[Kaanka]

Napolyon'un izinde ilerleyip, Viyana Kongresi'nde kurulmak istenen statükoyu yıkmak, Avrupa'ya huzur getirmek her Fransız'ın can vereceği bir gaye olmuştur ve olacaktır. -Louis Philippe I
 
Viyana Kongresi'nde Fransızlar'a dayatılan barış anlaşmasının yanında Avrupa'da "Güç Dengesi" nin korunması, Birleşik Krallık'ın ve Rusya İmparatorluğu'nun önüne geçilmesini engelleyen bir oluşumdan başka bir şey değildir. Bu iki devlet daha güçsüz komşularına ne yapacaklarını emir verircesine iletmekten başka bir şekilde hareket etmemektedirler. Bu mevcut durumda, Avrupa'nın potansiyel gücünün "içsel savaşlarla" engellenmesi söz konusudur. Louis Philippe, bu durumdan kurtulmak için "sınırlandırılan" Hollanda ve Prusya ile birlikte hareket etmeye karar vermiş; ve esas düşmanlarının Avrupa ile işi olmayan Rusya ve Birleşik Krallık'a karşı bu devletleri desteklemiştir.
 
Mısır'ın nüfuza alınmasıdan sonra, Osmanlı İmparatorluğu, kendinden kopan bu asi beyliğin Anadoluya kadar uzanan haksız topraklarını geri almak için mücadele verirken Fransız İmparatorluğu onlara izin vermiş, maddi yardımlarda bulunarak savaş yüklerini azaltmaya çalışmıştır.
 
Buna rağmen Mısır topraklarını kendi egemenliğindeymiş gibi savunan Birleşik Krallık Osmanlı İmparatorluğu'na tehtitler yağdırmakla kalmamış, bir de üstüne yetmezmiş gibi haince bir şekilde şanlı Fransız İmparatorluğuna savaş ilan etmiştir. Analizde görüldüğü gibi bir milyon insanın hayatına erkenden son veren bu karar tamamen asılsız, haksız bir saldırganlıktan başka bir şey değildir. Dünya kamuoyunda büyük bir yankı uyandıran bu saldırı, Fransa'nın haklı olduğunu gören ve bu ilerleyişe dur demek isteyen bir çok devletin de desteği ile savuşturulmuştur. Birleşik Krallık dünyada tamamen izole bir konumdadır.
 
Savaş sırasında Avrupa'nın "bütünlüğü" için yapılan çalışmalar devam etmiş. Hollanda'nın "el konulan" toprak bütünlüğü sağlanmış. Kurulan Kuzey Alman Federasyonu'na yönelik iyi niyet jesti olarak Alsas Loren toprakları geri iade edilmiştir. Umudumuz bu devletlerin kendilerini ezmek isteyen Asyalı ve Ada zorbalarına karşı birlikte hareket etmeleri, "Avrupa" yı gururlandırmalarıdır.
 
Avusturya İmparatorluğu'nun bulunduğu konum itibari ile yoğun derecede kozmopolit bir yapıya sahip olmaları bizleri tedirgin etmekte ve toprak bütünlüklerini korumak bizim için ehemmiyet etmektedir. Uzak Doğuda manda kurmaları, hali hazırda var olan karışıklıkların üstüne eklenebileceğinden dolayı tedirginliğimizi belirtmek zorundayız.
 
Osmanlı İmparatorluğu da maalesef iç huzursuzluklarla boğuşmakta. Devletin yürüttüğü yanlış politikalar uluslararası kamuoyunda büyük sorunlara yol açıp bu şanlı devletin adeta bir "barbar" olarak görülmeye başlanmasından dolayı üzüntüdeyiz. Kaybolan prestijleri, bizim gözümüzde önemli değil. Desteğimizi ve korumamızı onlardan esirgemeyeceğiz.
 
Japonya, Avrupa merkezli olmayan ve gerçek anlamda "medenileşmiş" diyebileceğimiz ilk medeniyettir. Bu aydınlanmanın kendilerine getirdiği bir çok olumlu sonuç vardır. İlk olarak kendilerini tebrik etmekte, onları asyayı aydınlatacak bir ışık olarak görmekteyiz. Bu "onursal" Avrupalıları, steplerden oraya kadar uzanan "gerçek" barbarlardan korumak için desteğimizi uzatmak istiyoruz. Uzak Doğuda geriye kalan medenileşmemiş kavimlerin günümüze ayak uydurması için kurulacak düzende önce diplomatik yollarla Avrupa ile uzlaşmasını ve bu bölgede çatışmanın önüne geçilmesini sağlayacak  olan yakın zamanda yapılması planlanan Marsilya kongresine davet ediyoruz.
 
Kapanış olarak muzaffer olduğumuz savaşta hayatlarını kaybeden sayısız erkeğin çabalarının boşa olmadığını ilan etmenin memnuniyeti içerisindeyiz. Ada yağmacılarının kontrol ettiği İrlanda'nın özgürlüğünü kazanmasının yanı sıra, tahta geçtiğinden beri zorba bir şekilde hem kendi vatandaşlarını hem de dünyanın geri kalanındaki egemen devletleri ezen Birleşik Krallık'ta, halkın bu duruma sessiz kalmayıp Kraliçe Elizabet'i tahttan indirip demokrasi ilan etmeleri bizler için umut teşkil etmektedir. Nefs-i müdafaa diyerek savaş açmanın haksızlığı, savaşın gidişatının olumsuz yönde ilerlemesini İrlanda'lılara yıkılması, intikam peşinde yanıp tutuşmanın, daha fazla kanın boşa dökülmesinin ilanı hoş bir duyum değildir. 

Umuyoruz ki yapılan son çağrı devrik kraliçenin bir taraftarları tarafından yapılmıştır. 
 
Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik


Fransa'nın denizlerin hakimiyetine kavuşması anısına