22-05-2020, 22:36
İsmimin on ikincisiydim. Çocukluğum hem karanlık hem de savaş dolu bir çağda geçmişti. Japon ve İnka Devletleri bize savaş açmış, Moğollar müttefikimiz olan devletlere yağma düzenler olmuştu. Tek güvenilir dostumuz Almanların ise ne kadar güvenilir ve dost olduğu tartışmalıydı.
İlk işlerimden biri İnkalılar ile olan savaşı sonlandırmaktı. Şehirleri yakın ve savunmaya müsaitti.
Saltanatımın daha başlangıcında iki büyük sel ülkemizi sarstı. Dürüst konuşmak gerekirse ikisi de el değmemiş bakir topraklarda gerçekleştiği için tarlalarımız ve şehirlerimiz çok hasar almadı. Ben de bu çifte mucize karşısında yüzümü dine döndüm.
Barbar yerleşimleri elde ettikten sonra keşfe yolladığımız gemimiz korsanlar tarafından durdurulunca gemiyi ülkemize geri çağırdım. Güneyde de keşfedilecek şeyler vardı.
Bir yandan İnka savaşı bittikten sonra Moğol/Babil savaşına dahil olmuş ve Moğolların ordularının Babil topraklarında kafalarına göre gezmelerini engellemiştim. Ama Moğollar daha fazla asker ile geri geldiler. Ben de bu yüzden savaşı sonlandırma kararı aldım.
Bir yandan Japonlar Samuray ve yeni keşfettikleri belli olan arbeletçi birlikleri ile kuşatmamızı taciz ediyor ve hatta birimlerimi yok ediyordu. Eski Japon topraklarının da asayiş sorunu çözüldükten sonra orjinal el yazmaları ve tazminat karşılığında barış anlaşması imzaladık. Çocuğum 13. Jayavarman'ın düzlük bölgelere yayılmış ve İnka/Japonya savaşında iyice zayıflamış sözde dostumuz Almanlar'a mı saldıracağı, Japon/İnka şerrine karşı mı yoksa Moğollar ile mi cenk edeceği ya da belki barışı benimseyip benimsemeyeceği ona kalmış.
İlk işlerimden biri İnkalılar ile olan savaşı sonlandırmaktı. Şehirleri yakın ve savunmaya müsaitti.
Saltanatımın daha başlangıcında iki büyük sel ülkemizi sarstı. Dürüst konuşmak gerekirse ikisi de el değmemiş bakir topraklarda gerçekleştiği için tarlalarımız ve şehirlerimiz çok hasar almadı. Ben de bu çifte mucize karşısında yüzümü dine döndüm.
Barbar yerleşimleri elde ettikten sonra keşfe yolladığımız gemimiz korsanlar tarafından durdurulunca gemiyi ülkemize geri çağırdım. Güneyde de keşfedilecek şeyler vardı.
Birkez zaten isyan edip boşyere kan dökülmesine neden olan eski Japon topraklarının sadaketlerini güvence altına almak için biliminsanlarına sağladığımız bursu kesmek zorunda kaldım. Zor bir karardı. Daha fazla şehirdevleti ile müttefik olma hedefimizden vaz geçemezdim.
Bir yandan İnka savaşı bittikten sonra Moğol/Babil savaşına dahil olmuş ve Moğolların ordularının Babil topraklarında kafalarına göre gezmelerini engellemiştim. Ama Moğollar daha fazla asker ile geri geldiler. Ben de bu yüzden savaşı sonlandırma kararı aldım.
Bir yandan Japonlar Samuray ve yeni keşfettikleri belli olan arbeletçi birlikleri ile kuşatmamızı taciz ediyor ve hatta birimlerimi yok ediyordu. Eski Japon topraklarının da asayiş sorunu çözüldükten sonra orjinal el yazmaları ve tazminat karşılığında barış anlaşması imzaladık. Çocuğum 13. Jayavarman'ın düzlük bölgelere yayılmış ve İnka/Japonya savaşında iyice zayıflamış sözde dostumuz Almanlar'a mı saldıracağı, Japon/İnka şerrine karşı mı yoksa Moğollar ile mi cenk edeceği ya da belki barışı benimseyip benimsemeyeceği ona kalmış.
Ömrün son yıllarında ülkenin dört bir yanından getirttiğim alimler ile dinimize son şeklini verdim.