[Forum Oyunu] Amerikan İç Savaşı Roleplay
#38
OLZpjP.png


Deniz Muharebesi


Tarih 03.06.1862 Pazar günü Birlik Donanması George B. McClellan’ın emriyle ilerliyorlardı. Emirleri kesin olan Birlik donanması son hız da hedefine ilerliyordu. Ancak North Carolina (30) açıkların da Birlik donanmasının radarların da aniden parlayan yaklaşık 20 ışıkla karşılaştı. George Pickett’ın emrinde ki donanma düşmanın yaklaştığını farketmiş ve de bir karşı saldırı için hazırlanmışlardı. İlk saldırılar Birlik donanmasının afallamasına sebep olmuştu. Hatta bu saldırılar sırasında Cummings adlı Birlik kruvazatörü denizin serin sularında kaybolmuştu. George Pickett zeki bir amiraldi. Düşman donanmasının elinde ki donanmaya oranla büyük olduğunun farkındaydı. Bu yüzden donanmasını düşmanı çevreleyecek şekilde ayarlamıştı. Bu işe de yarıyordu. Savaşın ilk dakikalarında Cummings’in ardından Henley kruvazatörü de batmaya başlamıştı. George B. McClellan kafasını Henley’e çevirmişti ki diğer tarafta bir patlama sesi daha duyuldu. Bu sefer de Perkins Muhrip gemisi alevler içindeydi. Roe, Terry , Paulding derken birlik donanması şimdiden 6 gemisini kaybetmişti bile. Birlik donanması için ölüm çemberi kurulmuş gibi duruyordu ve donanmadan teslim olmalıyız çığlıkları yükseliyordu ancak George B. McClellan inatçı bir herifti. Parker adlı savaş gemisinin amirali olan McClellan mürettebatına sürekli emirler yardırıyordu ve bunların hepsi aynı kelime ile sonlanıyordu. ATEEEEŞ!
Savaş bu şekilde yarım saat ilerlemişti. George Pickett kurduğu çemberin dağılmaması için sürekli diğer gemilerin amirallerine ulaşıyor ve de çemberin korunmasını sağlıyordu. Ancak George B. McClellan’ı yenilgiye uğratmak bu kadar kolay olmayacaktı. Yarım saattir boğazını patlatarak yağdırdığı emirlerden bir tanesi sonuca ulaşmıştı. Parker’ın ağır bombardımanına dayanamayan Balch muhribi siyah dumanların arasında kaybolmuştu. McClellan bir kez daha bağırarak;
-Çıkıyoruz şimdi bu çemberden. demişti
George Pickett Balch muhribine en yakın gemi olan Nicholson Kruvazatörünü yönetiyordu. George Pickett düşmanın çemberden çıkarsa burada neler kaybedebileceklerinin farkındaydı. Gemisini Balch’ın oluşturduğu boşluğa doğru sürmeye başladı. Aynı hızla McClellan ve gemisi Parker da o yöne ilerliyordu. Nicholson kruvazatörü Parker’dan daha hızlı ulaşmıştı. Parker ise hızlıca o noktaya ilerliyordu. Mürettebat durmaları gerektiğini söylüyordu ancak McClellan niyetinde bu hiç yoktu. Durmasını söyleyen herkese dönüp İLERİ!!!! diye bağırıyordu. Pickett rakibinin ne yapmak istediğini anlamıştı. Pickett’ın da mürettebatı oradan çekilmeleri gerektiğini söylüyordu ancak Pickett da çok farklı bir amiral değildi. Kımıldamıyoruz!! diye bağırıyordu o da mürettebatına. Sonunda beklenen an gelmişti iki gemi birbirine çarpmıştı. Nicholson Parker ve de Balch’ın batmaya devam eden harabesi arasında kalmıştı. Pickett çok sarsılmamıştı bu çarpışmada ve de emir yağdırmaya devam etti. Ateş! Ateş! Ateş!
Nicholson, Parker’ı ağır bir bombardıman da tutmaya başladı. Parker kruvazatörü aşırı fazla zarar almıştı ancak McClellan yapmak istediğini başarmıştı. Onların bulunduğu yerin sağından ve de solundan Birlik donanması çemberi terk ediyordu. Brilik donanması düzgün pozisyon aldıktan sonra Parker Nicholson kruvazatörünün oradan çekildi ve de donanmasının arasında kaldı. Pickett ve donanması şu anda üstünlüğü kaybetmişlerdi. Artık karşılarında büyük bir donanma vardı ve de onlarla uğraşmak hiçte kolay olmayacaktı. Bu da yetmiyormuş gibi Nicholson kruvazatörü hareket edemiyordu. Amirallerini terketmek istemeyen Konfederasyon donanması Nicholson’ın etrafını çevirdi ve de düşmanla savaşmaya devam etti. Pickett mühendislere sürekli gemiyi hareket ettirmeleri için emirler yağdırıyordu. Bu şekilde savaş bir süre daha devam etti. Ancak sayısal olarak savaş dışı kalmış olan Konfederasyon gemileri yarım saat bile dayanamamıştı. Kısa bir sürede McCall, Ericsson, Monaghan, Flusser,Smith,Whipple,Lawrence gemileri denizin soğuk sularına ulaşmıştı. Gemilerin arka arkaya battığını gören Pickett donanmaya ‘’Geri çekilin!’’ emrini vermişti. Ancak donanma kesinlikle Nicholson gemisinden uzaklaşmıyorlardı. Bu sırada Cassin muhrip gemisi de kötü bir isabet almıştı ve de yanmaya başlamıştı. Pickett ‘’Kesin emrim. Geri çekilin!’’ diye bağırmıştı. Donanma Nicholson’ı kurtaramayacağını anlayınca geri çekilmeye başlamıştı. Tam Pickett işte sonum geldi diye düşünürken mühendisler geminin tekrar hareket edebilecek hale geldiğini duyurmuşlardı. Nicholson ve mürettebatı çekilen donanmayı kısa bir mesafe gerisinden takip ediyordu. McClellan düşmanı kovalayarak zaman kaybedemezdi. Başından beri hedeflediği bölgeye ilerlemeye başladı.
Başından beri Georgia da bulunan donanmaya baskın yapmak isteyen McClellan istifini bozmadan hedefine doğru yol aldı. Pickett ise bulduğu en yakın limana ilerledi. Düşmanın bir şeylerin peşinde olduğunu anlamıştı. Telgrafla karargaha ulaştığında ise çok geç kaldığını farketmişti. Düşman donanması çoktan Georgia da donanmayı pusuya düşürmüştü. McClellan ve donanması Georgia ya ulaştığında Konfederasyon birlikleri iki denizaltından malzeme çıkarıyorlardı. Tam olarak boş anında yakalanmış olan Konfederasyon donanması bir saat boyunca cehennemi yaşamışlardı. Burada 10’a yakın Konfederasyon gemisi batarken sadece 3 adet Birlik gemisi batmıştı. Burada ki kuşatma daha sürecek gibi duruyor du ki gökten ölüm yağmaya başlamıştı Birlik donanması için Parker kruvazatörünün yanında bulunan Smith ve Lamson gemileri aniden gökten gelen mermiler tarafından vuruldu ve de alevler altında kaldılar.Pickett belki yetişememişti ama yine de durmadı ve de en hızlı şekilde Robert E. Lee’ye ulaşarak topçuların atış yapmasını istediği kordinaatları verdi. McClellan artık baskın avantajının kalmadığını anlayarak geri çekilme emrini verdi. Zaten yeterince hasar vermişti düşmanına. Savaşın ardında Georgia limanların da geriye kalan tek görüntü yanan ve batmakta olan gemiler, ölümle tanışan mürettebat , insanlar ve de onları bekleyen sevgi dolu aileleri , tanıdıkları insanlar , dostları , gerçekleştirecekleri hayalleri hepsinin kayboluşuydu. Ve hepsi onları bekleyen sevgi dolu aileleri , tanıdıkları insanlar , dostları , gerçekleştirecekleri hayalleri ve de vatanları için kaybolmuşlardı, ölümle tanışmışlardı.

KARA MUHAREBESİ


Jackson ve Robert E. Lee, müfreznin hızlı ve kolay ilerleyişi hakkında yaptıkları, zincirleme sigara içtikleri, önlerine çektikleri haritaları çizdikleri harekat planlarıyla okunamaz hale getirdikleri, çok büyük bir risk almak üzere olan insanlara mahsus gergin ve ağır adımlarla toplandıkları odayı arşınladıkları bir toplantının ardından, Konfederasyon'un topyekün taarruza geçmesinde karar kıldılar. Jackson, orduyu iki ana kola ayırdı; sağ cenahtaki birlikler New Jersey-Pennysylvania hattına yüklenirken sol cenah da Kentucky'deki Birlik kuvvetlerini her yerde ateş altına alarak Alexander Hays'in ordularını üç bölgede birden tacize, sıkıştırmaya ve sarsmaya başladı. Birlik askerleri ilk saldırı karşısında çok fazla dayanamamıştı ve de küçük çaplı bir geri çekilme hareketine kalktılar. Onların bu kısa mesafeli geri çekilişleri sırasında büyük bir araziyi kapsayan silah deposunun patlaması ile Birlik askerleri toprağın narin ellerine kavuşmuşlardı. İşte bu Birlik ordusunun zincirinin kırılmasına sebep olmuştu. İşte şimdi Konfederasyon ordusu kırılan zincirin arasından geçiyordu.
Köleci eyaletlerin Birlik'e katılmalarının yarattığı rahatsızlıklar, gerginlikler ve zayıflıklar, savaş başladığından beri Alexander Hays'in dikkatinin ve enerjisinin büyük kısmını, günbegün daha çok cepheden uzaklaştırmış bulunuyor, kaçınılmaz olarak da Birlik ordusu içten içe çürümüş oluyordu. Ohio'nun güney ucundaki müstahkem mevzileri de içine alan, bozgun halini almasına ramak kalmış kanlı, şiddetli ve zoraki geri çekiliş, Hays'ın ilgisizliğiyle dolaysız alakalıydı. Ne var ki büsbütün cepheyi boşlamış değildi Hays. Karizmatik lider Lincoln'ün, birbiriyle bir türlü anlaşamıyor gibi görünen Birlik askerlerinin ruhlarını ve kalplerini azim, cesaret ve güvenle doldurmuştu. Konfederasyon'un acımasız bombardımanı, kimi birliklerin hücum esnasında sergiledikleri korkunç vahşet sahneleri, süvarilerin tel örgüleri aşarak çalı biçiyormuşçasına gözlerini kırpmadan, yorulmadan Birlik taburlarını kesmelerine rağmen zaman geçtikçe toparlanmaları, yer yer düşmanı durdurmalarının arkasındaki motivasyon Lincoln'den geliyordu. Ancak geri çeklişi yavaşlatıp durduran en önemli şey, Ambrose Burnside'ın, karşı tarafın komutanlarının aksine topçuları bütün cepheye dengeli dağıtmış olması ve Güney taarruzunun da bu dev topçu barajına çarpmasıyla ve Ohio'dan çekilen birliklerin Kuzey'in bariz bir üstünlük sahip olduğu demiryolu ağı vasıtasıyla hızlı bir şekilde Pennysylvania civarına nakledilmeleri oldu: Kanama durduruldu, o ana kadar, adeta pamuktan imal edilmiş duvarlara tekmelerle saldıran ve kolayca aşabilen Güney orduları Kuzey'in beton istihkamları, çelikten azmi ve Hays'in efsanevi kararlılığı karşısında kırılmaya, dökülmeye ve ölmeye başladılar.
Hat piyadesi taarruzu, Güney generallerinin bir türlü vazgeçemedikleri bu saldırı taktiği, Birliğin dengeli ve de hedefini tutturan top atışları Konfederasyon hatların da büyük ve içi Güneyli askerlerin ölüleriyle dolu delikler oluşturuyordu. Kısa sürede Kuzey ordusu kaybettiği toprakların çoğunu geri aldı: Kentucky'ye yönelen saldırı tamamen püskürtüldü, Pikeville'de yapılan aşırı yığınak olmasaydı Kuzey'in de kolayca topraklarına yeniden katacağı bu küçük kasabaysa Güney'in elinde kaldı; Ohio'daki kazanımlarını tamamen kaybetme noktasına gelen Güney'in iki büyük generali, Pennysylvania ve New Jersey'de daha fazla kayıp vermemek ve bir sonraki taarruza güçlü girebilmek için kademeli olarak geri çekilmeye mecbur kaldı.
Jackson ve Lee'nin Washington'a ulaşıp Kongre binasına Konfederasyon bayrağı çekme hayalleri Burnside'ın uzun namlulu top bataryalarına çarpa çarpa darmadağın olurken binlerce ölünün kanlarıyla, kollarıyla, bacaklarıyla; son nefesini verenlerin bir hırıltıyla ağızlarından dökülen sessiz dualarıyla; yaralıların feryadlarıyla, çığlıklarıyla, ağlama sesleriyle; yorgun topların fırlattıkları son mermilerin yorgun ışıklarıyla ve patlamalarıyla; çukurlardan ve yangınlardan arta kalan kül yığınlarından tüten sıcak, ağır, adeta ölülerin ve ölmekte olanların ruhlarını toplayarak yavaş yavaş göklere yükselen, arada patlayan silahlarla aydınlanan sisi andıran dumanla örtülen düzlüklerin üzerinde Güneş, bir başka kanlı çarpışmayı aydınlatma sözü vererek ufkun altına doğru indi... Jackson ve Lee'nin Washington'a Yürüyüş harekatları fazla kazanım elde edemeden durmuş, Birlik de imhanın kıyısından dönerek pes etmeyeceğini ilan etmişti.

Bu metinin hazırlanmasın da bana yardımcı olan @basileus a defalarca kez teşekkür ederim.
[+] 1 üye İlber Ortaylı nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
 


Bu Konudaki Yorumlar
RE: [Forum Oyunu] Amerikan İç Savaşı Roleplay - Yazar: İlber Ortaylı - 18-06-2017, 05:14



Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.