Endülüs Emevileri
İslam devletinin batı sınırları 711'de Tarık Bin Ziyad'ın bugün Cebel-i Tarık denilen bölgeye çıkıp altı yıl içinde İspanya'nın yarısını ele geçirmesiyle ve 717-718 yılında Pirene dağlarının aşılmasıyla İspanya-Fransa sınırına kadar ulaştı. Yine de sonradan Asturias olarak bilinecek Kuzey İspanya'daki bölge hiçbir zaman kontrol altına alınamadı. Fransa'ya yapılan küçük çaplı seferler başarısız oldu.
Abbasiler'in 750'de iktidarı ele geçirmesiyle Emevi ailesi ortadan kaldırıldığında sağ kalanlardan I. Abdurrahman Abbasi halifeliğinden bağımsız bir devlet olan Endülüs Emevi Devleti'ni kurdu. Devletin en parlak dönemi III. Abdurrahman ile yaşandı. Ayrıca kendisini halife ilan etti.
Endülüs'te büyük bir Hristiyan ve Yahudi nüfusun da etkisiyle dini bir hoşgörü hakimdi. Antik Yunan eserleri çevrildi. Kütüphaneye ve kitaba çok önem verdiler. O dönemin en zengin kütüphaneleri Endülüs'te bulunmaktaydı. Dünyanın çeşitli bölgelerinden gelen Müslüman ve Hristiyan gençler burada dersler alıyorlardı. Avrupa'da Aristo okumanın yasak olduğu zamanlarda Aristo okunur ve yorumlanırdı. Şehircilik ve mimari bakımından da kendilerinden söz ettirmişlerdir. Bir çok alanda önemli kişiler yetiştirdiler. Bu bakımdan Avrupa'da gelişen reform ve rönesans hareketlerinin kaynaklarındandır.
(Endülüs Emevilerinin yaptırdığı Kurtuba Camii)
Emevî Hâlifelerinin Soyağacı
Çöküş
Hem ülkede iç karışıklıklar ve mücadeleler yaşandı hem de İspanya'nın Asturias bölgesinde kalan küçük Hristiyan krallıklar Reconquista hareketini başlatıp büyük ilerlemeler sağladılar. Bunun üzerine Kuzey Afrika'dan bu devletin ve medeniyetin savunulması için asker getirtildi. Bu kişiler iyi savaşmayı bilseler de medeniyet ve hoşgörü sahibi değillerdi. Müslüman olmayan halka, bilim ve felsefeyle uğraşan kişilere büyük baskılar yaptılar. Bunun üzerine Hristiyanlar da buradan kaçmaya ve Reconquista'ya destek olmaya başladılar. Böylece devlet 1031 yılında yıkıldı ve Taifa denilen bölgelere bölündü. Berberilerin bölgede kurduğu devletlerin de yıkılmasıyla Müslümanlar hakimiyeti yitirdi. Gırnata Emirliği'nin de 1492 yılında yıkılmasıyla Reconquista tamamlandı. Müslümanlar ve Yahudiler bölgeden sürüldüler. Çok sayıda kitap yakıldı ve eserler tahrip edildi.
İbn-i Rüşd, Zerkali, İbn-i Arabi, İbn-i Firnas, Zehravi, İdrisi, İbn-i Meymun (Yahudidir), Cabir bin Eflah gibi önemli isimler yaşamıştır.
(1000 yılında Endülüs Emevi Devleti)
"... Egemen sınıfın düşünceleri, bütün çağlarda, egemen düşüncelerdir, başka bir deyişle, toplumun egemen maddi gücü olan sınıf, aynı zamanda egemen zihinsel güçtür.."