açık bir sistem olmasından dolayı her eline alan oyun yazmıştır. Ama bu çok amatör yapımları bir kenara bıralırsak, C64’ün efsaneleşmişbir oyun kısmı var hala. Giana Sisters, Pirates, Barbarian, Commando gibi oyunları ve Ocean, MicroProse, SSI, Activision gibi sistemin bel kemiği developer’ları vardır.
Ve evet, EU4 açabiliyor :)
Son olarak emülasyonla işi kapatalım.
Eğer PC’de C64 emülasyonu yapmak isterseniz,VICE isimli emülatöre başvurabilirsiniz. Diğer flatformlarda da mevcut. Hakkında daha fazla bilgi edinmek için Lemon64, Commodore.gen.tr gibi forumlardan, yayınlardan, 64’ler,Commodore gibi yerli dergilerin PDF’lerinden yararlanabilirsiniz. Bu bölümdeki oyunların çoğunluğu hazır resimdir. Capture kartım olmadığı için ekran resmi çekmek istemedim.