[Ahrep]

Benim genel olarak paradox oyunlarına tepkim Türkçe dil desteğinin olmaması DLC lerde cabası tabii.

[Trubac]

Çünkü zor! Lanet olasıca bi zorluğu var.

[Duman]

Zor pek bir yanı yok, anlamadığınız çözemediğiniz yerlerde sorun yardımcı olmaya çalışırlar forumda :)
Ancak oynanış olarak özellikle EU4'e kıyasla çok daha komplike bir oynanışa sahip olduğuna ben de katılıyorum. Biraz daha farklı düşünmeyi, inceyi görmeyi gerektiriyor oynarken - ki bu da oyunun benim için kaliteli olmasını sağlayan etken. EU4 gibi büyük ordu kur büyük ülkelerle ittifak kur savaşı kazan toprak al oyunu değildir CK2.

[Justicar]

Oyun aslında çok keyifli. Ama 3 gün 4 gün. Çünkü çok sığ geliyor bana. Çıkan DLC'ler yanlızca yeni bir kültürü aktif ediyor, arayüzü o kültüre uyarlıyor bir iki yeni event falan taş çatlasın 1 hafta. Sonra oyunu kapatıyoruz çoğunlukla. EU4teki gibi geniş DLC'ler malesef yok bu oyunda. Bir kere olamazda çünkü oyunuın öyle saçma bi yapısı var ki buna uygun değil. Yav niye oyunda deniz savaşı yok? Tabi bu çok çok basit bir örnek bunun gibi nicelerini sayabilirim. Ama sevdiğim kısımlarda var tabiki. Örneğin eski oyunlarımda İngiltere kralıydım. Bi anda bi baktım koca Fransa toprakları bana kaldı falan. Dumanında belirttiği gibi olay sadece savaş değil CK2'de.Bide şunu belirtmeden edemiyceğim. Oyun adını gerçekten taşıyor Crusader Kings. Abi olmuyor diğer Dinler kültürler uyduramıyorlar niyeyse. Neyse sanırım çok gömdüm de çok içerlenmiştim bu konuda paradox'a.

[Snyk]

İçerik basitliği.

[Moses]

Katılıyorum, karakterler arasında geçen bir oyunda etkileşim çok daha fazla olmalıydı. Oysa EU4'teki ülkeler arası iletişim seçenekleri bile daha fazla. Umarım yeni dlc bunu düzeltir. Way of Life ile biraz düzelttiler ama hala çok kötü durumda.

Bir diğer sıkıntı ise her şeyi engellemeleri ve oyunun günümüz bakış açısı ile düzenlenmesi. Ben oyunda 2015 İsveç'ini değil, 850 Hicaz'ını yaşamak istiyorum. 

Tutsak ettiğimiz bir kadına tecavüz edebilme ve ensest ilişki günümüz yargılarıyla bakıldığından engellenmiş. Oysa bunlar o dönemde oldukça olağan.

Bunları eleştirdiğimden veya takdir ettiğimden değil, elbette ben tecavüzü insanlık suçu olarak görüyorum. Ama oyunun yapısına bunların da eklenmesi lazım.

Bu iletide de bahsettiğim gibi, karakterler arası etkileşim çeşidinin azlığı ve yapımcıların Orta Çağ'a ilişkin anakronik bakış açılarını oyuna yansıtmaları dışında beğenmediğim yanı yok. Hatta şu ana kadar oynadığım en keyifli oyunlardan biri diyebilirim.

[Ahrep]

Çünkü zor! Lanet olasıca bi zorluğu var.

Zor değilde ilk bakişta karışık gibi duruyor. Alışıyorsun sonradan

[Jasebon]

Beğenme nedeni: karı alabilme. Beğenmeme nedeni: Sadece 4 tanecik karı balabilme

[Emirhan]

Eğer bu tarz oyunların gelişmesi isteniyorsa rekabetin arttırılması gerekir. CKII tarzı hanedana dayalı oyun sayısı artmadıkça, tam anlamıyla mükemmelini göremeyeceğiz. 

---

Beğenmediğim noktalar; rol yapma ögelerinin yetersiz olması, savaş mekaniklerinin kısıtlı olması (sanırım buna el atılıyor). Fakat oyunu genel olarak beğeniyorum.

[Jasebon]

Edit yanlıs konuya yazdım

[Kubrat]

En basitinden hayranlık duyduğum tarihi karakterler ve ırklarla bana RP yapma imkanı sunması. Khunzakhal ailesinin resmi arması bile yeter.

[uçan erişte]

Ben beğenmiyorum. Çünkü çok karışık. Ortalık armadan geçilmiyor. Kim kimdir, necidir, armalar, armalar...
Bakılacak bir sürü açıklama, bir kamyon düğme... Armalar...
Kim kral, imparator, kont, muhtar, hiyerarşisi zor. Armalar, armalar never changes... :p

[unonimus]

Ki o feodal sistem de tam doğru değil, aynı soyluluk seviyesinde olanlardan birinin diğerinin vassalı olmasının mümkün olmaması ve çember vassallığın olmamasından dolayı :P . Onlar da olsa iyice içinden çıkılmaz olurdu gerçi.

[Macit]

CK2 hanedan ve bulunduğu dönem için oldukça hoş fakat beyaz yaratık görevi insana kanser verdiği için pek beğenmiyorum.Hayır tamam yakaladık hayvanı belki ben postunu duvarıma asmak istiyorum neden serbest bırakıyoruz?

[barkardes]

CK2'yi en az 200 saat oynamışımdır.Seviyorum oyunu ve sevmesem bu kadar oynamazdım zaten :D .
Oyunun ilk 100-150 yılındaki genişlemeye çalışma,bunun için yolunu açma kısmı çok zevkli oluyor.Oyunun en büyük eksikliği ise bunun devamında başlıyor.Belli bir yerden sonra gerçek bir mücadele olmuyor sana karşı.İç savaşlar,toprak için savaşlar,maceracılar...Hiçbirisi seni yenememeye başlıyor.Ve bu aşamada oyunu kapatmaktan başka yapacak bir şey kalmıyor.Buy üzden hiç oyunun sonuna kadar oynadığım oyunum olmadı.
Sıradaki DLC iyi bir şekilde yapılırsa bu sorun kısmen çözülebilir.Ama yeterli olmaz gibime geliyor.İmparatorluklara odaklanan ve onlara yeni özellikler ekleyen bir DLC olsaydı late-game kısmı ilginç hale gelebilirdi.İmparatorluk yönetmek dış güçlerle barışık yaşanırsa çok kolay.Şimdiye kadar stabil bir İmparatorlukta sadece dışarıdaki bir savaşta askerlerimi kaybederek iç savaşı kaybedebildim.İmparatorlukları parçalayabilecek daha çok neden olmalı.
Plot sistemi tekrar işlenmeli.
Beğenmediğim bir diğer alan ise RP ögelerinin yetersizliği.Way of Life ile düzeltilmeye çalışıldı ama hala yetersiz.Mesela şöyle bir örnek vereyim:Kralın seni Steward ilan etmesiyle başkente gidiyorsun(Ayrıca ülkende bir regent bırakılmaması da saçma burada neyse devam edeyim).Bir durum değerlendirmesinin ardından saraydaki konumunu sağlama almak istiyorsun.İlk olarak dağıttığın rüşvetlerle saraydaki rütbesiz insanların sadakatini kazanıyorsun.Sonra da spymaster ile ittifak içine girerek saraydaki haberlerden haberin oluyor,karşılığında sen de hazineden aşırdığın parayı ona veriyorsun.Bir süre sonra kraliçenin adamlarından biri bunu fark ediyor.Kraliçe saraydaki etkinden dolayı senden zaten hoşlanmıyor.Krala söylemesi senin sonun olabilir.Burada hızlı karar vermen gerekiyor.Çıkan eventta onu öldürtmeye çalışmak,parayla ayartmak ve söylemesine izin vermek seçenekleri çıkıyor.Öldürtmeyi seçiyorsun.Başarıya ulaşıyor.Kraliçenin adamını da parayla susturuyorsun.Kral olayın ardını bırakmıyor ve sonunda senin yaptığını buluyor.Bir şekilde kaçmayı başarıyorsun.Kral ardından adamlar yolluyor.Sonunda isyan etmek zorunda kalıyorsun ve krala karşı kaybedip ünvanlarını kaybediyorsun.
Böyle olayların oyunda yaşanabilmesi kesinlikle oyuna çağ atlatırdı.Hele hele red wedding tarzı komplike olaylar olursa oyun bayağı aşmış olur.Kodlaması çok zor tabi böyle şeyleri.Tabi buna benzer olaylar var ama amaç olayın klasik eventlarla çıkması değil.Senin kişilerle ayrı ayrı iletişime girmen ve bunların yeni olaylar yaratması.

Son olarak,oyunun barış sistemi de kötü.Ben savaşa kralın tiranlığına karşı çıkmış olabilirim.Ama kralın ordusunu yok edip başkenti işgal etmişsem neden otoriteyi düşürüp oradan ayrılayım ki?Kendimi kral ilan etmek varken.Savaşın amacı bu olmadığı için krallıktakilere eksi ilişki bonusu verilebilir bunun için.

[Berke]

CK2 oyununu çok seven bir insanım ben.  600 saat orjinal bir o kadarda korsan bir şekilde Crusader Kings 2 oynadım. Oyun gerçekten çok sarıyor, ama oyunun en büyük eksiği early-game diye tabir ettiğimiz bölümden sonra singleplayer çekiciliğini kaybetmesi. Oyun çok kolaylaşıyor! Britanya'yı kurup aslanlar gibi 3 tane çocuk yaptıktan sonra zaten bir kaç vassal'ın başını ezip içeri tıkıyorum 2-3 tanede güzel evlilikle world conquest'in önüne kimse geçemiyor. Ama her ne kadar yetersiz olsada bu oyundaki roleplay şuan hiçbir oyunda yok (en azından benim bildiğim). Ama daha da geliştirilmesi gerekiyor. Üstteki arkadaşın dediği gibi red wedding gibi olaylar sonra barış antlaşmalarında EU4 tarzı bir sistem getirilmesi. Tabi ki casus belli olayı önemli tüm paradox oyunlarında ama şimdi ben allah aşkına Viking olarak teker teker conquest atarak kanser bir şekilde fetih yapmak zorunda mıyım? Ama diplomasi ve entrika açısından bakarsak muhteşem bir oyun, ki son gelecek conclave DLC'si eğer tırt çıkmazsa bu durum daha da karışacak belki bir çok insanı oyunun başına kitleyecektir. Oyunda ki entrika güzel ama oldukca yüzeysel dahada derine inilebilmeli bana göre. Multiplayer konusuna gelirsek, sync hataları ve lagı dışarıda tutuyorum, bu kadar muhteşem bir multiplayer oyun olamaz! Bir kaç mod yüklediğimizde 4-5 kişi harika oyunlar oynuyorduk. Game of Thrones modunda Duman ve Nyderr 'in bulunduğu bir oyunda Darkrad'ın güzel karakterimi kaçırıp karısı yapmaya çalışması ve bunu denerken esir düşüp kör edilmesi oldukça ibretlik bir olaydı. 10 kişiye kadar olan oyunlar oyun başı singleplayer oynuyor tadı versede belli biryerden sonra herkes belli bir seviyeye gelince Taht Oyunları oynuyor gibi hissediyorsunuz. Kesinlikle oyunun organize bir şekilde AGOT moduyla veya vanilla oyunda multisi yapılmalı . Ama oyunun multiplayer'i son oynadığımda baya kötüydü. 5 kişi girdiğimiz oyunlarda sürekli sync ve lag alıyorduk ama mutlaka bir şekilde düzeltilinebilir. Oyun ilk başta biraz komplike olsada öğrendikten sonra çok sarıyor ve cidden ekran başına kitliyor. Her ne kadar eksileri olsada CK2'yi seviyorum.

[Wickhart]

Birkaç yüz yıl oynadıktan sonra heyecan vermemeye başlıyor.

[Kubrat]

@onikidokuz Oyunun orjinalse ve bütün DLC lere sahipsen bu söylediğin imkansız.

[PiriReis]

Gereksiz yere zor bir oyun bide her musluman ulkenin yesil olmasi.

Vic 2 ve EU4 kolay bu oyuna gore.

[Duman]

CK2'de ülkelerin rengi de jure topraklarına göre seçiliyor, Arab İmparatorluğu koyu yeşil, onun altındaki de jure her ülke de yeşilin tonlarında kuruluyor. Aynı mantıkla mesela HRE'deki her dükalık 'grinin farklı bir tonu'.