[by_strategy]

Beyler biri İtalyanlar ve İspanyollar arasındaki ilişkiyi-yakınlığı anlatabilir mi?

ispanyollar kelt-latin-germen kavimlerinin karışımından olan bir topluluk-dillerinin latin dili olması roma kültürünün ağırlıgının(bu topraklarda yaşayan diğer cermen kavimlerine göre) daha baskın olmasından kaynaklanıyor.

italyanlar ise baskın öge latin-roma olmakla birlikte germen kavimlerininde karışımıını içinde barındırıyor.....................

sonuç olarak italyanlar ve ispanyolların birbirine yakınlığı(latinliği) roma imparatorluğunun hakimiyetinin bu topraklarda baskın olmasından kaynaklanıyor........

ama genede italyan ve ispanyolların saf latin oldugunu iddia edemeyiz....iki kavimde bir sentez toplulugudur....ama şöyle bir sonuca varabiliriz....ingiliz-italyan-ispanyol milletlerinin yakınlığını karşılaştırırsak  italyan ve ispanyolların çok daha yakın oldugunu iddia edebiliriz...(ingilizlerin latinlike bir ilişkisi olmadığı için).....yani iki toplulugun yakınlıgının altında yatan ana etmen "imperium romanum"(roma imparatorlugu) dediğimiz kavramdır.

[Rzenma]

Bu video yeni yüklenmiş anlatılanlar doğruysa vietnam tarihte bir çok ordu için cehennem olmuş.

[4S0S]

Ak Koyunlular ünvan olarak ne kullanıyorlardı?
Şah ya da Sultan ünvanına onlarda pek rastlamadım.

[DanteSymphony]

Ak Koyunlular ünvan olarak ne kullanıyorlardı?
Şah ya da Sultan ünvanına onlarda pek rastlamadım.

Uzun Hasan resmiyette İran Padişahı unvanına sahipti. Osmanlı padişahları da Ak Koyunlu hükümdarlarıyla mektuplaşırken onlara İran Krallarının Kralı, İran Sultanlarının Sultanı, İran Şahlarının Şahı gibi unvanlarla hitap etmişti.

[TerraBlade]

Bu armanın üstündeki sembolün anlamı ne? Biraz araştırdım fakat herhangi bir bilgiye ulaşamadım.

[Aytaç]

Bu armanın üstündeki sembolün anlamı ne? Biraz araştırdım fakat herhangi bir bilgiye ulaşamadım.

Fleur de lis deniyor sembole. Zambak yada süsen çiçeği olduğu söyleniyor. 3lü olmasının teslis inancıyla alakalı olabilir.

[savastutkunu]

Öncelikle Tunus, Cezayir, Fas gibi ülkeler Avrupa'ya Akdeniz ticaret yollarına bu kadar yakınken neden korsanlık yapmak zorunda kalacak kadar ekonomik olarak zayıfladılar? Bir kaç yerde Kuzey Afrika kıyıları çok girintili çıkıntılı olduğu ve rüzgar tersine estiği için ticaret yapılamıyor deniliyor ancak kuzeyde tarım yapacak doğru düzgün toprağı bile olmayan, ana akım ticaret yollarına uzak İsveç gibi ülkeler Rusya'ya kafa tutabilecek bir yol bulabiliyorken Akdeniz'in ortasındaki bir ülke nasıl oluyor da ekonomik olarak bu kadar zayıf kalıyor?

Birde ikinci olarak mesela Fas neden kolonicilik yapmıyor? Müslümanları dalga dalga Amerika'ya gönderebilecek bir stratejik konumdayken neden yüzyıllarca hiç bir şey yapmadan oturuyor? Ya da Umman mesela çok köklü bir denizcilik kültürleri var hatta geç dönemde Afrika'da kıymetli topraklarıda var ancak onları koloni yapmak yerine orayı da bir sultanlık ilan edip ikiye bölüyor. Yani işin aslı hadi Osmanlı, Mısır, İran gibi devletlerin bu tip konularda hiç şansı yok ki zaten mantıken ihtiyaçlarıda yok ama Fas gibi Cezayir gibi ülkeler neden gerçek anlamda bir devlete dönüşüp bu tip işlere girmeyi denemiyorlar?

[cemal]

Öncelikle Tunus, Cezayir, Fas gibi ülkeler Avrupa'ya Akdeniz ticaret yollarına bu kadar yakınken neden korsanlık yapmak zorunda kalacak kadar ekonomik olarak zayıfladılar? Bir kaç yerde Kuzey Afrika kıyıları çok girintili çıkıntılı olduğu ve rüzgar tersine estiği için ticaret yapılamıyor deniliyor ancak kuzeyde tarım yapacak doğru düzgün toprağı bile olmayan, ana akım ticaret yollarına uzak İsveç gibi ülkeler Rusya'ya kafa tutabilecek bir yol bulabiliyorken Akdeniz'in ortasındaki bir ülke nasıl oluyor da ekonomik olarak bu kadar zayıf kalıyor?

%100 emin olmamakla bildiklerimden birkaç şeye değinebilirim. İlk olarak kuzey afrikada kereste üretimi neredeyse hiç yok. Bu yüzden bölgedeki korsanlar anadoludan ithal etmek zorunda kalıyorlardı. Kadırga yapacak kadar ağaç bile yokken ticaret filoları kurulması pek mümkün olmayabilir. Olsa bile bölgede ticareti yapılacak bi zeytin vardır oda akdenizde bol. İskandinavyada ise hem zengin demir cevherleri var hemde baltık bölgesindeki nehirler vasıtası ile kiev'e kadar anakarayı penetre edebiliyorlar. Hemde güneyde ticaret yapılacak almanya var vb vb

[savastutkunu]

Öncelikle Tunus, Cezayir, Fas gibi ülkeler Avrupa'ya Akdeniz ticaret yollarına bu kadar yakınken neden korsanlık yapmak zorunda kalacak kadar ekonomik olarak zayıfladılar? Bir kaç yerde Kuzey Afrika kıyıları çok girintili çıkıntılı olduğu ve rüzgar tersine estiği için ticaret yapılamıyor deniliyor ancak kuzeyde tarım yapacak doğru düzgün toprağı bile olmayan, ana akım ticaret yollarına uzak İsveç gibi ülkeler Rusya'ya kafa tutabilecek bir yol bulabiliyorken Akdeniz'in ortasındaki bir ülke nasıl oluyor da ekonomik olarak bu kadar zayıf kalıyor?

%100 emin olmamakla bildiklerimden birkaç şeye değinebilirim. İlk olarak kuzey afrikada kereste üretimi neredeyse hiç yok. Bu yüzden bölgedeki korsanlar anadoludan ithal etmek zorunda kalıyorlardı. Kadırga yapacak kadar ağaç bile yokken ticaret filoları kurulması pek mümkün olmayabilir. Olsa bile bölgede ticareti yapılacak bi zeytin vardır oda akdenizde bol. İskandinavyada ise hem zengin demir cevherleri var hemde baltık bölgesindeki nehirler vasıtası ile kiev'e kadar anakarayı penetre edebiliyorlar. Hemde güneyde ticaret yapılacak almanya var vb vb

Dediğiniz gayet mantıklı ama bende işte onu diyorum madem kaynak yok, yeni dünya için çok güzel bir coğrafyadasın zaten elinde olan az kaynağıda korsanlık gibi şeylere harcamak yerine yeni dünya gibi şeylere neden harcamamışlar? Birde mesela Vikingler zamanında Amerika kıtasını buluyor ama o zaman burayı ne ele geçirecek nüfüs var nede gerek var. Çünkü zaten ihtiyacı olanı yağma ve dediğiniz gibi Vareglerin nehir ticareti ile karşılıyor. Ama dünyanın üretim depoları hariç neredeyse bütün önemli yollar Müslümanlara geçince Avrupa zaten sürekli bu çıkmazdan bir kaçar yol arıyor ve sonunda buluyorda. En sonunda bulduğundada yaşamak için çok iyi bir yer olan Avrupa zaten çok önemli bir merkeze dönüşüyor.

Şimdide Kuzey Afrika için bu bölgelerde aslında Avrupa ile yakın bir kadere mahkumlar tedarik zincirinin son halkalarılar, son zamanlarda artan çölleşme siyasi iktidarsızlıkla yorulmuşlar ve ortada kimsenin bilmediği boyutta bakir topraklar var. Bu adamlar gerçekten bu fırsatı mı kaçırmışlar, yoksa benim bilmediğim bir problem mi var acaba?

En basitinden dediğiniz gibi kereste mesela ellerindeki parayı ilk seferler için harcasalar sonra gemileri için keresteyi yeni dünyadan sağlasalar zaten daha ucuza gelicek. Merkantalistleşleseler Batı Avrupa'da Yeni Dünya'dan gelen mallarda Müslümanlar için bir pazar olsalar, az şu hemen diplerinde duran Italya'ya bakıp bankacılığı falan alsalar zaten uçucaklar. Neden yani neden? Evet biliyorum bu bahsettiğim şeyler için sadece bu olayların dibinde olmak yetmez ama en azından daha iyisi olabilirlerdi. Çünkü benim gördüğüm bu adamlar Ingilizlerle, Hollandalılarla, Latinler ile içe içe yaşamışlar. Tunus Sultanı ve Tilimsan Sultanı mesela başları sıkışınca hemen Ispanyollara koşacak kadar yakınlar. Ama güzelim yeri köle ticareti için kullanmışlar.

Biraz size sitem eder gibi yazdım lütfen kusuruma bakmayın, öyle bir niyetim, yok sadece çok sevdiğim topraklar bu şekilde olması beni üzüyor. Mantıklı bir cevap arıyorum kendimce.

[turkish lokum]

Bildiğim kadarı ile oralarda genelde hep iç siyasi çekişmeler yaşanıyordu. Bunun yanı sıra Amerikanın yeni keşfedildiği sıralar oraya gitmek biraz riskliydi. Çünkü karşına ne çıkacağını bilmiyorsun daha sonraki dönemlerde ise pazar biraz büyük güçlerin eline geçiyor. Ayrıca oraya gitmek için kullanacağın gemilerin özel olması gerekir. Akdenizde gezilen gemilerle oraya gidemezsin. Bu yüzden başlangıçta çok fazla gemi yollayamazsın. Amerikada korsanlık yapan kişileri de düşünürsek zar zor yolladığın ticaret gemilerinin mundar olma riski var. Kısacası riskli ve uzun vadeli bir projedir Amerikaya gitmek. Bu devletler ise daha kısa vadeli nispeten garanti şeylere yatırım yapmış. (Bu bilgiden çok emin değilim ama yanılmıyorsam Fasta zaten altın ve değerli metal yatakları var ve bunlari pek fazla kullanamiyorlar, Amerikaya gitseler orada bulacaklari başlıca şey yine bu olacak)

[Aytaç]

Konu hakkında bir bilgim yok ama fikir yürütüyorum sadece, nüfusla alakalı bir durum olabilir. Avrupada kara veba sonrası nüfus artmaya başlamıştı dolayısıyla Amerika keşfedildiğinde bu yeni kıtaya rahatlıkla sevk edilebilecek bir nüfus vardı. Kuzey Afrika devletlerinde böyle bir nüfustan söz edemeyiz. Dolayısıyla böyle bir ihtiyaçları yoktu denebilir.

[cemal]

Konu hakkında bir bilgim yok ama fikir yürütüyorum sadece, nüfusla alakalı bir durum olabilir. Avrupada kara veba sonrası nüfus artmaya başlamıştı dolayısıyla Amerika keşfedildiğinde bu yeni kıtaya rahatlıkla sevk edilebilecek bir nüfus vardı. Kuzey Afrika devletlerinde böyle bir nüfustan söz edemeyiz. Dolayısıyla böyle bir ihtiyaçları yoktu denebilir.

+1

Hem köle ticareti mevzusu da var. Etiyopya taraflarında araplar bayağı köle ticareti yapıyor. O kadar çok yapılıyor ki abbasi dönemi çıkan köle isyanları bile vardı siyahların. Ama kuzey afrika ile orta afrikayı ayıran koca bir çöl olduğu için yapılamıyor. Yani yeni dünyaya götürecek köleleri de yok.


Ekstra: ' Kuzey afrikalıların okyanusa dayanıklı gemisi yok. Yapacak kereste ve teknolojiyde gelişmemiş işte. Kadırga ve korsanlıkta Osmanlı sayesinde geliyor zaten. 15.yy'dan başlayarak anadoluda yapılan kadırgalar ve türk yiğitler kuzey afrikaya açılmaya başlıyorlar ondan önce korsanlık pek yok zaten.'

[savastutkunu]

Konu hakkında bir bilgim yok ama fikir yürütüyorum sadece, nüfusla alakalı bir durum olabilir. Avrupada kara veba sonrası nüfus artmaya başlamıştı dolayısıyla Amerika keşfedildiğinde bu yeni kıtaya rahatlıkla sevk edilebilecek bir nüfus vardı. Kuzey Afrika devletlerinde böyle bir nüfustan söz edemeyiz. Dolayısıyla böyle bir ihtiyaçları yoktu denebilir.

Bildiğim kadarı ile oralarda genelde hep iç siyasi çekişmeler yaşanıyordu. Bunun yanı sıra Amerikanın yeni keşfedildiği sıralar oraya gitmek biraz riskliydi. Çünkü karşına ne çıkacağını bilmiyorsun daha sonraki dönemlerde ise pazar biraz büyük güçlerin eline geçiyor. Ayrıca oraya gitmek için kullanacağın gemilerin özel olması gerekir. Akdenizde gezilen gemilerle oraya gidemezsin. Bu yüzden başlangıçta çok fazla gemi yollayamazsın. Amerikada korsanlık yapan kişileri de düşünürsek zar zor yolladığın ticaret gemilerinin mundar olma riski var. Kısacası riskli ve uzun vadeli bir projedir Amerikaya gitmek. Bu devletler ise daha kısa vadeli nispeten garanti şeylere yatırım yapmış. (Bu bilgiden çok emin değilim ama yanılmıyorsam Fasta zaten altın ve değerli metal yatakları var ve bunlari pek fazla kullanamiyorlar, Amerikaya gitseler orada bulacaklari başlıca şey yine bu olacak)

Sizin dediklerinizin yanında bende kendi bulduğum bir kaç bir şeyi ekleyeyim. Öncelikle şunu öğrendim ki her ne kadar Cezayir, Fas, Tunus Avrupa'nın dibinde ve onlara yakın bir durumda gibi dursalarda aslında onlara göre gayet iyi durumdalar. Çünkü Müslüman oldukları için Orta Doğu'dan gelen malların hepsine erişebiliyorlar. Üstelik Sahra Altı Afrika'dan fildişi, altın, köle ve benzeri şeyleri limanlara getirip sattıkları için gidip Okyanus'da yol aramalarına gerek yok.

Kendi kendime e bunların ekonomisi neden kötü o zaman diye sorduğumda da aslında bizim bahsettiğimiz tarihlere doğru kötüleşiyor. Bu dönemde bölgede ki güçlü yönetimler kırılıyor aslında sadece kağıt üzerinde geniş toprakları olsada fiilde çok ufak bir sürü aşiret haline dönüşüyorlar. Üstelik İspanya'da Endülüs gücünü artık büyük oranda kıran Hristiyanlar ciddi anlamda Kuzey Afrika ile uğraşmaya başlıyorlar. Daha İspanya'da kalan son emirlikleri yıkmadan 'Ceuta (1415), the Perejil island (1415), Tanger and Arcila (1471) and Safi (1488)' gibi yerleri çoktan ele geçiriyor. Yani Fas'ın zaten önemli limanlarını ele geçiriyorlar, dönemin Fas hanedanını karaya hapsediyorlar denizde çok şansları kalmıyor.

Cezayir ve Tunus'a bakarsak da onlarda İspanyollar ve Portekizliler ile dertteler hatta Tunus ve bir çok liman zaten İspanyolların eline geçiyor. Ama burada Fas'ın aksine önemli bir etmen var oda Osmanlı ve Barbaros. Osmanlı Barbaros sayesinde bölgeye geldiğinde Barbaros Paşa'ya asker ve maddi destek verip bölgeyi hakimiyeti altına almasına istiyor oda Trablusgarp ve Cezayir'de Osmanlı hakimiyeti sağlıyor. Evet işte önemli kısımda burada peki neden zaten İspanyol ve diğer Akdeniz devletleri püskürtülmüş ve Fransa gibi bir ittifak varken neden Amerika ile ilgilenilmiyor. İşte buradada en başa geliyoruz bölge Osmanlı hakimiyetine girince zaten yeniden Müslüman Orta Doğu ticaretinde rahatça ticaret yapabilmeye başlıyor. Zaten bu yüzden eldeki kaynak Amerika yerine Akdeniz'de ticaret güveliği sağlamaya harcanıyor.Barbaros sonrası gelen paşalar Kılıç Ali gibi Sokullu gibi kalan İspanyol limanlarını alıp en sonunda da İtalya ve Sicilya bombardımanına kadar giden seferlere çıkyorlar Fransızlar ile birlikte.

Fas ise gariban olarak tek başına uğraşabildiği kadar uğraşıyor ancak kendilerini yeniden düze çıkardıklarında Avrupa'da çoktan tersane ve ticaret tekelleri kurulmaya başlamış oluyor her şey için geç oluyor. Yani sonuca gelirsek yapmıyorlar çünkü ilk zamanlar siyasi güç olmuyor siyasi güç olunca gerek olmuyor. Orto Doğu ticareti çökünce bunlarda onlarla beraber elveda diyor.

[Attila the Hun]

İnternette Sengoku Jidai hakkında kaliteli bir İngilizce kaynak ararken YouTube'da "The Shogunate" adlı bir kanal keşfettim. Gördüğüm İngilizce videolar arasında en özenle hazırlanmış videolar bu kanalda. Arka planda çalan orta çağ Japonya'sından müzikler, farklı farklı çizimler ve anlatıcının savaş sahnelerini anlatırken sesinin tonunu yükseltmesi gibi ince detaylar videoları çekici kıldı benim için. Bu dönemle ilgili kaynak arayanlara kesinlikle tavsiye ederim. Aşağıdaki video, kanalın Sengoku Jidai serisinin ilk videosu ve hâlâ bu seri devam ediyor. Bunun yanında Japonya'nın kültürü, dini ve ordusu hakkında çeşitli videolar kanalda mevcut.



Çoğunlukla tek bir muharebe üzerine odaklanan kanallardan BazBattles ve Kings and Generals gibi kanallarda da güzel videolar var. Mesela BazBattles'ın bu dönemi başlatan Onin Savaşı'nı ele aldığı videosu:



Peki sizin Sengoku Jidai'la ilgili bildiğiniz kaynak var mı? Bu dönem ilgimi çekti ve konuyu nispeten yüzeysel ele alan bu videoları izledikten sonra daha ayrıntılı bir kaynak okumak/izlemek isterim.

[baywatch06]

Daniel Panzacın yazmış olduğu Osmanlı donanması 1572-1923 kitabında kullanmış olduğu bir resmi internet üzerinden nasıl bulabilirim @Duman abi

[Enesrar]

Polanya ile Türkiyenin bazı konularda çok benzeşmesinin sebebinin genel olarak iki ülkenin de tarihte gavur diye tabir ettiklerinin işgaline uğramış olmaları yattığını düşünüyorum.Siz ne düşünüyorsunuz?

[Elefsar]

Doğu ile Batı arasında kalmaları daha makul bir seçenek bence.

[Enesrar]

Doğu ile Batı arasında kalmaları daha makul bir seçenek bence.

o da var tabii

[Selene]

Polanya ile Türkiyenin bazı konularda  çok benzeşmesinin  sebebinin genel olarak iki ülkenin de tarihte  gavur diye tabir ettiklerinin işgaline uğramış olmaları yattığını düşünüyorum.Siz ne düşünüyorsunuz?

Türk hakimiyetindeki Anadolu'nun Polonya'ya olduğu gibi başka güçlerin uzun süreli kontrolüne girmediğini düşünürsek iki ülkenin bu açıdan pek bağlantıları olduğunu sanmıyorum.

[Attila the Hun]

Roma tarihi ile ilgili önerebileceğiniz kitaplar var mı? (Mary Beard'ın "SPQR Antik Roma Tarihi" kitabı hariç, onu okumuştum.)