Şehrin birisini fareler basmış. Tabi hikayelerdeki gibi bir kavalcı bulmak öyle kolay değil. Kavalı her eline alanda, fareli köyü bulamaz. Bu işler hikayelerde olur demişler, hayatın gerçeklerine bakmak gerekir deyip bir yol düşünmüşler. Farelere ne tuzak kurdularsa olmamış.
Farelerin en yoğun olduğu bölgelerden birisine ağacın dalına ortası yarık hindistan cevizi asmışlar. Damlaya damlaya düşüyormuş yere şekerli şekerli kokusuyla, cezbetmiş fareleri. Gelen fare tam altına geldiğinde delikten aşağıdaki fıçıya düşüyormuş. Tam altına, üzerinde küçük kaygan delikleri olan iri bir fıçı yerleştirmişler.
İçine bir sürü fare dolmuş. Bir kaç farklı noktada, bir kaç fıçı ve içleri fare dolu... Tabi bu çözüm değilmiş. Şehir fare doluymuş. Topla topla bitmez. Aklı aldıkları bilgenin yanına gitmişler, şimdi ne yapacağız?
Bilge ellemeyin fıçıları demiş. Kapatın ağzını, biraz hava deliği kalsın ve birkaç gün bekleyin demiş. Dediğini yapmışlar. Birkaç gün sonra fıçı kan içinde... Fareler birbirlerini yemişler ve sonra her fıçıda hayatta kalan en son bir fare oluyormuş. Yine sormuşlar şimdi ne yapacağız?
- Bırakın fareleri şehire demiş.
Şaşırmışlar! Nasıl olur? Bilge anlatmış.
"Artık onlar birbirlerini yemeye öylesine alıştılar ki, bıraktığınız fareler birbirlerini yiyecekler yine. Bu avcılar diğer fare yuvalarını bulup onları yiyecek. Diğerlerinin karnı tok ve fare yemeye alışık olmadıklarından karışamayacaklar. Bunlar diğerlerini parçalayacak." ..ve şehire katil fareleri salmışlar. Sürekli bu yöntemle fare yiyen fare salmışlar. Şehirdeki fareler azalmış ve kurtulmuşlar...
Memleketten 5 tane daha cengaver alıyorum. Gözü kara olsun.
Farelerin en yoğun olduğu bölgelerden birisine ağacın dalına ortası yarık hindistan cevizi asmışlar. Damlaya damlaya düşüyormuş yere şekerli şekerli kokusuyla, cezbetmiş fareleri. Gelen fare tam altına geldiğinde delikten aşağıdaki fıçıya düşüyormuş. Tam altına, üzerinde küçük kaygan delikleri olan iri bir fıçı yerleştirmişler.
İçine bir sürü fare dolmuş. Bir kaç farklı noktada, bir kaç fıçı ve içleri fare dolu... Tabi bu çözüm değilmiş. Şehir fare doluymuş. Topla topla bitmez. Aklı aldıkları bilgenin yanına gitmişler, şimdi ne yapacağız?
Bilge ellemeyin fıçıları demiş. Kapatın ağzını, biraz hava deliği kalsın ve birkaç gün bekleyin demiş. Dediğini yapmışlar. Birkaç gün sonra fıçı kan içinde... Fareler birbirlerini yemişler ve sonra her fıçıda hayatta kalan en son bir fare oluyormuş. Yine sormuşlar şimdi ne yapacağız?
- Bırakın fareleri şehire demiş.
Şaşırmışlar! Nasıl olur? Bilge anlatmış.
"Artık onlar birbirlerini yemeye öylesine alıştılar ki, bıraktığınız fareler birbirlerini yiyecekler yine. Bu avcılar diğer fare yuvalarını bulup onları yiyecek. Diğerlerinin karnı tok ve fare yemeye alışık olmadıklarından karışamayacaklar. Bunlar diğerlerini parçalayacak." ..ve şehire katil fareleri salmışlar. Sürekli bu yöntemle fare yiyen fare salmışlar. Şehirdeki fareler azalmış ve kurtulmuşlar...
Memleketten 5 tane daha cengaver alıyorum. Gözü kara olsun.