[Alarik]

Merak ettiğim Mete hanın düzensiz bir yağmacı izlenimi vermek için yaptığı yağmalar, hunların, osmanlının ve diğer ülkelerin yaptığı yağmaların şiddeti içeriği ne oluyor? Sadece bir yerleri yakıp yıkmakmı yoksa kadın çocuk ne varsa öldürüp katliam yapmak mı?

[altnkurt]

İslam Hukuku'nda yağmanın önemli bir yeri vardır. Teslim olanların can ve malı emniyettedir. Ganimet toplamak için iki üç gün gibi kısıtlı bir süre vardır. İbadet yerlerine ve tarihi mirasa dokunmak yasaktır. Sivilleri, kadın ve çocukları, ihtiyarları, din adamlarını öldürmek yasaktır. Cesede zarar vermek yasaktır. Tecavüz etmek yasaktır. Esir ve köleleri öldürmek veya kötü muamelede bulunmak, işkence etmek yasaktır. Ganimetin 5'te 1'i devletin hazinesine aittir. Ganimet usulüne uygun toplanıp bölüştürülünceye kadar el sürülmez. İstanbul'un fethinden sonra Ayasofya'dan bir mozaik sökmeye çalışacak olan yeniçeriyi kırbaçlatacak kadar dikkat edilirdi Ganimet Hukuku'na.

Resulullah (s.a.v.) bir hadisinde şöyle buyurmuştur:
“Yaşlılara, kadınlara, çocuklara, kendisini ibadet ü tâate vermiş ruhbanlara ve mabetlere ilişmeyiniz.! Ağaçları yakmayınız.! Hayvanlara dokunmayınız.! Ve servetleri heder etmeyiniz”

Lakin diğer tarafta Asya, Afrika ve Avrupa'daki yağmacılarda ganimet toplamanın sınırı yoktur. Kadın çocuk demeden öldürüp tecavüz eden, bilimum beşeri yapıyı hasar vermek gayesiyle yakıp yıkan bir anlayış hakimdir. Ganimet toplamak için süre olmadığı gibi din adamlarına da saygı yoktur.

[Alarik]

Emeviler istisna sanırım. Haçlı seferleri başlığında görünce bebekleri mızraklarla geçirip yaktıklarını acaba her yağma bu kadar kanlı mı geçiyor dedim. O zamanlar halk köylüler nasıl yaşama tutunabiliyordu peki hunların çinlere yaptığı günlük haftalık yağmalar oraların nüfusunu aşırı etkilemesi lazım değil mi göç gibi

[altnkurt]

Emeviler hakkında yorum yapmayacağım. Zira pek hoş anılmıyorlar İslam tarihinde. Peygamber torunlarını ve sonrasında gelen imamları şehid eden bir hanedan için basit bir hukuksuzluk devede kulak kalır.

Hunların Çinlere yaptığı yağmalardan sonra oraların nasıl etkilendiğini, nasıl yaşama tutunduğunu da Kral Theoden'in şu sözleriyle anlayabiliriz:

Saruman'ın çapulcuları talan edip yakacaktır. Bunu evvelce de gördük. Ekinler bir daha ekilir yuvalar bir daha kurulur.

Feodalitenin hakim olduğu bu dönemde halk barış zamanında vergi vereceği ve bu tür zamanlarda da sığınacağı birer derebeyine sahipti. Yağmacılar birkaç köye girer, karşı koyanları öldürür, yakalabildiklerini esir alır, ellerindeki erzak ve levazıma el koyar, ekinleri ve köyleri ateşe verir, geri döner. İnsanlar sağ oldukça köyler yeniden yapılır, tarlalar yeniden ekilir. Zira yağmada kimsenin amacı soykırım yapmak değildir. Girip önüne çıkanı kılıçtan geçirmek daha çok orta çağda ve din savaşlarında görülen bir usül.

[Aytaç]

Tarih boyunca bütün ordular yağmalara muhtaçtır. Çünkü orduyu beslemek, ihtiyaçlarını gidermek gerekir. Yağma yapmayan ordu devlet hazinesinden beslenir ve birçok imparatorluğun çöküşü ordunun barış zamanında çıkarttığı sorunlara dayanır.

Yağmaların etik olarak birçok sorgulanabilecek yanı var ama hayatlarını geçindirme derdinde olan insanlara o dönemlerde "insanları öldürmeyelim, tecavüz etmeyelim" diyecek biri pek çıkmamıştır. İslam dininde bu konu hakkında keskin yasalar bulunsa da zamanla bunların da uygulanmasının bozulduğu söylenebilir sanırım.

[irfandurmus]

-Hunlar yağma konusunda en bilinen örneklerden. Göçebe olup kabileler birliği halinde yaşadıklarından siyasi istikrar için paraya dolayısıyla yağmaya ihtiyaçları vardı. Yağma yapmayan endüstri kasan bir Hun hükümdarı düşünebiliyormusunuz ? 

- Fatih Sultan Mehmet İstanbul' u Bizans İmparatoruna söylediği şekilde İslamdan gelen hak ile 3 gün yağmalatmış fakat başşehri olacak şehrin fazla harap olmaması için yağmayı yarıda kestirmiştir. Fatihin devletin maliyesini ve askerlerin 2 aydır kuşatmada çektikleri sıkıntıyı düşündüğüne emin olabiliriz yoksa yağmayı yarıda kesen adam hiç yağma yaptırmasa şaşırmazdım.

-Haçlı seferleri zamanında Haçlı askerleri erzak ve iaşe ihtiyacı için müslüman yerleşimleri aralıksız yağmalamıştır. 1. haçlı seferinde yağmalamak için 2 günlük yola giden birlikler olmuştur. Bu yağmaların aşırı ihtiyaçtan olduğu anlaşılıyor. Gerçi Haçlı askerleri aldıkları gaz ile ihtiyaç olmasa bile müslümanları yoketmek için yağma ve talan yaptıkları da aşikar. Yinede ana yoldan sapıp 2 günlük yola gitmeleri ihtiyacın boyutunu gösteriyor.

-Yıldırım Beyazıt döneminde Timur ordusuyla gelmiş Sivas şehrini kuşatıp aldıktan sonra şehri savunan tüm ermeni askerleri öldürtmüş (tarihi kaynağa göre müslümanları öldürtmemiş gibi anlaşılıyor) hemde Yıldırımın en sevdiği oğullarından birinide öldürttüğü söylenir. Başka bir kaynağa görede Sivası yağmalatıp halkı kılıçtan geçirtmiştir bu bilgilere göre sivas halkının akıbeti tartışmalıdır. Burada Timurun ihtiyaçtan değil kendisine katılmayıp Osmanlıya katılan Sivası cezalandırma amacı ile işgal, katliam ve yağma yaptığı görülüyor.

-Vikingler İngiltereyi kışın tamamını kar ve buz örtüsü altında geçiren ülkelerindeki ekonomik sorunlardan ötürü ihtiyaçtan yağmalamıştır. Sonra parayı bulunca bu işi tam zamanlı mesaiye çevirmişlerdir. 

- Moğollar hem zenginlik hemde korku salmak için direnen şehirleri eniğinden cücüğüne katledip yağmalamışlardır.

-Jan Dark filmi vardı hatırlarsanız Milla Jovovichin oynadığı. Orada Orleansın kurtarıldığı bir kale kuşatması vardı. Savaş sonunda Jan Dark dehşet içinde dolanırken fransız askerleri ingiliz ölülerini kontrol ediyordu klasik bir yağma hareketi hatta bir fransız askeri ingilizin birinin kafasını kütüğe koymuş öldürecekken Jan onu kurtarıyordu. Adam yağmaya doyamamış birde esirin dişlerini yağmalayacaktı 

-2. dünya savaşı konulu Kardeşler Takımı dizisini hatırlarsınız bir asker vardı ölen Almanların saatlerini toplayıp kolunda taşıyordu. Yağmaya güzel bir örnekti.

-Ölen bir pkk teröristinin üstünden bizim helikopterin düşmesi sonucu şehit olan subayımızın cüzdanı çıkmıştı bilmem var mı hatırlayan buda yağmaya bir örnek.

Çok uzattım örnekler ile sadede geleyim. Günümüz savaşlarında da yağma askerler tarafından herhangi bir kaideye bağlı kalmadan mümkünse fazla görünmeden yapılmaktadır. Modern toplumda yağma barbarlık olarak görüldüğünden savaşın bile adabı var anlayışından hoş görülmeyip yasaktır. Günümüzde profesyonel askerlik ve belli toplumsal kurallar daha yaygınken tarihte herhangi bir toprağı mesleği olmayıp orduya katılmış askerlerin yağma yapması kaçınılmazdır, çok insani bir durumdur. Birçok erkeğinde sırf yağma hayaliyle orduya katıldığını tahmin etmek güç olmasa gerek. Yaşlanınca SSK emeklisi olamayacaklarından, gurbete para biriktirmeye gitmiş işçi gibi ne kazanırsam kardır anlayışıyla yağmala babam yağmala. Zaten ölünün ne işine yarayacak Antik Mısırdamıyız yahu