Ben oyunda aslında askeri zevkten çok diplomasi ve aile ağacından haz alanlardanım. Elbette askeri olarak çoğu muharrebeyi kendim yapıyorum ama Mısır'da farklı şeyler denemeyi çok seviyorum. Öncelikle aile ağacından gitmek istiyorum. Firavunum hep kadın yaptım. Daha sonra kadını orduya atayıp, nüfusunu ölene kadar +300'e kadar çıkarmaya çalışıyorum,-ki çıkıyor da. Ailemin kızlarını başka adamla evlendirip çocuk yaptıktan sonra boşanıyorum ya da suikasta uğratıyorum. Erkek çocukları da öldürüyorum genelde, istisnalar dışında.
Ampinomene denen kadın aslında benim üvey evladım. Çünkü çocuğu olmamıştı ve bende nüfusuma aldım. Neden aldım? çünkü kadın 16 yaşındayken nüfusu 24 falandı. Şuan 42 yaşında ve 262 falan. Firavundan daha nüfuslu. Erkek evlatları normalde öldürüyordum, fakat bu doğumlarda hep erkek evlat doğdu. Bu yüzden seriye erkeklerle devam edeceğim.
Gelelim sınırlarımıza:
Ben pek Anadolu'ya ya da Avrupa'ya girmeyi seven birisi değilim. Ormanlarda ve bol ağaçlar beni irrite ediyor bu yüzden çölde seviyorum. Dolayısıyla çok iyi bir diplomasiyle Doğumu çok iyi kontrol ettim, gördüğünüz gibi. Tamamen Batı'ya ilerledim. Ki önüme kim çıktıysa yıktım. Yıkmaya devam ediyorum.
Bu da son olarak ordum. Genelde Kargıcıları önde tutuyorum ve asla geçit vermiyorum. Normalde Pelteras kullanmıyordum ama yeni çıktı ve kullanmaya başladım. Pelterasları ise daha çok destek olarak kullanıyorum. Taktiğim şu:
Merkezi 6 birlik olarak kargıcılarla kuruyorum. Hemen arkasına Pelteras ve onun da ardına okçuları koyuyorum. Sol köşeye 1 suvari ve bir fili koyuyorum. Diğer köşeye ise bir generali ve diğer suvariyi koyuyorum. Ama bu köşe dediğim epey uzak ordudan, pusu vaziyetlerindeler. Düşman gelirken bana genelde Balistalarla vuruyorum ve merkezi düzenlerini dağıtıyorum. Bana savrulmuş olarak geldiklerinden düzensizce kargılara yem oluyorlar.
Şimdi bu döneme kadar geldim ben, buradan sonra sizce nasıl ilerlersem doğru olur. Elbette benim hikayem bu ama siz de önerileri verirseniz ben aklımda daha çok varyasyon kurarım. Her öneriniz çok önemli, şimdiden teşekkürler
Ampinomene denen kadın aslında benim üvey evladım. Çünkü çocuğu olmamıştı ve bende nüfusuma aldım. Neden aldım? çünkü kadın 16 yaşındayken nüfusu 24 falandı. Şuan 42 yaşında ve 262 falan. Firavundan daha nüfuslu. Erkek evlatları normalde öldürüyordum, fakat bu doğumlarda hep erkek evlat doğdu. Bu yüzden seriye erkeklerle devam edeceğim.
Gelelim sınırlarımıza:
Ben pek Anadolu'ya ya da Avrupa'ya girmeyi seven birisi değilim. Ormanlarda ve bol ağaçlar beni irrite ediyor bu yüzden çölde seviyorum. Dolayısıyla çok iyi bir diplomasiyle Doğumu çok iyi kontrol ettim, gördüğünüz gibi. Tamamen Batı'ya ilerledim. Ki önüme kim çıktıysa yıktım. Yıkmaya devam ediyorum.
Bu da son olarak ordum. Genelde Kargıcıları önde tutuyorum ve asla geçit vermiyorum. Normalde Pelteras kullanmıyordum ama yeni çıktı ve kullanmaya başladım. Pelterasları ise daha çok destek olarak kullanıyorum. Taktiğim şu:
Merkezi 6 birlik olarak kargıcılarla kuruyorum. Hemen arkasına Pelteras ve onun da ardına okçuları koyuyorum. Sol köşeye 1 suvari ve bir fili koyuyorum. Diğer köşeye ise bir generali ve diğer suvariyi koyuyorum. Ama bu köşe dediğim epey uzak ordudan, pusu vaziyetlerindeler. Düşman gelirken bana genelde Balistalarla vuruyorum ve merkezi düzenlerini dağıtıyorum. Bana savrulmuş olarak geldiklerinden düzensizce kargılara yem oluyorlar.
Şimdi bu döneme kadar geldim ben, buradan sonra sizce nasıl ilerlersem doğru olur. Elbette benim hikayem bu ama siz de önerileri verirseniz ben aklımda daha çok varyasyon kurarım. Her öneriniz çok önemli, şimdiden teşekkürler