20 Şubat: Tarihte Bugün
1919 senesinde bugün Afganistan Emiri Habibullah Han suikastle öldürüldü.
Habibullah Han, ülke halkının büyük bir çoğunluğunun Türkiye ve müttefiklerini desteklediği Birinci Dünya Savaşı'nda ülkesini tarafsız tutmakta oldukça zorlanmıştı. 20 Şubat 1919'da bir av gezisi esnasında vurularak öldürüldü.
1901 yılında babası Emir Abdurrahman'ın ölümü üzerine başa geçen Habibullah Han, başa geçmesiyle birlikte Afganistan'ı modernize etmeye yönelik çalışmalarda bulundu. Ülkeye elektrik, otomobil, ilaç gibi şeyleri getirdi, reformlar yaptı. Britanya hakimiyetindeki Hindistan ile Rusya arasında sıkışıp kalmış Afganistan tarihinde komşularıyla çok sayıda savaş yaşamış bir devletti. 1838 ve 1878 yıllarında İngiliz ve Hint güçlerine karşı savaşmak zorunda kalan Afganistan'da halk, bu savaşları güçlenmekte olan Hristiyan cephesine karşı bir gereklilik olarak görüyordu. 1907 yılında Britanya ve Rusya hükümetleri Afganistan'ın bütünlüğüne saygı duyduklarını ilan eden bir antlaşma imzalasalar da aralarında Habibullah Han'ın da olduğu çok sayıda Afgan böylesine güçlü komşulara sahip olmayı rahatsız edici buluyordu.
Modernizasyon ve reform çalışmalarının ancak ve ancak batılı güçlerin yardımıyla mümkün olabileceğini düşünen Habibullah Han, 1. Dünya Savaşı'nda hem Türk hem de farklı milletlerden İslami liderlerin Afganistan'ın Türkiye'ye yardım amacıyla savaşa katılması konusundaki baskılarına göğüs gerdi. Ülkesinin tarafsızlığını ve savaş karşıtı politikalarını ilan eden Habibullah Han ülkesindeki Britanya karşıtı genç nüfusu karşısına almış oldu. Bu genç nüfus 1. Dünya Savaşını kutsal bir savaş olarak görüyordu.
Çok sayıda Afgan Habibullah Han'ın Rusya'nın zayıflığından yararlanamayıp Orta Asya'daki Müslüman halkları Müslüman olmayan yöneticilerin boyunduruğundan kurtaramamasını büyük acizlik olarak görüyordu. Nihayetinde Rusya'nın içerisinde olduğu bu zayıflıktan yararlananlar Bolşevikler oldu.
Türkiye'nin İttifak kuvvetlerince yenilgiye uğratılmasından kısa bir süre sonra Habibullah Han'a muhalefet kesim Habibullah Han'ın politikalarının Müslümanlara zarar verici nitelikte olduğu iddialarını daha yüksek sesle dile getirmeye başladı. Bu sesler nihayetinde suikasti de beraberinde getirdi.