SİEG ODER VALHALLA
Ülke: Almanya
Zorluk: Normal
Mod: Yok
İyi günler arkadaşlar uzun süredir aklımda olan fakat bir türlü fırsat bulamadığım hikayeme başlamayı planlıyorum amaç sadece keyif almak ve biraz savaş alanı hissiyatı uyandırmak hikaye ağır ilerleyecek haftada en fazla 2 bölüm çıkartmayı düşünüyorum (malum iş ve aile yaşantısı) eleştirilere açığım eleştirileriniz hikayemizin daha da güzelleşmesini sağlayacak şimdiden destekleriniz için teşekkür ederim şimdilik sizi pilot bölümle baş başa bırakıyorum.
Not: Resim ekleme konusunda teknik destek verecek arkadaşlar lütfen yeşillendirsin. ( Yardımlarından dolayı TR Ace'e teşekkür ederim)
Tarih 11 Kasım 1918 saat 11.00 Almanya’nın kaderi Rethondes garında değişiyordu Amiral Ernst Vanselow , Dış işleri bakanı Kont Alfred von Oberndorff ve General Detlof von Winterfeldt ateşkes anlaşmasını imzalamış ve tüm batı cephesinde silahlar susmuştu pes etmiştik ve Almanya bunun sonuçlarına katlanacaktı.
18 Ocak 1919’da Paris Barış Konferansı barış şartları müzakere edilmeye başlandı savaşın galipleri ülkemizi dibe sürükleyecek isteklerini acımasızca sıralıyor delegelerimiz mümkün olduğu kadar şartları hafifletmeye çalışsa da Antlaşmanın son metni 7 Mayıs 1919’da tarafımıza deklere ediliyor. Şartlar çok ağır kabul edilemez ve ülkemizden parçalar koparacak şekilde bu kabul edilemez.
İHANET ! 23 Haziran’da Versay Alman parlamentosu tarafından kabul edildi ve 28 Haziran’da Paris in Versay banliyösünde imzalandı.
1920’ler Almanya da ekonomik ve siyasi iktidarsızlığın zirve yaptığı dönemler insanlar ekmek almak için bavullarla para taşıyor paramızın pul kadar değeri kalmadı ve durum gittikçe kötüleşiyor bazı şehirlerde insanlar para saymayı bıraktılar bile ekmeyi ve parayı tartının ayrı kefelerine koyup öyle alışveriş yapmaya başladılar Versay antlaşmasının şartları ve tazminatları çok yüksek fakat bu tünelden çıkış olabilir miydi.
Bir parti durmadan mücadele eden bir parti 1921 yılında ilk kez bu partinin 25 maddelik programını görmüştük o zamana kadar iktidar olmaları konusunda hiç şans tanınmayan bu parti insanların ilgisini çekmeye başlamıştı Versay’ın güçsüzleştirdiği Almanya’yı kurtarabilir miydi ?
1929 Büyük Buhran bütün dünyada hükümetleri zor durumda bırakırken Almanya üzerinde daha da fazla hissediliyordu ekonomi berbat siyasi iktidarsızlık da hat safhadaydı ülke 1930 yılında bu şartlarda giriyordu.
1930 Seçim sonuçları açıklanmıştı NSDAP %18 oy oranı ile SPD den sonra en büyük ikinci parti olmuştu.
13 Mart 1932 Almanya bir kez daha fakat bu sefer Cumhurbaşkanını seçmek için sandık başına gitmişti sonuç kimseyi şaşırtmadı tarafsız Von Hindenburg ikinci turda bir kez daha seçilmişti fakat dikkate değer bir konu Hitler ilk turda oyların %30.1 ini ikinci turda da %36.8 ini almıştır bu yaklaşık 13 milyon oy anlamına geliyordu ve gelecekte Almanya’nın kaderini Hitler ve partisi NSDAP belirleyecek gibi görünüyordu.
31 Temmuz 1932’de yapılan seçimlerde Toplam oyların %37’sini alan NSDAP, parlamentoda çoğunluğu sağlayamamakla birlikte en çok sandalye sayısına sahip parti olmuştu ve siyasi iktidarsızlık ülkeyi sarsmaya devam ediyor fakat Hindenburg Hitlere Şansölye lik yetkilerini vermemekte direniyor çeşitli koalisyon hükümetleri denemeleri ile Hitleri iktidardan uzak tutmaya çalışıyor fakat ülkenin çalkalanmasına da izin veriyordu.
1933 yılının Ocak ayında, komünistlerin bir genel grevle tüm ekonomiyi işlemez hale getirerek bir “devrimci durum” yaratacakları ya da ülkede iç savaş çıkacağı konusundaki endişeler o derece derinleşmişti ki, Cumhurbaşkanı Hindenburg Hitler’i, Katolik Merkez Partisi’yle bir koalisyon kurarak istikrarlı bir hükümet kuracağı umuduyla şansölye atadı. Ancak Katolik merkez partisi ile bir türlü anlaşma sağlanmamış fakat destek DNVP( Alman Ulusal Halk Partisi) den gelmiş ve Hitler ülkeyi tekrar 5 Mart 1933 de seçime götürmüştü.
27 Şubat 1933 Soğuk kış gecesi olmasına rağmen Berlin gündemi alev alevdi . Reichtag’ta bir yangın çıkmıştı hemen ertesi gün Hitler Hindenburg’a, anayasanın kişi hak ve özgürlükleriyle ilgili maddelerini ortadan kaldıran bir kararname imzalattı. İzleyen günlerde NSDAP ve DNVP dışındaki tüm partilerin yayınları ve seçim çalışmaları durduruldu.
5 Mart 1933 günü olağan üstü şartlarda yapılan seçimlerde NSDAP oyları %44 düzeyine çıkmıştı. Nasyonal sosyalist olmayan Alman Ulusal Halk Partisi’nin ve diğer milliyetçi veya muhafazakâr partilerin oyları düşmüş olmakla birlikte, parlamentoda çoğunluk sağlanabiliyordu.
Seçimlerin hemen ertesinde parlamentodan bir “yetki kanunu” çıkartıldı. Bu kanun, Reichstag’ın tüm yetkilerini dört yıl süre ile kabineye devrediyor ve çalışmalarına bu süre için ara veriyordu.
Adolf Hitler, 21 Mart 1933 tarihinde Potsdam’daki Garnizon Kilisesi’nde düzenlenen bir törenle göreve başladı.
23 Mart 1933 günkü parlamento oturumunda “Halkta ve İmparatorlukta Sıkıntının Kaldırılmasına Dair Yasa adındaki yetki tasarısı kabul edildi ve III.Reich resmen ilan edildi.
2 Ağustos 1934’te Paul von Hindenburg vefat etti. Bunun üzerine Hitler Cumhurbaşkanlığı makamını da üstlendi. Onun Cumhurbaşkanlığı makamına yükselişinin halkın onayına sunulması için 19 Ağustos 1934 tarihinde bir referandum düzenlendi. Referandumun sonucunda %89.93 “evet” oyu çıkarak Hitler’in Cumhurbaşkanı olmasına, bununla birlikte Şansölyelik görevini de sürdürmesine halk tarafından onay verildi.Hitler artık Führer’di ve Almanya tekrardan küllerinden doğmaya başlıyordu zaman Reich için çalışma zamanıydı durup dinlenmeden engeller aşılacak ihanetin belgesi versay yırtılıp atılacak ana vatandan kopartılan parçalarımız tekrar III.Reich da buluşacak hakkımız olan topraklar imparatorluğumuza hizmet edecekti.
16 Mart 1935 ve 18 Haziran 1935 Führer söz verdiği gibi ihanetin belgesini yırtıp atmış Almanya’nın Kara, Deniz ve Hava kuvvetlerine getirilen sınırlamalar kaldırılmıştı artık Panzerlerinizi Sdkfz olarak adlandırmak zorunda değildik Büyük tonajlı gemiler yapabilirdik ve Hava kuvvetlerimiz efsanesi Manfred von Richthofen a layık bir güç,göklerdeki bir kartal olabilirdi.
Bugün 31 Aralık 1935 yeni bir yıla saatler kaldı yeni yıla Bütün Almanya umutla bakıyor…
1.Bölüm sonu.
18 Ocak 1919’da Paris Barış Konferansı barış şartları müzakere edilmeye başlandı savaşın galipleri ülkemizi dibe sürükleyecek isteklerini acımasızca sıralıyor delegelerimiz mümkün olduğu kadar şartları hafifletmeye çalışsa da Antlaşmanın son metni 7 Mayıs 1919’da tarafımıza deklere ediliyor. Şartlar çok ağır kabul edilemez ve ülkemizden parçalar koparacak şekilde bu kabul edilemez.
İHANET ! 23 Haziran’da Versay Alman parlamentosu tarafından kabul edildi ve 28 Haziran’da Paris in Versay banliyösünde imzalandı.
1920’ler Almanya da ekonomik ve siyasi iktidarsızlığın zirve yaptığı dönemler insanlar ekmek almak için bavullarla para taşıyor paramızın pul kadar değeri kalmadı ve durum gittikçe kötüleşiyor bazı şehirlerde insanlar para saymayı bıraktılar bile ekmeyi ve parayı tartının ayrı kefelerine koyup öyle alışveriş yapmaya başladılar Versay antlaşmasının şartları ve tazminatları çok yüksek fakat bu tünelden çıkış olabilir miydi.
Bir parti durmadan mücadele eden bir parti 1921 yılında ilk kez bu partinin 25 maddelik programını görmüştük o zamana kadar iktidar olmaları konusunda hiç şans tanınmayan bu parti insanların ilgisini çekmeye başlamıştı Versay’ın güçsüzleştirdiği Almanya’yı kurtarabilir miydi ?
1929 Büyük Buhran bütün dünyada hükümetleri zor durumda bırakırken Almanya üzerinde daha da fazla hissediliyordu ekonomi berbat siyasi iktidarsızlık da hat safhadaydı ülke 1930 yılında bu şartlarda giriyordu.
1930 Seçim sonuçları açıklanmıştı NSDAP %18 oy oranı ile SPD den sonra en büyük ikinci parti olmuştu.
13 Mart 1932 Almanya bir kez daha fakat bu sefer Cumhurbaşkanını seçmek için sandık başına gitmişti sonuç kimseyi şaşırtmadı tarafsız Von Hindenburg ikinci turda bir kez daha seçilmişti fakat dikkate değer bir konu Hitler ilk turda oyların %30.1 ini ikinci turda da %36.8 ini almıştır bu yaklaşık 13 milyon oy anlamına geliyordu ve gelecekte Almanya’nın kaderini Hitler ve partisi NSDAP belirleyecek gibi görünüyordu.
31 Temmuz 1932’de yapılan seçimlerde Toplam oyların %37’sini alan NSDAP, parlamentoda çoğunluğu sağlayamamakla birlikte en çok sandalye sayısına sahip parti olmuştu ve siyasi iktidarsızlık ülkeyi sarsmaya devam ediyor fakat Hindenburg Hitlere Şansölye lik yetkilerini vermemekte direniyor çeşitli koalisyon hükümetleri denemeleri ile Hitleri iktidardan uzak tutmaya çalışıyor fakat ülkenin çalkalanmasına da izin veriyordu.
1933 yılının Ocak ayında, komünistlerin bir genel grevle tüm ekonomiyi işlemez hale getirerek bir “devrimci durum” yaratacakları ya da ülkede iç savaş çıkacağı konusundaki endişeler o derece derinleşmişti ki, Cumhurbaşkanı Hindenburg Hitler’i, Katolik Merkez Partisi’yle bir koalisyon kurarak istikrarlı bir hükümet kuracağı umuduyla şansölye atadı. Ancak Katolik merkez partisi ile bir türlü anlaşma sağlanmamış fakat destek DNVP( Alman Ulusal Halk Partisi) den gelmiş ve Hitler ülkeyi tekrar 5 Mart 1933 de seçime götürmüştü.
27 Şubat 1933 Soğuk kış gecesi olmasına rağmen Berlin gündemi alev alevdi . Reichtag’ta bir yangın çıkmıştı hemen ertesi gün Hitler Hindenburg’a, anayasanın kişi hak ve özgürlükleriyle ilgili maddelerini ortadan kaldıran bir kararname imzalattı. İzleyen günlerde NSDAP ve DNVP dışındaki tüm partilerin yayınları ve seçim çalışmaları durduruldu.
5 Mart 1933 günü olağan üstü şartlarda yapılan seçimlerde NSDAP oyları %44 düzeyine çıkmıştı. Nasyonal sosyalist olmayan Alman Ulusal Halk Partisi’nin ve diğer milliyetçi veya muhafazakâr partilerin oyları düşmüş olmakla birlikte, parlamentoda çoğunluk sağlanabiliyordu.
Seçimlerin hemen ertesinde parlamentodan bir “yetki kanunu” çıkartıldı. Bu kanun, Reichstag’ın tüm yetkilerini dört yıl süre ile kabineye devrediyor ve çalışmalarına bu süre için ara veriyordu.
Adolf Hitler, 21 Mart 1933 tarihinde Potsdam’daki Garnizon Kilisesi’nde düzenlenen bir törenle göreve başladı.
23 Mart 1933 günkü parlamento oturumunda “Halkta ve İmparatorlukta Sıkıntının Kaldırılmasına Dair Yasa adındaki yetki tasarısı kabul edildi ve III.Reich resmen ilan edildi.
2 Ağustos 1934’te Paul von Hindenburg vefat etti. Bunun üzerine Hitler Cumhurbaşkanlığı makamını da üstlendi. Onun Cumhurbaşkanlığı makamına yükselişinin halkın onayına sunulması için 19 Ağustos 1934 tarihinde bir referandum düzenlendi. Referandumun sonucunda %89.93 “evet” oyu çıkarak Hitler’in Cumhurbaşkanı olmasına, bununla birlikte Şansölyelik görevini de sürdürmesine halk tarafından onay verildi.Hitler artık Führer’di ve Almanya tekrardan küllerinden doğmaya başlıyordu zaman Reich için çalışma zamanıydı durup dinlenmeden engeller aşılacak ihanetin belgesi versay yırtılıp atılacak ana vatandan kopartılan parçalarımız tekrar III.Reich da buluşacak hakkımız olan topraklar imparatorluğumuza hizmet edecekti.
16 Mart 1935 ve 18 Haziran 1935 Führer söz verdiği gibi ihanetin belgesini yırtıp atmış Almanya’nın Kara, Deniz ve Hava kuvvetlerine getirilen sınırlamalar kaldırılmıştı artık Panzerlerinizi Sdkfz olarak adlandırmak zorunda değildik Büyük tonajlı gemiler yapabilirdik ve Hava kuvvetlerimiz efsanesi Manfred von Richthofen a layık bir güç,göklerdeki bir kartal olabilirdi.
Bugün 31 Aralık 1935 yeni bir yıla saatler kaldı yeni yıla Bütün Almanya umutla bakıyor…
1.Bölüm sonu.
1 Ocak 1936 yeni yılın ilk gününe Almanya şenlikler girmişti. Bir adam bu durumla fazla ilgilenmiyordu kafasında yapacaklarını tasarlıyordu gece geç saatler kadar çalışmayı alışkanlık haline getirmişti zaten ama bu sene yapacakları muhtemelen uykularını kaçırıyordu rapor tamamlanmıştı.
Sanayi bölgeleri elden geçirilecekti bununla ilgili planlar yapılmıştı. Genişleme kapsamında 36 Adet Askeri fabrikanın projelerine onay verildi.
Sanayi bölgeleri elden geçirilecekti bununla ilgili planlar yapılmıştı. Genişleme kapsamında 36 Adet Askeri fabrikanın projelerine onay verildi.
Sanayimiz büyürken fabrika inşaat ve üretim tekniklerimizde de değişimler oldu yapılan araştırmalarla gelişmekte olan beton teknolojisi ve fabrikalardaki makineleşme sayesinde İnşa hızımızın ve etkili üretim kapasitemizin %10 oranında artacağını düşünülmekte. Elektronik ve Mekanik Mühendislik çalışmalarına bir an önce başlıyoruz bu sayede ordumuzun haberleşme alanında daha etkili olmasını planlıyoruz çalışmalar umut verici şekilde ilerliyor belki bu sayede araştırma hızında bir miktar ilerleme sağlanabilir.Raporun en önemli maddelerinden birisi de Alman ordusunun durumuydu 16 Mart 1935 deki yeniden silahlanma programının başlangıcı ile utanç kaynağı Reichwehr Wehrmacht olarak değiştirildi ve yeni yapılanmaya gidilmeye başlamıştı yapılan denetlemeler sonucunda durumun vahameti gözler önüne serilmişti mevcut durumda çoğu birlikte atış destek silahları eksikti depolardaki eski mg08 ve 7.58cm lik havan topları birliklere dağıtılmaya başlanmıştı. Durum iç açıcı olmamakla beraber birliklerin eğitim eksikliklerini gidermek amacıyla böyle bir düzenlemeye gidilmişti Yeni model mg34 ve 50 mm Gw 36 ların tasarımları tamamlanmış testlerde denenmeye başlanmıştı 1938 yılına kadar bütün birliklere dağıtılması öngörülüyordu.
Geçtiğimiz yıl Generallerle yapılan toplantılar sonucunda Wehrmacht ın 8 Ordu’dan oluşan 3 Ordu Grubuna göre teşkilatlanmasına karar verilmişti bu yüzden bütün boşta kalan askeri fabrikalar derhal piyade tüfeği, destek ekipmanı ve kamyon üretimine başlamalıydı ilk etapta 45 Piyade tümeni 7 panzer tümeni,1 motorize piyade tümeni ve 2 Dağ Tümeninin eğitimlerine başlanılmıştı.
Beklenen oldu daha önce İspanya ordusundaki huzursuzluk 1936 seçimlerinden sonra darbe ye dönüşmüş milliyetçiler ile cumhuriyetçiler arasında iç savaş başlamıştı. Führer ordu için yeni olan zırhlıların ve savaş öğretisinin denenmesinin tam sırası olduğunu düşünüyordu.
Führer yaklaşık 2 aylık hazırlık ve diplomatik nabız yoklamaların sonunda Rheinland ı tekrar silahlandırmaya karar verdi 9 Mart gecesi emirler C ordu grubuna gönderildi 11 Mart ın ilk saatlerinde Wehrmacht bölgeye girdi ve mukavemet görmeden hedeflenen bölgelerin işgalini tamamlamadı.
General Franco ile yapılan görüşmeler sonunda Paul Hausser komutasında S/88 Hava Filosu, 1.Panzer Tümenini ve SS-VT Motorlu Piyade Tümenini Kondor Lejyonu adı altında İspanyaya gönderildi.
Birlikler 25 Mart tarihinde İspanyaya vardı ve Leon dan 2 gün uzaklıktaki Madrid in Kuzey batısında bulunan Gudalajara ve Teruel deki cephe hattına trenlerle sevkiyatlarına başlandı.
27 Martta Teruel deki SS-VT ye bağlı keşif kolu ile 4.Uluslararası Tugay birlikleri arasında ilk temas sağlandı aynı saatlerde Guadalajara daki 1. Panzer Tümeni cephe hattına yayılamadan Cumhuriyetçi güçlerin baskınına uğradı fakat iki tümende durumlarını hemen dengeleyip karşı taarruzlara başladı 8 Nisan’da 1. Panzer Tümeni karşısındaki Cumhuriyetçi birlikler daha fazla dayanamayıp geri çekilerek Madrid in Kuzeyinde bulunan havaalanı yolunu koruyamaz hale geldi. Bu fırsatı gören Hausser ileri harekatını genişletip havaalanı yolunu işgal ederek V.Uluslararası Tugay birliklerini çember içine alarak savaş dışı bıraktı.9 Nisan’da sırasıyla Madrid bölge hava alanı ve Madrid banliyölerinin kontrolü sağlandı.
27 Martta Teruel deki SS-VT ye bağlı keşif kolu ile 4.Uluslararası Tugay birlikleri arasında ilk temas sağlandı aynı saatlerde Guadalajara daki 1. Panzer Tümeni cephe hattına yayılamadan Cumhuriyetçi güçlerin baskınına uğradı fakat iki tümende durumlarını hemen dengeleyip karşı taarruzlara başladı 8 Nisan’da 1. Panzer Tümeni karşısındaki Cumhuriyetçi birlikler daha fazla dayanamayıp geri çekilerek Madrid in Kuzeyinde bulunan havaalanı yolunu koruyamaz hale geldi. Bu fırsatı gören Hausser ileri harekatını genişletip havaalanı yolunu işgal ederek V.Uluslararası Tugay birliklerini çember içine alarak savaş dışı bıraktı.9 Nisan’da sırasıyla Madrid bölge hava alanı ve Madrid banliyölerinin kontrolü sağlandı.
15 Nisan’da Hausser komutasındaki birlikler Madrid in güney doğusunda konuşlanmış IV. Uluslararası Tugay birlikleri üzerine yüklenmeye başladı çatışmalar sonucunda 19 Nisan’da Madrid içindeki Cumhuriyetçi birliklerle birlikte kuşatıldı.
1 Mayıs saat 16.00 sularında Şehir 1.Panzer Tümeni birliklerine teslim oldu.
10 Mayıs’ta 1. Panzer Tümeni hiçbir mukavemet görmeden Valencia şehrine girdi artık savaşın sonuna gelindiği düşüncesi tüm cephelerde bir gevşemeye yol açmıştı fakat düşmanın bize ufak sürprizleri vardı.
19 Mayıs genel durumu.
20 Mayıs da alt yapı ve otoban çalışmalarımız tamamlanıyor.
21 Mayıs’ta Cumhuriyetçi birliklerin genel taarruzu ile bütün cephe hattında ciddi bozulmalar başlıyor, 2 Haziran’da cephe Bunol da yarılıyor o sırada ileri harekâtlarına devam eden 1.Panzer Tümeni ve SS-VT birlikleri savunma pozisyonlarına geri çekilme emri alıyorlar.
5 Haziran’da SS-VT birlikleri General Rafael Mina komutasındaki Uluslararası Tugaylar ın saldırısına uğruyor aynı saatlerde Milliyetçi kuvvetler Utiel e girerek Valencia ikmal yolunun güvenliğini sağlıyorlar ve Alman-İspanyol genel taarruzları başlıyor.
12 Temmuz’da Murcia istikametine yapılan taaruzlar 12 Temmuz da Murcia’nın düşmesi ve Kuzeyde içlerinde 1.Panzer Tümenine 27 Mart pususunu düzenleyen XXV. Uluslararası Tugay ın da olduğu 5 Cumhuriyetçi Tugay’în çembere alınmasıyla son buluyor.
Gelen emirler doğrultusunda Kondor lejyonu birlikleri Barcelona yönünde ilerlemeye başlıyor, 22 Temmuz tarihinde Tarragona platosunda SS-VT ile Rafael Mina’nın kardeşi Emilio Mina komutasındaki birliklerle temas sağlanıyor 3 gün süren çatışmalar sonunda düşman geri çekilmeye başlıyor ve Tarragona yolunu açık bırakıyor.
26 Temmuz da Etiyopya savaşı sona eriyor.
29 Temmuz da Siegfried hattının tamamlandığı haberini alıyoruz.
22 Ağustos Tarihinde Hazırlıklarını tamamlayan İspanyol-Alman birlikleri sabah saat 05.00 da Barcelona yönünde taarruzlara başlıyorlar 9 gün süren çarpışmalar sonunda şehir teslim oluyor.
2 Eylül tarihinde General Franco İç savaşın fiilen bittiğini açıklıyor.
3 Eylül de Heinz Guderian Eğitim ve Doktrin Komutanlığına getiriliyor.ve Paul Hausser den İspanya iç savaşı ile ilgili geniş bir rapor istiyor.
Kondor lejyonu 16 Eylül de ana vatana dönüyor ve Hitler tarafından karşılanıyor.
2.Bölüm Sonu.
2.Bölüm Sonu.
Guderian sandalyesine yaslandı gözleri yanmaya başlamıştı Almanya içerisinde devam eden eğitim faaliyet raporlarını ve General Hausser in İspanya iç savaşı ile ilgili raporlarını daha yeni bitirmişti.
Hausser komutasındaki birliklerin savaş alanındaki hızları düşündüğünden de iyiydi Guderian mutluydu Zırhlı birliklerin babası kendisiydi, yıllarıdır hareketli savaş üzerine çalışmaları olmuştu, aslında yeni doktrinin ilk örnekleri 1. Dünya savaşında Suriye de İngilizler tarafından Osmanlı kuvvetlerine uygulanmıştı, esas başarılı kısımsa Türk kurtuluş savaşında Mustafa Kemal tarafından Büyük Taarruz sırasında uygulanmış Türk Süvari Kolordusu düşman hatlarının arkasına sızmış ikmal hatlarını kesip Yunan ordusunun sonunu getiren en önemli darbeyi vurmuştu Türkler o savaşta 150.000 km²’lik alanı 14 günde geri almıştı.
Bu tecrübeler ışığında Hareketli savaş iki temel prensip üzerine inşa edilmişti. Bu prensiplerden biri tankların birincil savaş aracı olarak kullanılmasıydı.
Askeri çevrelerde o yıllardaki genel kabul gören prensibe göre tanklar, piyadeyi destekleyici bir unsur olarak kabul edilmekteydi, tankların muharebe sırasında piyadenin ilerlemekte zorlandığı noktalarda düşman direncini kırması ve piyadenin ilerlemesini kolaylaştırmak için kullanılması benimsenmişti.
Guderian a göre ise tankların düşmanı yenilgiye uğratacak asıl güç olarak kabul edilmesi esastı. Bu amaçla avcı-bombardıman uçakları, taarruz hattında derinlemesine operasyonlar düzenleyecek. Düşmanın direnme odakları, özellikle tank birlikleri için tehlikeli olabilecek tanksavar ve top bataryaları hedef alınacaktı.
Doktrinin diğer prensibi ise düşman hatlarında sağlanan yarmaların, düşman kuvvetlerini kuşatmak ve imha etmek yönünde sürdürülmemesiydi. Bu işi, panzer tümenleri bünyesindeki piyade birlikleri üstlenecekti. Tank birlikleri ileri harekâtlarını sürdürmelilerdi, düşman arazisinde elden geldiğince derin bir yarma gerçekleştirerek düşmanın savaş mekanizmasının tümüyle işlemez hale getirilmesine çalışılmalıydı. Bu amaçla tank birlikleri ileri harekâtlarını sürdürerek düşmanın ikmal merkez ve hatlarına, iletişim merkez ve hatlarına, karargâhlarına yönelik taarruz etmelilerdi.
Amaç düşman kuvvetlerinin savaş alanında imhasına değil, düşmanın savaşı devam ettirme azmi ve olanaklarının tahribine yönelir, direkt değil, dolaylı bir stratejiydi.
Guderian yakın zamanda Hitler e raporunu sunacaktı. Raporda ordunun eksikleri şu şekilde sıralanmıştı;
1-Geçmiş büyük savaştan kalan verilere dayanılarak cephede ağır yaralanan askerlerin hastaneye yetiştirilmesi durumunda hayatta kalma ihtimali %5 civarındaydı. Tümenlere sıhhiye taburları eklenerek bu oranın %10 seviyesine çıkartılabileceği ön görülmüştü aynı zamanda sıhhiyenin tümen bünyesinde olması ile hafif yaralı askerlere müdahale daha çabuk olacağı ve iyileşen asker cepheye hemen döneceği için tecrübesiz yeni asker takviyesi de azalacaktı.
2-İspanyadaki 27 Mart pusu ve 21 Mayıs Cumhuriyetçi birliklerin genel taarruzundan çıkartılan derslere göre Tümen içerisindeki taburların muhabere yeteneği yetersiz kalmış özellikle 27 Mart pususunda bazı birlikler çatışmaya daha geç girmişlerdir. Bu sebeplerden dolayı ivedilikle muhabere bölükleri Tümen bünyelerine dâhil edilmelidir.
3-Piyade Tümenlerinin Tabur sayısı gereğinden fazla durumda ve Destek Topçu Bölüğü Tümenin ateş gücünü karşılayamamaktadır Tümenlerdeki 1 Taburun çıkartılıp yeni kurulacak Tümenleri takviye etmesi, Destek Topçu Bölüklerinin de Tabur seviyesine çıkartılıp yeni kurulan topçu taburları ile Tümenlere 2 şer Tabur şeklide görevlendirmeleri yapılmalıdır.
4-Tümenlerimizde Bakım-Onarım bölüklerinin olmamasından dolayı, Muharebe sırasında arızalanan donanım ve araçlar cephenin kilometrelerce gerisindeki tamir merkezlerine gönderildiği için günlerce savaş dışı kalmışlardır. Hareket edemeyecek durumdaki araçlar ise cepheden uzun süre çekilememiştir. Harekâtların yakında ve yerinde onarım ile devamlılığı için özellikle Motorize ve Panzer Tümenlerinin bünyesinde Bakım-Onarım bölükleri kurulmalıdır.
5-Motorlu Piyade ve Panzer Tümenlerinin destek topçu bölüğünün muharebe sırasında motorlu birlikler ile arasındaki mesafe çok açılmakta ve 21 Mayıs Taarruzundaki Valencia çarpışmalarında görüldüğü gibi düşman baskınları için elverişli hale gelmektedir. Bu durumların önlenmesi amacı ile Destek Topçu Bölükleri Piyade Tümenlerinin Topçu Taburu yapılanmasına dâhil edilmeli yerlerine ise Mobil Zırhlı Topçu Taburları eklenmelidir.
6-İspanyadaki savaş tecrübelerine göre Panzer I miadını doldurmuştur ve Panzer tümeni envanterinden çıkartılarak Panzer okullarında eğitim aracı olarak kullanılmalıdır Panzer II ler bir miktar daha iyi görünse de ileriki dönemde ordunun ihtiyacını karşılayamayacak durumdadır. Panzer Tümenlerimiz test aşamasına geçmek üzere olan orta sınıf Panzer III’lerle donatmamız gerekmektedir.
1 Hafta sonra Genel Kurmay Başkanı Kuvvet komutanları ve Hitler’in katıldığı toplantıda rapor tartışmaya açıldı ve ilk 5 madde kabul edildi 6 madde üzerinde saatlerce yaşanan tartışmadan sonra ilk dört Panzer Tümeninin yapısının aynı kalmasına geri kalan Panzer Tümenlerinden 1 Hafif panzer taburunun 1 Orta sınıf tank taburu ile değiştirilmesine 1 mobil topçu taburu eklenmesine karar verildi. Toplantıda ayrıca 1936 Kışı ve 1937 İlkbaharı olmak üzere iki adet geniş kapsamlı tatbikat yapılmasına karar verildi.
İlki 7 Ekim’de, ikincisi 15 Aralık’ta gerçekleşen iki aşamalı sanayileşme hamlesinin ilk bölümünün tamamlandığı haberi geldi Württemberg,Thüringen ve Pommern sanayi bölgelerinde toplamda 12 fabrika yapılarak Almanya için üretime başladı.
Guderian raporunun 1. Maddesinde yer alan sahra hastaneleri Piyade Tümenlerinde standartlaştırıldı aynı zamanda 3. Maddedeki değişiklikler de uygulamaya girdi.
Raporun beşinci maddesindeki Mobil Topçu Taburu kurulumu ile ilgili yapılan çalışmalar sonunda elimizde hâlihazırda bulunan Panzer II Şasisi üzerine 105mm top yerleştirilmesi ile oluşturulan prototipler tüm testlerden geçti ve Sd.Kfz.124 ”Wespe” envanter ismiyle seri üretimine başlandı.
28 Mart günü ordunun ihtiyacı olan 1 adet orta sınıf ve 1 adet ağır sınıf panzer için verilen projelerin incelenmesi sonucunda daha basit ve güvenilir tasarımları ile ihaleyi Henschel firması kazandı.
3 Nisan da zaten Luftwaffe’nin memnun olduğu Bf serisi uçakların geliştirilmesi ve yeni model savaş uçaklarının tasarımı için Messerschmitt firmasıyla yeni bir anlaşma yapıldı.
6 Mayıs 1937 ülke tarihi için kara bir gün oldu. Yapılmış en büyük zeplin olan LZ129 Hindenburg New Jersey deki Lakehurst donanma hava üssüne inişi sırasında alev aldı ve dakikalar içinde küle döndü Zeplinde bulunan 97 kişiden (36 yolcu ve 61 mürettebat) 36’sı hayatını kaybetti.
9 Mayıs 1937 de bir süredir askeri konularda karşılıklı fikir alış verişi yaptığımız Sovyetler Birliği ile hammadde ve makine anlaşmasını imzalıyoruz.
15 Temmuz’un ilk saatlerinde Sovyetler Birliği’nden ilginç haberler gelmeye başladı Stalin Kızıl Ordu, Komünist Parti ve devlet görevlileri içerisinde bir darbe yapmak amacıyla bir cuntanın kurulduğunun istihbaratını almış ve geniş çaplı soruşturmalar başlaması için emirler yayınlamıştı Birçok üst rütbeli subayın da NKDV tarafından tutuklandığı ve vatana ihanet suçuyla idam istemiyle yargılanacağı konuşuluyordu Stalin’in bu hamlesi Kızıl Ordu içerisinde deneyimli subay sayısının azalması ve Ordunun ciddi manevi çöküntü yaşaması anlamına geliyor.
19 Temmuz 1937 Pekin yakınlarındaki Marco Polo Köprüsünde Çin 29.Ordusu’na bağlı kuvvetler yanlışlıkla Japon 1. Tugay’ının bir takımına ateş açmış ve iki taraf arasında 2 gün süren sıcak çatışma başlamıştı çatışmanın sonucunda Çin in kaybı 16.700 Japon kayıpları is birkaç yüzle sınırlı kalmıştı. Olaylar bununla bitmedi 21 Temmuzda Japon Hükümeti bölgeye 2 Tümen gönderilmesine karar verdi 1 Ağustos ta Marco Polo Köprüsündeki çatışmalar tekrar alevlendi 6-7 Ağustos’ta Langfang olayı ve Guang An Kapısı’nda Japon güvenlik güçlerine karşı Çinliler tarafından kurulan pusu ve 10 Ağustos’ta Çin kuvvetlerinin Tungçov’da oturan 420 Japon’a saldırıp 230 unu katletmesi üzerine Japon ordusunun taarruza geçmesi ile Uzakdoğu alevler içinde kaldı.
Avrupa ve Uzak doğudaki gelişmeler sonucunda Hitler sivil tüketim mallarının üretimine kota koydu ve Askeri fabrika yatırımları için teşvikler içeren bir kanunu kabul etti.
9 Ekim 1937 de Milliyetçi ve Komünist Çin Birlikleri Japonlara karşı birleşme kararı aldıklarını bildirdi.
Ordunun ihtiyaçları doğrultusunda kullanılması planlanan radar ve kriptoloji rotor makinesi geliştirme işi için Siemens firması ile anlaşmaya varılıyor.
1 Aralık 1937 günü dünya yine hareketlenmeye başladı gece yarısını biraz geçe Japon büyükelçi Çin kuvvetlerini eğiten Alman subayların geri çağrılması ile ilgili isteklerini Dışişleri Bakanlığına sundu Hitler in gelecek planları içerisinde önemli bir yeri olan Japonya’nın bu isteği zaman kaybetmeksizin kabul edildi ve von Falkenhausen ile yanındaki eğitim subayları Almanya’ya çağırıldı.
Aynı saatlerde Avusturya referandumu heyecanını yaşıyordu. Uzun süredir çıkan ayaklanmalar sonucunda Avusturya Şansölyesi Kurt Schuschnigg daha fazla dayanamamış ve 4 Aralık 1937 de bir referandumla kararı halka bırakmayı uygun bulmuştu. Schuschnigg birleşmeyi engellemek amacıyla Referandumda çoğunluğu sağlayabilmek için minimum yaş sınırlamasını 24 olarak belirleyerek Nazilere sempati duyan genç nüfusu engellemeyi amaçlıyordu. Hitler Almanya'nın bunu kabul edemeyeceğini açıkladı ve Schuschnigg'e bir ültimatom göndererek bütün yetkileri Avusturya Nazi Partisine devretmesini ya da işgalle karşı karşıya kalacağını bildirdi. Ültimatomun öğlen 12'ye kadar süresi vardı ancak iki saat uzatıldı. Ancak Hitler, cevabı beklemeden saat 13'te Alman birliklerinin Avusturya'ya hareket etmesini isteyen bir emri imzalamıştı ve sadece birkaç saat sonra Herman Göring'e iletti.
2 Aralık sabahı Alman 8. Ordusu Almanya-Avusturya sınırını geçti. Avusturya ordusundan herhangi bir direniş görmediler. Hitler'in arabası öğleden sonra Braunau'dan, Hitler'in doğum yerinden Avusturya'ya girdi. Akşam saatlerinde Linz'e vardı. Onuruna, hükümet binasında büyük bir hoşgeldin merasimi düzenlendi. Atmosfer o kadar yoğundu ki Göring, o akşam yaptığı bir telefon konuşmasında: "Biz bile bu kadar sempatiyle karşılanacağımızı tahmin etmiyorduk" demişti.
Hitler'in Avusturya içinde ilerlemesi gittikçe bir zafer yürüyüşüne döndü ve Viyana'da, Heldenplatz'ta 200.000 Avusturyalının Hitler'in nutkunu dinlemesiyle zirveye ulaştı.
Aynı gün İtalya Dalmaçya Kıyılarındaki İtalyanca konuşulan bölgelerin İtalya’ya ait olduğunu, gerekirse İtalyan kuvvetlerinin bölgeye yerleşeceğini kesin bir dille belirtti.
9 Aralık’ta 1937 nin son günlerine girilirken yıllardır süren araştırma ve geliştirmelerden sonra arazi ve atış testlerini de tamamlayan Yeni orta sınıf panzerimiz Panzer III adıyla ordu envanterine girip seri üretimine başlandı.
1937 yılı karışıklıklarla tamamlanırken yaşanan gelişmeler 1938 in daha da hareketli bir yıl olacağını göstermekteydi.
3.Bölüm Sonu.
Hausser komutasındaki birliklerin savaş alanındaki hızları düşündüğünden de iyiydi Guderian mutluydu Zırhlı birliklerin babası kendisiydi, yıllarıdır hareketli savaş üzerine çalışmaları olmuştu, aslında yeni doktrinin ilk örnekleri 1. Dünya savaşında Suriye de İngilizler tarafından Osmanlı kuvvetlerine uygulanmıştı, esas başarılı kısımsa Türk kurtuluş savaşında Mustafa Kemal tarafından Büyük Taarruz sırasında uygulanmış Türk Süvari Kolordusu düşman hatlarının arkasına sızmış ikmal hatlarını kesip Yunan ordusunun sonunu getiren en önemli darbeyi vurmuştu Türkler o savaşta 150.000 km²’lik alanı 14 günde geri almıştı.
Bu tecrübeler ışığında Hareketli savaş iki temel prensip üzerine inşa edilmişti. Bu prensiplerden biri tankların birincil savaş aracı olarak kullanılmasıydı.
Askeri çevrelerde o yıllardaki genel kabul gören prensibe göre tanklar, piyadeyi destekleyici bir unsur olarak kabul edilmekteydi, tankların muharebe sırasında piyadenin ilerlemekte zorlandığı noktalarda düşman direncini kırması ve piyadenin ilerlemesini kolaylaştırmak için kullanılması benimsenmişti.
Guderian a göre ise tankların düşmanı yenilgiye uğratacak asıl güç olarak kabul edilmesi esastı. Bu amaçla avcı-bombardıman uçakları, taarruz hattında derinlemesine operasyonlar düzenleyecek. Düşmanın direnme odakları, özellikle tank birlikleri için tehlikeli olabilecek tanksavar ve top bataryaları hedef alınacaktı.
Doktrinin diğer prensibi ise düşman hatlarında sağlanan yarmaların, düşman kuvvetlerini kuşatmak ve imha etmek yönünde sürdürülmemesiydi. Bu işi, panzer tümenleri bünyesindeki piyade birlikleri üstlenecekti. Tank birlikleri ileri harekâtlarını sürdürmelilerdi, düşman arazisinde elden geldiğince derin bir yarma gerçekleştirerek düşmanın savaş mekanizmasının tümüyle işlemez hale getirilmesine çalışılmalıydı. Bu amaçla tank birlikleri ileri harekâtlarını sürdürerek düşmanın ikmal merkez ve hatlarına, iletişim merkez ve hatlarına, karargâhlarına yönelik taarruz etmelilerdi.
Amaç düşman kuvvetlerinin savaş alanında imhasına değil, düşmanın savaşı devam ettirme azmi ve olanaklarının tahribine yönelir, direkt değil, dolaylı bir stratejiydi.
Guderian yakın zamanda Hitler e raporunu sunacaktı. Raporda ordunun eksikleri şu şekilde sıralanmıştı;
1-Geçmiş büyük savaştan kalan verilere dayanılarak cephede ağır yaralanan askerlerin hastaneye yetiştirilmesi durumunda hayatta kalma ihtimali %5 civarındaydı. Tümenlere sıhhiye taburları eklenerek bu oranın %10 seviyesine çıkartılabileceği ön görülmüştü aynı zamanda sıhhiyenin tümen bünyesinde olması ile hafif yaralı askerlere müdahale daha çabuk olacağı ve iyileşen asker cepheye hemen döneceği için tecrübesiz yeni asker takviyesi de azalacaktı.
2-İspanyadaki 27 Mart pusu ve 21 Mayıs Cumhuriyetçi birliklerin genel taarruzundan çıkartılan derslere göre Tümen içerisindeki taburların muhabere yeteneği yetersiz kalmış özellikle 27 Mart pususunda bazı birlikler çatışmaya daha geç girmişlerdir. Bu sebeplerden dolayı ivedilikle muhabere bölükleri Tümen bünyelerine dâhil edilmelidir.
3-Piyade Tümenlerinin Tabur sayısı gereğinden fazla durumda ve Destek Topçu Bölüğü Tümenin ateş gücünü karşılayamamaktadır Tümenlerdeki 1 Taburun çıkartılıp yeni kurulacak Tümenleri takviye etmesi, Destek Topçu Bölüklerinin de Tabur seviyesine çıkartılıp yeni kurulan topçu taburları ile Tümenlere 2 şer Tabur şeklide görevlendirmeleri yapılmalıdır.
4-Tümenlerimizde Bakım-Onarım bölüklerinin olmamasından dolayı, Muharebe sırasında arızalanan donanım ve araçlar cephenin kilometrelerce gerisindeki tamir merkezlerine gönderildiği için günlerce savaş dışı kalmışlardır. Hareket edemeyecek durumdaki araçlar ise cepheden uzun süre çekilememiştir. Harekâtların yakında ve yerinde onarım ile devamlılığı için özellikle Motorize ve Panzer Tümenlerinin bünyesinde Bakım-Onarım bölükleri kurulmalıdır.
5-Motorlu Piyade ve Panzer Tümenlerinin destek topçu bölüğünün muharebe sırasında motorlu birlikler ile arasındaki mesafe çok açılmakta ve 21 Mayıs Taarruzundaki Valencia çarpışmalarında görüldüğü gibi düşman baskınları için elverişli hale gelmektedir. Bu durumların önlenmesi amacı ile Destek Topçu Bölükleri Piyade Tümenlerinin Topçu Taburu yapılanmasına dâhil edilmeli yerlerine ise Mobil Zırhlı Topçu Taburları eklenmelidir.
6-İspanyadaki savaş tecrübelerine göre Panzer I miadını doldurmuştur ve Panzer tümeni envanterinden çıkartılarak Panzer okullarında eğitim aracı olarak kullanılmalıdır Panzer II ler bir miktar daha iyi görünse de ileriki dönemde ordunun ihtiyacını karşılayamayacak durumdadır. Panzer Tümenlerimiz test aşamasına geçmek üzere olan orta sınıf Panzer III’lerle donatmamız gerekmektedir.
1 Hafta sonra Genel Kurmay Başkanı Kuvvet komutanları ve Hitler’in katıldığı toplantıda rapor tartışmaya açıldı ve ilk 5 madde kabul edildi 6 madde üzerinde saatlerce yaşanan tartışmadan sonra ilk dört Panzer Tümeninin yapısının aynı kalmasına geri kalan Panzer Tümenlerinden 1 Hafif panzer taburunun 1 Orta sınıf tank taburu ile değiştirilmesine 1 mobil topçu taburu eklenmesine karar verildi. Toplantıda ayrıca 1936 Kışı ve 1937 İlkbaharı olmak üzere iki adet geniş kapsamlı tatbikat yapılmasına karar verildi.
İlki 7 Ekim’de, ikincisi 15 Aralık’ta gerçekleşen iki aşamalı sanayileşme hamlesinin ilk bölümünün tamamlandığı haberi geldi Württemberg,Thüringen ve Pommern sanayi bölgelerinde toplamda 12 fabrika yapılarak Almanya için üretime başladı.
Guderian raporunun 1. Maddesinde yer alan sahra hastaneleri Piyade Tümenlerinde standartlaştırıldı aynı zamanda 3. Maddedeki değişiklikler de uygulamaya girdi.
Raporun beşinci maddesindeki Mobil Topçu Taburu kurulumu ile ilgili yapılan çalışmalar sonunda elimizde hâlihazırda bulunan Panzer II Şasisi üzerine 105mm top yerleştirilmesi ile oluşturulan prototipler tüm testlerden geçti ve Sd.Kfz.124 ”Wespe” envanter ismiyle seri üretimine başlandı.
28 Mart günü ordunun ihtiyacı olan 1 adet orta sınıf ve 1 adet ağır sınıf panzer için verilen projelerin incelenmesi sonucunda daha basit ve güvenilir tasarımları ile ihaleyi Henschel firması kazandı.
3 Nisan da zaten Luftwaffe’nin memnun olduğu Bf serisi uçakların geliştirilmesi ve yeni model savaş uçaklarının tasarımı için Messerschmitt firmasıyla yeni bir anlaşma yapıldı.
6 Mayıs 1937 ülke tarihi için kara bir gün oldu. Yapılmış en büyük zeplin olan LZ129 Hindenburg New Jersey deki Lakehurst donanma hava üssüne inişi sırasında alev aldı ve dakikalar içinde küle döndü Zeplinde bulunan 97 kişiden (36 yolcu ve 61 mürettebat) 36’sı hayatını kaybetti.
9 Mayıs 1937 de bir süredir askeri konularda karşılıklı fikir alış verişi yaptığımız Sovyetler Birliği ile hammadde ve makine anlaşmasını imzalıyoruz.
19 Temmuz 1937 Pekin yakınlarındaki Marco Polo Köprüsünde Çin 29.Ordusu’na bağlı kuvvetler yanlışlıkla Japon 1. Tugay’ının bir takımına ateş açmış ve iki taraf arasında 2 gün süren sıcak çatışma başlamıştı çatışmanın sonucunda Çin in kaybı 16.700 Japon kayıpları is birkaç yüzle sınırlı kalmıştı. Olaylar bununla bitmedi 21 Temmuzda Japon Hükümeti bölgeye 2 Tümen gönderilmesine karar verdi 1 Ağustos ta Marco Polo Köprüsündeki çatışmalar tekrar alevlendi 6-7 Ağustos’ta Langfang olayı ve Guang An Kapısı’nda Japon güvenlik güçlerine karşı Çinliler tarafından kurulan pusu ve 10 Ağustos’ta Çin kuvvetlerinin Tungçov’da oturan 420 Japon’a saldırıp 230 unu katletmesi üzerine Japon ordusunun taarruza geçmesi ile Uzakdoğu alevler içinde kaldı.
Avrupa ve Uzak doğudaki gelişmeler sonucunda Hitler sivil tüketim mallarının üretimine kota koydu ve Askeri fabrika yatırımları için teşvikler içeren bir kanunu kabul etti.
9 Ekim 1937 de Milliyetçi ve Komünist Çin Birlikleri Japonlara karşı birleşme kararı aldıklarını bildirdi.
Ordunun ihtiyaçları doğrultusunda kullanılması planlanan radar ve kriptoloji rotor makinesi geliştirme işi için Siemens firması ile anlaşmaya varılıyor.
1 Aralık 1937 günü dünya yine hareketlenmeye başladı gece yarısını biraz geçe Japon büyükelçi Çin kuvvetlerini eğiten Alman subayların geri çağrılması ile ilgili isteklerini Dışişleri Bakanlığına sundu Hitler in gelecek planları içerisinde önemli bir yeri olan Japonya’nın bu isteği zaman kaybetmeksizin kabul edildi ve von Falkenhausen ile yanındaki eğitim subayları Almanya’ya çağırıldı.
Aynı saatlerde Avusturya referandumu heyecanını yaşıyordu. Uzun süredir çıkan ayaklanmalar sonucunda Avusturya Şansölyesi Kurt Schuschnigg daha fazla dayanamamış ve 4 Aralık 1937 de bir referandumla kararı halka bırakmayı uygun bulmuştu. Schuschnigg birleşmeyi engellemek amacıyla Referandumda çoğunluğu sağlayabilmek için minimum yaş sınırlamasını 24 olarak belirleyerek Nazilere sempati duyan genç nüfusu engellemeyi amaçlıyordu. Hitler Almanya'nın bunu kabul edemeyeceğini açıkladı ve Schuschnigg'e bir ültimatom göndererek bütün yetkileri Avusturya Nazi Partisine devretmesini ya da işgalle karşı karşıya kalacağını bildirdi. Ültimatomun öğlen 12'ye kadar süresi vardı ancak iki saat uzatıldı. Ancak Hitler, cevabı beklemeden saat 13'te Alman birliklerinin Avusturya'ya hareket etmesini isteyen bir emri imzalamıştı ve sadece birkaç saat sonra Herman Göring'e iletti.
Hitler'in Avusturya içinde ilerlemesi gittikçe bir zafer yürüyüşüne döndü ve Viyana'da, Heldenplatz'ta 200.000 Avusturyalının Hitler'in nutkunu dinlemesiyle zirveye ulaştı.
Aynı gün İtalya Dalmaçya Kıyılarındaki İtalyanca konuşulan bölgelerin İtalya’ya ait olduğunu, gerekirse İtalyan kuvvetlerinin bölgeye yerleşeceğini kesin bir dille belirtti.
9 Aralık’ta 1937 nin son günlerine girilirken yıllardır süren araştırma ve geliştirmelerden sonra arazi ve atış testlerini de tamamlayan Yeni orta sınıf panzerimiz Panzer III adıyla ordu envanterine girip seri üretimine başlandı.
1937 yılı karışıklıklarla tamamlanırken yaşanan gelişmeler 1938 in daha da hareketli bir yıl olacağını göstermekteydi.
3.Bölüm Sonu.
Avusturya’nın ana vatana bağlanmasından sonra Hitler gözlerini 1.Dünya savaşının sonunda St. Germain anlaşması ile Çeklere bırakılan Südet bölgesine çevirdi. 1929’daki Büyük Buhrandan sırasında Alman nüfusunun yaygın olduğu sanayileşmiş bölgelerde yaşanan çöküntü, Almanca konuşan nüfusta yönetime karşı hoşnutsuzluklara, giderek tırmanan bir gerginliğe yol açmıştı.
2 Şubatta tamamlanan Hava Kuvvetlerinin düzenlediği Elbe Kartalı Tatbikatı sonucunda Pike bombardıman uçaklarımızın yerdeki unsurların desteğinde ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıktı.
9 Şubatta Tatbikat raporları tamamlanmış Hava kuvvetlerindeki eksiklerin giderilmesi için çalışmalara başlanmıştı.
4.Bölüm sonu.
2 Şubatta tamamlanan Hava Kuvvetlerinin düzenlediği Elbe Kartalı Tatbikatı sonucunda Pike bombardıman uçaklarımızın yerdeki unsurların desteğinde ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıktı.
9 Şubatta Tatbikat raporları tamamlanmış Hava kuvvetlerindeki eksiklerin giderilmesi için çalışmalara başlanmıştı.
21 Nisan’da Hindistan Ulusal Kongresi Hintliler yavaş ama emin adımlarla özgürlüğe giden yolda yürümeye karar verdiler.
1 Temmuz da Genel Kurmay daha önceden de 1938 de tamamlanacağını ön gördüğü yeni destek silahlarının dağıtımının tamamlandığını Hitler’e bildirdi.
Yine aynı tarihte Siemens kriptoloji rotor makinesinin projelerini Hitler'e sundu. Kabul edilen projenin testlerine derhal başlamasına karar verildi.
8 Ağustos tarihinde Donanma komutanlığına Kiel Kanalı bölgesindeki Kiel Egzersizi tatbikatına başladı.
2 Eylül günü Trotsky Kapitalizme ve Stalinizime karşı 4. Enternasyonal’i kurduğunu açıkladı.
Tatbikat raporları birliklerimizde kullandığımız 105 mm obüslerin güvenilirlik ve tahrip güçlerinin düşük olduğunun belirtilmesi üzerine 150 mm lik mermi atabilenbir Obüs için Rheinmetall firmasıyla anlaşma imzalandı.
Hitler iktidara geldiği 1933 yılından beri Südet Alman Partisini (S.D.P) desteklemiş ve ayda yaklaşık 15.000 Reich Mark mali yardımda bulunmuştu, 1935 yılının Mayıs ayındaki parlamento seçimlerinde Südet bölgesindeki Almanca konuşan nüfusun üçte ikisinin oyunu alan parti, Çekoslovakya'nın ikinci büyük partisi haline gelmiştir. S.D.P.’nin talepleri ve bunlar karşısında Çek hükumetinin tutumu, kısa sürede Avrupa kamuoyunda, Çekoslovakya'nın parçalanmasına kadar varabilecek bir krizin başladığı izlenimini yaratmış ve giderek tırmandırmıştır. 24 Haziran 1937 tarihinde Feld Mareşal Werner von Blomberg tarafından “Yeşil Durum” kod adıyla gündeme gelmişti. "Yeşil Durum", Çekoslovakya topraklarının baskın tarzı bir askeri operasyonla istila edilmesi planıdır. Ancak Hitler, Çekoslovakya'nın istilasının, diplomatik görüşme ve manevralarla oluşturulacak bir krizin tırmandırılması sonucunda, bir askeri harekâtla sağlanması yolunu benimsemiştir. Böylece Avrupa kamuoyu gözünde belirli bir haklılık zemini oluşturulacaktır. Git gide tırmanan gerginlik sonrası 20 Mayıs 1938 günü Alman Genel Kurmayı Yeşil Durumu bir kez daha gündemine almış ve ciddi hazırlıklara başlamıştı. Çekoslovakya'nın istilası planları hakkında bilgi, derhal İngiltere, Fransa yetkililerine ulaşmıştır. Böyle bir saldırı planı, Avrupa’da yeni bir savaşın başlamak üzere olduğunu ortaya koyuyordu. Hitler’in, Çekoslovakya’ya askeri bir müdahalede bulunmayı düşünmediğini açıklaması üzerine Mayıs 1938 ayı sonunda durum yatışmıştır. Ancak, Südet Alman Partisi ile Çek hükumeti arasında süren görüşmeler ve bölgede zaman zaman tekrarlanan silahlı çatışmalar, tansiyonu yüksek tutmaya devam etmiştir. Bütün bu olayların sonucunda Münih Konferansı kuruldu 7 Eylül günü Alman delegeler son söz olarak Südet bölgesinin Almanya’ya verilmesi için Almanya'nın her türlü girişimi yapacağının altını çizerek sözlerini tamamladı. Aynı gün Almanya'nın sert politikaları sonucunda Fransız hükumeti Fransa'nın İngiltere ile askeri ve siyasi konularda müttefik olduğunu açıklayan bir bildiri yayınladı.
8 Eylül 1938 de Hitler siyasi zaferlerine bir yenisini daha ekleyerek Südet bölgesini Reich'a bağladı.
10 Ekim’de Kurt Student in raporu doğrultusunda Özel kuvvetler Komutanlığı bünyesinde. Hava İndirme Birliklerinin ilk aşamada Tugay seviyesinde kurulmasına kara verildi.
Panzer III'ün ordunun ana muhabere tankı olarak kabul edilmesinden sonra daha çok piyade desteği için kullanılması planlanan Panzer IV’de testlerini tamamladı ve seri üretimine başlandı.
Hitler, 24 Mart'ın erken saatlerinde Çekoslovakya cumhurbaşkanı Hácha'yı Berlin'e çağırdı Slovakya meselesi yüzünden Alman işgalinin kapıda olduğunu bildirdi. Luftwaffe 'nin Prag'ı bombalayacağı tehdidiyle yüzleşince Hácha Çekoslovak ordusunun teslim olmasını kabul etti. Hácha görüşme sırasında kalp krizi geçirdi ve doktorların yardımıyla bilinci açık tutularak Hitler'in teslim koşullarını kabul etti. 15 Mart sabah saatlerinde Alman birlikleri hiçbir direnişle karşılaşmadan Bohemya ve Moravya'ya girdi. Macar ordusu Karpato-Ukrayna'nın işgalinde küçük bir direnişle karşılaştıysa da çabucak bastırdı. 16Mart’ta Hitler, Prag Kalesine giderek Bohemya ve Moravya'nın Almanya'ya bağlandığını ilan etti.
12.Şubat’ta ilki çok başarılı sonuçlar veren Kiel Egzersizi 2 tatbikatının yapılmasına karar verildi.
Baharın ilk gününde hava ne kadar serin olsa bile Avrupa'nın ateşi bir hayli yüksekti ve Wehrmacht yaklaşan fırtınaya elinden geldiği kadar hazır olmaya çalışıyordu.
4.Bölüm sonu.
“Başka milletler daha geniş topraklara yayılıp yerleşirken, iç kolonizasyona yönelmiş bir millet nüfus artışını sınırlamak zorunda kalacak, fakat geniş topraklara yayılan milletler artmaya devam edecektir. Bir ülkenin hayat alanı ne kadar azsa, bu durumla o kadar çabuk karşılaşır.” Adolf Hitler (Kavgam 2.cilt)
18 Mart’ta ordu sevk ve idare yeteneği ile ön plana çıkan Ludwig Beck Kara Kuvvetleri Komutanlığına atandı.
Hitler dur durak bilmiyor siyaset arenasındaki zaferlerine bir yenisini daha ekliyordu 6 Nisan’da Litvanya’ya bir nota gönderilerek Alman nüfusun çoğunlukta olduğu eski imparatorluk toprağı olan Mamel’in Alman Reich’ına teslimini istemiş Litvanya’ya da kabul etmekten başka çare kalmamıştı. Hitler Alman halkının gözünde gün geçtikçe bir Aziz gibi görünmeye başlıyordu.
14 Mayıs tarihinde piyade saldırı ve savunma taktiklerinde devrim niteliğinde fikirleri bulunan Ferdinand Schörner Yüksek komutanlığın Kurmay başkanlığı görevine getirildi.
Alman ve İtalyan diplomatlar bu işlerle ilgilenirken Yüksek komutanlık karargahında hareketli dakikalar yaşanıyordu Hitler Danzig konusunda Polonya ya baskıyı arttırma kararı vermiştir hala politik yollarla amacına ulaşmak isteyen Führer savaş ihtimalini de düşünerek Polonya’nın istilasını kapsayan bir plan hazırlanması için Generallerine emir verir.
Bir süredir Sovyetler ile gizli görüşmelerde bulunan Hitler sonunda güzel haberi Ribbentrop’dan alır Almanya ile Sovyetler arasında içinde Polonya’nın paylaşılması ve Baltık ülkelerinin durumunu da belirleyen Molotov-Ribbentrop antlaşması imzanmışdı. Artık Führer'in elindeki kartlar daha güçlüydü.
Hitler Hava Kuvvetleri Komutanlığına 1.Dünya savaşının As pilotlarından hava savaşları konusunda tam bir usta olan parti yoldaşı Herman Göring i getirir.
Alman-Sovyet yakınlaşmasından rahatsız olan Fransızlar 5 Temmuz 1939’da ülkelerindeki komünist faaliyetleri yasakladığını duyurdu.
22 Ağustos Fransa ve Benelux sınırları.
22 Ağustos Donanmanın durumu.
23 Ağustos 1939 Dünya tarihini değiştirecek bir gün olarak kayıtlara geçti Polonya Almanya’nın ültimatomunu kabul etmediği açıkladı. Hitler 24 Ağustos’ta Beyaz Durum u onayladı ve taarruzun başlama tarihini 26 Ağustos saat 04.00 olarak belirledi. Fakat 25 Ağustosta Danzig için tekrar savaşmayacağını düşündüğü İngiltere ile Fransa Polonya’nın bağımsızlığını güvence altına alan ortak savunma anlaşmasını imzalaması üzerine. Hitler krizin politik yollarla çözülmesi için taarruzu 1 hafta ileriye aldı.
Acaba barış için hala bir umut olabilir miydi?
5.Bölüm sonu.
Avrupa’da sular ısınırken Uzakdoğu’da durum tam anlamıyla çığırından çıkmıştı 16 Mart’ta Çin Cumhuriyetinin başkenti Nanjing Japon kuvvetlerinin eline geçti.
7 Nisan’da pastadan payını almaya çalışan İtalya Arnavutluk’u topraklarına bağladığını açıkladı.
14 Haziran’da İtalya ile Almanya iyi ilişkiler zirveye çıktı ve yapılan anlaşma sonucunda İtalya ile Almanya Çelik Pakt’ı kurdu.
Alman ve İtalyan diplomatlar bu işlerle ilgilenirken Yüksek komutanlık karargahında hareketli dakikalar yaşanıyordu Hitler Danzig konusunda Polonya ya baskıyı arttırma kararı vermiştir hala politik yollarla amacına ulaşmak isteyen Führer savaş ihtimalini de düşünerek Polonya’nın istilasını kapsayan bir plan hazırlanması için Generallerine emir verir.
Bir süredir Sovyetler ile gizli görüşmelerde bulunan Hitler sonunda güzel haberi Ribbentrop’dan alır Almanya ile Sovyetler arasında içinde Polonya’nın paylaşılması ve Baltık ülkelerinin durumunu da belirleyen Molotov-Ribbentrop antlaşması imzanmışdı. Artık Führer'in elindeki kartlar daha güçlüydü.
Alman Yüksek Karargahının hazırladığı plan “Beyaz Durum” 22 Ağustos 1939 tamamlandı ve Hitler in onayına sunuldu.
22 Ağustos Hava Kuvvetlerinin durumu.
Acaba barış için hala bir umut olabilir miydi?
5.Bölüm sonu.