31-08-2017, 19:08
MÜDAFAA
Dinleyerek okursanız daha güzel olur diye düşünüyorum.
Mustafa Kemal Paşa'nın yaklaşık iki ay önce uygulanmasını istediği silahlanma odağı, başarıyla tamamlandı ve bir askeri fabrikanın açılımı sağlandı.
Açılan bu fabrika, ülkemizin genelde bulunan 5. askeri fabrika olmuştu. Bu fabrika elbetteki belirli bir süreliğine tüfek açığını giderebilmek için tüfek üretecekti.
Paşa, ulusumuzun askeri endüstriye verildiği kadar sivil endüstriye de önem verilmesini istemişti. Bunun için iki aylık bir kalkınma planı hazırlandı.
Planın toplam 2 adet fabrikayı ülkemize kazandırması bekleniyordu.
Bu kalkınma planının arkasından 2 gün sonra üniversitelerimizin ortak bir çalışma ile yürüttüğü, temel makine araçlarının askeri teknolojiye kazandırılması projesi başarıyla hayata geçti ve rapor paşanın önüne sunuldu.
Paşa, bu habere çok sevindi.
Paşa, ülkenin her yerinin gelişmesini istemekteydi. Tek bir şehrin, dünyanın en iyi şehri olmasındansa, bütün şehirlerin ortalama bir düzeyde olmasını istiyordu.
Bunun için de endüstri ile alakalı birkaç kanunun yürürlüğe girmesi için imzasını attı. Bu kanun fabrikaların birbirine çok yakın kurulmasını yasaklamaktaydı.
Ayrıca bu plan, ikinci bir savaşa girilmesi durumunda, hava gücü yetersiz kalsa bile düşman bombacılarına hem zaman hem de daha çok yakıt kaybettirecekti.
22 Mayıs 1936, Türkiye Cumhuriyeti için çok şey ifade ediyordu. Bu gelişmelerin yanısıra destek ekipmanlarının araştırmasına başlandı.
Ordumuzda kullanılmak üzere daha fazla doktrinin araştırılması için, 4 Haziran'da ordu teorisyeni olarak Mehmet Günaltay atanıyor.
Paşa'nın uzun zaman önce verdiği inşaat teşvikleri, ülkemizde daha iyi düzeyde inşaat yapılabilmesini ve daha üst düzey materyaller ile inşaat yapılabilmesini mümkün kılıyor.
Ordumuza destek silahlarını kazandırmak için bir grup subay, Fransız Ordusunda yaklaşık olarak 5 aylık bir göreve gidiyor.
Başarısızlık! Paşaya sunulan raporda iki aylık kalkınma planının 2 sivil fabrikayı ülkemize kazandırması bekleniyordu. Fakat sayı sadece 1 ile kaldı.
Paşa, bu başarısızlığı telafi etmek için planın 4 aya uzatılmasını istiyor. Böylece plan 4 aya uzuyor.
Paşa, 29 Temmuz'da Sovyetler Birliği ile ilişkilerin ilerlemesi ve Türk Ordusu'nun envanterine top girebilmesi için bir ticaret antlaşmasına gidilmesini önerir. Bakanlar onaylayarak bir ticaret antlaşmasına gider.
Ticaret antlaşması gereği, Türkiye'de bulunan bir fabrika, Kafkasyadaki sovyet ordularına yiyecek verecek, Sovyetler'de bir miktar Tungsten madenini Türkiye'ye verecekti.
Antlaşmadan elde edilen Tungsten, ülkeye ulaştığı anda top yapımında kullanılmaya başlandı.
Ağustos'un ortasında İtalya, Etiyopya'yı tamamen işgal etti. Bu işgalin sona ermesi, İtalyan ordularının serbest kalması anlamına geliyordu. İtalya'nın Türkiye'ye saldırmasından korkuluyordu.
Ağustos'un sonlarına doğru destek ekipmanlarının araştırması tamamlandı.
Aynı zamanda endüstriyel alanda devrim niteliğinde bir araştırmaya başlandı. Makine araçları geliştirilmeye başlandı. Bunun sonucunda askeri endüstride %10'luk bir artış olması bekleniyordu.
Ağustos bitmeden, 6 piyade tümenin yapılandırılmasına başlandı.
Açılan bu fabrika, ülkemizin genelde bulunan 5. askeri fabrika olmuştu. Bu fabrika elbetteki belirli bir süreliğine tüfek açığını giderebilmek için tüfek üretecekti.
Paşa, ulusumuzun askeri endüstriye verildiği kadar sivil endüstriye de önem verilmesini istemişti. Bunun için iki aylık bir kalkınma planı hazırlandı.
Planın toplam 2 adet fabrikayı ülkemize kazandırması bekleniyordu.
Bu kalkınma planının arkasından 2 gün sonra üniversitelerimizin ortak bir çalışma ile yürüttüğü, temel makine araçlarının askeri teknolojiye kazandırılması projesi başarıyla hayata geçti ve rapor paşanın önüne sunuldu.
Paşa, bu habere çok sevindi.
Paşa, ülkenin her yerinin gelişmesini istemekteydi. Tek bir şehrin, dünyanın en iyi şehri olmasındansa, bütün şehirlerin ortalama bir düzeyde olmasını istiyordu.
Bunun için de endüstri ile alakalı birkaç kanunun yürürlüğe girmesi için imzasını attı. Bu kanun fabrikaların birbirine çok yakın kurulmasını yasaklamaktaydı.
Ayrıca bu plan, ikinci bir savaşa girilmesi durumunda, hava gücü yetersiz kalsa bile düşman bombacılarına hem zaman hem de daha çok yakıt kaybettirecekti.
22 Mayıs 1936, Türkiye Cumhuriyeti için çok şey ifade ediyordu. Bu gelişmelerin yanısıra destek ekipmanlarının araştırmasına başlandı.
Ordumuzda kullanılmak üzere daha fazla doktrinin araştırılması için, 4 Haziran'da ordu teorisyeni olarak Mehmet Günaltay atanıyor.
Paşa'nın uzun zaman önce verdiği inşaat teşvikleri, ülkemizde daha iyi düzeyde inşaat yapılabilmesini ve daha üst düzey materyaller ile inşaat yapılabilmesini mümkün kılıyor.
Ordumuza destek silahlarını kazandırmak için bir grup subay, Fransız Ordusunda yaklaşık olarak 5 aylık bir göreve gidiyor.
Başarısızlık! Paşaya sunulan raporda iki aylık kalkınma planının 2 sivil fabrikayı ülkemize kazandırması bekleniyordu. Fakat sayı sadece 1 ile kaldı.
Paşa, bu başarısızlığı telafi etmek için planın 4 aya uzatılmasını istiyor. Böylece plan 4 aya uzuyor.
Paşa, 29 Temmuz'da Sovyetler Birliği ile ilişkilerin ilerlemesi ve Türk Ordusu'nun envanterine top girebilmesi için bir ticaret antlaşmasına gidilmesini önerir. Bakanlar onaylayarak bir ticaret antlaşmasına gider.
Ticaret antlaşması gereği, Türkiye'de bulunan bir fabrika, Kafkasyadaki sovyet ordularına yiyecek verecek, Sovyetler'de bir miktar Tungsten madenini Türkiye'ye verecekti.
Antlaşmadan elde edilen Tungsten, ülkeye ulaştığı anda top yapımında kullanılmaya başlandı.
Ağustos'un ortasında İtalya, Etiyopya'yı tamamen işgal etti. Bu işgalin sona ermesi, İtalyan ordularının serbest kalması anlamına geliyordu. İtalya'nın Türkiye'ye saldırmasından korkuluyordu.
Ağustos'un sonlarına doğru destek ekipmanlarının araştırması tamamlandı.
Aynı zamanda endüstriyel alanda devrim niteliğinde bir araştırmaya başlandı. Makine araçları geliştirilmeye başlandı. Bunun sonucunda askeri endüstride %10'luk bir artış olması bekleniyordu.
Ağustos bitmeden, 6 piyade tümenin yapılandırılmasına başlandı.