13-05-2021, 10:16
(Son Düzenleme: 15-05-2021, 18:55, Düzenleyen: Ahmetmuhtarpaşa.)
Arkadaşlar giriş olarak düşünebileceğimiz ilk kısımdan ayrı olarak daha detaylı bir şekilde devam etmek niyetindeyim.
-Osmanlı ile oynarken tercih edilesi zorluk-
Oyunun kampanya ve savaş zorluk seviyeleri için en makul ve eğlenceli seviye "zor" seviyesi. Neden "en zor" değil de "zor" derseniz eğer, benim için iki sebebi var:
-Birincisi zorluk seviyesinin artırılmasında mantığa ters olarak, sizin kurnazca birtakım faaliyetlerinize karşı yeterince kurnazca davranamamasını sizden çok daha düşük maliyetle her şeyi yapabilmesine rağmen bir günü diğerini tutmayan diplomatik faaliyetler ile telafi etmeye çalışarak diplomasiyi anlamsız hale sokması. Bütün ordularını bozguna uğratsanız bile asgari yenilgi şartlarını(arazi terki, askeri geçiş hakkı, savaş tazminatı veya teknoloji transferi gibi) kabul etmeyerek sizi rakibinizi ortadan kaldırmaya zorlaması da cabası.
-İkinci sebep ise adeta olağanüstü seferberlik halinin oyun boyunca devam ettirilmesiyle yenilgisiz kahraman olmanızı beklemesi. Bütün bunların dışında, bütün devletler bizim rakiplerimiz ile olan savaşlarımızın sonucunu beklercesine sınırlara ordular yığıp beklemeye koyulması(bu Fransa olduğumuz takdirde mantıklı olabilir), veya garnizon kuvvetleriyle savunulan şehrin tam tekmil ordularla düşürülememesi gibi abesliklere şahit olunmuyor da değil.
Rusya ile beraber mi, Rusya'ya rağmen mi hareket edelim? Ne dersin?
Savaşalım, savaşalım ama şu askere bir nizam verip layıkıyla bunu yapalım diyorsak, Rusya ile ittifak kurmamız artık bir zorunluluk. Ancak bunu yaparken diğer müttefik adayları olarak önümüze çıkan iki seçenekten(Avusturya-Prusya) hangisini tercih edeceksek, anlaşmada ona sınırı olan bölgeleri seçmeliyiz. Bu aşamada Rusya ile ittifakı geçici olarak düşünüyorsanız, Avusturya' nın Rusya ile savaşının çoğunlukla Galiçya ile sınırlı kalması yüzünden Prusya tercih edilesidir. Yaş ve Kırım üzerinde bir hak iddia etmek gibi niyetim yok, Fransa'ya karşı savaşmalıyım denilirse; askeri geçişi içeren ittifak görüşmelerine Avusturya ile başlayabilirsiniz. Hayır, hayır ben Ruslara güveniyorum derseniz Yaş ve Kırım'ı karşılıklı terk ile ittifak akdedebilirsiniz.
Gelelim diplomasideki inceliklere:
a-Osmanlı ile oynarken Napolyon'un hedeflerinin sırasıyla Viyana, Berlin, Varşova, Moskova olduğunu bilerek hamlelerimizi yapmalıyız. Ek olarak savaşların yükünü çekecek Avusturya ile ilişkilerimizde hassas davranmamız önemli. Eğer Avusturya ile Fransa arasındaki dengede Avusturya'yı gerekenden çok yıpratırsak Fransa'nın ardı arkası kesilmez ordularıyla yüz yüze gelebiliriz. Onun için Avusturya'nın genişleme alanına yayılma hızını keseyim derken baltalamamaya dikkat etmeliyiz.
b-İlk olarak yönetim şeklinde değişiklik yapılmak istenirse bu ertelenmeli. Çünkü ilk 30 turda birden çok düşman ile savaşmak bizi hayli yıpratacak ve kalkınmamızı baltalayacaktır.
c-Yapılacak antlaşma görüşmelerinin kısa olabilmesi için devletlerin tarihi hedef olarak elde etmek istedikleri bölgeleri bilmeliyiz. Böylelikle rahatça anlaşabiliriz..(Örneğin, Rusya'nınki Yaş, Galiçya, Finlandiya, Varşova ve Könisberg; Prusya'nınki Alman prensliklerinin toprakları olan Hessen, Oldenburg, Saksonya, Meklenburg gibi)
ç-Savaşıp/savaşmama ve Rusya ile/Rusya'ya rağmen seçeneklerinden birinde karar kıldıktan sonra buna göre çeşitli ihtilafın olduğu ve oluşacağı meseleler çıkarmalıyız. Örnek olarak Rusya'nın tarihi hedef olarak gördüğü Finlandiya'yı almak için İsveç'le savaşmaya veya Kırım'ı himayemize aldığımızda Kırım'ı almaya hevesli olduğunu bilirsek savaş bahanemiz hazır olur. Böylece diplomatik saygınlığımızdan taviz vermeyiz.
d-Majör devletlerden birini tasfiye etmek veya bize mahkum ederek yaşatmak istiyorsak, başkenti yağmalayarak halkı isyana teşvik ederek veya başkentteki orduları bozarak cumhuriyet ilanına yardımcı olup diğer devletlerin ona hasmane bir tutum takınmasını sağlayabiliriz.
e-Minör devletler himayenize girdiğinde isyan etmezlerken majör devletler fırsatını bulunca tez elden isyan ediyor, bilginize.
f-Herhangi bir teknolojiyi sattığınız fiyatı düşürmeden diğer ülkelere satamıyoruz. Başlangıç düzeyindeki teknolojileri sırasıyla 1000,900,750 ... 150 altına kadar fiyat düşürerek bütün devletlere bu teknojileri satabiliriz.
g-Gelişmeye çabaladığımız devirde, Minör devletlere ücretsiz veya cüzi ücretlerle teknoloji transferi yaparak olabildiğince diğer devletleri uğraştırması için desteklemeliyiz.(Örnek "Beylik Muskeeters" yetiştirebilene kadar; Bavarya, Vütenberg, İsviçre, İtalya K. desteklenerek Avusturya'nın üzerimize gelmesi geciktirilebilir.)
ğ-Diplomatik görüşmeler çıkmaza girdiğinde(mesela inşaatının bitmesine bir tur kalmış büyük fabrikanız olan Bükreş tehdit altındaysa, onu iptal edip yeniden inşa için 10 tur beklemektense, taksitle uçuk rakamlar teklif ederek barışı sağlayıp düşman birliklerini topraklarınızın dışına çıkartıp, savaş ilan ederek borç taahhüdünüzü yerine getirmeyebilirsiniz)veya (Örneğin, Sicilya'yı fethetmek niyetindesiniz Koalisyon güçleri yanında yer alırlar mı diye tereddüt ediyorsanız aynı şekilde taksitle uçuk bir rakam teklif edip onu müttefiksiz bıraktıktan sonra savaş ilan ederseniz, hem para ödemezsiniz hem de müttefikleriyle yüz göz olmadan rahatça ele geçirebilirsiniz) taksitli uçak rakam teklif edip, ardından savaş ilan edebilirsiniz. Bir tehdidi daha az zararlı bir başka tehditle bertaraf etmek de diyebiliriz, buna.
-Osmanlı ile oynarken tercih edilesi zorluk-
Oyunun kampanya ve savaş zorluk seviyeleri için en makul ve eğlenceli seviye "zor" seviyesi. Neden "en zor" değil de "zor" derseniz eğer, benim için iki sebebi var:
-Birincisi zorluk seviyesinin artırılmasında mantığa ters olarak, sizin kurnazca birtakım faaliyetlerinize karşı yeterince kurnazca davranamamasını sizden çok daha düşük maliyetle her şeyi yapabilmesine rağmen bir günü diğerini tutmayan diplomatik faaliyetler ile telafi etmeye çalışarak diplomasiyi anlamsız hale sokması. Bütün ordularını bozguna uğratsanız bile asgari yenilgi şartlarını(arazi terki, askeri geçiş hakkı, savaş tazminatı veya teknoloji transferi gibi) kabul etmeyerek sizi rakibinizi ortadan kaldırmaya zorlaması da cabası.
-İkinci sebep ise adeta olağanüstü seferberlik halinin oyun boyunca devam ettirilmesiyle yenilgisiz kahraman olmanızı beklemesi. Bütün bunların dışında, bütün devletler bizim rakiplerimiz ile olan savaşlarımızın sonucunu beklercesine sınırlara ordular yığıp beklemeye koyulması(bu Fransa olduğumuz takdirde mantıklı olabilir), veya garnizon kuvvetleriyle savunulan şehrin tam tekmil ordularla düşürülememesi gibi abesliklere şahit olunmuyor da değil.
Rusya ile beraber mi, Rusya'ya rağmen mi hareket edelim? Ne dersin?
Savaşalım, savaşalım ama şu askere bir nizam verip layıkıyla bunu yapalım diyorsak, Rusya ile ittifak kurmamız artık bir zorunluluk. Ancak bunu yaparken diğer müttefik adayları olarak önümüze çıkan iki seçenekten(Avusturya-Prusya) hangisini tercih edeceksek, anlaşmada ona sınırı olan bölgeleri seçmeliyiz. Bu aşamada Rusya ile ittifakı geçici olarak düşünüyorsanız, Avusturya' nın Rusya ile savaşının çoğunlukla Galiçya ile sınırlı kalması yüzünden Prusya tercih edilesidir. Yaş ve Kırım üzerinde bir hak iddia etmek gibi niyetim yok, Fransa'ya karşı savaşmalıyım denilirse; askeri geçişi içeren ittifak görüşmelerine Avusturya ile başlayabilirsiniz. Hayır, hayır ben Ruslara güveniyorum derseniz Yaş ve Kırım'ı karşılıklı terk ile ittifak akdedebilirsiniz.
Gelelim diplomasideki inceliklere:
a-Osmanlı ile oynarken Napolyon'un hedeflerinin sırasıyla Viyana, Berlin, Varşova, Moskova olduğunu bilerek hamlelerimizi yapmalıyız. Ek olarak savaşların yükünü çekecek Avusturya ile ilişkilerimizde hassas davranmamız önemli. Eğer Avusturya ile Fransa arasındaki dengede Avusturya'yı gerekenden çok yıpratırsak Fransa'nın ardı arkası kesilmez ordularıyla yüz yüze gelebiliriz. Onun için Avusturya'nın genişleme alanına yayılma hızını keseyim derken baltalamamaya dikkat etmeliyiz.
b-İlk olarak yönetim şeklinde değişiklik yapılmak istenirse bu ertelenmeli. Çünkü ilk 30 turda birden çok düşman ile savaşmak bizi hayli yıpratacak ve kalkınmamızı baltalayacaktır.
c-Yapılacak antlaşma görüşmelerinin kısa olabilmesi için devletlerin tarihi hedef olarak elde etmek istedikleri bölgeleri bilmeliyiz. Böylelikle rahatça anlaşabiliriz..(Örneğin, Rusya'nınki Yaş, Galiçya, Finlandiya, Varşova ve Könisberg; Prusya'nınki Alman prensliklerinin toprakları olan Hessen, Oldenburg, Saksonya, Meklenburg gibi)
ç-Savaşıp/savaşmama ve Rusya ile/Rusya'ya rağmen seçeneklerinden birinde karar kıldıktan sonra buna göre çeşitli ihtilafın olduğu ve oluşacağı meseleler çıkarmalıyız. Örnek olarak Rusya'nın tarihi hedef olarak gördüğü Finlandiya'yı almak için İsveç'le savaşmaya veya Kırım'ı himayemize aldığımızda Kırım'ı almaya hevesli olduğunu bilirsek savaş bahanemiz hazır olur. Böylece diplomatik saygınlığımızdan taviz vermeyiz.
d-Majör devletlerden birini tasfiye etmek veya bize mahkum ederek yaşatmak istiyorsak, başkenti yağmalayarak halkı isyana teşvik ederek veya başkentteki orduları bozarak cumhuriyet ilanına yardımcı olup diğer devletlerin ona hasmane bir tutum takınmasını sağlayabiliriz.
e-Minör devletler himayenize girdiğinde isyan etmezlerken majör devletler fırsatını bulunca tez elden isyan ediyor, bilginize.
f-Herhangi bir teknolojiyi sattığınız fiyatı düşürmeden diğer ülkelere satamıyoruz. Başlangıç düzeyindeki teknolojileri sırasıyla 1000,900,750 ... 150 altına kadar fiyat düşürerek bütün devletlere bu teknojileri satabiliriz.
g-Gelişmeye çabaladığımız devirde, Minör devletlere ücretsiz veya cüzi ücretlerle teknoloji transferi yaparak olabildiğince diğer devletleri uğraştırması için desteklemeliyiz.(Örnek "Beylik Muskeeters" yetiştirebilene kadar; Bavarya, Vütenberg, İsviçre, İtalya K. desteklenerek Avusturya'nın üzerimize gelmesi geciktirilebilir.)
ğ-Diplomatik görüşmeler çıkmaza girdiğinde(mesela inşaatının bitmesine bir tur kalmış büyük fabrikanız olan Bükreş tehdit altındaysa, onu iptal edip yeniden inşa için 10 tur beklemektense, taksitle uçuk rakamlar teklif ederek barışı sağlayıp düşman birliklerini topraklarınızın dışına çıkartıp, savaş ilan ederek borç taahhüdünüzü yerine getirmeyebilirsiniz)veya (Örneğin, Sicilya'yı fethetmek niyetindesiniz Koalisyon güçleri yanında yer alırlar mı diye tereddüt ediyorsanız aynı şekilde taksitle uçuk bir rakam teklif edip onu müttefiksiz bıraktıktan sonra savaş ilan ederseniz, hem para ödemezsiniz hem de müttefikleriyle yüz göz olmadan rahatça ele geçirebilirsiniz) taksitli uçak rakam teklif edip, ardından savaş ilan edebilirsiniz. Bir tehdidi daha az zararlı bir başka tehditle bertaraf etmek de diyebiliriz, buna.