02-08-2020, 16:45
Bizansın ilk saldırısı sonrası yaptığımız cihat ile çıktığımız uzun sefer nihayet sonuca ulaştı. Bizans ordularını önümüze kata kata ilerleyerek Temmuz ayında İstanbul'un devasa surlarının önüne ulaştık. Sultan I. Cemre şehrin kuşatılması ve kuşatmanın yönetilmesi şerefini oğluna bahşetti. İçerden alınan bilgilere göre şehir savunmasında yaklaşık 2000 kişi ve savunmanın başında Bizans imparatoru Alexius vardı. Sultan ve oğlunun emrindeki adamlar şehri tamamen kuşatarak kuşatma araçları inşaatına başladı. Şehre yapılan ilk saldırılar sonuç vermemekle birlikte orduya ağır kayıp verdirmekteydi. Prens Mustafa emrindeki subaylarla yaptığı görüşme de büyük çaplı ve kesin sonuç verecek bir saldırı yapılması planlandı. Saldırıyı bizzat kendi yöneteceğini belirtti. Son hazırlıklar tamamlandıktan sonra bir gece emir verildi. Geniş çaplı saldırı başlamıştı. Yapılan bir çok saldırı sonrası Prens Mustafa'nın bizzat bulunduğu surlar düşmüş ve Türk bayrağı çekilmişti. Şehir kapıları açılarak askerler akın akın şehre giriş yaptı. Saatlerce süren sokak çatışmalarının ardından aynı günün öğlen saatlerinde İstanbul Müslümanların eline geçmişti.
Herkesin ortak olarak söylediği bir şey varsa o da Bizanslı'ların şehirlerini sonuna kadar savunmasıydı. Bizzat Bizans imparatoru surlarda savaşarak can vermiştir. Umutsuzluğu fark eden imparatora teslim olması gönderilen bir elçiye söylediği sözler şöyle kayda geçirilmiştir:
Sultan I. Cemre bu sözleri imparatorun vasiyeti olarak görüp yerine getirmiştir.
İstanbul'un incisi Ayasofya derhal müslümanlaştırılarak cami haline getirildi. Müslüman liderlere özellikle uzak İberya topraklarındaki Endülüs sultanının ruhani desteklerinden ve Mısır sultanın askeri desteğinden dolayı Ayasofya caminde namaz kılarak İstanbul'un fethinin kutlanması için davet ediyoruz.
İstanbul alınsa da hala Bizans kalıntıları devam etmekteydi. İnsanlar bir kutlama havasına girse de Sultan I. Cemre Bizans tehtidinin bitmediğinden sebep huzur bulamamıştı. Bu yüzden kalan bizans şehirlerine akıncılar gönderdi.
Bu arada Ege açıklarında Bizans kuşatmasını kırmak için gelen Venedik askerleri ile diplomatik görüşmeler yaparak bir ateşkes ilan edildi ve gelecekte yapılacak anlaşmalar için ortam hazırlandı.
Herkesin ortak olarak söylediği bir şey varsa o da Bizanslı'ların şehirlerini sonuna kadar savunmasıydı. Bizzat Bizans imparatoru surlarda savaşarak can vermiştir. Umutsuzluğu fark eden imparatora teslim olması gönderilen bir elçiye söylediği sözler şöyle kayda geçirilmiştir:
Sultan I. Cemre bu sözleri imparatorun vasiyeti olarak görüp yerine getirmiştir.
İstanbul'un incisi Ayasofya derhal müslümanlaştırılarak cami haline getirildi. Müslüman liderlere özellikle uzak İberya topraklarındaki Endülüs sultanının ruhani desteklerinden ve Mısır sultanın askeri desteğinden dolayı Ayasofya caminde namaz kılarak İstanbul'un fethinin kutlanması için davet ediyoruz.
İstanbul alınsa da hala Bizans kalıntıları devam etmekteydi. İnsanlar bir kutlama havasına girse de Sultan I. Cemre Bizans tehtidinin bitmediğinden sebep huzur bulamamıştı. Bu yüzden kalan bizans şehirlerine akıncılar gönderdi.
Bu arada Ege açıklarında Bizans kuşatmasını kırmak için gelen Venedik askerleri ile diplomatik görüşmeler yaparak bir ateşkes ilan edildi ve gelecekte yapılacak anlaşmalar için ortam hazırlandı.