29-12-2015, 00:31
(28-12-2015, 23:38)La Valette : @çiftbaşlıkartal
İşte anlatmak istediğim nokta da bu. Anadoludaki köylü işçiliğinin ile Avrupadaki Serf özelliğinin hiç bir farkı yok. Bedrettin bu sisteme(düzene) karşı ayaklanmıştır. İnsanların maldan eşit biçimde yararlanmasını söylemiştir. Sosyalizm dediğim kısım burada başlıyor işte. Kısacası herkesin eşit çalışıp eşit yararlanmasını savunan görüş.
Köylü işçiliği güzel kavram...Bu isyana halkın destek vermesinin tek nedeni Ankara Savaşı ve Fetret Devri'nde yaşanan tahribat ve dini duyguların sömürülmesidir.Yani köylü "faşist devlet bize baqmiiir" diye değildir.Aynı isyanlar Fransız İhtilali'nden sonrada çıktı.Özellikle Sırp isyanları bu temeldedir çünkü AU-Osmanlı savaşları hep bu bölgede cereyan etmiş ve bölge zarar görmüştür.Ayruca işçi kavramı da sanayi devriminden sonra ortaya çıkmıştır.Halk zaten kendisine verilen toprakları işleyip devlete İslam'dan kaynaklanan öşürü verir(ki bu da tımar sahibine verilir oda bir kısmı ile asker yetiştirir bir kısmını kendine alır geri kalanı bölgenin imarında kullanırdı) gerisi kendisine kalırdı.Olayı hep Avrupa örneği ile karıştırıyorsunuz maalesef.Ben ne bizim kaynaklarda ne de Batı kaynaklarında böyle birşey görmedim.Bazı Osmanlı düşmanları Cumhuriyetten sonra bu tip saçmalıkları allayıp aha bunlar özgürlük kahramanları diye piyasaya sürdüler.Aynı şey II. Meşrutiyet içinde geçerlidir.Abdulhamid'e katil diyenler onun döneminde onayladığı 13 idamı sadece bir günde geçerek 100-300 arasında kişiyi dar ağacında sallandırdılar.Ama sorsan şimdiki gençlere Abdulhamid katil ittihatçılar hürriyet kahramanlarıdır.
Ayrıca köylü toprağa bağlı olarak satılmazdı.Hani senin dediğin gibi köylü ile serf anlamında fark yoktu değil vardı.Tımarlı sipahi o toprağın bir nevi belediye başkanı idi ve oranın ekilip biçilmesini sağlamak ve orayı imarla görevli idi.Salt köylüyü ezemezdi.Bu sistem bozulunca böyle şeyler olmaya başlamıştır.Çünkü Osmanlı'da din vardı, hak vardı, adalet vardı.En güzel örneği Ankara Savaşı'ndan sonra Balkanlarda isyan çıkmamasıdır.Hani fark olamsa zaten adamlar kendi milletinin dininden olanların yanına geçerdi Osmanlı'nın tebaası olarak kalmazdı.
Biz Lozan'la sadece bir devleti tasfiye etmedik.Aynı zamanda hayallerimizi de tasfiye ettik...