Nihayet babam tanrının yanına göç ettiği için tahta oturabildim bu an hiç gelmeyecek sanmıştım! Babamın ardında bıraktığı İmparatorluk çok güçlü olmasına rağmen iç sorunları da o kadar büyüktü.
Tahta geçmemden 2 ay bile geçmeden hain leş yiyici vassallarım beni hafife alıp kendi isteklerini diretmeye çalıştılar ama çok yanılıyorlardı...
Ben pek diplomasiden falan anlamam dedelerim gibi saraylarda günlerimi harcayacak değilim! derhal ordularımın başına geçerek bana karşı ayaklanan vassallarımı ezdim.
Vasallarımın icabına kanlı bir şekilde baktıktan sonra yüce papadan haber geldi Kastilya üzerine yine bir haçlı seferi planlanıyordu ve ben tabi ki buna katılacaktım.
Babam huzur içinde yatsın ordumuz çok kaliteli olduğu için kafirleri ezmek pek kolay oldu ve haçlı seferini kazandık. Savaşa katkılarım sayesinde papa yeni krallığın başına yeğenimi geçirme kararı aldı.
Tabi ki haçlı seferine katılma sebebim din falan değildi oradan yobaz bir salak gibi mi görünüyorum?!
Yeğenimin başına geçtiği haçlı krallığı için hanedan nüfuzumu kullanarak hak iddia ettim ve yeğenimi bir gece sarayında hapsederek savaş bile vermeden krallığı ele geçirdim. İmparatorluğum artık İberya üzerinde büyük bir krallığa sahipti.
Ben at sırtında durmaksızın İmparatorluğumun bekası için çalışırken arkamdan haince iş çeviren oğlumun haberlerini aldım. Bu kabul edilemezdi! Güçlü olmayanın yaşaması için bir sebep yok. Oğlumun zindanda 2 ay bile dayanamadan öldüğünü duyunca pek de üzülmedim, belki diğer dünyada huzuru bulur. Savaş alanlarına geri dönerek atalarımın Fransa üzerine başlattığı seferleri devam ettirip Fransa krallığını fethettim.
Zaman çok çabuk geçiyor, artık kılıç sallamakta, at binmekte zorlanıyorum, kemiklerimde hissediyorum bu dünyadaki zamanımın sonuna geldim...
Tahta geçmemden 2 ay bile geçmeden hain leş yiyici vassallarım beni hafife alıp kendi isteklerini diretmeye çalıştılar ama çok yanılıyorlardı...
Ben pek diplomasiden falan anlamam dedelerim gibi saraylarda günlerimi harcayacak değilim! derhal ordularımın başına geçerek bana karşı ayaklanan vassallarımı ezdim.
Vasallarımın icabına kanlı bir şekilde baktıktan sonra yüce papadan haber geldi Kastilya üzerine yine bir haçlı seferi planlanıyordu ve ben tabi ki buna katılacaktım.
Babam huzur içinde yatsın ordumuz çok kaliteli olduğu için kafirleri ezmek pek kolay oldu ve haçlı seferini kazandık. Savaşa katkılarım sayesinde papa yeni krallığın başına yeğenimi geçirme kararı aldı.
Tabi ki haçlı seferine katılma sebebim din falan değildi oradan yobaz bir salak gibi mi görünüyorum?!
Yeğenimin başına geçtiği haçlı krallığı için hanedan nüfuzumu kullanarak hak iddia ettim ve yeğenimi bir gece sarayında hapsederek savaş bile vermeden krallığı ele geçirdim. İmparatorluğum artık İberya üzerinde büyük bir krallığa sahipti.
Ben at sırtında durmaksızın İmparatorluğumun bekası için çalışırken arkamdan haince iş çeviren oğlumun haberlerini aldım. Bu kabul edilemezdi! Güçlü olmayanın yaşaması için bir sebep yok. Oğlumun zindanda 2 ay bile dayanamadan öldüğünü duyunca pek de üzülmedim, belki diğer dünyada huzuru bulur. Savaş alanlarına geri dönerek atalarımın Fransa üzerine başlattığı seferleri devam ettirip Fransa krallığını fethettim.
Zaman çok çabuk geçiyor, artık kılıç sallamakta, at binmekte zorlanıyorum, kemiklerimde hissediyorum bu dünyadaki zamanımın sonuna geldim...
Ey oğlum, biliyorum sana pek babalık yapamadım. Hayatım savaş alanlarında at sırtında geçti ama seni özgür bırakarak kendi kendini yetiştirmeni sağlamaya çalıştım. İskoçya tahtını sana yönetmeyi öğrenmen için verdim ve seni kendi haline bıraktım. Bıraktığım imparatorluk ile ne yapmak isteyeceğin sana kalmış. Gönlünce yaşa oğlum.