12-03-2016, 16:27
"Bask kardeşlerimiz"
*changes culture of Labourd from Basque to Francien.
WP.
*changes culture of Labourd from Basque to Francien.
WP.
[MP] EU4 - Multiplayer : Mart 2016
|
12-03-2016, 16:27
"Bask kardeşlerimiz"
*changes culture of Labourd from Basque to Francien. WP.
12-03-2016, 16:57
Labourddaki Bask halkı Navarra topraklarında yaşanan zulmde birlik olma amacıyla sınırı geçmiş ve Navarra'da tarih yazmıştır. Kastilya zulmü Labourd'daki Bask nüfusunun azalmasıyla sonuçlanmış ve Fransız nüfus çoğunluk haline gelmiş olabilir.
12-03-2016, 20:22
(Son Düzenleme: 12-03-2016, 20:49, Düzenleyen: Steafun.
Düzenleme Nedeni: İmla
)
KINGDOM OF CASTILE - Krallığımız , Fransa Krallığı'nın arkadan bıçaklaması sonucunda uzun bir savaş vermiş, ekonomik ve ordu olarak çok büyük darbeler yemiştir. - Bu savaşlar sonucu Aragon Krallığı'da çok yıpranmasına rağmen Kastilya Krallığı'nın borçlarını "zamanında ödeyememesi" yüzünden devlete sızan Hollandalı bankerlerce batık sayılması ve kredi verilmemesi , Aragon Krallığı'nın isyankar bir tavır almasına adeta boynuz kulağı geçer dercesine isyan bayraklarını çekmesine neden olmuştur. -Fransa Krallığı savaşta istediğini kısmen elde edememiş olmanın verdiği sinirle Kastilya'ya karşı ateşkes antlaşması olmasına rağmen Aragon'un isyankar tavırını desteklemiş ve bununla kalmayarak askeri bir ofansif pakt imzalamıştır. Ancak Aragon'un isyanlarla boğuması sonucu bu savaş hep ölü doğduğunu hesaba katmamışlardı. Hatta bir ara Fransa Krallığı , Aragon Krallığı'ndan izin alarak Katalan isyanlarını bastırmaya çalışması Kastilya Krallığı'nın dikkatini çekmiş , bu olayı Kastilya tüm dünyaya duyurmuştur. Bu isyanlar sonucu Aragon Krallığı'nı kaybeden Kastilya gözünü kolonileşme ve İberya'da güçlü barış yöntemine diksede Fransa henüz intikamını tam anlamıyla alamamıştır. - Bunun dışında Fransa monarşisi bu ölü doğan savaş yüzünden halkından tepki görmüş ve beklentileri karşılayamadığı için halkın gözünde alay konusu olmuştur. Bunu haber alan Fransız Kralı , Tlemcen March'ını gözüne kestirmiş ve onunda isyankar olduğunu görmesi ile isyanına destek vermiştir. Ancak Fransızların bu acemiliği pahalıya patlamak üzereyken Fransız monarşisi yaptığı hatayı görmüş Tlemcen'in savaşına katılayım derken ateşkesi bozacağını görerek -25 prestij yemekle yetinmiştir. Bu da Fransa tarihinde bir kara leke olarak yazılacaktır. - Kastilya Krallığı'na yaptığı türlü oyunlarla üstün gelen Fransızlar , bununla yetinmemiş. Kastilya'nın toparlanmasına hiçbir fırsat vermemiştir. Üst üste attığı claimlerle , uyarılarla Kastilya Kralı düştüğü gibi bir tekme yiyeceğini anlayarak müthiş bir strateji ile düşmanı olan Aragon'a sattığı 3 toprak ile yine Fransızların hayallerini yıkmıştır. Buna sinirlenen Fransızlar ise kara propagandalar ile Kastilya Kralı'nın imajını bozmak istesede Kastilya Kralı'nın nasıl bir stratejik zafer elde ettiğini uzman tarihçiler kitaplara çoktan yazmaya başlamıştır. - Osmanlı İmparatorluğu , De Jure Napoli toprakları için savaş açtığı Aragon'u her kulvarda ezmiş. İberya adasına çıkartma yapmaktan çekinmemiştir. Bu konuda her türlü desteği veren Kastilya ile Osmanlı İmparatorluğu arasında samimi ve dostane ilişkiler başlamışsada Kastilya Krallığı , Osmanlı İmparatorluğu'nun Leon'u serbest bırakması ile Fransa'nın eline düşmüştür. Osmanlı'nın aslında bu iyimser tavrı Kastilya'nın sonunu getirmiştir. Artık İberya yarımadasında Fransa'yı durdurmak veya engellemek imkansızdır. Ki bu fırsatı gören Fransız Kralı , Kastilya Krallığına savaş açabileceği bir sebep bulması ile birlikte Leon'u vassallayarak reconquest üzerinden savaş açmıştır. Bu savaş ile birlikte Kastilya son 20 yıldır gözlenen çöküşün son bulduğu dönemlere girmiştir. - Kastilya Krallığı içinde her ne kadar tüm borçların ödendiği , ekonominin ve istikrarın yükseldiği dönemlere giriş yapılsada , Fransa Krallığı'nın bu son saldırısı tamamen Kastilya'yı ve İberya'yı bitirmek üzerine yapılmıştır. Bu yüzden Kastilya oyuncusu olarak şu son savaştan sonra ülkeyi toparlamam veya herhangi bir atılım yapmam çok uzun süreceği , oyun hızının çok yavaş olması ve Avrupa'da dengeleri değiştirecek bir Avusturya veya İngiltere'nin olmayışı ile birlikte , MP'den çekilme kararı alıyorum. Hepinize iyi eğlenceler.
Savaşta ne kazananı tebrik edebildin ne de kaybetmeyi kabullenebildin oyundan çıktığını belirtirken kurduğun cümlede bile suçu oyun hızına, Avusturya ve İngiltere'ye atıyorsun. Daha iyisini beklerdim.
12-03-2016, 20:40
(12-03-2016, 20:27)Duman : Savaşta ne kazananı tebrik edebildin ne de kaybetmeyi kabullenebildin oyundan çıktığını belirtirken kurduğun cümlede bile suçu oyun hızına, Avusturya ve İngiltere'ye atıyorsun. Daha iyisini beklerdim. Yıkılmak üzere olduğumu ve üzerime sürekli gelen bir Fransa olduğunu belirttim. Toparlarsam bile oyun sonuna kadar sürebileceğini ve bu oyun hızıyla bunu kaldıramayacağımı belirttim. Avusturya'nın çekimserliğini , İngiltere'nin zamanında çok kötü yönetildiğini söyledim. (Ha sen İngiltere'ye ilk seviyede Quality Ideas alıyorsan o senin problemin) Şu oyunda en az 5-10 kişi yazılı olarak oyun hızının ne kadar kötü olduğunu belirtti. Suç atmak değil bu ortada olan bir şey. Gün gün ilerleyen bir oyunda enflasyon inmesini veya otonomi inmesini beklemek hoşuna gidiyorsa veya sıkılarak harcayacak vaktin çoksa buyur Kastilya orada. Bende senden daha iyisini bekliyorum ama bu kibirden dolayı göz karartılarınla hayal kırıklıklarına devam ediyorsun maalesef. Şu millete attığın suçların aslında kendi yansıman olduğunu anladığın gün bir çok kişi senin hakkında görüşünü değiştirir. Ama tebrik etmek lazım milleti polemiğe çekmeyi iyi biliyorsun. O yüzden bu sefer ne enerjim ne sabrım var. Bu da bu MP ile ilgili son cevabım herkese iyi oyunlar / iyi eğlenceler.
Oyun hızında bir sıkıntı yok, genel olarak 3'te oynuyoruz kalabalık mplerde 4 olması beklenmez. İngiltere'yi verdiğimiz ilk oyuncunun yanlış hatırlamıyorsam EU4'te 1100+ saati var, kendisi benle tartışıp mpden ayrılmayı tercih etti. Yani noob birine vermedik veya arkadaşım olan birine vermedim.
EU4'te 5. hız oyuncunun bilgisayarına bağlı iken 1-2-3-4 seviye hızlar değişken değildir, sabittir. Dolayısıyla şehir efsaneleriyle, (bu 3 hızı spdeki 3 hızından yavaş gibi) bir yere varmak mümkün değil. Oyunun ilk 2 günü Fransa - Kastilya düşman da olmadı müttefik de olmadı ama bu 2 günün sonunda steamden ve forumdan 'istesek Fransa'yı yıkardık ama yıkmadık' şeklinde yazmasını biliyordun. Kibirden mi bahsediyoruz? Skype'da 'niye yıkmıyoruz Fransa'yı abi' muhabbeti yaptığın Portekiz şimdi ben savaş açtıktan 1 ay sonra bana whitepeace atıyor. Ben factleri öne sürerek konuşuyorum bu sana oynadığın ülke ile benim ülkemin ilişkileri dolayısıyla itici gelebilir ama durum böyle. Şimdi 'Fransa oyuncusu bana saldırdıktan sonra tüm Avrupa'da ona saldırdı tüm toprakları işgal altında XD' yazdığın gibi bir de ' Fransa oyuncusu beni işgal ediyor XD' şeklinde post atabilirsin facebook gruplarında. ;)
12-03-2016, 20:50
Katılmak istiyorum
13-03-2016, 00:43
Kastilya suçu bize atacağına kendisinin söylediği ''Fırsatları'' kullanıp zamanında hamle yapsaymış da şuan bunları burada konuşmuyor olurdu. Hatayı başkasına atacağımıza kendimizde ararsak bir sonra ki hamlelerimizi ona göre düzeltip daha iyi stratejiler üretebiliriz ama yok, ben iyi oynadım diyorsan, diyecek lafım yok.
Bizde gazete falan yok ama ekran görüntüsünden dolayı yanlış anlaşılmasın.
CW oyuncusu gittikten sonra AI CW, Kırım'a savaş açtı ve Osmanlı olarak savaşa dahil olduk. 140K'lık Osmanlı ordusu ile CW ve AU orduları tek başımıza onlarca kez tokatlandı&imha edildi, AU ordusu neredeyse 0'landı. CW ve AU savaş yorgunluğu 10'u buldu, tüm Macaristan, Karadeniz'in kuzeyi ve Viyana fethedildi. Savaş sırasında AU oyuncusu oyunu terk etti. AU ve CW gömülmüşken Fransa fırsat bu fırsat diyip AU'ya girdi. AU ve CW'nin tüm toprakları tamamen Türkler tarafından fethedilecekken 0 ADM padişahın yeteneksizliğinden Civil War çıktı. Civil War'ın tehditi ve savaş liderliğinin Kırım'da olması sebebiyle savaş sonucu Zagreb'i alıp savaşı bitirdik. Görüntüde gördüğünüz isyanlar ise her şey ile tamamen ilgisiz savaştan sonra çıkan Pretender isyanları, 50 yaşında yeteneksiz padişah ve şehzade olmayınca anlam veremediğim bir şekilde tüm Anadolu'da belirdiler. Yani görüntünün hemen öncesinin görüntü ile bir gram bile ilgisi yok. Tabi bunların sırasında ve hemen öncesinde Kırım'ın gözünden bakarsak, yine Japonya oyuncusunun Kırım'a savaş açması sebebiyle Japonya ile de ordunun 4'te 1'i ile Sibirya'da savaşta idik her şeyden önce. CW'nin savaş açması ardından Japonya Kırım'ın ellerine bırakıldı fakat Kırım Japonya'yı yenmeyi başaramadı. Kırım'a açılan CW savaşını tek başımıza müdafaa ettik, müttefikimizi terk etmedik. Savaş Sonucu: Zaman kaybı, Zagreb ve yeni hanedan (Abdülaziz Çerkes).
13-03-2016, 01:50
Gaulturkun kimlerle oyun oynadigini cidden merak ediyorum.
AU savaş sırasında değil çok öncesinde oyundan çıktı. Bugün savaş sırasında oyundan çıkma gibi bir olay yaşanmadı herhangi bir ülkeyle.
13-03-2016, 02:07
1 gün gelemedim neler olmuş.
* Saksonya Frankfurtu ilhak etmiş. * Avusturya ile CW savaşlara sürüklenmiş. * Leon devasa bir vassala dönmüş. * Osmanlı şu an isyanlar ile uğraşıyor. Hadi onu geçtim bir müttefikim oyundan ayrılmış ve hiç beklemediğim bir savaştayım?
Savaş sırasında baktığımda ülkenin boş olduğunu fark ettim, Kırım oyuncusunun anlaşma öner dediğimde anlaşma kabul etmiyor demesiyle de savaşta bulunduğunu sandım. Doğru bir şekilde ifade edebilirdi arkadaş savaşta olmadığını, kaldı ki oyuncu haritasına bakıp da yapmıyoruz savaşı.
Brandenburg'un oyundan ayrılması hoş değildi (sıkıldım çıkıyorum oyun sebebi yenildim çıkıyorum oyun sebebinden daha aşağıdadır). Bunun yanı sıra Fransa-Avusturya savaşını bu senelerde başlatmak zorundaydım çünkü Din Savaşları başlıyordu, ben savaş açtıktan 1 sene sonra da başladı. Eğer savaşı 1 sene geç açsaydım oyun Avusturya'yı Katolik Liginin Lideri olarak görecekti ve bu açtığım savaş 2. bir din savaşını tetikleyecekti (Hollanda olduğum oyunda Fransa'ya açtığım savaş gibi)
Savaşta hızlı bir şekilde Avusturya'nın batıda kalan yarısını işgal ettik, hedef ülke olmadığı için Hannover'a yüklenmedik ancak Hannover 30klık ordusuyla Rethel'i işgal edip Bourgogne'a inince bölgeye ilerleyip işgalci Hannover ordusunu durdurduk. Osmanlı-Kırım'ın barış imzalamasının ardından 90k'ya yakın Commonwealth ordusu Fransa'ya doğru ilerledi - ki buna şaşırdım açıkcası. Ben savaşa girmeden önce Commonwealth'in yaklaşık 3k altın borcu vardı, Commonwealth'ın 90k ordusunu ayrı ayrı muharebelerde yenilgiye uğratıp Polonya topraklarına geri gönderdim, yine Fransa topraklarına inmiş Hannover'ı Paris'te yenerken save aldık. Savaşta yaratabileceği bir fark kalmamış ve yüksek ihtimalle borç batağında olan Commonwealth'e beyaz barış öneriyorum. Hristiyan Avrupa devletleri Habsburg hanesinin düştüğünü kabullenmeli ve Avrupa medeniyetinin korunmasında Fransa'yı desteklemelidir. Son olarak ne yazık ki @jax61'in oynayışının kötü etkilerini bu oyunda bile hissettik. Japonya Çin'i almak için Osmanlı ile savaşıyorsa bunun sorumlusu ne yazık ki paragraflarca anlattığım ancak anlatamadığım 'ortaklı' oyun anlayışıdır. ALIM YAPILAN ÜLKELER : İsveç, Brandenburg
merhabalar, katilmak istiyorum, mp deneyimim yok sp 503 saat. isvec de brandenburg da uygun.
13-03-2016, 09:29
-- Japon Güncesi --
Askeri teknolojilerden sonra ülkenin kalkınması için hızla reformlara kalkışan Shogun Osman II. hızla askeri kaliteleşme ve kolonileşme yoluna gitti, batı ülkelerinde elçilikler açtı ve ülkede fabrikalar kurdu. Ülkenin uzun bir süreden sonra gelirinde gözle görülür artış elde edildi. ( Ne yalan söyleyeyim beylikler döneminde shiba'yı kontrolden kaçırmamın neticesini daha yeni düzeltiyorum. ) 16. yy'ın ikinci yarısında artan Kırım tehdidine dünya'nın tepki vermesi için çağrılarda bulunan devletimize hiç bir avrupalının sesini çıkarmaması üzerine bir de Tatarların Pekin'i işgalinin önlenememesi eklenince, Devlet-i Ali Osman ile dahi dost bulunan Tatarların üzerine varılması kararlaştırıldı. Bu bir nevi ölüm-kalım savaşıydı. Tek başımıza dünyaya samurayların gücünü gösterecek ve gerekirse bölge halkları için ölecektik. Savaşta Osmanlılar ve Tatarlar ile savaştım. Savaşa son 45 yıldır dostum olan Bruney sultanlığı da 10 bin askerle destek gönderdi, fakat hiçbir savaşa katılmadı; sadece bölgede dolaşıp karşımda iki oyuncu olmasına mukabil mikroda yardım etti. Gelelim savaşın gelişimine, kendi gözümden tüm objektifliği ile anlatmaya çalışacağım. Japon ordusunun 45 bin asker ve 5 bin rezerv (paralı) ile girdiği savaşın ilk 6 ayında tatarlar özbekistan civarında bir savunma hattı kurarak geri çekildiler. Japon ordusu ise rezervleriyle top-yekün yağma asıl ordusuyla da kuşatmalara girişti. Hemen ardından Tatar ordusunun ani baskınına uğrayan Japon ordusunun eşit sayıda düşmana morallerinin düşük olması nedeniyle bir kaybı ve kısa süreli geri çekilmesi mevcuttur. Ardından bir de Osmanlı askerinin mançuryaya Japon ordusunu peşlemeye geldiğini görünce koreye çekilmiş, gemileri sahilde tutarak olası bir kayıpta adaya kaçmak için hazırlanmışızdır. Bu sırada Lehistan ile görüşmelerim vardı. Kendisine sürekli saldırmasını öneriyordum. En son Osmanlı orduları da ulaşınca tüm dünyaya bildirdim. Fakat kendisi oyundan çıkmış, bunu duyan ai, fırsatın farkına varıp Kırım toprakları üzerine Avusturya Macaristanı da alarak akınlara girişti. İki cephede savaşan Tatar-Türk askerleri, yeniden geri çekilmeye başladı. Burada Tatar askerlerinin fazla çekilmeyip ormanlarda savunmaya kalkması üzerine, birkaç ay önce toplarını yenileyen ve ordusuna daha da kaliteli silahlar sunan Japon devletinin bir de Başkomutanlığa askerlerin moralini tavana çıkaran bir generalini ataması üzerine Tatar ordusu dağıtıldı. Hemen ardından Kazakistan'ın batısına kadar tüm toprakları işgale girişen Japon ordusu; karşısında bölge halklarının haklı yolunda kendisine katıldıklarını gördü. Tüm Rusya bölgesinde isyanlar, Kırıma karşı Japonya'yı destekliyordu. Bu arada Osmanlı orduları batıya dönmüş topraklarını korumayı ve stabil bir hat yaratmayı başarmıştı. Kırımın anlık bilgi diplomasisi ile barış yaptırabileceğini zannettiği Japon ordusu; Osmanlılar mançuryadayken bile barış yapmamışken bu halde barış yapar mıydı ? Yapmadık. Nitekim Osmanlılar Habsburgları püskürtüp barışa zorladığında da isteklerimizden taviz versek dahi, haksız bir barış yapmadık. Hemen ardından Osmanlılar'ın iç savaşının çıkması neden hemen barış yapılmaması gerektiğini, dünyada her an herşeyin olabileceğini, değişebilecek şartlardan maksimum fayda sağlanması gerektiğini tüm arkadaşlara göstermiştir umarım. Savaşın sonuna gelecek olursak; Japon devleti, Tatarların sahile indiği bölgeleri geri alıp Yan hanlığına bahşetti. Tatar toprakları üzerinde ağır isyanlar çıkmaya devam etti. Osmanlılar savaşın bittiği zamanlarda dahi balkanlarda ve hicazda ağır isyanlarla uğraştığı görülmektedir. Savaş sonunda Tatarlar da, Japonlar da, Lehler de ağır borç yükü altına girdi. Bizim bu kadar borç almamızın sebebi Osmanlı devletinin dahi bu savaşta olmasıdır. Lehler ve Avusturyalılar bu savaşta gözlemlediğim kadarı ile aldıkları borç ve kaybettikleri askerler dışında başkaca bir kayıp yaşamamışlardır. Umarız bu savaş dünyaya Japon halkının kararlılığını göstermiş ve bölge halkına yardım etmeye sevk etmiştir. Çok yaşa Osman II Ashikaga, çok yaşa Güneşin üzerine doğduğu Japon halkı!!
Open Up Tech, Build Up Economy, Let Mercenaries Swarm Through
13-03-2016, 15:53
Hollanda arşivlerinin yayını:
Büyük İngiltere harbi devam ederken istihbaratımız güçlü bir ingiltere donanması kurulduğunu gördü. Bunun üzerine limanımız geçip demir atmayı ve calais'i savunmayı tercih ettik. İngilterenin Fransa üstünden 35.000 askerden oluşan bir ordu gönderdiğini öğrendik kıyı savunması yapmak üzere normandy bölgesinde iken ingilterenin ordusu karşımıza çıktı. Zorunlu ricaat eyledik. Askerlerimiz geri çekilirken ingiltere ordusuna gayet güzel kayıp verdirdi. Hollandada toplanan ordularımız İngilterenin bölgeine saldıracakken İngilterenin hareket etttiğini öğrendik ve savunma için Antwerp'e geçtik. Antwerpteki destansı savunmanın ardından ingilterenin askerlerini Hollanda'da yok ettik ve savaş İngilterenin Calais ve karayipledeki topraklarını vermesiyle bitti. Günlük hayatımıza döndük ve ülke topraklarını üstün refah seviyesine taşıdık. Portekiz'in Karayiplerdeki kolonilerini almak için açtığımız savaşta portekiz direneceğini düşündü ama bir biir topraklarının düşmesi, kolonisinin hollanda tarafından alınması sonucu Afrika bölgesindeki adaları ve karayiplerdeki egemenliğini bırakmayı ve tazminat ödemeyi kabul etti. Dük Floris'in ölümüyle taht bir fetret dönemine girdi bu sırada Fransa savaşları çıktı. |
|