[Menars]

Birleşik Krallık 

Avrupa devletleri yakın zamanda yaşanmış olan savaştan dolayı hala siyasi krizdedir. Bizim amacımız Avrupa devletleri arasında ara buluculuk yapmak, Asya´da ki kolonilerimizi genişletmek, sağlık reformları ile dünyadaki İngiliz nüfusunu arttırmak, sadece İngiltere´de değil aynı zamanda kolonilerimiz olan bazı topraklarda devasa sanayiler kurmaktır. Umarız en kısa sürede Avrupa kendi arasındaki krizleri halleder.

[Wayfear]

Prusya

 Tüm cihan devletlerine barış ve huzur dolu bir yüzyıl diliyorum. İster kral, ister köylü olsun, dünyada en mutlu insan evinde huzur olandır. Sizleri huzura davet ediyorum. Avrupa medeniyetinin korunması bizim için en büyük siyasi emeldir. Bizimle dostane ilişkiler kurmak isteyen ve bizimle ekonomik olarak ilişkiler kurmak isteyen tüm devletlere kapımız kıvançlı duygularla açıktır. Biz huzuru ve mutluluğu tercih ediyoruz. Alman ulusu hususunda amali siyasiyemiz Zollverein birliğini yüceltmektir. Alman ikiliği umarız ki sulh ile sona erecektir. Şunu biliriz ki iyilik ekseriyetin reyine göre taayyün etmez. Şunu da ayrıca biliriz ki iyi olmak için kuvvetli olmak icap etmez.

 

 

 Belçika devleti tiyatro sahnesinden doğmuş genç bir devlettir bu konuda Fransa ve Hollanda devletlerine itidal tavsiye ediyorum. Umarız ki bu husus da sulh içinde sonuca bağlanır. 

 

 

 Bir memlekette kuvvei askeriye şüphesiz o memleketin tamamiyeti mülkiyesinin ve istiklali saltanatın en büyük zamanıdır; fakat o kuvvet zamanı harbe mahsus bir kuvvettir. Zamanı sulhte o kuvvete yardım edecek ve memlekete hariçten gelecek muhatarat ve mehalikin önünü almayı düşünecek bir kuvvet vardır ki, ona da Nezareti Hariciye denmiştir.

 

 

Bir araya gelmek bir başlangıçtır, beraberliği sürdürmek bir ilerleme… 

Buyrun beraber başlayalım ve ilerleyelim!

[Faramir]

Rusya İmparatorluğu

Rusya'dan sevgilerle. Dosta güven düşmanlarımızı titretmeye geldik. İlk olarak Osmanlı'nın iddialarına cevap vermek isteriz biz düşmanlık değil barış isteriz. Keza bu tutumuz değişmez. Balkanlar konusunda sizinle anlaşmayı düşünüyoruz eminim uygun bir antlaşma ile savaşmadan bir çözüm bulabiliriz. Dünya siyasetinde aktif bir rol olarak yer alacak olan Rusya İmparatorluğu tüm dünya devletleri ile düzenli ilişkiler kurmayı kendine bir görev edinmiştir. Bunun için başta İngiltere, Fransa, Prusya, Avusturya gibi büyük güçlerle dostluk kurmak istemekteyiz. Özellikle Prusya ile müttefik olmak bizim için önemli bir adım olacaktır. Asya konusunda ise İngiltere ile çıkar çatışması yaşamayacağımızı düşünmekteyim. Japonya devletine ise destek vermek isteriz. Modernleşmesinde bizim de payımız olsun. Mısır Meselesinde Osmanlı Devletinin yanında olmayı kendimize bir görev olarak görüyoruz umarım Osmanlı bizi küstürmez ve beraber barış içinde yaşarız. Şimdilik bütün diyeceklerim bunlar tüm Krallara, İmparatorlara, Kraliçe ve İmparatoriçelere Rusya'dan sevgilerimle. Çar I.Alexander.

[Mabella]

Japon İmparatorluğu

Geçtiğimiz yüzyıllarda ne yazık ki güç ve şöhret uğruna shogunluklara bölünüp kardeşin kardeşe düşman olduğu onura dayalı bir sistemimiz vardı. Kendi aramızdaki ufak anlaşmazlıkları dahi kan dökerek halletmeye çalışmıştık. Lakin son zamanlarımızda görüyoruz ki Dünya sandığımızdan daha büyük ve daha pis.
Bu daha kirli düzeni değiştirmek istiyorsak önce kendi aramızda birleşip, dünyaya layık olduğu adaleti ve nizamı sağlama amacıyla çok çalışmamız, çok kan dökmemiz gerekmekte. Bu sebeple kendimizi son kardeş savaşına hazırlıyoruz. Japon halkının önünde iki seçenek vardır:
Ya Yüce İmparator'un etrafında tek halk, tek devlet, tek vatan uğruna birleşir ve öfkesini, gücünü gerçek düşmanlarımıza gösterir.
Veyahut yok olur

[Neym]

Avusturya İmparatorluğu

İmparator I. Ferdinand



Yaşlı kıta'nın en yaşlı monarşilerinden biri olarak hedefimiz İmparatorumuz I. Ferdinand'ın himayelerinde, Şansölyemiz Klemens von Metternich'in irfanı ile ülkemizi teknolojik ve felsefi gelişmelerin yaşandığı, Fransız Devrimi ve Napolyon Savaşları'ndan bitap düşen Avrupa'da ki en güçlü kara devleti olmaktır.
İmparatorluğumuz Avrupa Kıtasının öncü ülkesi olmak için İmparator Ferdinand ve Şansölye Metternich'in reformları ile kendini yenileyecektir.
Zengin maden, hayvancılık ve tarım potansiyelimizi yoğun nüfusumuz ile harmanlayarak gerçek bir sanayi ekonomisi inşaa edeceğiz.
Bunları yaparken ülkemiz sadece çalışmayla adını duyurmayacak, aynı zamanda kültürel anlamda atılımların her zaman öncüsü olmaya devam edeceğiz.
Avrupa'da barışı ve halkların refahını sağlayacak her türlü adımın destekçisi olacağız.

Alles Erdreich ist Österreich undertan
"Bütün dünya Avusturya'ya tabidir"

[Henri]

Bu ileti etkinlik öncesinde oynayacağım İspanya ulusunun yakın geçmişini, mevcut yönetimini ve oyun için hareket planını katılımcılara ve etkinliğin takipçilerine tanıtmak amacıyla yazılmıştır.


1785'ten beri kullanımda olan İspanya Krallığı bayrağı.

Reino de España

Tanrı’nın yüz çevirdiği kutsal ülkemiz İspanya’nın yüzü 19. yüzyılın ilk çeyreğinde ne yazık ki hiç gülmedi. 19 Mart 1808’de tahta çıkan VII. Fernando (Ferdinand), aynı yıl Napoleón’un ülkemizi işgaliyle tahttan indirildi ve 6 Mayıs 1808’de kendisinin yerine Napoleón’un ağabeyi olan I. José (Joseph-Napoléon Bonaparte) getirildi.


VII. Fernando (solda) ve I. José (sağda).

Fransızlar ile yurtseverler arasında ülkenin hakimiyeti için savaş devam ederken 12 Mart 1812’de Cortes de Cádiz (Millet Meclisi), engizisyon mahkemelerini ve mutlak monarşiyi kaldıran 1812 Anayasasını kabul etti. Ancak savaşın kazanılmasıyla İspanya’ya dönen VII. Fernando 24 Mart 1814’te anayasanın geçersiz olduğunu duyurdu.

Kralın anayasayı geçersiz saymasıyla ülkedeki liberaller ve Fransızlara karşı direniş gösteren diğer kesimler Krala verdikleri desteği geri çekti. Aynı şekilde Amerika’daki sömürge yönetimleri de mutlakıyete karşı çıkarak kendi kendilerini yönetmeye karar verdi.

Amerika’daki sömürgelere sürülmesine karar verilen liberaller, 1 Ocak 1820’de Rafael del Riego önderliğinde darbe girişiminde bulundu. Ordunun da desteğini alan darbeciler, Kraldan 1812 Anayasasının yeniden yürürlüğe sokmasını talep etti. Avrupalı güçlerin müdahale talebini reddetmesi üzerine çaresiz kalan VII. Fernando talepleri kabul etti. Böylelikle İspanya’da üç buçuk yıl sürecek olan Trienio Liberal başladı.

Progresista hükumeti son yüzyıllardır Habsburg monarşisinin ve Katolik kilisesinin etkisindeki ülkenin temel taşlarını bir bir yıkarken 1822 seçimleri sonucunda radikal liberaller yönetime geldi. Monarşinin tamamen kaldırılmasından yana olan bu kesim Kralı ev hapsinde tutmaya başladı. Liberal yönetimin ekonomiyi toparlayamaması ordunun desteğini çekmesine neden oldu.

20 Ekim 1822’de Rusya, Avusturya, Prusya, Birleşik Krallık ve Fransa delegeleri Verona’da toplandı. Toplantıda VII. Fernando’nun iki yıl önceki talebi yeniden değerlendirildi ve Fransa Kralı XVIII. Louis’ye müdahale izni tanındı. Cien Mil Hijos de San Luis (Aziz Louis’nin Yüz Bin Oğlu) 6 Nisan 1823’te Pireneler üzerinden İspanya’ya girdi. Fransız müdahalesi Kasım ayında sonlandı ve VII. Fernando ülkenin mutlak hakimi oldu.


Aziz Louis'nin yüz bin oğlu İspanya'da.

Müdahalenin başlangıcıyla birlikte VII. Fernando’nun ölümüne dek sürecek olan Década Ominosa (Uğursuz Onyıl) dönemi başladı. Kral derhal Cizvit tarikatını, engizisyon mahkemelerini ve diğer muhafazakar kurum ve kuruluşları geri getirdi. Ayrıca, Katalonya, Aragon ve Navarra bölgelerinin özerkliklerini kaldırdı.

Bu sırada Amerika kıtasında süren sömürgelerin bağımsızlık savaşları, Krallık ordularının ardı ardına yenilgi alıp kıtadan atılmasıyla sonuçlandı. 24 Ağustos 1821’de imzalanan Córdoba Anlaşması ile Meksika bağımsızlığını kazandı. Krallık yönetimi ise anlaşmayı imzalamayı reddetti ve Meksika’yı tanımadı. Simón Bolívar, Antonio José de Sucre ve José de San Martín ise 1820'lerin başında Güney Amerika'daki sömürgelerin bağımsızlık mücadelesine önderlik etti. 24 Temmuz 1823’te çıkartma yapma amacıyla Venezuela kıyılarına gelen İspanyol Donanmasının yenilgiye uğratılmasıyla bölgedeki İspanyol egemenliği kesin olarak sona erdi.


İspanya'nın kaybettiği ve elinde kalan topraklar.

Her ne kadar Amerika’daki sömürgeleri geri almak istese de, Portekiz, A.B.D. ve Birleşik Krallık’ın yeni kurulan ülkeleri tanıması ve ordunun Kralın gözünde güvenini kaybetmesi sonucu VII. Fernando, eski sömürgelerin bağımsızlığını tanımamak haricinde hiçbir şey yapamadı. Hükmünün kalan yıllarında, tahta çıktığı ilk seneden beri harap olan ülke ekonomisi onarıldı ve istikrar sağlandı.

Bu dönemin en büyük sorunu veraset idi. İspanyol Veraset Savaşının 1714’te bitmesiyle kabul edilen veraset yasasına göre sadece erkek varislerin taht üzerinde hak iddiası vardı. Kralın oğlu olmadığı için varisi kardeşi Carlos idi. Carlos’un anayasa karşıtı görüşleri, aşırı gericiliği ve Katolik Kilisesi’ne olan bağlılığı Kral ile arasının açılmasına neden oldu. Kraliçe’nin tavsiyesi doğrultusunda 29 Mart 1830’da VII. Fernando yasayı değiştirerek kızını varisi ilan etti. Bunun üzerine kardeşi Carlos Portekiz’e kaçtı.


İnfante (Prens) Carlos María Isidro.

Kral VII. Fernando 29 Eylül 1833’te vefat etti. Yerine henüz üç yaşında olan kızı II. İsabella geçti ve eşi olan Sicilyateyn Prensesi María Cristina de Borbón naip olarak atandı. Ağabeyinin ölümü sonrası Carlos yeğeninin meşruluğunu sorgulayarak tahtın kendisine ait olduğunu iddia etti. Baskların ve Katalanların desteğini alan Carlos ülkenin kuzeyinde yeni bir savaş başlattı. Savaşın başında her ne kadar yenilgiye uğrasa da 1835’e gelindiğinde Fransız sınırındaki bölgelere hükmeden güçlü ordusuyla Madrid’e ilerledi. Bu harekatın başarısız olmasıyla 1835 sonu itibarıyla yeniden Fransız sınırına çekildi.


Naip Sicilyateyn Prensesi María Cristina (solda) ve Kraliçe II. İsabella (sağda).

Eski Kraliçenin naipliği sırasında savaş devam ederken 10 Nisan 1834'te kabul edilen Estatuto Real (Kraliyet Yasası) sonucunda yeni bir Cortes (Meclis) kuruldu ve İspanya resmi olarak mutlak monarşiden meşruti monarşiye geçiş yaptı. 1822'den bu yana ilk kez seçim yapıldı. Ayrıca yeni bir anayasanın yapım sürecine de girildi.

İspanya Krallığı Hakkında Bilgiler

Yönetim

İspanya Krallığı, 1 Ocak 1836 itibariyle Francisco Javier de Istúriz başbakanlığındaki muhafazakar Partido Moderado (Ilımlı/Orta Parti) tarafından yönetiliyor. Son seçim 1834’te yapıldı ve Partido Moderado oyların %59,04’ünü alarak iktidar oldu. Bir sonraki seçim 1840’ta yapılacak.

Aslında bu dönemde İspanya'da pek çok kez hükumet değişmiş. 1834'ten 1836'ya kadar 4, 1836'dan savaşın 1840'ta bitimine kadar 13 kez hükumet değişmiş. Karışık zamanlar ama ben oyuna o kadar etki etmediğinden bunları dahil etmek istemedim.

Toprak Bütünlüğü

İspanya Krallığını oluşturan topraklar iki kısımdan oluşuyor. 

• Birinci kısımda anakara ve anakaranın yakınındaki Balear ve Kanarya Adaları yer alıyor. İkinci kısım ise sömürge bölgelerinde oluşup kendi içinde dörde bölünüyor. 
  
• Birinci bölümde anakaranın karşısında yer alan Rif bölgesindeki iki toprağımız Melilla Kenti ve Ceuta Kenti bulunuyor. 
  
• İkinci bölümde Karayipler’de yer alan Küba Vilayeti ve Porto Riko Vilayeti bulunuyor.
  
• Üçüncü bölümde Filipin ve Borneo Adalarında yer alan Filipinler Vilayeti, Bağlı Sulu Ulusu ve Jolo Adaları bulunuyor.
  
• Dördüncü bölümde ise Pasifik’teki Mariana ve Karolina Adaları bulunuyor.
  

Sömürgelerin statülerine ve haklarına dair ilerleyen dönemlerde bildiri yayımlanacaktır.

Nüfus

Nüfus değerleri ve yüzdeleri yaklaşıktır. Hesaplarken hata yapılmış olması fazlasıyla olasıdır. Gördüğüm kadarıyla 10.144 kişi eksik hesaplamışım.

1835 nüfus sayımına göre ülkemizin nüfusu 4.220.000’dir. Bu nüfusun %58,57’si anakaramızda, kalan %41,43’ü ise sömürgelerimizde yaşamaktadır.

Anakaramızda 2.953.850 kişi yaşamaktadır. Bu nüfusun 2.465.978’i (%83,44) İspanyollardan oluşurken 109.427’sini (%3,70) Bask, 379.445’ini (%12,84) Katalan azınlıklar oluşturmaktadır.

Anakara dışındaki topraklarımızın toplam nüfusu 1.256.006’dır. Bu nüfusun 13.522’si (%1,07) İspanyollardan oluşurken sömürge yerlileri, kırma nüfus ve göçmen nüfus 1.242.484’ünü (%98,93) oluşturmaktadır.

Rif bölgesinde toplam 2.270 kişi yaşamaktadır. Bu nüfusun 805’i (%35,46) İspanyollardan oluşurken 760’ını (%33,48) Mağrip Arapları, 705’ini (%31,05) Berberi azınlıklar oluşturmaktadır.

Karayiplerdeki Porto Riko Vilayeti’nin nüfusu 89.635’tir. Vilayetteki İspanyol nüfusu 1.500 (%1,67), yerli nüfusu 42.100 (%46,97), kırma nüfus ise 46.035’tir (%51,36).

Karayiplerdeki Küba Vilayeti’nin nüfusu 237.842’dir. Vilayetteki İspanyol nüfusu 6.805 (%2,86), yerli nüfusu 96.158 (%40,43), kırma nüfus ise 134.879’dur (%56,71).

Filipinler Vilayeti’nin nüfusu 921.269’dur. Vilayetteki İspanyol nüfusu 4.385 (%0,47), Filipin nüfusu 849.834 (%92,24), öteki yerli kavimlerin nüfusu ise 34.025’tir (%3,69). Ayrıyeten, yıllar içerisinde Çin ve Malaya’dan yapılan göçler sonucunda Vilayette 31.025 (%3,36) Malay ve 2.000 (%0.21) Han nüfusu bulunmaktadır.

Jolo Adalarında ise 16.770 kişi yaşamaktadır. Bu nüfusun tamamını Malay halkı oluşturmaktadır. Jolo Adaları, İspanya Krallığınca Filipinler Vilayeti’nin bir parçası sayılmakta, ancak Bağlı Sulu Ulusu’nun kontrolünde bulunmaktadır. Dolayısıyla adada nüfus sayımı yapılmış olup toplam sonuca dahil edilmemiştir.

Mariana ve Karolina Adalarının nüfusu 4.990’dır. Bu nüfusu sadece 27’si (%0,54) İspanyol iken kalan 4.963’ünü (%99,46) yerli halk oluşturmaktadır.

Ülkedeki azınlıkların statüsüne ve kabul durumuna daha sonra yapılacak bir bildiriyle karar verilecektir. Şu an için Mağrip Arapları, Berberiler ve Hanlar istenmeyen nüfus olarak belirlenmiştir. Malay halkının durumuna ise Malayların yaşadığı topraklarda egemen olan Birleşik Krallık ve Hollanda temsilcileri ile görüştükten sonra karar verilecektir.

Geleceğe Yönelik Düşünceler

İlk ve en büyük sorunumuz süregelmekte olan Çarlist Savaşını bir an evvel bitirmek ve merhum VII. Fernando’nun yasal düzenlemelerini takip ederek II. İsabella’nın tahttaki yerini korumak olacak. Carlos ve takipçilerini yenerek taht üzerindeki iddiasını sona erdireceğiz.

Sonrasında reform ve fabrikasyon sürecine gireceğiz. Her şeyden önce İspanya’yı modernleştirmek ve güçlendirmek için nakte ihtiyacımız var. Üniversiteler kurmalı ve öğretim teşvikinde bulunmalıyız. Sağlık, sanayi, yönetim ve vergilendirme alanlarında reforma yapmalıyız. Köleliği kaldırmalıyız. Elimizdeki sömürgelerdeki gerginliği gidermek adına azınlık hakların iyileştirmeliyiz. Savaşlardan yorulan ve yenilgilerden bıkan ülkemiz adına Krallığa sadık, disiplinli ve organize bir ordu kurmalıyız. Donanmamızı Amerika ve Asya’daki sömürgelerimizi koruyabilecek düzeye çıkarmalıyız. Yapacak çok işimiz var...

Diplomatik İlişkiler ve Genişleme Olasılıkları

Avrupa'daki komşularımızla yaşamakta olduğumuz ve yaşayacağımız olası sorunlara savaştan ziyade diplomasi yoluyla çözüm bulmayı hedefliyoruz.

Soydaşımız olan Portekiz’le aramızdaki soğuk savaşı çözmeye odaklanmalıyız. Portekiz’de kısa süre önce liberaller ve muhafazakarlar arasında bir iç savaş yaşandı ve savaşı muhafazakar kesim kazandı. Hatta, bu kesim Carlos’u saraylarında ağırlayıp Kraliçemize karşı finansal destek sağladı. Carlos’u yenerek Portekiz’i bu saldırgan tavrından vazgeçireceğiz.

Kuzeydeki komşumuz Fransa, özellikle Napolyon Savaşları sonrasında yanımızda durarak bizleri liberallerin yol açtığı felaketten kurtardı. Kendilerine teşekkürü borç biliyor ve iyi ilişkilerimizi sürdürmek istiyoruz. Ancak, bu ilişkileri sağlamak için kendileriyle birçok konuda görüşmeler yapmamız gerekiyor.



Fransa 1659’da imzalanan Pireneler Anlaşması sonucunda Perpignan’ı topraklarına katmıştı. Bölgede yurttaş kabul ettiğimiz Katalanların çoğunlukta olduğunu görüyor ve özellikle Çarlist Savaşından sonra Katalanların sergileyeceği duruşa göre bu konuda Fransa ile görüşmek istiyoruz.

Güneyimizde 1713’te imzalanan Utrecht Anlaşması ile Birleşik Krallık’a geçen Cebelitarık Limanı bulunuyor. Bu bölgenin bir an evvel bize geri verilmesini istiyor ve bu konuda Büyük Britanya ile anlaşma masasına oturmak istiyoruz.



Birleşik Krallık için Akdeniz’e giriş yolunun ne denli önemli olduğunun farkındayız. Kendilerinin taleplerini dinleyerek yurdumuzun bu bölünmez parçasının iadesi karşılığında ne gerekiyorsa yapacağız.

Akdeniz’in karşısındaki Fas’ı “arka bahçemiz” olarak nitelendiriyor ve özellikle Fransa’nın Fas’a karşı saldırgan bir tavır takınmamasını rica ediyoruz. Fas’ın bir an önce İspanya’ya bağlanması için gerekli adımları atacağız.



Fas’ın güneyinde kalan Batı Sahra bölgesini de toprağımız olarak görüyor ve sömürgeci güçleri şimdiden uyarıyoruz. İspanya olarak Afrika’nın zengin topraklarından ziyade, bir yer haricinde sadece anakaramıza yakın topraklarla ilgileniyoruz.



Ekvador çizgisi dolaylarındaki üç küçük bölge olan Santo Tomé, Fernando Poo ve Ekvador Ginesi ile ilgileniyoruz. Santo Tomé şu anda Portekiz’in kontrolünde olsa da kendilerinin İspanya’da süregelmekte olan iç savaşa verdikleri katkının faturası olarak adanın tapusunu talep ediyor, aksi durumda “savaşı Lizbon’a taşıma olasılığını” değerlendiriyoruz.



Amerika’daki son iki sömürgemiz olan Küba ve Porto Riko’yu korumaya niyetliyiz. Asilerle yaptığımız savaşlardan ders alıp buradaki tahkimatlarımızı ve güçlerimizi arttıracağız. Eğer fırsatını bulursak da, iki sömürgemiz arasında kalan Hispanyola adasını da geri alacağız.



Asya’daki en büyük sömürgemiz Filipinler’de de istikrarı ve düzeni sağlamaya niyetliyiz. Ayriyeten bize bağlı olan Sulu Ulusu’nun kontrolündeki Jolo Adalarını en kısa zamanda topraklarımıza katacağız. Borneo’da varlık gösteren Hollanda ile de Sulu konusunda bir anlaşmaya varmak istiyoruz.



Filipinler’in doğusunda iki kolonimiz bulunuyor. Mariana Adalarının tamamını kontrol ediyor, ancak Karolina Adalarının çoğunluğunu henüz elimizde bulundurmuyoruz. Bu adaları da kontrol etmek için büyük uğraş sergileyeceğiz.

Kaybettiğimiz sömürgelerin yerini yeni sömürgelerle doldurmak istiyoruz. Fakat artık geçmişte yaptığımız hatalardan ders çıkartmak ve yeni diyarların altınını harcamak yerine kaynakları anakaramızı geliştirmek, güçlü bir İspanya kurmak için ayırmak istiyoruz. Bu sırada da sömürgelerimizi modernleştirecek, iki toplum arasında ortak bir etkileşim kurarak “kazan-kazan” politikası güdeceğiz.

Dış politikada bir an önce Birleşik Krallık, Fransa ve Hollanda yönetimleriyle görüşeceğiz. Ayrıyeten Haiti ve Amerika’daki diğer sorunları görüşmek üzere A.B.D. yönetimiyle de iletişime geçeceğiz.

Doğu Akdeniz’deki Osmanlı İmparatorluğu ve İsveç Krallığı büyükelçileri kısa süre önce bizlerle görüşme isteklerini bildirdiler. Delegeleri en kısa zamanda Madrid’deki sarayımızda ağırlayacağız.

Son yüzyılda aşırı dinci ve gericilerin ülkemize verdiği zararları, son on yılda ise aşırı özgürlükçü ve açık fikirlilerin ülkemize verdiği zararları gördük. İki tarafa da kesinlikle güvenmeyip orta yolu bulmalı, iki tarafın da yararımıza olacak özelliklerini alıp geri kalanıyla ilgilenmemeliyiz. Avrupa’nın ucunda bağımsız, güçlü ve ayakta durabilen bir İspanya yaratmalıyız.

[Littleİskender]

Atalarımızın büyük başarıları üzerinden uzun zaman geçti ve bir zamanlar aynı yerden hükmedilen İskandinavya dağıldı. Ancak İsveç olarak Kalmar birliğini yeniden toplayarak atalarımızın hatırasını onurlandıracak, ülkemizi tekrar bir büyük güç haline getirecek, İskandinavya'da gözü olmayan tüm milletlerle barışçıl bir diplomasi izleyerek askeri başarılarımızı ekonomi ve teknoloji alanında da şahlandıracağız. 

[Attila the Hun]

1 Ocak 1836

Etkinliğe bugün başlıyoruz. Lütfen checksumınızın PSUP olduğundan ve belirtilen Hamachi ağlarından birine katıldığınızdan emin olunuz.

[Mabella]

Oda kuruldu
25.109.207.165

[Wayfear]

Maalesef Hamachimde olan tünel sorunundan dolayı etkinliğe devam edemiycem ilk oyun günü güzeldi etkinlikteki arkadaşlara zevkli oyunlar dilerim :) .

[Yasin Ahmet]

Osmanlı İmparatorluğu


Mısır vilayeti tamamen ele geçirilmiş, Yunanistan kukla devleti haline gelmiştir. Edirne antlaşması sınırlarına çok yaklaştık ve hayalimiz bu sınırlardan daha büyük sınırlara sahip olmaktır. Bu süreçte Moldova ve Sırbistan Rusya İmparatorluğunun yönetimine verilmiştir.

Edirne Antlaşması

[Neym]

Avusturya İmparatorluğu
 
1838'da İngiltere ile yaşadığımız diplomatik krizde gereken cevabı verdik. Ancak kendileri her ülke ile kavga etme yolunu seçmişe benziyorlar. Zira Rusya ile İran Körfezi'nde, Siam'da Prusya ile kavga eden bu yeni büyük güç, her ne kadar tekrar etmek istemesekte, Avrupa'daki bir çok büyük devleti yönetmiş, Kutsal Roma İmparatorluğu'na öncülük etmiş köklü diplomasi ve yönetim kabiliyetine sahip devletimize ders vermeye kalkışmıştır. Biz 1848 Macaristan İsyanını bastırdığımızda Avrupa'da akan kanın duracağını düşünürken gaflet içine düşmüş olan Fransa ve İngiltere 1850 yılında kardeşimiz Prusya'ya savaş ilan etti ve bizde Prusya'nın yanında bu savaşa katıldık. Dostlarımız Hollanda, Brezilya İmparatorluğu, 
Rus İmparatorluğu , Osmanlı İmparatorluğu ve Japon İmparatorluğu ile sıkı diplomatik ilişkiler kurduk ve bu dünyayı ortadan ikiye bölüp paylaşmak isteyen sömürgeci zihniyetine karşı birlikte mücadele edeceğimizden eminiz. Ülkemiz bütün şehirlerine demiryollarını inşaa ederken böylesine bir savaş sadece bir avuç azınlığa ve iki ülkeye yarayacaktır.
Bütün ülkeleri duyarlılık göstermeye davet ediyorum.

Atılımlarımız:
-Okuma yazma oranı yarı yarıya arttı,
-Araştırma puanımız %110 arttı,
-İlk demiryolu yapıldı ve bütün şehirlere demiryolu projesi başladı,
-Ekonomik regülasyonlar yapıldı,
-Çağdaş tıp teknolojileri getirildi,
-Kültürel atılımlar ile okuma yazma oranları, araştırma puanları ve prestij arttı,
-GSYİH 1836 yılına göre üçe katlandı,
-Ordu reformu yapıldı ve sayıca arttırıldı,
-Seçme seçilme hakkı verilerek ilk seçimler yapıldı ve yarı anayasal monarşiye geçtik.

[Attila the Hun]

23 Haziran 1850

[Attila the Hun]

Koninkrijk der Nederlanden

Je Maintiendrai

Ülkemiz 16 yıl gibi kısa bir süre zarfında büyük işlere imza attı. Belçika'yı geri almanın birincil amacımız olduğunu belirtmiştik, bu doğrultuda Belçika'ya vakit kaybetmeden savaş ilan ettik. Dünya devletlerine Belçika üzerindeki hâkimiyetimizi tanıdıkları için müteşekkiriz. Belçika'yı geri aldıktan sonra ilk işimiz Afrika'da genişlemek oldu. Sonrasında Okyanusya sahasında kolonileri olan Portekizle savaşıp kolonilerini ele geçirdik. Afrika'nın kalbindeki 2 kabile devletini Hollanda medeniyetiyle tanıştırdık.  Hem Afrika hem de Okyanusya'daki hâkimiyetimiz pekiştirildikten sonra ekonomik yatırımlar yaptık. Hollanda kaybettiği kolonileri geri almaya devam edecektir. Yeni fabrikalar açtık, özellikle de tıp alanında büyük yol katettik. Okuryazarlığı %60'ın üzerine çıkardık. Halkımızda okuma yazma bilmeyen bir kişi bile kalmayana kadar da durmayacağız.

[Menars]

Büyük Britanya

Ülkemiz geçen 14 yıl içinde batı bloğunda bulunan tüm devletlere yardım etmiştir. Bunun dışında, Hindistan´da hakimiyetimizi kalıcılaştırmak için Arabistan´dan geçiş yolu aramaya çalışıyorduk ve Rusya ile anlaştığımızı düşünmüştük fakat tarafların eksik iletişimi yüzünden İran üzerinde toprak hakimiyeti tartışmaları başladı. Fakat bunu çok kısa sürede taraflarımız halletti. Bu tarz var olmayan söylemlerle Avusturya ve Prusya kirli bir propaganda yapmaya çalışmaktadır. İsteklerimiz bellidir. Daha kendi içinde istikrarını koruyamayan devletlerin dış siyasette çok fazla diplomatik hareket göstermesi Afrika ve Asya topraklarında istikrarsızlığa yol açıyor. Bu istikrarsızlık ülkemizin hedeflerini etkilediğinden Fransa´ya askeri ve ekonomik destekler yapmaktan çekinmedik. 
 
Avrupa´nın bu durumu tüm Avrupa devletlerini etkilediğinden en kısa sürede diplomatların Londra´ya gelmesi icap etmektedir. Londra´da Alman Federasyonu ve Avrupa´nın geleceği konuşulabilir.

İmparatoriçe I.Victoria 

[notrdum]

Söze tüm dünya devletlerinin dostu olduğumuzu belirtelerek başlıyorum.Biz aç adamın kazanacağını açgözlü adamın ise hiçbir şey kazanamayıp hatta kaybedeceğini bilerek bu yola çıktık.Geçen 14 yılda Paris Şehir Hastanesinin açıtık.Sağlık alanında dünyanın önde gelen devletlerden biri olmak en büyük gayelerimizdendir.Fransada dört bir yanda okuma kursları açıp ülkemizin okuryazarlığını bir üst noktaya çıkardık.Dünyada 5.sırada olan sanayimizi Büyük Britanya ardında 2.liğe yükselttik.Geçen 14 yılda yaptıklarımız buraya sığmayacak kadar çoktur biz her şeyi Fransa için yaptık ve yapacağız.İsteyen herkes Fransanın kapısını çalıp istediği fabrikayı söylerse Fransız yatırımcılar gereğine bakacaktır.Prusyayla aramızda bir sürtüşme oldu bu sürtüşme 2 ülkede müttefikimiz Büyük Britanyanın ise 1 ülkede problemi çıktı.Biz her devletin dostu olduğumuzu başta yazdığımız gibi diplomatik bir dille önce uyardık.Sonra Prusya hala devam edince müzik notası değil Fransız Dış İşlerinin son ana kadar kullanmamaya gayret ettiği diplomatik nota gönderdik ve ne yazık ki 1850 ortasında bir savaşa girdik.Savaşta sıcak çatışma yaşanmasa da Fransızlar Prusya sınır şehri Saarbuckeni ele geçirdi.Müttefikimiz bizi Londraya davet etmiş.Biz davete icap edicez her zaman savaş olmamasından yana bir devletiz ve hep bunu isteyeceğiz.Fakat bizim ön şartlarımız vardır bunu bizzat Avusturya Arşidüküne ve Prusya Kralına ilettik.Müttefikimizle ile ise fikir alışverişini sürdürmeye devam edeceğiz.Biz illettiğimiz şartların tamamında adil olduk açgözlülük yapmadık.Şartlarımız Avrupadaki dengeyi en üst düzeyden gözetecek şartlardır.İlk olarak Prusya madagaskardan çekilecek ve Fransaya bırakacak.İkinci olarak Prusya İsviçreden çekilecek bura da Fransaya bırakılacak İsviçrede diğer istediğimiz gelecek 100 yılda bir yabancı askerin İsviçreye girmemesi olacaktır.Ne biz İsviçre üstünden Almanyaya girecez ne de karşı taraf İsviçre daima tarafsız kalacaktır biz burda ilk sözümüzü vererek başlıyoruz karşı taraftan da aynı sözü istiyoruz ve İsviçreinin Fransa etki altına girmesini istiyoruz..Fransa 1936 ya kadar hiçbir askerini İsviçreye sokmayacaktır karşı taraftaki iki saygın ülkeden de bu sözü bekliyoruz.Üçüncü olarak Fransanın kaybettiği prestijleri telafi etmesi bakımından 1856 ya kadar Rhineland bizde kalacak 1856 da savaşsız Prusyaya teslim edilecek gelecek 4 yılda ise yeni bir ateşkes imzalanacak 1860 a kadar Prusya Alsace Lorraine saldırmayacak.1860 yılından sonra ise güçlü olanın elinde kalacaktır.Bizim ön şartımız bunlardır.Bunlar imzalanmadan biz seferberliğimizi devam ettirecez.Saydığımız tüm teklifler Avrupa güç dengesini gözeten aç gözlü olmayan tekliflerdir.Kaybettiğimiz 150 prestijin ve pazar önceliğinin bir bedeli olmalıdır.Bu bedel ise adildir.Haftaya Londrada iki taraftan da tek askerin ölmediği bir antlaşmayla ayrılacağımızı umuyorum.Tüm ülkelere ise Fransız iyi dileğini gönderiyorum.

[Wayfear]

Hamachi sorunu düzelmiş gözüküyor. Herhangi bi sıkıntı olmadığı taktirde cuma günü katılacağım.

[Neym]

Prusya'ya geçmeye talibim.

Hamachi sorunu düzeldiğine göre Avusturya İmparatorluğu ile devam edeceğim.

[Henri]

İspanya Krallığı

İlk olarak ülkemizin kuzeyinde son savunma hattına çekilen çarlistlere karşı ordularımızı seferber ettik ve isyancı ordularını yenilgiye uğrattık. Ne yazık ki ülkemizin içinde kalmasını umduğumuz bu çatışma komşumuz Portekiz’le aramızın bozulmasına ve hatta savaş durumuna geçmemize neden oldu. İnfante Carlos destekçilerinin yenilmesiyle Portekiz’e kaçtı ve 1838’de Portekiz Prensesi ile evlenerek hak iddiasını güçlendirip ordu toplamaya çalıştı.

Bu sırada yönetimimiz aşırıcı çarlistlere destek olabilecek oluşumları tek tek ortadan kaldırdı. 1837’de Roma Katolik Kilisesine ait olan tüm mal ve mülklere Kraliyet tarafından el konuldu. Fakat bu yasanın amacı Kilisenin ülkedeki nüfuzunu kısıtlamak değil denetime almaktı. El konulan mülkler sonrasında Kilise’ye kiralanarak Krallığın gelir elde etmesi sağlandı ve Roma ile ilişkilerin bozulmasının önüne geçildi.

İspanya’ya karşı tutumunu İnfante Carlos’un tahta geçmesini kolaylaştıracak zararlar vermeye yönelik değiştiren Portekiz’in ülkemiz üzerindeki etkisini kırmak için gümrük vergileri arttırıldı ve Portekiz’in ticaret yollarında hak iddia edildi.

Elde edilen yeni gelirlerin yönetim ve eğitim faaliyetlerine ayrıldı. Tıp alanındaki gelişmeler sonucunda nüfus artış hızı arttırıldı. Ardından vergilendirme yasası çıkartıldı.

Portekiz ile ilişkilerini geliştiren ve İspanyol toprağı olan Melilla ile Ceuta’da hak iddia eden Fas’a karşı önlemler alındı. Önlemlerin fayda etmeyeceği görüldüğünde Fas ile savaşa girildi. 15 yılda yaptığımız iki savaş sonucunda önce Rif bölgesi alınıp izole şehirlerimizle bağlantı kuruldu, ardından da Atlas dağlarının kontrol edilmesiyle Cezayir’i işgal eden Fransa ile Afrika’daki sınırlar belirlendi. Ayrıca, okyanus kıyısındaki ilerleyiş sonrası Fas’ın en önemli ve büyük şehirleri ele geçirildi.

İlk savaştan sonra çıkarttığımız Rif Yasası ile Rif bölgesine göç teşvikinde bulunuldu. 1842 yılında köleliğin kaldırılmasıyla sömürgelerde yeni bir düzen kuruldu. Özellikle çarlistlere verdikleri destek sonrasında Bask ve Katalan halkların ayrıcalıklarının kaldırılması, ülkede İspanyol harici tüm yurttaşların ikinci sınıf olarak değerlendirilmesine ve Madrid’in çıkarlarına hizmet etmekle yükümlü olma anlayışının doğmasına neden oldu. Köleliğin kaldırılmasıyla üçüncü sınıf ortadan kalktı ve yeni bir vatandaşlık sistemi üzerinde çalışılmaya başlandı.

1846’ya kadar geçen on senelik süreçte yaşanan gelişmeler İspanya’nın ekonomik anlamda gelişmesine ve halkın refaha erişmesine neden oldu. İnfante Carlos ve Portekiz’in İspanya’ya karşı üstünlüğü kaybetmesi sonrası Carlos ülkede yeniden iç savaş çıkarmaya çalıştı. Bu sefer üç oğlunu sahneye süren Carlos’un güçlere bertaraf edildi.

Portekiz’in ülke içerisinde karışıklık çıkartması sonucunda kendilerine savaş açıldı. Savaş sırasında İspanya orduları Lizbon’a kadar ilerledi fakat şehri alamadı. Portekiz’in barış istemesi sonucunda savaş sonlandırıldı. Carlos ve çocukları ele geçirilemeden Avusturya’ya kaçmayı başarsa da Portekiz’deki tüm etkileri sona erdirildi. Ayriyeten savaş tazminatı olarak Santo Tome adası alındı.

İspanya yönetiminin bundan sonraki kısa süreli hedefleri Fas’ın tamamen Krallığa bağlanması, Cebelitarık’ın geri alınması, Sulu sorununun çözümlenmesi, ordunun modernize edilmesi, ulusal demiryollarının kurulması, yeni vergilendirme ve yönetim yasalarının yapılması olacak.

[Wayfear]

 

Prusya

 Tüm cihan devletlerine selam ve saygılarla. Prusya 1836 senesinden 1850 2. çeyrek tarihine kadar olan süreçte. Sanayi, İktisat ve Eğitim alanlarına önem vermiş ve barışçıl bir tutum izlemiştir. Gelişen 14 yıllık sürede Öğretmen(Clergymen) teşvikinde ve Mühendis(Clerk) teşvikinde bulunulmuş bu tarz meslek/zanaat sahibi olanlara ek ödenek ayırılmıştır. Alman ikiliğini ve Alman ulusal birliği sorununu mümkün olduğunca kan dökmeden çözmek adına adımlar atılmıştır.


 Danimarkanın hüküm iddia ettiğ Schleswig-Holstein bölgesi 1840 yılında kansız bir şekilde Danimarka hükümeti ile müzakere edilerek Zollverein birliğine ve Kuzey Almanya SOI(Etki alanı)na alınmıştır. Danimarkanın Baltık devletilerine uyguladığı Leşçi Haraç Kophenag'daki tüccarları zengin ederken Baltık sınırında olan ve ticaretini buradan yapan ülkeler Çeşitli ekonomik sıkıntılar çekmektedir( %-5 Tariff Efficiency, %5 Import Cost). Bu haraçgüzar vergi konusunda çözüm bulmak icin yüce cihan devleti İngiltere bilgilendirilmiştir lakin 1850 tarihine kadar İngiltereden, Danimarkanın İngiliz etki alanına alınması ve sözlü olarak bu sorunun çözüleceği dışında eylem görmedik. Yani Sound Dues Toll antlaşması/decisionu halen imzalanmadı. 1850 tarihinde aldığımız cevabı aşağıda paylaşacağım.


 Hannover Prensliği Britanya imparatorluğuna bağlıyken 1838 yılında Kraliçe Victorianın tahta çıkması ile Hannover veraset yasasının kadın hükümdarlara izin vermemesini takiben Hannover İmparatorlukla bağını kesmiş tahta geçen Ernest Augustus Prusya ile ilişkiler kurarak Kuzey Alman SOI'sine dahil edilmiştir.


 Saxonya Prensliği Avusturya ile yapılan diplomatik konuşmalarla , Olası Macar isyanlarında ve Polonya konusunda işbirliği yapmak kaydıyla sulh ile Kuzey Alman SOI'sine dahil edilmiştir.


 Prusya devletinin Alman ulusunu birleştirmeye giden yolda her büyük devlet gibi pazar ve ticaret ihtiyacı doğmuş bu ihtiyacın giderilmesi için Siam devleti ve Madagaskar devleti ile ilişkiler geliştirilmiş bu devletler Prusyanın etki alanına alınmıştır. Bu iki bölgeyi siyasi müzakereler yapmak için elimizde bulundurmak istedik (RP dışı tarihsel Alman kolonilerini sağlamak için büyük devletlerle müzakere). 14 yılda gözlemlediğimiz büyük devletlerden Britanya İmparatorluğu Afrikada Gold coast, Asyada Kerman, Yemen, Pattani bölgelerini askeri güçle almış. Fransa ise afrikanın en kalabalık ve en zengin bölgesinin bulunduğu Kongo havzasının girşi topraklarını almış ve avrupada Sardinya devletine savaş açmıştır, lakin ne Britanya İmparatorluğu ne de Fransız İmparatorluğu ile bu pazarlar hakkında konuşurken iletişimden verim alamadık (Oyunum laglıydı belki de eksik gördüm ancak konuşmaları hatırlıyorum).

Roleplay odaklı :D
Fransa : madagaskarda neden etkin var çeker misin
Prusya: orada ticaret yapmak için bulunuyoruz
Fransa: etkini çek madagaskarı bırakmam
Prusya: diplomasi kanallarımız açık madagaskar etkisi karşı ne teklifiniz var
Fransa: Fransayı kızdırıyorsun
"Fransa savaş açar"
Yukarıda bahsettiğim 1850 tarihinde aldığımız cevap: İngiliz yanında savaşa katılır ve 2 dk öncesinde oyun içi konuşmada Hollandayı toprak karşılığı Prusyaya karşı savaşa davet eder.

İngiliz tarafı ise Siam'da endişesini belirtmiş ve başka bir iletişimde bulunmamıştır. (Siam devleti event veya decisionla annexlenmiyor tekrar belirteyim)

Prusya olarak müzakere edilip teklif edildiği dahilinde bu topraklardan 2 büyük devlet karşısında müzakere edip elbette savaşmadan anlaşmak bizim için en mantıklısıydı ve planımızda bu idi.
Fransanın iddia ettiği gibi diplomatik bir nota da yazılmadı chatten.
37,46 milyon nüfuslu İngiltere ve 10,5 milyon nüfusu bulunan Fransa; 4,47 milyon nüfusu olan Prusya'ya Rhineland crisis decisionuyla savaş açtı ve sonrasında oyun günü bitti.
Şimdi gelelim Fransanın barış şartlarına;

Fransız iddiası:
Rhineland krizi yüzünden 150 prestij kaybettim (Kaybettiği 150 prestiji Prusya telafi edecekmiş)
Adil olduk açgözlülük yapmadık.

Hemen bakalım :

Rhineland Crisis

the_rhine_crisis = {
        potential = {
            tag = FRA
            exists = PRU
            PRU = {
                owns = 572
                owns = 575
            }
            NOT = {
                has_country_flag = crisis_on_the_rhine
            }
        }

        allow = {
            state_n_government = 1
        }

        effect = {
            badboy = 5
            any_country = {
                limit = {
                    OR = {
                        primary_culture = north_german
                        primary_culture = south_german
                    }
                }
                relation = {
                    who = THIS
                    value = -100
                }
            }
            casus_belli = {
                target = PRU
                type = acquire_state
                months = 12
            }
            casus_belli = {
                target = PRU
                type = free_peoples
                months = 12
            }
            prestige = 10
            set_country_flag = crisis_on_the_rhine
        }
        ai_will_do = {
            factor = 1
            modifier = {
                factor = 0
                badboy = 0.5
            }
        }
    }

Decisiona tıkladığınız an 10 x (1+ülkenin prestij gain %si) kadar prestij geliyor.

Rhineland Crisis Event

country_event = {
    id = 33037
    title = "EVTNAME33037"
    desc = "EVTDESC33037"
    picture = "rhineland"

    fire_only_once = yes

    trigger = {
        tag = FRA
        has_country_flag = crisis_on_the_rhine
    }

    mean_time_to_happen = { days = 1 }

    option = {
        name = "EVT33037OPTA"
        PRU = { set_country_flag = french_claimed_the_rhine }
        any_country = {
            limit = {
                is_greater_power = no
                OR = {
                    primary_culture = north_german
                    primary_culture = south_german
                }
            }
        casus_belli = {
                target = FRA
                type = cut_down_to_size
                months = 20
            }
        end_military_access = FRA
        leave_alliance = FRA
        relation = { who = FRA value = -150 }
        FRA = { diplomatic_influence = { who = THIS value = -200 } }
        }
        any_country = {
            limit = {
                is_greater_power = yes
                OR = {
                    primary_culture = north_german
                    primary_culture = south_german
                }
            }
        casus_belli = {
                target = FRA
                type = humiliate
                months = 20
            }
        end_military_access = FRA
        leave_alliance = FRA
        relation = { who = FRA value = -150 }
        }
        ai_chance = { factor = 0.95 }
    }


    option = {
        name = "EVT33037OPTB"
        prestige = -10
        any_country = {
            limit = {
                OR = {
                primary_culture = north_german
                primary_culture = south_german
            }
        }
        relation = { who = FRA value = 50 }
        }
        ai_chance = { factor = 0.05 }
    }
}

Eventde savaş açmazsanız 10 prestij gidiyor lakin savaş açtığı için 0 prestij . Toplamda 10 prestij artıda.

Prusya devletinden Ren bölgesinin alınması nüfusu en kalabalık yerlerden birinin alınması anlamına geliyor. Bölgede bulunan demir ve kömür kaynakları çok yoğun ve ayrıca bölgede teşvik ettiğim eğitim, işçi ve fabrika yatırımları da cabası. Ren bölgesi geri alınana kadar KUZEY ALMAN FEDERASYONU bakın dikkatinizi çekiyorum ALMANYA değil KUZEY ALMAN FEDERASYONU kurulamıyor.

Fransa 150 prestijini benim (Prusya) yüzünden kaybettiğini ve bedelinin bu olduğunu yapılacak antlaşmanın da adil olduğunu ve açgözlü olmadığını söylüyor.
Prusya olarak da bunun bedelini ödememiz gerektiğini söylüyor.

İletişim Örneği

Wayfear bugün saat 17:39
dostum
prestijini
nasıl katbettin
bi fikrim yok
ama benle alakası yok
prestijin acısını benden çıkartmakta diretecek misin ?

umutovskii bugün saat 17:39
Ne yapabilirim söyle
İyi niyetli olmaya çalıştım
İyi niyetim suistimal ediliyor
Nasıl kaybettim
Prestiji

Wayfearbugün saat 17:40
iyi niyetli olsan
madagaskar için açardın savaşı
benle alakası yok prestijin
eventi göster bana
inanayım

umutovskiibugün saat 17:40
Almanya geç kurulsun
İsteyemem mi

Wayfearbugün saat 17:40
alman geç kurulması için
40 milyonluk ingiliz
ve 8 milyonluk
fransa ile
savaş açılmaz

umutovskiibugün saat 17:41
Vanillada 1840 ta kurulan almanyayla hpmde kurulan almanya bir mi

Wayfearbugün saat 17:41
dostum anlama kıtlığı var sanırım
alsas alınmadan alman kurulmuyo

umutovskiibugün saat 17:41
İngiltere de onmun için benle grimiş olamaz mı

Wayfearbugün saat 17:41
sen alman geç kurulması için alsası koruman gerek
iyi niyetten bahsediyosun halen

umutovskiibugün saat 17:41
Almabya kurulduğu zaman benim şansım kaç
Söyle
Alsası tutmak için

Wayfearbugün saat 17:41
almanya kurulmuyor

umutovskiibugün saat 17:41
Kaf kuruldu
Kafa karşı şansım ne
Ona bakarsan ben de derim
Ki

Wayfearbugün saat 17:42
kafa karşı şansın var emin ol

umutovskiibugün saat 17:42
Military tech gitseydin

Wayfearbugün saat 17:42
bu kadar bencil olmana gerek

umutovskiibugün saat 17:42
Minyonların var savaş başa baş
Avusturya var
Ben mi bencilim

Wayfearbugün saat 17:42
avusturya öyle bir savaşa çağırmayacağım ben
zaten kendinle karıştırdın bemi
KAF urulunca 7-8 milyon nüfus oluyor

umutovskiibugün saat 17:42
Sen tech full olsan
Yeneceksin zaten bizi

Wayfearbugün saat 17:42
tech sende araştırabiliyosun

umutovskiibugün saat 17:42
Minyonlarında kaç k asker var

Sözlerimi Fransız devletinin iyi niyetli, adil ve aç gözlü olmadığı halde suitimal edilen antlaşma şartları ile bitirmek istiyorum:

"Biz illettiğimiz şartların tamamında adil olduk açgözlülük yapmadık.Şartlarımız Avrupadaki dengeyi en üst düzeyden gözetecek şartlardır.İlk olarak Prusya madagaskardan çekilecek ve Fransaya bırakacak.İkinci olarak Prusya İsviçreden çekilecek bura da Fransaya bırakılacak İsviçrede diğer istediğimiz gelecek 100 yılda bir yabancı askerin İsviçreye girmemesi olacaktır.Ne biz İsviçre üstünden Almanyaya girecez ne de karşı taraf İsviçre daima tarafsız kalacaktır biz burda ilk sözümüzü vererek başlıyoruz karşı taraftan da aynı sözü istiyoruz ve İsviçreinin Fransa etki altına girmesini istiyoruz..Fransa 1936 ya kadar hiçbir askerini İsviçreye sokmayacaktır karşı taraftaki iki saygın ülkeden de bu sözü bekliyoruz.Üçüncü olarak Fransanın kaybettiği prestijleri telafi etmesi bakımından 1856 ya kadar Rhineland bizde kalacak 1856 da savaşsız Prusyaya teslim edilecek gelecek 4 yılda ise yeni bir ateşkes imzalanacak 1860 a kadar Prusya Alsace Lorraine saldırmayacak.1860 yılından sonra ise güçlü olanın elinde kalacaktır.Bizim ön şartımız bunlardır.Bunlar imzalanmadan biz seferberliğimizi devam ettirecez.Saydığımız tüm teklifler Avrupa güç dengesini gözeten aç gözlü olmayan tekliflerdir.Kaybettiğimiz 150 prestijin ve pazar önceliğinin bir bedeli olmalıdır.Bu bedel ise ADİLDİR."

-Fransa

Edit: İmla