Hikaye: Dünya'nın İlk Süper Gücü 2. BÖLÜM GELDİ!
#6
Paulinus



Roma’nın yakınlarında küçük bir köyde yaşayan, bütün gün çalışmasının karşılığında evine sadece bir somon ekmek ve biraz et suyu götürebilen Paulinus Roma’ya sığınan kaçaklardan biri. Önceki hayatından geriye sadece vücudundaki izler kalan bu genç geçmişe dair asla söz etmeyen sadece işini yapan bir demirci çırağı. Demir ustası eski asker Silvanus bu gence evine sadece bir somon ekmek ve et suyu götürebilme lütfunu verdi. Paulinus, civardaki işsizleri de düşünecek olursak daha ordusunu kurmamış yeni şehir devleti Roma’da gayet güzel bir maaş alıyor. Her geçen gün daha da ileriye giden ailesi ve geçmişi hakkında konuşmayan bu çalışkan gencin hayat hikayesini kısa zaman içerisinde herkes merak etmeye başladı. Ustası yeni malzemeler almak için köyden uzaklaştığı sırada üstü temiz sayılacak kadar az kirlenmiş, yolda yürürken çamura veya hayvan pisliğine neredeyse hiç basmamış fakat yaşamdan ahlak dersini asla alamamış kel sıska ama sürekli gülen bir adam gelir. Adam dükkandaki en güzel kılıca gözünü diker ve fiyatını sorar. Bu kılıç aslında bu demir ocağında dökülmemiştir. En az Paulinus kadar geçmişini saklayan Silvanus’un kılıcıdır. Kabzası diyarın en güzel boğasının boynuzlarından yapılmıştır. Demiri o kadar sıcak ateşte dövülmüştür ki sanki demir ve ateş tanrısı Vulcan tarafından yapılmışçasına sağlam ve keskindir. Paulinus kılıcın satılık olmadığını sergilenmek amacıyla ustası tarafından  dükkana asıldığını ifade etse de bu ahlaksız yabancı amacına ulaşmıştır. Yabancının isteği Paulinus ile dalga geçmektir kılıcı almak istemesi bahanedir. Yabancı dükkanda sergilenen herşeyin satılık olduğunu bunun da elbet fiyatının olacağını söyler. Paulinus mütevazi bir şekilde tekrar satılık olmadığını açıklar. Yabancı ahlaksız sözlerini bıçak saplarcasına Paulinus’a savurur. Yabancı “ Kibar olmaya çalışma sakın! Geçmişindeki pisliklerinin kibar olarak ve pis bir işte çalışarak bedelini ödeyemezsin kahrolası köylü! Geçmişte naptın ha söylesene? Söyle de bilelim. Şehir devletlerinin herhangi birinden atılmak için hırsızlık mı yaptın? Cinayet mi işledin? Yoksa sende o pislikler gibi tanrılara inanmadığın için mi atıldın? Söylesene niye susuyorsun köylü! Doğru değil mi? İnançsız bir köpeksin sen?”. Evet doğruydu heykeli yapılan tapınakları inşa edilen hiçbir tanrıya tapmamayı tercih etmişti. Hiçbir tanrı o zor dönemlerinde yanında olmamıştı. Eğer tanrılar varsa hepsine kızgındı bu genç. İnanmadığı için yapılan sözlü ve uygulamalı cezaların hepsini sanki tekrar yaşıyordu o an. Çok sinirliydi ve birşeyler yapmalıydı.

WhatsApp_Image_2019-04-30_at_12.07.47.jpeg

Hemen kılıcı kaptı ve karşısındakine gardını alması için bir süre tanıdı. Karşısındaki her ne kadar ahlaksız da olsa iyi eğitimli bir askerdi. Vatana ihanetten yargılanmış ve hapse atılmıştı. Ertesi gün idam edilecekken hapisten kaçmış ve Roma’ya doğru koşmuştu. Kılıcını çekti ve Paulinus’u yenebileceğinden o kadar emindi ki seni tavuk gibi doğrayacağım tamirci çırağı dedi ve ilk darbesini savurdu. İsabetli bir darbe Paulinus’un vücudunda yeni bir yara açtı. Sadece birkaç kez kılıç kullanmıştı fakat o da tahta kılıçtı babası asker olsun isterken o gücünü demir dövmeye vermişti. Yabancı bacaklarına ve kollarına birkaç kesik açtıktan sonra bitirici bir darbe için gücünü topluyordu. Birşeyler yapmalıydı aptalca bir kararı onu ölüme götürecekti. Birden gür sesiyle tüm köyü “Vulcan” diye bağırarak inletti. Birden ahlaksız yabancı bağırmaya başladı. Evet o da bağırıyordu fakat o “Yanıyorum kurtarın benii!” diyerek bağırıyordu. O gün ahlaksız genç yanarak kül oldu. Paulinus ise mütevazı hayatına devam etme kararı verdi. Günü arkasında bırakıp gece evine yatmaya gitti. Bu gece biraz geç gitmişti çünkü dükkanı toplaması uzun sürdü. Rüyasında ilk defa sanki bilinci yerindeymiş gibiydi. Vulcan rüyasında gözükmüş ve bir kılıç sunmuştu bu gence. Bu gencin mütevazılığı kadar sadeydi kılıç. Birden kendini Tanrı Vulcan ile talim yaparken buldu rüyasında. Sabah işe gitmeden talimlere devam ediyor gün geçtikçe hem demircilikte hem de kılıç kullanmakta ustalaşıyordu. Kim bilir belki bir gün bu genç ileride bir Roma askeri ve hatta komutanı olacaktı. O gün gelir miydi bilinmez ama bu genç rüyalarında ve gerçek hayatta talim yapmayı asla bırakmadı. Tek bir yemin etti Tanrısı Vulcan için yaşayacak ve tanrısına kavuştuğu bu şehir için Roma için ölecekti.
[+] 2 üye Gurt nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
 


Bu Konudaki Yorumlar
Dünya'nın İlk Süper Gücü - Yazar: Gurt - 28-04-2019, 12:54
Dünya'nın İlk Süper Gücü - Yazar: Gurt - 29-04-2019, 20:33
Dünya'nın İlk Süper Gücü - Yazar: Gurt - 30-04-2019, 12:14
Dünya'nın İlk Süper Gücü - Yazar: Gurt - 13-05-2019, 12:42



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.