Bu geliştirici günlüğünde Hindistan'dan bahsedilmiş.
Dan Lind :Herkese merhaba, haftalık Çarşamba günü yerel Hint restoranı yemeğimizden geldikten sonra, ele almak için Hindistan’dan daha iyi bir konu olamazdı!
Hindistan Britanya’nın hakimiyeti altındaki bir kolonidir, bunun anlamı şu ki, şu ana kadar tanıttığımız dominyonların aksine, Hindistan’ın üzerinde daha fazla kısıtlama vardır.Bir oyuncu olarak, bu kısıtlamalardan kurtulmak isteyeceksinizdir.Örneğin, dominyon statüsüne kavuşmazsanız teknoloji paylaşımından tamamen yararlanamayacaksınız.
Bölgesel seçimlerden sonra Hindistan bağımsızlığa giden iki yolla karşı karşıya kalır(tarihsel olarak ikisi de belli bir aşamaya kadar ilerlemiştir, fakat oyuncu hangisinde ilerlemek istediğine karar vermelidir).Bir tarafta Britanya ile işbirliği yaparak özgürlüklerini ve ya dominyon olarak statülerini hizmet ve otonomi sistemi (geçen haftanın günlüğüne bakınız) aracılığı ile kazanabilirler.Bu zamanda Hindistan “Hindistan’ın Çıkışı” ve Gandi’nin özgürlük çağrıları ile, güç kaybetmekten korkup Britanya’ya destek veren prenslikler arasında bölünmüş bir ülkedir.Bu sırada Pakistan’ın bağımsızlığını destekleyebilecek büyük bir Müslüman topluluğu da bulunmaktadır.Ağacın en sağ kısmına bakarsanız Hindistan sayesinde zenginleşen Britanyalı yatırımcıları görebilirsiniz.Bu yatırımcılar size bazı kısa vadeli faydalar sağlayabilir fakat bağımsızlık mücadelenizde sizi geriye götüreceklerdir.
Öte yandan, oyuncular iş birliği olmayan yola, yani “Swaraj” ya da kendi kendini yönetime gidebilir.Bu eylem sizi Subhas Chandra Bose’nin yerine koyarak Hindistan’ın bağımsızlığı için diğer fraksiyonlardan yardım almayı deneme yoluna gönderebilir.Mihver’den de, Komintern’den de destek isteyebilirsiniz.Destek olmadan da ilerlemek mümkündür fakat bu oldukça zordur.Bu destekle (ya da destek olmaksızın) bir iç savaş başlatıp ülkenizi Britanyalı emperyalistlerden kurtarabilirsiniz.Aklınızda bulunmalıdır ki, burada klasik bir “faşist ve ya komünist” yolu yoktur.Alacağınız destek bu yolu belirlemektedir.Bana göre Bose kendine fayda sağlamakla daha çok ilgiliydi ve ideolojiye önem vermektense kendine destek verecek olan tarafa yönelirdi(tarihte ilk olarak Sovyetler’den destek istemiştir fakat reddedilmiştir).Bu, barışçıl yollarla komünist olamayacağınız anlamına gelmez fakat komünist olmak için normal mekanikleri kullanmanız gerekir.
Askeri açıdan Hindistan 2. Dünya Savaşı’nın sonundaki en fazla sayıda gönüllü askeri olan orduya sahip olmakla ünlüdür.Bu durumu göstermek için, yüksek otonomluk seviyelerine gelene kadar katı bir gönüllü ordusuyla limitlisiniz.Fakat bazı odaklar size Gurkha’lardan, Sikh’lerden vb. birlikler verebilir.Hindistan ordusunu daha Hintlileştirmek için bazı seçeneklere sahiptir.Bunlar Hintli subay yetiştirmek, dağ topçuları, sık orman eğitimleri vb. şeylerdir.
Hindistan ayrıca, “Kıtlık Tehlikesi” isimli bir milli maneviyat ile oyuna başlar.Bu çözümü oyunculara kalacak olan önemli bir iç sorundur.Bölgede kıtlıklar uzun süreden beri varlık göstermiştir fakat savaş, yozlaşma ve benzeri şeyler durumu bir kırılma noktasına zorlayacaktır.Yerel hükümeti kontrol edecek kadar otonomi elde ederseniz, yozlaşmayı azaltarak, demiryollarını ve altyapıyı geliştirerek kıtlığı tamamen engelleyebilirsiniz.Fakat 2. Dünya Savaşı’nın içine çekildiğiniz zaman bu sizin için biraz zorlayıcı olacaktır.
Bağımlı Kuvvetler
Geçen hafta da ipucu verdiğim gibi, yeni otonomi sistemi size bağlı olan devletlerden asker üretimi yapmanıza olanak sağlıyor.Bu, eğitim ve yerleştime arayüzünde, sizin bağlı devletinizin bir tümen kalıbını seçip, bu kalıbın bağlı devletin kalıbı olarak işaretlenmesiyle yapılır.Bu kalıplar sizin ve onların insan gücünün bir karışımıdır.Bir koloni için bu oran %30 efendi devletten, %70 bağlı devlettendir.Ekipmanlar efendi devlet tarafından sağlanmaktadır.Diğer otonomluk seviyeleri, mesela kuklalar, genel olarak daha düşük gereksinimlere sahiptir.Bu birlikler ancak kendi ülkelerinde yerleştirilir ve daha sonra diğer cephelere transfer edilebilir.Bu birlikleri kullanmak seferi birlikleri kullanmak gibi bağlı devletin otonomisini arttırmaktadır, yani bu efendi devletin göz önünde bulundurması gereken birşeydir.