[Sezar]

Merhaba arkadaslar, Kultur kulubu olarak kultur sohbetlerimiz serisine alternatif olarak yeni bir tartisma serisinin ilk sohbetini aciyoruz. Soylesi serisinin kultur sohbeti serilerinden farki, herkesin birseyler soyleyebilecegi daha az bilgi gerektiren konular uzerine olacak. Bu serimizin ilk konusu Yahudi milletinin yaklasik 15 milyon nufusa sahip olmalarina ragmen dunyada nasil bu kadar etkin bir rol oynayabildikleri uzerine olacak.

Yukaridaki resimde de gordugunuz uzere sadece bazi Yahudi kokenli bilim insanlarinin resmini koydum.

Strategyturk Kültür Kulübü tarafından düzenlenen Fikir Söyleşileriinin ilkine hoş geldiniz diyorum. Irkci soylemler haric herseyi soylemek serbest.

[perverende]

Güzel konu, görüşleri merakla bekliyorum.

[ragnarl7]

Dünya tarihi boyunca hep azınlık ve diğer toplumların ortak nefret olgusu oldular. Hayatta kalmak için toplum içinde güçlü bir konumda olmaları gerekti. Birbirlerine kenetlenerek ve çalışarak bu gücü elde edebildiler diye düşünüyorum.

[The Last Kaiser]

İki Yahudi bir araya gelse şirket, iki Türk bir araya gelse Devlet kurar.
Çin Atasözü

[napolyon94]

Surekli muhacir olma psikolojisi, fakat toplumfa sevilmeseler bile tutunmak icicn gerekli dayginlkgi edinme arayusi var. Busa hekimlik, ticaret, kimya, ecza, bankacilik ve finans gibi is kollarinda uzun yuzyillardir ileride olmalarina yol acti.

[birisi43]

Tek cümle birbirlerini desteklemeleri. Birbirlerinin kuyusunu kazmıyorlar. Tarihte benzer topluluklar vardı ama zamanla gerilediler. Yahudilerse birbirlerini desteklemelerinden dolayı toparlandılar.

[kamikaze]

Birbirlerine destek kısmı, çok varlıklı olan kapitalist yahudiler için çok geçerli. 
Ara ürünü x'den değil, yahudi a'dan alır, al gülüm ver gülüm fln ama beyinsel olarak da insanlığa çok büyük hizmetleri olan bilim adamları, düşünürler de çıkartmayı başarmışlar. Bu çok enteresan. 

Geleneksel aile yapılarındaki disiplin de olabilir, varlıklı yahudilerin, kafası zehir gibi genç, çalışkan yahudi çocuklarının eğitimine finanse etmeleri de olabilir. Sonuçta eğitim için de belli bi ekonomik birikmişlik gerek. Yozgat kırsalında da zehir gibi çocuklar çıkmıştır ama ellerinden tutan olmadığı için sıradan hayat akışına kapılıp gitmişlerdir. 

+ İshak diye bi oğlan var, cin gibi çocuk. Viyana üniversitesine aldiralim onu, masraflarini ben karşılarım.

[basileus]

Yahudiler Avrupa'da uzun yıllar boyunca toprak edinme hakkından mahrum bırakılmış halde yaşadılar. Toprağa bağlı ve zenginliğin toprağın işlenmesiyle üretildiği bir toplum yapısında bu şekilde dezavantajlı duruma düşmekle birlikte bankacılık, tefecilik gibi yeni bir düzene ait ve ancak bu düzen içinde iş görebilecek mesleklere yönelmek durumunda kaldılar. Avrupa ve dünya da toprağa bağlı üretimden koparak sanayinin ve finans araçlarının ön plana çıktığı bir düzene geçince, Yahudiler, kaderin garip bir cilvesi olarak mağduriyetlerinin yarattığı birtakım koşulları avantaja çevirdiler. Komplo teorileriyle tanınan Rotschild ailesinin yükselişi bu konuda oldukça semboliktir: 1700'lü yıllarda Frankfurt'taki Judengasse isimli gettoda yaşayan Mayer Rotschild, bu ayrımcı yaşam koşullarına rağmen 1780'lerin başında Frankfurt'taki sayılı sarraflardan birisi olmayı başarmış; Napolyon orduları Judengasse'yi tahrip ettikten sonra bu gettonun dışına çıkarak işlerini yaygınlaştırma ve derinleştirme fırsatı bulmuştur. Gettodan çıkarak çeşitli kısıtlamalardan kurtulan Mayer Rotschild'in ardından ve onun birikimi sayesinde, aile, kısa sürede Avrupa'nın en büyük bankacısı haline geldi.

[süleyman maik]

Ben yahudi gelişmişliği iddiasını abartı buluyorum.Öncelikle dünyaca meşhur yahudilerin pek çoğu almanya doğumlu. Zaten almanların aşmış felsefe birikimleri bilim alanında da gelişmelerini sağladı. Bu bilimsel gelişimden elbette yahudiler de pay alıcak. bu pay normal bir almandan daha fazlaydı çünkü yahudiler zenginler.ve o devirde de bu devirde de okuma para işidir. yani alman disiplininde yetişen yahudiler çok büyük insanlar çıkardılar çünkü hem ortam hem kendilerinin mali olanakları buna müsaitti. dolayısıyla bu işte hem şans var hem de doğru zamanda doğru yerde olmak var. Yoksa yahudiler çok üstün insanlar olsaydılar neden mizrahi ve seferad yahudileri geri kaldı? çok basit onlar almanya'da yaşamıyordu da o yüzden. herhangi bir milleti bedevi arabı olur, siyahisi olur, filipinlisi olur 19. ve 20 yy. almanyasına götürseniz ve zengin olmasını sağlarsanız en az yahudiler kadar bilim adamı çıkarırdı.

[rocker_tr]

İki dilenci kilise önünde dileniyorlarmış. Birinin önündek yazı şöyleymiş. "Ben yahudiyim, lütfen bana yardım edin."
Diğer dilencide ise "Ben Hristiyanım, lütfen bana yardım edin. yazıyormuş. Kiliseden çıkan her Hristiyan Yahudi dilenciye bakıp inadına Hristiyanım diyen dilenciye para veriyorlarmış. Gün sonunda Yahudi dilenci diğer dilenciye dönüp "Hadi Solomon kalk, burada işimiz bitti." demiş.

Paranın nasıl kazanılacağını çok iyi biliyorlar. Eğitime çok önem veriyorlar. Tarihten çok ders çıkarmışlar. İnsanların davranış hareketlerini çok iyi benimsemişler. Kendilerine borç verirken faiz almıyorlar. ticarette batan Yahudi bir kişiye yardım edip tekrar ayağa kaldırıyorlar ve o kişide yaptığı hatalardan ders alarak tekrar aynı hataları yapmıyor ve daha güçlü biri oluyor.

Sürekli oradan oraya sürgün edildiler. Bu yüzden toprak yerine taşıyabilecekleri değerli eşyalara yönelmişler. Yaşadıkları ülkelerde güvenilmediklerinden askerden muhaf olmuşlar ve sürekli ticaret yapmışlar. Bilgiyi kendi içerilerinde sürekli aktarıp kenetlenmişler.

Türkiye'nin ders alınacağı bir topluluk.

[EspadadelAlba]

Sıra bende. Sıcak kahvemi aldım, kollarımı sıvadım, başlıyorum. 

Aşkenazi Yahudileri için cevap ''Yahudi dahiliği'' olurdu. Aşkenazi Yahudileri orantısız bir biçimde her alanda, her disiplinde diğer etnik gruplardan bir; hatta on adım önde. Aşkenazi Yahudilerinin zekası ortalama olarak 108 ile 115 puan arasında değişiyor. Bu oran diğer tüm etnik grupların üstünde. Tanrı vergisi işte.

Genel olarak Yahudileri ele alacak olursak bunun cevabı da Yahudilerin kültür ve gelenekleri olurdu. Tüm Yahudilerin başarılı olmadığı bir gerçek. Ve yine de başarılı olanların sayısı başarısız olanların sayısını örter nitelikte olduğu da bir gerçek. Bu tamamen kültürel sebeplerden kaynaklanıyor. Belki Tevrat'ın öğretileri de eklenebilir.

Yahudiler; hatta en fakirleri bile -ve evet, fakir olanları da var- sonraki neslin en iyi şekilde eğitilmesi için her zaman ellerindeki tüm kaynakları kullanırlar. Yahudi geleneklerinin öğretileri, kelimelerin önemli olduğunu ancak bu kelimelerin hiçbir zaman anlamsal olarak bir kesinlik ifade etmediği, ifade edildiği düşünülen anlamları kendilerinin ortaya çıkarmaları ve değerlendirmeleri gerektiğini öğretir. Anlam bulma çabası Yahudileri her yönden anlam arayan okur-yazarlığa götürür.

Yahudi okulunda öğretilen bir diğer önemli husus ise Yahudilerin hem etnik bir insan hem de dini bir grup olduğudur. DNA ve din birbirine kör bir düğümle bağlıdır. Her bir Yahudi, Tanrının dünyadaki bir temsilcisidir. Tevratın öğretilerini takip eder ve bu sorumluluğu taşırlar. Sina Yarımadası'nda ''Tanrının halkı'' olarak yaşamayı kabul etmeleri sonucu kendilerine Tanrı tarafından ruhun bir parçası olarak ekstra bir manevi boyut verildiğini düşünürler. Bu, Yahudilerin kendilerinden ötesini aramalarına, daha yüksek bir manevi varoluş için çaba göstermelerine ve Tanrıya aynı konseptte bağlanmalarına neden olur.

Teori; bu fazladan manevi boyutun durmadan Yahudileri daha yüksek ve daha ileriye gitmeleri için baş nedenlerden biri olduğudur. Bunun neticesi olarak benim ''Tikkum Olam Yahudileri'' olarak adlandırdığım Yahudilerin ortaya çıkmasıdır. Bu cevap pek bilimsel değil ama fazlasıyla anlamlı.

Tarihe baktığımız zaman son 1600 yılın büyük bir bölümünde; hatta tamamında Hristiyan yönetimi altında hayatlarını sürdüren Yahudiler birçok ayrımcılığa maruz bırakıldı. Yahudilerin toprak sahibi olmaları veya loncalara katılım sağlamaları yasaklandı. Yahudiler, başkalarının yapmaktan kaçındığı meslekleri icra etmekle sınırlandırıldılar. Yahudilerin ellerindeki tek seçenekler para, ilaç ve ticaretti. Yahudiler de parayı kullanarak nasıl para kazanacaklarını öğrendiler. İhtiyacı olana borç para ver, fazlasıyla al, ucuzdan ilaç al, pazarlama taktikleriyle daha pahalıya sat gibisinden. Ve nihayetinde de bankacılık sektörüne giriştiler. Çünkü en iyi yaptıkları şey parayı kullanarak daha fazla para kazanmaktı. Bu sayede işlerini daha da büyütme fırsatı yakaladılar. Güçlü devletlere dahi yüklü miktarda borç para verecek duruma geldiler. Parayı kontrol eden Yahudiler paraların değerleriyle oynayarak verdikleri borçların kendilerine geri ödenemeyecek duruma gelmesini sağladılar. Zamanı geldiğinde borçlarının yarısını bile ödeyecek durumda olmayan devletler Yahudilere eşi benzeri olmayan politik ve ekonomik imtiyazlar verdiler. Bu imtiyazlar sonucunda Avrupa'nın hatta dünyanın tek süper gücü uzun bir dönem Yahudi bir banker ailesi oldu. Bir günde imparatorluk yıkacak kadar güçlü pozisyona geldiler; özellikle Napolyon Savaşları sırasında müttefiklere sağladığı absürt ekonomik yardımlardan sonra kazandığı absürt statülerle.

''Peki Yahudiler neden bu kadar başarılı?''

Başarılı olanlar arasında yer alanlar, elindeki fırsatları kaybettikten sonra başka fırsatları sorgulamayı, görmeyi öğrenenler ve devam etmeye istekli olan bağımsız düşünenlerdir. Gerçekleşmesi yüzde yüz kesin olmayan hedefler doğrultusunda bile pes etmeyip hedeflerini doğrultusunda ilerleyenler ve gerçekleşmesi kesin olmayan hedefleri mümkün kılanlardır.

Bir de Karl Marx bilim insanı oldu da benim mi haberim yok ya? Yazdıklarını bilimsel bir temele oturtacak biri çıksın ondan sonra bilim insanı olup olmadığını tartışırız. 

[Yabgu Khan]

Üstüne söylenebilecek çok şey var ancak bir kaç temel başlık altında düşüncelerimi yazacağım.

Öncelikle sanılan aksine oldukça dürüst insanlar özellikle ticarette. Kalitesiz malı ona göre, kaliteli malı ona göre satıyorlar. Türkiye'de fırsatınız varsa bir Yahudi dükkanından alışveriş yapmayı deneyin derim farkı rahatlıkla anlayacaksınız. Temel amaçları mantığa en uygun olduğu gibi müşterilerine doğru ve dürüst davranarak onların devamlılığını sağlamak. Bizim Türk esnafı gibi tek seferlik kazık atmak değil.

Yüzyıllardır oradan oraya göçebe gibi bir topluluk oldukları ve vatanları eskiden olmadığı için, Avrupa insanının aksine toprakla pek alakaları olmamış bu sebeple zanaat ve sanat dallarında kendilerini geliştirmişlerdir.

Çok fazla kazanan bir Yahudi bile genellikle orta kesimden bir insan gibi gözükür. Ellerine para geçince kesinlikle nereye ve nasıl harcayacaklarını iyi bilirler, har vurup harman savurmazlar.

İngilizce 'Together we stand, divided we fall' Türkçe'ye ise 'Ya hep beraber ya hiç birimiz' şeklinde çevirebileceğimiz mottoyu en fazla derinlemisine benimsemiş bir topluluktur. Binlerce yıldır birlik, beraberlik konusunda en üst safhadalar ve diğer yorumlarda söylenildiği gibi sürekli birbirini kolluyorlar.

Bizim toplumumuzda millet birbiri arkasından kuyusunu kazmaya bakarken, onlar tam tersini yapıyorlar. Milletçe, bazı yönlerini ders almamız gerektiğini düşünüyorum.

[jax61]

yahudilerin genel başarılarının sebebi, birlik beraberlik, dil, din, ırklarını korumaları, paranın gücü,dine ayrı bir başlık açmak gerekirse belkide dünyanın en yobaz topluluğu olmalarına rağmen oldukça ileri bir toplum kurabilmeleri açıklanamıyor. demek ki bunun dinle alakası yok. çalışma ile var. açık ve net .tembel savurgan bir toplumuz. üstteki bir arkadş yahudi dürüstlüğünden örnek vermiş. toplum olarak oturup kendi şapkamızı önümüze koymalıyız. dünyanın en dürüst tacirleri müslümanlar iken nasıl bu hale gelmişiz. zira endonezyanın müslüman olmasının başlıca sebebi müslüman tacirlerle yaptıkları alışveriş ve dürüstlükleri idi. yahudi toplumundan genel olarak hazzetmememe rağmen(siyonistlerden) örnek almamız ve silkelenmemiz gereken çok fazla meziyetleri var.

[HakaniyeLehçesi]

Güzel bir hort yapıyorum. Konuyu görünce aklıma şu yazı geldi: http://www.salom.com.tr/haber-111473-kot...didir.html

Ortaçağ Avrupası'nda Yahudilerin toprak sahibi olmaları yasaklanmış. Onlar da çanak çömlekle, tüccarlıkla uğraşmışlar. Yine aynı Avrupa'da Hristiyanlara faiz geliri harammış. Yahudilerin böyle bir sıkıntısı yokmuş galiba. O yüzden, onların üzerinden faizle borç alıp verme işlemi yapmışlar. Her sarayın Yahudisi varmış. Birisi de, bir Yahudi'ye borcu varsa onu öldürebiliyormuş. Sonrası da Rothschild ailesini oluşturuyor. Yazının bu kısmını direkt atayım çünkü pek kısaltamadım;
"İşte tam burada, hakkında türlü efsaneler üretilen Rothschild Ailesi sahneye çıktı. 18. yüzyılda Mayer Amschel Rothschild’ın yaptığı aslında çok basitti. Bir hükümdar ya da soylunun borçların üzerine yatması yahut Yahudi’yi öldürerek işin içinden sıyrılmasını engellemek için bir yöntem geliştirdi. Yöntem basitti: Aile bağları. Oğullarını, yeğenlerini Avrupa’nın önemli merkezlerine gönderdi. Oraların ‘Saray Yahudisi’ oldular. Borç alıp verme işlemlerini yürüttüler. Bir hükümdar Rothschild aile mensuplarından birine kast edecek olsa, diğer aile üyeleri onun aleyhine dönecek, mesela bir ülkeyi o hükümdarla savaşa girmek için kışkırtabileceklerdi. Bu sayede kelle sağlama alındı ve Rothschild Ailesi kesintisiz bir şekilde sermayeyi gelecek nesillere miras bırakabildi. Benzer taktik diğer Yahudilerce de denendi ve en büyüğü Rothschild olmak üzere Yahudi banker aileler doğdu."

[MichaelWitmann]

Yahudiler birbirlerinin ellerinden tutar, birlikte yükselirler ve birbirlerine bağlıdırlar. 3-4 nesil sonra yurt dışında Türkçe 'yi unutan bir milletiz biz, Yahudiler ise 2000 yıl sonra döndükleri topraklarda dillerini ve kültürlerini muhafaza etmiş durumdaydılar, takdire şayan. 

İsrail'in 2. Başbakanı Moshe Sharett, aynı zamanda Çanakkale Gazisi'dir. Ek bir bilgi olsun.