27-06-2019, 12:37
Her mazluma koruma sağlayan Şah, Cenevizlileri de yalnız bırakamazdı. Fakat bu dostane ilişkileri bir vesile olarak görmekteydi. Şah İsmail bu yüzden islam dünyasının hakimi olmak ve İslam'ı yaymak üzere koruması altındaki tüm ehl-i kitaptan olan devletlerin krallarına, düklerine elçiler göndererek onları islama davet etti. Peygamberin yolundan giden Şah, onun gibi İslam'a davet yapmanın en doğrusu olacağını düşünüyordu.
Bismillahirrahmanirrahim
Pers İmparatoru ve İslam dünyasının mutlak hakimi Şah İsmail'den Venedik, Ceneviz ve Gürcistan efendilerine:
Hidayete uyanlara selâm olsun. İslam'ı kabul et ki kurtuluşa eresin ve Allah da ecrini iki kat versin. Eğer kabul etmezsen sorumluluğun altındaki insanların günahını sen çekersin. “Ey Ehl-i Kitap! Sizin ve bizim aramızda müşterek olan söze gelin: Sadece Allah'a kulluk edelim ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah'ı bırakıp da birimiz diğerini rab edinmesin. Eğer yüz çevirirlerse `şahid olun biz Müslümanız' deyiniz." (Âl-i İmrân 3/64)
Bismillahirrahmanirrahim
Pers İmparatoru ve İslam dünyasının mutlak hakimi Şah İsmail'den Venedik, Ceneviz ve Gürcistan efendilerine:
Hidayete uyanlara selâm olsun. İslam'ı kabul et ki kurtuluşa eresin ve Allah da ecrini iki kat versin. Eğer kabul etmezsen sorumluluğun altındaki insanların günahını sen çekersin. “Ey Ehl-i Kitap! Sizin ve bizim aramızda müşterek olan söze gelin: Sadece Allah'a kulluk edelim ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah'ı bırakıp da birimiz diğerini rab edinmesin. Eğer yüz çevirirlerse `şahid olun biz Müslümanız' deyiniz." (Âl-i İmrân 3/64)