23-04-2017, 13:58
Belki her insanın içinde bir kahraman özlemi, bir kahraman olma çabası vardır. Şu dünyada hâline, gününe râzı olan çok az kimse var. Olmaması daha iyi ya. Ben, bu kahramanlık çabasına, kahraman özlemine hiçbir şey demiyorum. Biraz da hoşuma gidiyor.
Şu kahramanlığı da epeyce yemişler. Bu kahramanların içinde belki de en hoşu Don Kişot. Bana kalırsa dünyadaki geçmiş kahramanların en işe yaramış, en gerçeği, en insanı da Don Kişot. Don Kişot olmasaydı, kahraman sayılan insanları biz daha çok tanrılaştıracaktık. Bana bir kahramandan söz açtılar mı, hemencecik Don Kişot geliyor gözümün önüne. Ona saygıyla, sevgiyle bakıyorum. O ne güzel adam, candan adam, gözünü daldan budaktan sakınmaz, alçakgönüllü adam! Ben Don Kişot'u çok seviyorum. İnsanlığımızın şişirilmiş bu yönünü çok seviyorum.
...
Gelin görün ki bizim memleket ağzına kadar kahramanlarla dolu. Bir kahraman bolluğu ki, olmaya gitsin. Ne yana baksan bir kahraman... Her gün yüzlerce, binlerce kahraman türüyor. Nereden çıkıyor bu kahramanlar, nasıl çıkıyorlar, akıl almaz. Dünya sosyologlarının yerinde olsam, gelir Türkiye'ye bu kahramanlık hastalığını iyice araştırırım. Bu kahramanlar da çağımıza uygun kahramanlar mı, ne gezer. Eski çağların tanrı kahramanlarına mı benzerler, ne gezeeer! Bu, yepyeni, apayrı bir kahraman türüdür.
...
Herkes herkes kahraman. Daha çıkacağından başka... Dedim ya, ben sosyologların, psikologların yerinde olsam hemen Türkiye'ye koşar, sonucu müthiş gerçeklere ışık tutacak araştırmalara başlardım...
Haa... Az daha unutuyordum, Yassıada'da Anayasayı çiğnemekten, ihtilastan, örtülü ödenekten, yolsuzlukdan mahkûm edilmişler, daha bin türlü kirli işlere girip çıkmışlar, yavaş yavaş kahraman oluyorlar.
28.01.1962
Yaşar Kemâl
Ağacın Çürüğü