11-04-2018, 20:05
2. Meşrutiyet Türkiye'nin siyaset laboratuvarıdır.
İttihatçıları ve 2. meşrutiyeti bir çok kişi kötü anar. Ancak 2. meşrutiyet dönemi ve tabii ki de İT'nin faaliyetleri sayesinde Atatürk devrimlerinin ön hazırlığı yapılmıştır. Gerek ekonomik, gerek sosyal, gerekse de siyasi alanda. İstibdat dönemine göre daha fazla fabrika, şirket açılmıştır. Savaş döneminde kapitülasyonları kaldırma cesareti bulmuştur. Bazı islamcı çevreler Atatürk döneminde bütün islami kurumların yok edildiğinden şikayet ederler, ancak bu devrim İT döneminde başlamıştı zaten. Tek eşlilik, kadına boşanma hakkı içeren bir medeni kanun 1917'de Meclis'de önerilmiş, ama oy birliği sağlanamamıştı. Rumi takvimin ayları hicri takvimle eşitlenmişti. Bu dönemde ekonomi gelişmiş, şirket sayısı artmıştır, Balkanların kaybedilmesine rağmen. Türkler kapitalist devrimlerini 2. meşrutiyet ile başlatmış, toprak reformu ile tamamlamıştır. İT siyasal alanda kıskanç ve baskıcı olsa da, toplumsal alanda daha özgür bir toplum oluşmuştur.
Kaybedilen topraklarda bütün suç İT yönetiminin değildir tabii. Bunda İT kadar devletin kaderi de neden olmuştur. O topraklar zaten kaybedilmeye mahkumdu. Çok etnikli Balkanlar'da Osmanlı hakimiyetinin ebediyen sürmesi biraz polyanacılık olur, o toprakların gideceği 93 Harbinden beri belliydi. Ama Paşaların romantik ve gerçekdışı hayalleri işleri Cihan Harbinde daha da kötüye götürdüğü de üzücüdür.
İttihatçıları ve 2. meşrutiyeti bir çok kişi kötü anar. Ancak 2. meşrutiyet dönemi ve tabii ki de İT'nin faaliyetleri sayesinde Atatürk devrimlerinin ön hazırlığı yapılmıştır. Gerek ekonomik, gerek sosyal, gerekse de siyasi alanda. İstibdat dönemine göre daha fazla fabrika, şirket açılmıştır. Savaş döneminde kapitülasyonları kaldırma cesareti bulmuştur. Bazı islamcı çevreler Atatürk döneminde bütün islami kurumların yok edildiğinden şikayet ederler, ancak bu devrim İT döneminde başlamıştı zaten. Tek eşlilik, kadına boşanma hakkı içeren bir medeni kanun 1917'de Meclis'de önerilmiş, ama oy birliği sağlanamamıştı. Rumi takvimin ayları hicri takvimle eşitlenmişti. Bu dönemde ekonomi gelişmiş, şirket sayısı artmıştır, Balkanların kaybedilmesine rağmen. Türkler kapitalist devrimlerini 2. meşrutiyet ile başlatmış, toprak reformu ile tamamlamıştır. İT siyasal alanda kıskanç ve baskıcı olsa da, toplumsal alanda daha özgür bir toplum oluşmuştur.
Kaybedilen topraklarda bütün suç İT yönetiminin değildir tabii. Bunda İT kadar devletin kaderi de neden olmuştur. O topraklar zaten kaybedilmeye mahkumdu. Çok etnikli Balkanlar'da Osmanlı hakimiyetinin ebediyen sürmesi biraz polyanacılık olur, o toprakların gideceği 93 Harbinden beri belliydi. Ama Paşaların romantik ve gerçekdışı hayalleri işleri Cihan Harbinde daha da kötüye götürdüğü de üzücüdür.