[majester]

Ülkemizin gelişmesi için bir yığın üniversite inşa ederek serüvenimize başladık. Afyon ticaretini yasaklayan Çine karşı durduk ve diplomatik hamlelerimizin sonunda bir damla kan dökmeden Pekin’de kontrolü sağladık. Pekin ipek, çay ve tahıl üretimimiz için enayi insan gücünü sağlayacak yer olacağı için çok önemliydi.

Geçen yıllar içerisinde Makran ve Kalat bölgesine hakim olarak afyon ticaretindeki payımızı artırmayı planladık ancak beklenmedik bir şekilde Osmanlı Devleti karşımıza geldi. Halihazırda Mısır savaşında yorgun düşmüş olan Osmanlı yenildi ve Trablusgarp, Makran ve Kalat ele geçirildi. Irak ise özgür bırakıldı.

Özgür bırakılmış Irak’ın bağımsızlığı bizim korumamız altındaydı ancak Ruslar Irak’a saldırdı. Bunun sonucunda Fransa-Britanya ittifakımıza karşılık Avusturya-Rusya ittifakı gelmişti. Uzun süren savaş tabii ki de bizim zaferimizle sonuçlandı ve Ruslar büyük bir bozgun aldı.

Savaş sonrasında üstünlüğü ele geçirdiğimiz için bundan sonraki büyümelerimiz çok daha kolay olacaktı. Endonezya bölgesindeki küçük yönetimleri ve Hollanda’ya bağlı Doğu Hint adalarını da ele geçirdikten sonra iyi bir konumdaydık.

Ayrıca üniversite yatırımlarımız da meyvesini vermiş, dünyanın teknoloji harikası olmuştuk. Ordumuz daha donanımlı, fabrikalarımız daha karlı, halkımız daha mutluydu ancak gayrisafi hasılada beklenen gelişme görülmedi. Britanya İmparatorluğu olarak gelecekteki hedefimiz bu sorunu ortadan kaldırmak olacaktı.