Doğu Avrupa'nın koruyucuları Bizanslıların mağlubiyetini üzüntüyle öğrendik. Bunca yıl süren iç çekişmeler, Avrupa'nın dikkatini Müslümanlara verememesine yol açtı. İlk haçlı seferinin getirdiği yıkım ve öfke hala tazeliğini korumakta. Müttefik ve dost bildiğimiz ülkeler bu yorgun süreci sonlandırma gayretindeler. Biz de aynı anlayış içerisinde tüm bu sorunların kaynağının çözülmesi için harekete geçtik.
Avrupa'yı doğudan ve güneyden tehdit eden Müslümanlara karşı tavrımızı daha sert koymak durumundayız. Venediklilerin Türklerle antlaşma yapmasını bir zorunluluk olarak değerlendiriyoruz. Sicilya ve Polonya Devletlerine ise doğudan gelen tehdite karşı harekete geçmelerini tavsiye ediyoruz. Biz, Doğu sorununa çok uzak olduğumuzdan dolayı güçlerimizi İberya sınırına kaydırmaya başladık. Müttefikimiz İspanya'nın durumunun kötüleştiğini düşünüyoruz. İspanya Kralı ile müzakere ettik, haklı olarak onurlu bir şekilde ülkesini savunacağını söyledi. Gerçek bir Kral olmak elbet bunu gerektirir. Ancak, gidişatın kötüleştiği gerçeği Fransa Krallığı'nı mecburen tedbir almaya sevk etmiştir. İlerleyen süreçte Müslümanlara karşı atılacak olan adımlar, bizler için ibadet sayılır. Aynı anlayışı tüm Hristiyan Devletlerin benimsemesini temenni ediyoruz.