[MP] EU4 - Multiplayer: Ocak 2018
Britanya'ya 2 oyuncu verilerek Fransa'nın adaya çok kolay çıkabilmesini sağladı.
Diğer yandan naples gibi bir ülkeyi oyuncuya verilerek Castil'in önü kesildi hali hazırda Morocco Portekiz Fransa varken bide yetmezmiş gibi Naples verildi buda Fransa'nın ekmeğine yağ sürdü Fransa'nın batıdaki tek güç olmasının nedeni tamamen bu budur.
Sonra söylemeyi biliyorsunuz Fransa ve Osmanlı'nın domine ettiği oyun olacak diye kıç kıça ülkeler verilirse veya doğru ülke dağıtımları olmazsa bu mp de geçen mp deki gibi olacak 2 mp dir ingiliz olmadan oyun oynuyoruz ben hayatımda ilk defa burada ingilizsiz bir avrupa bir mp görüyorum.
Şunu'da ekleyeyim ingilizi verdik o yıkıldı bu bizim suçumuz degil o ülkeyi yönetenlerin suçu vs vs diyebilirsiniz o zaman sizde yıkılınca annexlenince sizi yıkanlara laf etmeyin.

Umarım önümüzdeki oyunlar mp'ler daha güzel olur.
[+] 2 üye Irony nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
Bugün önerildiği gibi 8'de başlama durumu var mı yoksa yine 9'da mı başlıyoruz?
Ara
Cevapla
(14-01-2018, 18:02)Irony : Britanya'ya 2 oyuncu verilerek Fransa'nın adaya çok kolay çıkabilmesini sağladı.
Diğer yandan naples gibi bir ülkeyi oyuncuya verilerek Castil'in önü kesildi hali hazırda Morocco Portekiz Fransa varken bide yetmezmiş gibi Naples verildi buda Fransa'nın ekmeğine yağ sürdü Fransa'nın batıdaki tek güç olmasının nedeni tamamen bu budur.
Sonra söylemeyi biliyorsunuz Fransa ve Osmanlı'nın domine ettiği oyun olacak diye kıç kıça ülkeler verilirse veya doğru ülke dağıtımları olmazsa bu mp de geçen mp deki gibi olacak 2 mp dir ingiliz olmadan oyun oynuyoruz ben hayatımda ilk defa burada ingilizsiz bir avrupa bir mp görüyorum.
Şunu'da ekleyeyim ingilizi verdik o yıkıldı bu bizim suçumuz degil o ülkeyi yönetenlerin suçu vs vs diyebilirsiniz o zaman sizde yıkılınca annexlenince sizi yıkanlara laf etmeyin.

Umarım önümüzdeki oyunlar mp'ler daha güzel olur.

Tamamen katılıyorum zaten dediğin ülkeler verildiği için denge baştan bozulmuş. Burada son mpde yapılan şeyler çok abartı gibi anlatılması mantıksız. Oyuncular tercihini yapmış Osmanlıyı savunmayı düşünmüş ve Osmanlı'dan da aynısını bekliyorlar ama en büyük sıkıntı İskoç ve Napolinin oyuncu olmasıdır bence. Bunlardan dolayı Fransa zaten galip başlamışken daha yeni yeni fethe başlayınca farkedildi ama iş işten geçti tabiki.
Ara
Cevapla
Son olarak bu konuyla ilgili bir şeyler yazayım, daha fazla konuşmanın pek bir anlamı yok neden olduğunu yazımda da ifade etmeye çalışacağım.

Multiplayerlarda esasen 2 tür oyuncu vardır, birincisi oyunu oynaması gerektiği gibi diplomasiyle politikayla entrikayla savaşla oynayanlar, diğerleri ise oyunu kazanmak için her şeyi mübah görenler. Bu ikinci gruptakiler multiplayerda etkinliğin sağlığının zararına olabilecek hamleleri yapmakta bir sorun görmezler - eğer ki o etkinlikteki ülkenin güçlenmesini sağlıyorsa, ancak burada unutulan husus bu şekilde oynandığında aslında etkinliğin herkes için daha kötü hale gelmesi, Kasım multiplayerı bunun güzel bir örneğidir her iki tarafta da benzer mentalitedeki oyuncular 1444'ten 1820'e kadar pakt sistemiyle oynadı bu paktta kırılmalar yaşandığında dahi geri kalan oyuncular aynı mentalitede olduğundan oyuncular karşılarında diplomasi yapacak bireyler bulamadılar. O oyunda ben GM'dim ve olayların yanlışlığını daha mesele o raddeye varmadan önce belirtip "bakın bu oyundan sıkılacaksınız sebebini de yazıyorum" dedim ve 300 sene sonra etkinlik sona erdiğinde birçok kişi benim dediğimi onaylar duruma gelmişti.

Bu multiplayer ise ilk başta biraz daha Ağustos multiplayerına yakın bir şekilde "oyunun oynanması gerektiği gibi" ilerledi, ben yine gördüğüm yanlışları ifade ettim İsveç-Danimarka Kırım-Osmanlı Kırım-Fas Oman-Osmanlı ilişkileri gibi. Ancak burada şunu unutmamak lazım ki biz bu etkinliğe 35 kişi başladık ve tekrar ediyorum multiplayerda bizim (benim) gibi düşünen kişilerin sayısı düşünmeyenlerden daha az dolayısıyla burada oyunun ana felsefesini major oyuncuların hal ve hareketleri belirliyor örneğin bu multiplayerda Osmanlı yeri geldiğinde Kırım'a yeri geldiğinde Fas'a yeri geldiğinde başkasına "höt" diyecek birisi olsaydı daha farklı bir oyun izlerdik. Ben nasıl Saksonya'yla Hollanda'yla Fransa'yla başkasıyla gerektiğinde aramı açıp gerektiğinde onlara karşı duruyorsam diğer oyuncuların dayanışma içerisinde birbirlerine sınır çizip 1820'e kadar dayanışma yapma hakları yok.

Şimdi burada şunun anlaşılması lazım, eğer siz bir multiplayer etkinliğinde birbirinizi tanıyor olabilirsiniz tanımıyor olabilirsiniz bir başka ülkeyle ölümüne "dayanışmalı" bir oyun oynuyorsanız, bu etkinlikte geri kalan herkesi enayi yerine koyuyorsunuz demektir. Ben bunu yıllardır söylüyorum, düşün ki 4 kişi mp yapılıyor bu 4 kişiden 2'si geri kalan herkese şüpheyle yaklaşıp diplomasi yaparak politika yaparak çıkar gözeterek oynuyorken diğer 2'li birbiriyle ölümüne dayanışmalı bir oyun sergiliyorsa bu 2'li diğer 2'liyi enayi yerine koyuyor demektir bu bu kadar basit bir olay.  Oyun içerisinde ülkeler çıkarları gereği dost olabilir, amaçları kesişirse düşman olabilir ama hiçbir ülke dayanışma içerisinde oynayamaz. Her savaşta taraflar birbirleriyle diplomasi yapabiliyor, ülkelerin aklını o savaştan çıkmaya çelebiliyor durumda olmalı, eğer siz dayanışma içerisinde oynayıp savaşlarınızla marifetmiş gibi savaşılan ülkelerle alakasız ülkeleri davet ederseniz bu durum ortadan kalkar, anlatın bana Avusturya Fas'a ne teklif edebilir savaştan çıkması için? Adamlar savaşa bir şey kazanmaya girmiyor ki adamlar savaşa dayanışma yaptıkları ülkeyi korumaya geliyor.

Z9A9lZ.jpg
"We can only laugh at such financial mismanagement."

Bu multiplayerda Fas Oman Osmanlı Kırım 4'lüsü oyunu dayanışma içerisinde oynamış ve son savaşta Osmanlı'nın yenilmemesini sağlamıştır hep birlikte, kendileri de dediler Müslüman İttifağı yaptık diye. Bunun oyuncu atamalarıyla vs hiçbir alakası yok, İskoçya'da niye oyuncu var diye sormayacaksın İngiltere İskoçya'ya nasıl yeniliyor diye soracaksın. Eğer Hollanda'da oyuncu varsa (eventle İmparatora kalan toprak) ben Napoli'ye de 30 kişilik etkinlikte oyuncu veririm Macaristan'a da veririm çünkü en başından ben çok yüksek ihtimal kendi ülkeme kalacak toprağı vermişim oyuncuya, sadece benim etrafımda oyunda 3 kişi yıkıldı ilk 2 günde kalabalık bir oyun oynuyoruz.

Şimdi ben şunun farkındayım ki oyuncuların belli bir kısmı bu şekilde oynamayı meşru görüyorlar, yani birlikte hareket ederek birlikte hareket etmeyen tek oynayan kişileri yıkmakta ne etkinlik anlamında ne oyunculuk ahlakı olarak bir sorun görmüyorlar çünkü biz Kasım etkinliğinde de gördük ki oyunda ciddi bir "oyunu olabildiğince oynamadan oynamaya çalışan" oyuncular var ülkelerinin güçlenmesi adına. Yani adam koloni savaşı yapmaktansa al kardeşim şurası senin 200 gold at şurayı takas edelim buraya birlikte girelim, çünkü neden? O adam o koloni savaşını yapsa ülkesi hırpalanacak. Adam "ben oyunu ne kadar az oynarsam o kadar güçlü olurum" mantığında çünkü, savaş yapan enayidir anlayışı. Ben bu etkinlikte Aytaç'la yaptığım savaştan anlıyorum Aytaç'ın multiplayerı multiplayer oynama meselesine ne kadar uzak olduğunu, bu aslında birçok kişi için böyle.

Bu sebeple ben bu şekilde oyun sergileyen kişilerin de oyuna ve etkinliğe verdikleri zararı görebileceklerini sanmıyorum çünkü adamlar kendi oynanışlarını makul çıkartmak adına felaket bir çaba içerisindeler ve bu durum oyunu bilmek veya bilmemekle alakalı değil bu durum tamamen oyunculuk tarzıyla alakalı ve bu insanların bunu kendilerinin görmesi gerekiyor, bir yerden sonra bu hamlelerin sonuçlarını, aslında oyunu ne kadar yavan hale getirdiğini anlayabilmeleri gerekiyor ve ben 10 paragraf daha yazı yazsam biliyorum ki anlatamam.

Multiplayerda Osmanlı oyuncusu hariç oyuncu atamalarında çok bir problem görmüyorum, her oyuncunun zayıf yönleri olabilir her oyuncu ülkesi başarılı olmak zorunda değil benim bahsettiğim şeyler sağlandığında yeni şartlar altında da denge unsurunun oluştuğunu görürsünüz örneğin İskoçya İngiltere'yi yendikten sonra Avusturya ve Kastilya gidiyor İskoçya'ya yardım ediyor - ki Fransa gerilesin bir nebze. Ezbere mantık "aga orada İngiltere olacak aga Kastilya'nın Napolisi yoksa tabi yıkılır" mp oynanmaz ezbere oynadığınızda 1 ülke denklemden çıktığında tüm formülünüz çöker dinamik oyun anlayışı edinmeniz lazım, dinamik diplomasi.

20.45 gibi save dosyasını paylaşırım.
[+] 2 üye Duman nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Cevapla
Tamam neyse belki geç olmuş olabilir fakat bu akşam yapabilirsem dengeleri değiştirmeye çalışacağım. İnşallah olur
Ara
Cevapla
İngiltere'nin İskoçya'ya yenilmesi oyuncu adına üzücü bir şey ancak kaçırılan nokta şu ki, Britanya'da iki oyuncunun olmasıdır. Eğer gerçekten insanların oyuna emek verip devam ettirilmesi isteniyorsa, bu olay istenilene ters düşer çünkü, oraya iki kişi atamakla birinin oyundan neredeyse kesin ayrılacağını kabul etmiş olursun.(İlla bir oyuncu İskoçya'yı istiyorsa, o zaman İngiltere verilmemeli). Oyunda gördüğüm tek agresif atama bu benim için. Diğer oyuncuların yerleri gayet iyi seçilmiş durumdaydı.


Her neyse oyuncular artık multiplayer oyun mentalitesini değiştirmeli, bu akşam ve sonrasındaki tüm mp etkinlikleri ülkelerin çıkarları adına yürümelidir. Ya da Paradox'un düzenlediği son etkinlik gibi üçer kişilik takımlara ayrılıp victory cardlar üzerinden ilginç bir oyun ayarlanabilir.
[+] 2 üye SHD nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
(14-01-2018, 20:00)Duman : Multiplayerlarda esasen 2 tür oyuncu vardır, birincisi oyunu oynaması gerektiği gibi diplomasiyle politikayla entrikayla savaşla oynayanlar, diğerleri ise oyunu kazanmak için her şeyi mübah görenler. Bu ikinci gruptakiler multiplayerda etkinliğin sağlığının zararına olabilecek hamleleri yapmakta bir sorun görmezler - eğer ki o etkinlikteki ülkenin güçlenmesini sağlıyorsa, ancak burada unutulan husus bu şekilde oynandığında aslında etkinliğin herkes için daha kötü hale gelmesi, Kasım multiplayerı bunun güzel bir örneğidir her iki tarafta da benzer mentalitedeki oyuncular 1444'ten 1820'e kadar pakt sistemiyle oynadı bu paktta kırılmalar yaşandığında dahi geri kalan oyuncular aynı mentalitede olduğundan oyuncular karşılarında diplomasi yapacak bireyler bulamadılar. O oyunda ben GM'dim ve olayların yanlışlığını daha mesele o raddeye varmadan önce belirtip "bakın bu oyundan sıkılacaksınız sebebini de yazıyorum" dedim ve 300 sene sonra etkinlik sona erdiğinde birçok kişi benim dediğimi onaylar duruma gelmişti.

Fikrimce bu paragraftaki hatalı diyebileceğim kısımları belirtmek isterim. Kazanmak için herşeyi mübah gören oyuncu 400 sene pakt anlaşması yapmaz zira o şekilde oyunu kazanmış olamamış. Ancak bu mentalitenin gelişmiş olması mp lerin resmen kazananlı bitmemesi ve hatta kazanma koşulunun bile net olmamasından kaynaklı. Katıldığım ilk -şu anki custom mp yi saymazsak tek- mp de oyunun kazananının nasıl belirlendiğini sordum ve skor sistemi dendi. Peki aranızda kaç oyuncu şuanda tarih 1821 i gösterdiğinde skor tablosunda(GP değil) birinci olmak istiyor veya bunun için çabalıyor? Birilerinin ülkelerinden çok uzakta savaşması yerine göre doğru olabilir hatta uzun süreli(100-200yıl) anlaşmalar bile doğru olabilir, ancak bu oyuncunun ileri görüşlülüğüne bağlıdır. Küçük devletler için her zaman büyük devletler için ise özellikle oyun sonuna doğru ihanetler ve entrikalar olmalıdır. Oyuncular birbirlerini çıkarları doğrultusunda yıkabilirler ama bu adam benim savaşıma gelmedi, ben ona gününü göstermesini bilirim gibi bir tavırla birbirini yıkamazlar. Veya bu adam nasıl olurda italya'dan toprak alır, şunu italyadan atalım gibi bir tavırla saldırı yapamazlar. Yaptıkları zaman oyun zevksiz olur. 
Zaten her oyuncu uzun vadeli çıkarını düşündüğünde, major ülkeler dahi zorluklar çekip ihanetlere uğrayacaktır. Ve bu ihanete major ülke sert karşı çıktığında da diğer oyuncular yine bu durumu göz yummamalı. Zayıf devletler birbirlerini yedirmemeye çalışırken güçlü devletlerde zayıf devletleri başkasına yedirmemeye çalıştığında sorun kalmayacağını sanıyorum. Müttefiğiniz vassalınız değildir, güçlenmesi bi yerden sonra aleyhinize olacaktır. Bu şartlar altında yine de bazı ülkeler yıkılacaktır, eh bu da kazanma hırsı ve oyunculuğa giriyor.
Ara
Cevapla
Save dosyası: https://drive.google.com/open?id=1I15myq...-wSVN1leTE

@Gandhi 35 kişilik bir etkinlikte o şekilde "başlangıçta birbirini yıkmak zorunda kalacak" çok kişi vardı, sadece İskoçya - İngiltere değil. En basit örnek hem Saksonya hem Brandenburg vardı oyunda. Hollanda'sın başka biri Brabant istese alırdı siz de o duruma düşerdiniz. Hatırlatıyorum, etkinliğe 38 kişi başvurdu ilk oyun günü 35-36 kişiydik.

@ZenderX EU4 belli bir ufak harita içerisinde kazananın belirlenebileceği bir oyun değil, kimse World Conquest'e gitmiyor. Japonya'da bile adam varken sen Fransa'yı "oyunu kazandı çünkü skorda 1." diyorsan veya tam tersi durum - ortaya yanlış bir tablo çıkarıyor. Bu şekilde eski mplerden verilebilecek çok örnek var en basiti Ağustos etkinliğinde Avrupa'yı domine eden ülke Fransa'ydı ancak skorda 1. Britanyaydı, 1. custom multiplayerda ben ülkemle HRE kurdum Avrupa'nın tamamını fethettim ancak oyunun kazananı Filipinler oldu. Dediğim gibi EU4 Age of veya Civ gibi belli ufak bir harita içerisinde "kazanan" ve "yenilen" belirleyebileceğin bir oyun değil. GP sıralamasında 1. olan ülke atıyorum Ming ise 2. olan Fransa'nın 1. olabilmek adına Ming'e savaş açması oyunda görmek istediğimiz şeylerden biri değil - ne yazık ki.
Cevapla
Oyun kuruldu.
Cevapla
Bugün yedeğim olarak @springrise oynayacaktır. Amerika onunla gurur duyuyor.
Ara
Cevapla
@Duman Ben kazanan neye göre belirleniyor diye sorduğumda skora göre dendiği için onu baz alarak yazdım. Sonrasında da skor sistemi gayet mantıklı geldi ki skordan başka hiç birşey vermeyen victory cards açık bir şekilde oynanıyordu(bu mpde açık mı bilmiyorum). Elbette bi Age of oyunu değil EU4, bende farkındayım. Ancak bir kazanma şartının olmadığı oyunda herkesin aynı fikir ve düşünce yapısıyla oynamasını bekleyemezsin. O bahsettiğin 400 senelik paktlar sen burda 20 tane mp de yapsan değişmez. Adamlar skor sistemini kazanan belirlemek için yapmışlar zaten koydukları kartların adı bile ''victory-zafer'' kartları. Oyundaki neredeyse her şey skora etki ediyor, bu sebeple Fransa'nın Ming'e saldırmasına gerek yok.
İllaki kazananı olmaz demek istiyosan, verebileceğin örnek 5-10 devo başlayan ülkeler varken 300 devo başlayan ülkeler arasındaki dengesizlik olabilir. Güçlü başlayan ülkeler epey bir avantajlı olacaktır çünkü.
[+] 1 üye ZenderX nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
unknown.png?width=894&height=559
Demokrasi dağıtmaya hazırlanan AMERİKA
[+] 7 üye springrise nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla

1560
[+] 1 üye Duman nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Cevapla
İsveç olarak tek başımıza HRE İmparatoru Saksonya, Commonwealth, Pomeranya ve uyduları olan Bremen ve Riga'ya karşı yaptığımız savaştan görüntüler. Maalesef sadece bir savaşın sonucunu çekmişim.

[+] 6 üye TurkJedi nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
4k gold borca girerek erkenden genişleyen butua'ya cezayı kestik. önümüzdeki bölümlerde avrupadan ittifak edinip afrikanın güneyine inmeyi düşünüyoruz.

ss yok kusura bakmayın.
Ara
Cevapla
MP'ye katılmak için başvuru yaparken, esas beklentim Transoxiana'nın verilmesi ve Orta Asya-Yakındoğu odaklı bir oyun oynamaktı. Tercih ettiğim diğer ülkeler olan Kasilya ve Saksonya hakkında ne tecrübe ne bilgi sahibiydim; özellikle Kastilya konusunda, en küçük bir beklentim dahi yoktu, zira bu ülkeyle singleplayerda dahi oyun açmamış birisi olarak, multiplayer gibi alabildiğine çekişmeli bir mecrada iyi bir iş çıkartamayacağımı, hem kendim hem başkaları için verimsiz bir oyun ortaya koyacağımı düşünüyordum. Saksonya konusunda da benzer bir çekincem vardı; ancak MP öncesinde yaptığım bir-iki alıştırmanın ardından bu ülkeye ısınır gibi oldum, ancak ne oyunun başlangıcında ne de geldiğimiz noktada bu ülkeyle ne yapmam gerektiğine dair kafamda belirli ve sağlam bir plan mevcut değildi. Üstelik, ülkenin HRE içinde yer alması, kafamdaki belirsizliği katmerlendiren başka bir unsur olarak belirleyici bir rol oynamaktaydı: Farklı bir mekaniği olduğunu düşündüğüm bir yapının içinde, hareket kabiliyetimin ne olacağı ve yapıyla nasıl bir ilişki geliştirmem gerektiği konusunda hiçbir fikrim ve bilgim mevcut değildi.

Oyun başladıktan kısa süre sonra Avusturya'nın kendi çapında akılcı görünebilecek olan politikaları yüzünden bir paniğe kapıldım ve bitmek bilmeyen bir işgal edilme vesvesesi yakama yapıştı. Bu vesvese, büyük bir hayal kırıklığıyla birlikte, eş zamanlı olarak harlandı durdu ve kısa sürede, tek amacım ayakta kalabilmemin koşullarını, zeminini ve çerçevesini oluşturmak haline geldi. Daha da kötüsü, ne singleplayer ne multiplayer oyunlarımda elde ettiğim bir makam olan Kutsal Roma İmparatoru olma görevi, ancak çirkin bir şaka olarak görülebilecek olaylar neticesinde benim kontrolüme geçti. Oyunun temellerini ve muhtemel gidişatını gören herkesin işaret ettiği üzere imparatorluk makamı, Avrupa siyasetindeki kilit denge aracı ve güç kaynağıydı. Sohbet ettiğim oyuncu arkadaşların çoğunun kabul edeceği şekilde, böylesi ağır bir yükün altına, Saksonya gibi son derece zorlayıcı ve zayıf bir ülke olarak girmem neticesinde rasyonel politikalar güdebilmem giderek zorlaştı, panik daha da yayıldı. Elimde, belirli bir harita zaten yoktu; Saksonya, imparatorun ülkesi haline gelince ortaya çıkan sorumluluklar, görevler ve  hayatta kalmamın ön koşulu olarak kabul ettiğim ilkeler üst üste gelince de ortaya bir çeşit hilkat garibesi çıktı. Tavsiyeler, ricalar, müzakereler birbirini kovalayadursun, çoğu oyuncu için gülünç ya da anlaşılmaz gelecek bir korku giderek büyüdü, büyüdü.

Dürüst olmam gerekiyor: Korkunun beslediği kararsızlık yüzünden çok sayıda çelişkili harekette bulundum, bunların başını Danimarka'daki toprak satışları ve sonrasında gelişen süreç çekiyor. Çeşitli oyuncuların verdiği tavsiyeler, bana, aynı anda birer kurtarıcılık vadeden reçeteler olarak göründü ve işler iyice zıvanadan çıktı. Belki de buradaki temel hata, oyunu ve imparatorluk makamını oyunun sınırlarının ötesinde  ciddiye almak ve işleri bir çeşit onur ya da ölüm-kalım meselesi olarak görmeye başlayıp heyecanımın üzerine benzin dökmekti. Bilemiyorum. 1560 itibariyle Kutsal Roma bir din savaşının eşiğinde ölü halde yatarken imparatoru çelişkili oyunlar oynayarak ayakta kalmaya, kesinlikle ve kesinlikle gereği olmayan ama oluşmasına da mani olamadığı bir heyecan yüzünden, kelimenin tam anlamıyla panik ve kafa karışıklığı içinde oyun oynamaya çalışıyor. Avrupa'da güçler dengesinin terazisi, terazinin Batı yönündeki kollarına yığılan güç sebebiyle kırılalı çok oldu, buna müdahale edebileceğimi sanmıyorum. Daha da kötüsü müttefiklerimin taleplerini yerine getirme ve genel çıkarlarımızı koruma konusunda da etkili bir oyun sergileyebileceğime, olayların gidişatı nedeniyle tamamen okunmaz hale gelen yol haritam sebebiyle, inanmıyorum.

Sonu gelmeyen konuşmalarla, tezat dolu hamlelerimle, anlaşılmaz birtakım politikalarımla bezdirdiğimi düşündüğüm tüm oyunculardan, keyifli bir oyun çıkarmalarını sağlayacak, büyük blokların savaşlarına mahkum edilmelerinin önüne geçecek ana mekanizmalardan birisini işlemez hale getirmem sebebiyle özür dileyerek etkinlikten ayrılıyorum. Kimileri olayları inanılmaz romantize ettiğimi söyleyecek, bana gülecek, korkak olduğumu söyleyecek belki de beni kınayacaklardır ama insanların fasit pakt savaşlarına, ne yapacağı kestirilemez ve rasyonel bir temele oturtulamayacak bir ülkenin varlığına mahkum edilmesini doğru bulmuyorum. Saksonya, tecrübeli, soğukkanlı ve tutarlı politikalar geliştirebilecek bir oyuncunun elinde, oyunun genel işleyişi bakımından çok daha faydalı olacaktır ki bitik bir durumda değil. Son savaştaki mağlubiyet insan gücü bakımından bazı problemler çıkarabilecek olsa da çabuk biçimde toparlanabilir.

Herkese keyifli oyunlar diliyorum.
kalemler kaldırılmış ve sayfalar kurumuştur.
[+] 7 üye basileus nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
Kraaal
Ara
Cevapla
330px-Castile.png

Kastilya Krallığı

Kastilya Krallığı olarak yıllardır süren savaşlar sonucu ülke yorulmuş, Fransız hücümunda kaybettiği Aragon topraklarından sonra Fransayla dostluk ilişkileri içine girmiştir. Lakin Fransız kralının dengesiz tavırları yüzünden bu dostluk bozulmuştur. Fas savaşı sırasında müttefik Naples Krallığı'nın haklı gerekçeyle ilhak etmek istediği Sicilya adasına hak iddia etmesi bardağı taşıran son damla olmuş ve savaş sırasında müttefiklik bozulmuştur.

Yeni politikamız da re-conquista hareketini tüm Aragon toprakları ve Fransız içlerine doğru planladık. Bu doğrultuda Fas ile olan kanlı savaşlar bir kenara bırakılarak müttefiklik ilişkisi için ilk adımlar atıldı. Fransız gaddarlığına karşı birleşme çağrımızı ilan ediyoruz. 

No maldigas la oscuridad, enciende la vela
(Karanlığa söveceğine, bir mum yak)
[+] 1 üye CeH nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
Osmanlı'nın kendince denge yaratma çabası bugünkü etkinliğin en komik anı oldu benim için.  :xd:

jyvRDG.jpg
[+] 1 üye SHD nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
@basileus Hocam kesinlikle seni kınayacak veya sana korkak diyecek falan değiliz bir oyun için. Ben sadece bu yazıdan senin oyunu bu kadar ciddiye alıp gerilmene üzüldüm. Sonuç olarak sen bilirsin tabii ama bence ülkeni bırakmanı gerektirecek bir oyun oynamadın, bence devam et.
Ara
Cevapla
 




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.