Kitap: Çöküş | Ian Kershaw (2021)
#1
cokus-300x466-1.png

Tür: Tarih
Yayım Yılı: Kasım 2021

Alman Silahlı Kuvvetleri, İkinci Dünya Savaşı’nın son safhasında her ay 350.000 kayıp veriyor, tarihte eşine az rastlanır bir kıyımdan geçiyordu. Sivil kayıplar da yine bir o kadar korkunçtu: Dresden gibi pek çok kentin haritadan silindiği o son aylardaki Müttefik hava bombardımanlarında, 400.000 sivil alevlerin ve molozların arasında can verdi; milyonlarcası ise evsiz kaldı. Yine yarım milyon kişi, Kızıl Ordu’nun Almanya’yı istila ettiği süreçte hayatını kaybetti.

Peki, modern tarihte savaşta yenilgiyle karşı karşıya kalan devletlerin yöneticileri, topyekûn yıkım ve işgal görmemek için genellikle bir noktada barış istemiş yahut Mussolini İtalyası örneğindeki gibi, postunu kurtarmak isteyen yönetici elitlerin veya ülke içindeki güç odaklarının tertiplediği bir iç kalkışmayla düşmanla müzakereye zemin hazırlamışken; Nazi rejimi yaşanan tüm facialara ve aldığı tüm darbelere rağmen devleti, orduyu ve halkı son ana kadar pençesi içinde tutup ülkeyi kendisiyle birlikte nasıl felakete sürükleyebildi? Mahşer gününü andıran o son aylarda Almanya’da Parti’nin, devletin, ordunun ve toplumun içinde neler oldu? Alman halkı Nazileri gerçekten son ana kadar destekledi mi, yoksa rejimin son kurbanları onlar mı oldu?

Adolf Hitler ve Nazi Almanyası üstüne yaptığı çalışmalarla Wolfson Tarih Ödülü, Bruno Kreisky Yılın Politik Kitabı Ödülü ve British Academy Kitap Ödülü gibi pek çok ödül kazanan İngiliz tarihçi Ian Kershaw, “Çöküş” ile işte bu soruları masaya yatırıyor. Stauffenberg’in 20 Temmuz’daki başarısız suikast girişimi sonrasında Almanya’da Parti, devlet, ordu ve toplum içinde vuku bulan dönüşüm süreciyle başladığı çalışmasını, Dönitz hükûmetinin 23 Mayıs’taki tasfiyesiyle sonlandıran Kershaw; Albert Speer, Heinrich Himmler, Martin Bormann ve Joseph Goebbels’in belirgin bir rol oynadıkları bu 10 aylık süreçte Almanya’da yaşananları ve kaybedildiği neredeyse herkes için açık olan bir savaşa Almanların topyekûn işgal ve yıkıma kadar neden ve nasıl devam edebildiklerini devlet arşivlerinden, asker ve sivil mektuplarına kadar uzanan muazzam bir kaynakça ve sürükleyici bir anlatımla okuyucuya sunuyor.
[+] 3 üye Gurt nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
#2
Okumak lazım.
Ara
Cevapla
#3
Kitabı yarıladım sayılır. Alman subaylarına olan bakış açım değişti. Kitabın başlarında genellikle Goebbels, Speer, Himmler ve Bormann arasında geçen güç savaşlarını anlatıyor. Makam ve daha fazla güç için belki de dönülebilecek olayların ardından dönülemez kararları gayet güzel ve açık bir biçimde anlatmış.
Ara
Cevapla
 




Konuyu Okuyanlar: 5 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.