[SchrödingersCat]

Fransız izlenimciliğinin birçok başyapıtıyla dolu olan "Folies-Bergère'de bir Bar", izleyiciye on dokuzuncu yüzyılın sonundaki Paris'in modern yaşamına dair fikir veriyor. Empresyonist ressamlar, modern yaşamdan ve toplumda ortaya çıkan dramatik değişikliklerden büyük ölçüde etkilenmişti. Bunların arasında; tren, fabrikalar, modern şehirlerin yükselişi ve kalabalık ve hareketli bir toplum gibi teknolojik buluşların getirdiği dinamik ve hızlandırılmış bir yaşam tarzı. Empresyonist resimlerin konuları ve teknikleri, modern toplumun çağdaşlarına sunduğu yeni zorlukları yansıtıyordu;  hızlı fırça darbeleri, sanatçıların sudaki ışığın yansımasını, geçen bir trenin bacasının dumanı veya kalabalık bir bulvarın karmaşası gibi anları yakalamasına izin verirdi.  Tuval üzerine tasvir edilen izlenimler modern yaşamın baş döndürücü yaşama duygusuyla örtüşüyordu. Empresyonist sanatçılar, açık hava lehine kendilerini stüdyodan uzaklaştırdılar. Sonuç olarak, hızlı çalışmaları gerektiğinden daha küçük tuvaller üzerinde çalışma eğilimindeydiler - hız yine modern zamanların bir başka simgesiydi-.

Bu sanatçı grubuna daha çekici gelen konular arasında modern gündelik hayatın sahneleri ve insanları vardı: işçiler, fahişeler, Paris kafeleri, anonim yoldan geçenler, trenler, tekneler, su, manzaralar, tiyatro hayatı ve hafta sonları eğlence etkinlikleri...

Folies-Bergère'deki bir Bar - büyük ölçekte ve tuvalin ortasında - mermer bir tezgaha yaslanmış genç bir barmen gösterir. Tezgahın üzerinde şampanya şişeleri (solda), çiçekli bir vazo, klementin dolu bir kase ve bira şişeleri (sağda) var. Arkasında büyük bir ayna var. Aynanın altın çerçevesi, barmenin sağ kolunun arkasında görülebilir ancak aynanın yansıması izleyicide şüphe ve belirsizlik yaratır. İlk bakışta, Paris'in ilk müzik salonu olan Folies-Bergère'nin oditoryumunu yansıtıyor - seyirci, sol üst köşedeki trapezde duran bir sanatçının bacakları ve sağ üst köşede barmenle etkileşimde olan bir adam-. Manet'nin tablosu, o dönemde kadın barmenlerin cinsel hizmet de sunduğu görüldüğü için muhtemelen bir fahişe olan bilinmeyen bir barmene odaklanıyor ve onu tuvalde merkezi bir konuma yerleştiriyor. Bu kompozisyon, önemli insanların portrelerine hayranlık duyan çağdaş bir seyirci için oldukça kafa karıştırıcı olmalı. Dahası, barmen - bar tezgahının arkasındaki - doğrudan bize, izleyiciye bakıyor ve bizi, bir sonraki müşteri bizmişiz gibi doğrudan ona bakmaya zorluyor.

Ancak arka plana daha dikkatli bir bakış, izleyicinin müşteri olmadığını ortaya koymaktadır. Barmaid'in arkasındaki ayna, onun bir erkek figürle - muhtemelen Manet'nin kendi portresiyle - etkileşimini yansıtıyor. Bu tabloyu yaptığı sırada sifiliz enfeksiyonu ile oldukça hasta olan Manet'in; müzik salonları, kafeler ve fahişelerin normal hayatının bir parçası olduğu Paris'teki yaşam deneyimini özetlemeye niyetlenmiş olması muhtemeldir.

Barmeninin bir başka ilginç yönü de rüya gibi bir durumda olup olmadığına, üzüntü mü yoksa melankoli mi yoksa belki de çok uzun bir vardiyadan sonra yorgun mu olduğuna karar veremeyen sanat tarihçileri arasında hala şüphe ve tartışma yaratan yüz ifadesidir. Barmaids aynı zamanda fahişe olduğu için ünü derhal sorgulanır. Aynanın müşteriyle yansıttığı etkileşim, bu türden bir etkileşim olarak yorumlanabilirken, seyircinin tam önünde duran kadın barmeni gösterir. Manet'nin bu teoriyi sürdürmemiz için bize verdiği bir başka ipucu da vücudunun konumu.  Müşteriden uzak görünüyor, ama aynanın yansımasında öne eğiliyor, muhtemelen flört ediyor. Aynanın izleyiciye bir bilmece sunduğunu da belirtmekte fayda var. Adamın yansımasında barmenle etkileşime girdiğini görebilirken, doğrudan barmene baktığımızda etkileşimde olduğu adamı göremeyiz ve sanki bizim yani izleyicinin bir sonraki siparişi vermesini bekliyormuş gibi hissederiz.

Ayna aynı zamanda oditoryumu, seyirciyi, tavandan sarkan büyük bir avizeyi ve sol üstte trapezde duran bir sanatçının bacaklarını yansıtıyor.  İlk bakışta, Folies-Bergère bir opera binası sanılabilir ancak aslında bale, opera, komedi ve sirk gösteren bir müzik salonuydu. Manet; pahalı avizeler, şampanya ve bira şişelerinin yanı sıra, Folies-Bergère'nin büyüyen orta ve üst sınıfların katıldığını düşündüren süslü kıyafetler içindeki erkek ve kadınları tasvir ediyor. Barmaid'in solundaki üç çifti ayırt etmek de mümkündür.  Her üç kadın da kendilerine eşlik eden erkeklerin önünde oturuyor;  bu kadınlar sergide ya da sergileniyorlar, varlıklarını diğer katılımcılara ifşa ediyorlar aynı zamanda kendilerini onlara ve salonun geri kalanına da gösterecekler. Bu gör ve görül oyunu, dürbünü tutan kadın tarafından açıkça ortaya konmaktadır; sadece o akşam görülmek istemiyor aynı zamanda başka kimlerin katıldığını, kimin kime eşlik ettiğini ve diğer görevlilerin ne giydiğini anlamaya çalışıyor. Bu, sosyal dedikodulara ve modern zevklere düşkünlük zamanıydı: eğlencenin kendisi gibi zevkler, aynı zamanda dedikodu, zarif bayanlar tarafından sergilenen kıyafetler ve mücevherler ve tabii ki barda karşılaşılacak zevkler, içecek veya aşk...