[uçan erişte]

Vikings gibi bir yapımla kıyaslamak bile bu diziye övgü olur.
1988 yılında TRT 1'de yayımlanan Kuruluş adlı dizinin yanında esamesi bile okunmamalıdır. Ama işte malum durumlar...
Tarihsel gerçekliğini (!) geçiyorum; senarist dilediğini yazıp çekmekte hür. Ertuğrul'u İsrail askerleri ile bile kapıştırabilir.
Oyunculuğunu da geçiyorum; ölçütler belli.

Ancak el insaf! O nasıl bir dil? Bir millet kendi dilini bu kadar mı bilmez? Kimler çeksin bizim tarihî dilin kullanıldığı yapımları?
1970'te kullanılan dil ile bugünkü dil bile bir değil. 1200'lü yılları anlatıyorsun. Eski Anadolu Türkçesinin en şatafatlı dönemleri...Elinde zibilyon tane kaynak var. Devlet imkânları var. Ve çektiğin dizide 2016 yılı çağdaş Türkçesini kullanıyorsun. Karakterler her an "Benim dersim yarımda bitiyo', kantinde filan bi' beş dakka sonra grşrz, hade kib." diyecek gibiler. Bari R harfini kullandırt. Üstüne basa basa, dili döndüre döndüre "BİR" desinler. Ama nerede...
Bu sıkıntı çoğu Türk tarih yapımında mevcut maalesef. Fetih 1453 filminde Fatih sarayda savaş hazırlıklarıyla meşgulken "rapor" kelimesini kullanıyor. Her an "OK, sadrazamla bir meeting set edin, gerekirse çalışanları push edelim, sonuçta İstanbul'u almak bizim için nice to have değil must!" diyecek gibi bir CEO-vâri hareketler...

Bu yanlış ve hatalı dil kullanımı çok sinir bozucu olmasının yanında cidden büyük bir sorun.
Karamurat'ta kol saatinin gözükmesi, okun saplandığı yerde belli olan tahta, salça görünümlü kan filan çok samimi kalıyor.

Bir Hacivat ile Karagöz Neden Öldürüldü? filminde kullanılan dile bakın bir de bu züppeliklere... Yahu, Muhteşem Yüzyıl'da bile buna az da olsa dikkat etmeye çalışılıyordu. Ama tabii millî değerleri yüceltiyor diye Diriliş gibi "gazlı" yapımlar her zaman için takdir görecektir.
Kendi dilinden daha âlâ millî değer var mıdır?