CRUSADER KINGS II
Bohemond d'Hauteville, Antakya Prensi
Apulia ve Calabria kontu Robert Guisgard ve Buanalbergolu Alberado'nun 1054 yılında Calabria'da dünyaya geldi. Vaftiz edilirken kendine verilen isim Mark'dı. Ancak küçük yaşta çok iri bir çocuk olmasından dolayı babası tarafından dev anlamına gelen Bohemond lakabı verildi. Zamanla bu lakabı Bohemond isim olarak kullanmaya başladı. Babası ve annesinin evlilikleri hukuki olarak sıkıntılıydı ve Robert Guisgard bu sıkıntıyı fırsat bilerek evliliğini bitirdi. Daha avantajlı bir eş olacağını düşündüğü Lombard dükü Gisulf'un kız kardeşi Skelgaita ile evlendi. Bu durum Bohemond'un varislik konumunu zedelekteydi. Ancak annesi ciddi bir şovalyelik eğitimi almasını sağladı. 1076 yılında Robert Guisgard ciddi bir şekilde hastalanarak yatağa düştü. Yeni eşi Bari'de bir konsey toplayarak Robert'ın 13 yaşındaki oğlu olan Roger Borsa'yı varis ilan etti.
Bohemond 1079 yılında babasına isyan eden asi vassalları Capualı Jordan ve Conversonolu Goeffrey'e karşı mücadele etti. 1081 yılında babası tarafından Norman öncü kuvvetlerinin komutanı olarak Bizans üzerine sefere gönderildi. Valona'yı (günümüz Vlare) ele geçirdi. Corfu adasının feth etnek için yelken açtı ancak ada'daki kuvvetlerin fazlalığı sebebi ile başarısız oldu. Butrinto'ya çekilerek babasının kuvvetlerini beklemeye başladı. Babası ile birlikte Durazzo'yu kuşatmaya başladılar. Bizans imparatoru Alexios Kommenos şehri kurtarmak için harekete geçti. Ancak Norman ordusu tarafından ağır bir yenilgiye uğradı. 1082 yılında Durazzo şehri düştü ve Normanlar Egnatio Yolu boyunca Kastoria'ya kadar yürüdüler. Ancak Robert Guisgard -söylenenlere göre Bizans kışkırtması- Güney İtalya'da patlak veren bir isyan sonucuyla geri dönmek zorunda kaldı.
Bohemond, Bizans imparatorluğunun yönettiği toprakları ele geçirme hırsıyla yanıp tutuşan babasının 1080-1085 yılları arasında giriştiği seferlerde yanında bulunmuştur. Robert Guisgard Bizans seferi sırasında ülkesinde çıkan isyan tehlikesi yüzünden İtalya'ya geri dönmek zorunda kaldığında büyük Norman ordusunun komutanlığına Bohemond'u getirmiştir. Babasının verdiği emirler ile Bohemond'un en büyük hedefi İstanbul'a kadar ilerlemek olmuştur. Bu nedenle Norman ordusu Kesriye'den Yanya'ya haraket ederek şehri ele geçirmiştir. Ancak imparator Alexios'la karşı karşıya geldiği bir kaç savaşta yenilgi alıp geri çekildi. Bohemond Taselya'ya ilerleyerek Larissa şehrini kuşattı. Altı ay süren kuşatmanın ardından, yetersiz ikmal ve parasal destek için İtalya'ya dönmek zorunda kaldı. Komutansız kalan Norman ordusu geri çekilmek zorunda kaldı. Hemen harekete geçen Bizans ve Venedik birleşik orduları Durazzo ile Corfu'yu tekrar kontrol altına aldı. O kış ağır hastalanan Bohemond İtalya'ya temelli dönmek zorunda kaldı. Babası Robert Guisgard iç tehdidleri bastırarak yeni bir Norman ordusu kurup, diğer iki oğluyla birlikte tekrar Makedonya'ya çıktı. Ancak 17 Temmuz 1085 yılında aniden Makedonya'da hayatını kaybetti. Babasının ölümüyle Bohemond uzun yıllar kardeşiyle girişeceği taht mücadelesi başlamış oldu.
Robert Guisgard'ın ölümünün ardından yerine annesi Skelgaita'nın girişimleriyle Lombard akrabalarının desteğini alarak küçük Roger Borsa geçti. Roger Borsa kocasını zehirlediği iddia edilen annesi ile birlikte hemen İtalya'ya geri döndü. Sicilya dükü olan amcası I. Roger ile anlaşarak, amcasının desteği ile kendini Apulya dükü ilan etti. Bohemond ise kendisine destek aramak için bir zamanlar babasının asi vassalı olan Capua'lı Jordan'nın yanına çekilmiştir. Kardeşinin dük olmasını kabul etmeyen Bohemond isyan ederek kardeşiyle hakkı olduğunu düşündüğü topraklar için mücadeleye girişti. Capua'lı Jordan'ın desteğini alarak Orio, Otranto ve Taranto şehirlerini ele geçirdi. Mart 1086'da iki kardeş anlaşarak ortak hükümdar olarak kabul görülmeleri konusunda anlaştılar. Ancak Bohemond 1087'de tekrar isyan ederek, kardeşi Roger'ı Fragento şehrinde yaptığı savaşta ağır bir yenilgiye uğrattı ve Taranto'yu tekrar ele geçirdi.
Bohemond, 1096 yılında amcası olan Sicilya dükü I. Roger ile amcasının vassalı olan Amalfi şehrinin isyanını bastırmakla uğraşıyordu. Bu yıllarda İtalya'dan geçerek İstanbul'a ulaşmaya çalışan çeşitli haçlı grupları görülmeye başlanmıştı. Bohemond doğuda kendine ait yeni topraklar kazanma ve büyük bir ün sahibi olma hayalleri ile Haçlı olmaya karar verdi. Bohemond hemen şehrin kuşatmasını kaldırarak kendi ordusu ve amcasının ordusunun büyük bir kısmını ikna ederek Normanlar'dan oluşan büyük bir Haçlı ordusu topladı. Kendi ailesi ve diğer Normanlar Bohemond'un sefere katılmasından ilham alarak kitleler halinde Bohemond'a katılmak için harekete geçtiler. Zamanla Fransız Normanlarının katılmasıyla büyük, iyi donanımlı ve eğitimli bir ordu toplanmış oldu. Bu ordu I. Haçlı Seferi'ne katılmış en iyi orduydu.
Bohemond bu büyük Norman ordusunun başında Adriyatikten Balkanlara geçerek daha önce fetih için yürüdüğü İstanbul yolunda tekrar ilerleyemeye başladı. Bizans imparatoru Alexios Haçlı ordularını idare edebilmek için koyduğu kuralları sıkı bir şekilde takip etmekteydi. Bohemond Nisan 1087'de İstanbul'a vardığında Alexios ile görüşmüş ve Bizans'a bağlı kendisinin yönetiminde bir Antakya prensliği kurulması konusunda anlaşmıştı. İmparatorun sarayında kaldığı sırada karşılaştığı ve Bohemond'dan çok etkilenen imparatorun kızı Anna Komrini babasına yazdığı Aleksiad adlı kitabında Bohemond'un çok detaylı bir tasvirini yapmıştır. Anna'nın anlattığına göre, çok uzun boylu geniş omuzlu, sıkı bir göğsü olan kaslı ve iri yapılı biri olduğunu söylemiştir. Bunun yanında gözleri mavi, sarışın ve kızıla çalan bir sakalı olan yakışıklı biriymiş. Buradan anladığımız üzere babasının çocuk yaşta ona taktığı Bohemond lakabının ne kadar gerçekçi olduğu anlaşılıyor.
Bohemond İstanbul'dan ayrılıp ordusuyla birlikte Anadolu'ya geçti. Burada Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıçarslanın beyleri ile mücadele etti. Bohemond ana ordudan ayrılarak kendi birlikleriyle ordunun öncü kuvveti olarak hızla ilerledi. Eskişehir ovasına geldiğinde Danişmend Gazi ve Kapadokya emiri Hasan beyin saldırısına uğradı. Bohemond ağır kayıplar verdiyse de asıl ordu gelene kadar sıkı bir direniş gösterdi ve gelen takviye güçleri ile Selçuklu ordusu bozguna uğradı. Böylece Haçlılar 1 Temmuz 1097 tarihinde müslümanlara karşı ilk zaferlerini elde etmiş oldu. Bundan sonra Haçlı ordusu direnişle karşılaşmadan Konya, Kayseri ve Maraş üzerinden Antakya'ya doğru ilerlemeye devam etti.
Bir çok Haçlı lideri gibi Bohemond da kişisel hırsları ve amaçları ile yoluna devam etmekteydi. Anadolu'da ilerlerken Antakya'yı feth ederek kendi hükmü altında bağımsız bir prenslik kurma hayalleri kurmaktaydı. Büyük ordu Toros dağlarına geldiği zaman Bohemond ve yeğeni Tencred Antakya'yı ele geçirmek için ana ordudan ayrılıp farklı bir yol seçmişlerdir. Ana ordu pusuya çok elverişli olan Gülek Boğazı'ından geçmek yerine daha doğuda bir geçidi tercih etmişlerdir. Bohemond ve Tencred ise emri altındaki Normanlar ile Gülek Boğazı'ndan geçerek Ekim 1097'de Antakya surlarının önüne ana ordudan daha önce gelerek kuşatmaya başladılar. Antakya kuşatması esnasında Cenevizlilerin Haçlılara destek verebilmesi için St. Simeon limanı ele geçirildi. Bohemond Antakya kale kumandı olan Antakya emiri Yağı-Sayan'a Aralık 1097'de Şam Meliği Dukak ve Ocak 1098'de Halep Meliği Rıdvan tarafından gönderilen askeri desteği Antakya'ya ulaşmasını kendi emrideki askerlerle ile engellemiştir. Artık karadan ve denizden desteklenen Haçlı ordusuna daha fazla direnemeyen Antakya şehri Haziran 1098'de düştü. Daha sonra Haçlıların eline geçmiş Antakya'yı kuşatmaya alan Kerboga'ya karşı direniş gösterip ve sonunda onun püskürtülüp kuşatmanın kaldırılmasında Bohemond'un askeri ve stratejik olarak büyük desteği olmuştur.
Antakya'nın fethi ardından Bohemond Haçlı ordusunun komutanlarından biri olan Touluoselu Raymond de Saint-Gilles ile şehrin geleceği ve yönetimi hakkında tartışmaya girdi. Reymond şehrin Konstantinopolis'te edilen yeminler üzerine Bizans'lılara teslim edilmesini savunuyordu. Bohemond ise kendi yönetimi altında yeni bir Antakya prensliği kurulması konusunda ısrar ediyordu ve Haçlılar'ın büyük çoğunluğunun desteğini aldı. Papanın doğu temsilcisi Daimbert Kudüs'ün fethi ardından bir tören düzenledi ve 5 Ocak 1100 yılında I. Bohemond'yu Antakya Haçlı Prensliği yöneticiliğine getirmiştir ve resmen Antakya Latin Haçlı krallığı kurulmuştur.
Haçlı seferi sırasında Malatya şehri 1100 yılında Ermenliler tarafından ele geçirilmiştir. Danişmend Gazi ve Sivaslı Gazi Gümüştekin Malatya'yı geri almak için birliklerini birleştirdikleri ve hazırlık yaptıkları haberleri yayıldı. Ermeniler bu yüzden Bohemond'dan destek istedi. Topraklarını genişletme hayali ile 1100 yılında 300 şovalye ve az sayıda piyade ile kuzeye harekete geçti. Bohemond'un az bir kuvvetle harekete geçtiği haberi alan Türkler hızlı bir baskınla Bohemond'un birliklerini kuşattı. Malatya yakınlarında verilen çetin bir direnişin ardından Bohemond ve birlikleri yenildi. Bu baskının ardından Haçlı komutanı ve Antakya Prensi I. Bohemond Türkler tarafından esir alındı.
Bohemond'un esir alındığı haberini alan imparator Alexios ettiği yeminleri bozan ve hakkı olduğunu düşündüğü toprakları almak için kendisine teslim edilmesi şartıyla Gazi Gümüştekine 260.000 dinar teklif etti. Bunu duyan sultan Kılıçarslan Gümüştekine bu fidyenin yarısını kendisine vermezse saldırmakla tehtit etti. Bunun üzerine Bohemond sadece emirin kendisine 130.000 dinar ödemeyi teklif etti ve arkadaşlık yemini ettiler. Fidye Edessa kontu Boudin Boruqlu tarafından ödendi ve Bohemond 1103'te Antakya'ya geri döndü.
Yeğeni Tencred amcasının üç yıllık yokluğunda naip ünvanı ile Antakya Haçlı Krallığının yönetimini eline almıştır. Tencred naipliği döneminde Bizansa saldırarak prensliğin sınırlarını kuzeye doğru genişletmiştir. Ancak Boemondo'nun dönüşü ile hükümdarlığı teslim etmiştir. Bohemondo'nun dönüşü Haçlılar üzerinde heyecan yaşattı ve ordu içinde bulunan Franklar haraç alabilmek için Halep Meliği Rıdvan'a saldırdılar. 1104 yılında Kudüs kralı I. Boudin ve Antakya Prensi Bohemond doğuya hareket edip Halep kalesinin yanından geçip Harran'a saldırdılar. Fakat Rakka yakınlarında büyük bir yenilgi aldılar. Bozgun çok büyüktü ve Bohemond'un hayalini kurduğu büyük doğu Haçlı Prensliği imkansız hale geldi. Bohemond'un zayıfladığını fark eden Bizans Kilikya üzerinden saldırılara başladı. Umutsuzluğa düşen Bohemond konumunu güçlendirmek için 1104 yılında Avrupa'ya döndü. Fransa kralı I. Filip'in kızı Constans ile evlenerek büyük bir destek topladı.
Avrupa'da kazandığı bu diplatik başarıyla cesaretlenen Bohemond Antakya'ya dönerek burada Bizans'a karşı savunma yapmak yerine 34.000 kişilik büyük bir orduyla Bizans'a saldırdı. Ancak Bizans imparatoru güçlü ve donanımlıydı ve bu saldırıyı başarıyla püskürttü. Sonunda Venediklilerin aracılığı ile 1108 yılında Bohemond imparator Alexios ile kendini küçük düşüren Devol anlaşmasını yapmak zorunda kaldı. Bu anlaşma ile Antakya prensi olan Bohemond Bizans vassallığını kabul etti.
Devol anlaşması ile Bohemond bütün umudunu yitirdi. Anlaşmadan hemen sonra güney İtalya'ya geri döndü. Dönüşünün ardından altı ay kadar kısa bir süre sonra Bari'de hayatını kaybetti. 1111'de Puglia şehrinde bulunan antik bir Katedralin yanında bulunan anıtmezara gömülmüştür.
Bohemond'un Hırsı
- Kardeşiniz ve amcanızla mücadele ederek hakkınız olan Napoli ve Sicilya topraklarını ele geçirip birleştirin.
- Müslümanlarla savaşarak Suriye topraklalarını feth edin.
- Geçmişte Bizans'a karşı aldığınız yenilgilerini intikamını Anadolu'yu işgal ederek alın.
- Gerçek bir Haçlı olarak kutsal toprakları ele geçirip Cennetin Krallığını kurun.
Bu konu altından Antakyalı Bohemond ile olan oyunlarınızı paylaşabilir, bu karakterle ilgili ipuçları ve önerilerinizi yazabilirsiniz.
İlginç Karakterler etkinliğinde bir sonraki konuda bahsedilebilecek karakter önerilerinizi yenilenmiş İlginç Karakterler Etkinliği ana konusundan iletebilirsiniz.
![[+]](https://forum.strategyturk.com/images/majestic/collapse_collapsed.png)
![[+]](images/collapse_collapsed.png "[+]")
Spoiler
