Hikaye: Sami'nin Maceraları
#2
1. Bölüm: Haziran

1 Haziran:
Yağmurlu bir havada avdan dönerken babam, kurdun biri tarafından öldürülmüştü. Hemen babamın yanına yürüyüp önce üzerindekileri aldım:
unknown.png
Sonrasında babamın cesedini sırtladım. Yiyecek bir şeyim kalmazsa ve gerçekten acıkırsam babamı yiyecektim. Böyle bir durum olmazsa da bir şekilde cesetten kurtulacaktım. Üstümde biraz fazla ağırlık vardı ama olsun, o sonuçta babam:
unknown.png
Sonrasında oradan hemen uzaklaştım:
unknown.png
Bir göl veya ırmak bulmam gerekiyordu, tercihen göl. Etrafını tuzaklamaya değecek ve belki balık avlamaya müsait olacak kadar büyük olmalıydı.
Açık arazi bulmuştum ama etrafta büyük göl yoktu. Yağmur buradan geçerken dindi.
unknown.png
Daha da güneyde bir başıboş maceracı gördüm, yanına kadar gittim; ancak elinde takas edebileceği bir şeyi yoktu:
unknown.png
Sonra ben adamdan uzaklaşmaya çalışırken adam yanıma gelip benimle konuşmak istedi. Meğer kaybolmuş. Ona kendisinin gitmesi gereken yolu kendisinin bulabileceğini, benim bulamayacağımı söyledim. Adam bana lanet okudu:
unknown.png
Daha güneye inmeye devam ettim. Öğleden sonra bir göl buldum. Yerleşmeye uygun bir yer gibiydi:
unknown.png
Biraz acıkmış ve susamış olduğumdan önce gölün suyunu içtim, sonrasında üstümdeki çavdar ekmeğinin yarısını yedim.
unknown.png
Sonrasında babamın cesedini göl kenarındaki bir ağacın altına bıraktım.
unknown.png
Sonra etrafı kontrol etmeye başladım. Burası ev yapmaya uygun bir yer gibiydi.
urw4.png
Mavi ile işaretlenen yeri asıl, kalıcı ev için, kırmızıyla işaretlenen yeri geçici barınak için düşünüyorum. Şu an gerekli olmasa da ateş yakma becerimi denemek istedim. Bir ladin ağacından birkaç dal kopardım. Ateş yakmaya çalıştım ve 11 dakika sonra bunu başardım. Ruhlar beni bundan dolayı takdir edip bana bir çiğ turna balığı bahşettiler. Tabiî ki bunu az önce yaktığım ateşte kızartmamı istiyorlardı. Öyle de yaptım.
unknown.png
O kızarırken hemen kuzeyindeki büyük bir ağacı kesmeye giriştim. Geçici barınak için gereksiz de olsa kalıcı ev için gerekliydi. Ağacı keserken tekrar yağmur başladı. Hemen sonrasında onun hemen güneyindeki ufak bir ağacı kestim. O ağacın gövdesinin bir kısmıyla sekiz kazık yaptım. Kazıkları yaparken yağmur dindi. Ruhlar kazıkları yapmama sevinip bana olta bahşettiler. Kızarmış turna balığını bulunduğu yerden aldım.
unknown.png
Sonrasında balıkçılığımı denemek için oltayı suya daldırdım.
Aradan geçen 4 saatin sonunda akşam oldu ve ben balık yakalayamadım. Çavdar ekmeğinin kalanını yiyip gölden su içtim.
Henüz uyuyacak seviyede olmasam da uyuyacağım zaman açıkta yatamazdım, evi yapması da uzun süreceğinden geçici olarak kendime bir barınak hazırlığına giriştim. Ufak ağaçların gövdesinin üç kısmı ve yirmi ladin dalı bunun için yeterliydi.
Gövde olarak önceden kestiğim ufak ağacın gövde kısımlarını kullandım, yakındaki bir ladinden de 30 dal topladım. Dalları toplamam yaklaşık 20 dakika sürdü. Her şeyi topladığıma göre barınak yapmaya başlayabilirdim. Yarım saat sonra barınağı tamamladım.
unknown.png
Yatmadan önce burada rahat uyuyabilmek için ruhlara yanımdaki kurutulmuş kara orman tavuğu parçasını sundum. Yine de uyumadan önce bir ağaç daha keseyim dedim. Ağacı kestikten sonra çok yorgun olduğum için barınağa dönüp yattım.

2 Haziran:
Sonrasında gecenin yarısında bir şey gördüğümü zannedip tekrar uyandım. Hava yağmurluydu. Tekrar yattım. Öğlen gibi uyandım, hâlen yağmurluydu ama yağmur var diye boş durmak olmazdı. Önce yemek ve su ihtiyaçlarımı giderdim, yanımdaki kızarmış porsuk etini yedim, gölden su içtim:
unknown.png
Ev yapmak ivedi olarak önemli olduğu için kestiğim ağaçların dallarını budaklarını filan ayırıp bu ağaçları tomruğa çevirmem gerekiyordu, öyle de yaptım. Birini tomruğa çevirmek yaklaşık 50 dakika sürüyordu. Çıkan dalları üstüme alıp tomrukları yuvarlamaya başladım, zira tomruklar kaldıramayacağım kadar ağırdı. Biraz yorucu da olsa tomrukları evi kuracağım yere kadar yuvarladım. Yaklaşık 30 metre kadar yuvarlamış oldum. Bundan sonra bu civardaki ağaçları keseceğim. Çokça ağaca ihtiyacım olacak.
unknown.png
Etraftaki ağaçları kesmeye başladım. En azından dört tane daha ağaç kesmem gerekiyordu. İkincisini keserken çok yorulduğum için biraz dinleneyim dedim. Dinlenmeden önce yanımdaki geyik etlerinin çoğunu yedim. Sonrasında 40 dakika kadar dinlenip ağacı kesmeye devam ettim. Büyük ağaçların birini kesmek arada durmazsam 1 saat civarı sürüyordu. Akşamüstü dört ağaç kesmeyi bitirip sonrasında bu ağaçların dallarını ayırmaya koyuldum. Dördüncüsünü kesmeden önce biraz daha geyik eti yesem de bu beni tam doyurmadı, dolayısıyla dün tuttuğum turna balığını yemeye başladım. Sonra göl kenarına inip biraz su içtim.
unknown.png
Sonrasında tomrukları bir araya toplayıp evin inşaatına başladım. İlkin evin güneydoğu köşesine başlayacaktım.
unknown.png
3 Haziran:
1 saat kadar inşa ettikten sonra yorgunluktan dolayı uyudum. İhtiyaçları giderdikten sonra evin inşasına kaldığım yerden devam ettim. 3 saat kadar uğraşıp o kısmın inşasını yarıya kadar tamamladım. Yemek yiyip dinlenip devam ettim. Akşamüstü orayı tamamen bir araya getirmeyi tamamladım.
unknown.png
Sonrasında turna balığının kalanını da yiyince yiyeceğim kalmadı. Balık avlayabilirdim ama uzun süre balık tutulamayabilirdi. Alternatif olarak bir tuzak düğümü yapıp gördüğüm bir ağacın altına koydum. Belki bir kuş veya tavşan avlayabilirdim. Belki derilerini de kullanabilirdim. Ya da aylarca hiçbir şey de avlayamayabilirdim. Kıyıya inip oltayla balık avlamaya çalıştım. Bir turna balığı, bir de levrek avladım. Bunları pişirmeye koyuldum.
unknown.png
Sonrasında ağaçları kesmeye devam ettim. İkisini kestikten sonra turna balığının piştiğinin kokusunu aldığımdan balıkları almaya gidip yemeye başladım.

4 Haziran:
Üçüncü ağacı kesmeyi bitiremedim. Çok yorulmuştum, biraz dinlendikten sonra barınağa gidip yattım. Sabah bir şey duyduğumu düşünüp uyandım. Galiba tuzağa bir şey yakalanmıştı. Kontrol etmek için gittim. Hiçbir şey yakalanmamıştı.
unknown.png
Tuzağı biraz daha uzağa kurdum. Sonrasında ağaçları kesmeye devam ettim. Üçüncü (dünkülerle beşinci) ağacı kestikten sonra biraz yemek yiyip göle inip su içtim. Sonrasında elimdeki tahtadan bardağa su doldurdum. Sonra bir ağaç daha kesip kestiğim ağaçları tomruğa çevirmeye başladım. Hepsini kestikten sonra yorgunluktan hareket edemez hâldeydim, biraz bir şeyler yiyip sonra barınakta uyurum diyordum, yemeği yedikten sonra uyku bastırdı, olduğum yerde uyudum.

5 Haziran:
Sabahın uyandım. Dün su içmeye bile vaktim olmadığı için çok susamıştım, bardağın suyunu tamamen bitirdim, üstüne gölden de su içtim. Sonrasında tomrukları taşımaya başladım. Taşıdıktan sonra biraz yemek yiyip binanın duvarının bir kısmına başladım. Akşama kadar dinlene dinlene tamamladım. Yiyecek bir şeyim olmadığı için sonrasında balık tutmaya karar verdim.

6 Haziran:
Balık tutamadım. Yorgunluktan uyumuş kalmışım, en azından bugün barınağımdaydım, heh. Küçük olmayan bir balık yakalayana kadar balık tutmaya devam ettim. Tek kızılgözle kimsenin karnı doymazdı. Tekrar uyuyakalmadan önce yakaladığım turna balığını kızartmaya koyuldum. Uyumak istedim ama açlık uzun süre uyumama engel oldu. Yakalamış olduğum altı kızılgözün beşini afiyetle mideme indirdim.

7 Haziran:
Gece yarısı soğuktan titreyip uyandım. Madem böyle soğuk oluyor, ben de babamdan kalma kıyafetleri giyerim deyip giydim. Ayağıma giyecek bir şey yoktu gerçi ama olsun. Bir yerde huş kabuğu bulabilirsem ondan yapardım. Kalan son kızılgözü ve turna balığının bir kısmını yiyip tuzağa bakmaya gittim. Tabii ki bu tuzağa kendini kaptıracak kadar kuş beyinli bir kuş yoktu. Tuzağı kendimden biraz daha uzakta bir yere kurdum. Biraz güneye inip bir huş ağacı buldum, onun kabuğunu bıçakla ağaçtan ayırdım. Bu işlem 2 saat kadar sürdü.
unknown.png
Sonra üç huş ağacının daha kabuğunu ayırdım. Ondan sonra barınağıma geri döndüm. Bu kabukları halat hâline getirdim. Bu işlem 10 saat kadar sürdü, aç olsam dahi uyudum.

8 Haziran:
Aç ve susuz uyandığımdan hemen bu ihtiyaçları gidermeye koyuldum. Huş kabuğu şeritlerinin bir kısmı artmıştı, onun bir kısmından kendime ayakkabı yaptım. 3 saat kadar uğraştıktan sonra bunu bitirip giydim. Sonrasında balık tutmaya karar verdim.

9 Haziran:
Akşama kadar tek bir balık bile tutamadım. Sonra üç tatlı su levreği yakaladım. Pişirmeye vakit bulamadan uyuyakaldım. Gece uyandım, uyandığımda midem kazınıyordu. Hemen bir ateş yakıp bunları ateşe koyup kızarmalarını bekledim.
unknown.png
Yarım saat sonra kızaracakları için o arada tuzağı kontrol etmeye gittim. Tuzağa yakalanan bir şey yoktu. Sanırım kuşların bile yaşamadığı bir yere gelmiştim. Döndükten sonra biraz bekledim, balıklar kızarmıştı. Birini tamamen, birinin de çoğunu yedim. Balık tutmaya devam ettim.

10 Haziran:
Sabaha kadar balık tutamadım, sızıp uyumuşum, ikindi vakti anca uyandım. Balık tutmaya devam ettim.

11 Haziran:
Gece iki kızılgöz, iki de çapak balığı yakaladım. Bunları ateşte kızartmaya başladım. Kızarttıktan sonra kızılgözleri ve çapak balığının birini yedim. Sonra ağaç kesmeye devam ettim. Balık tutmaya ikinci çapak balığını yemem gerektiği zaman devam ederdim. İki ağaç kestikten sonra yemek yiyip tuzağa baktım, hâlen boştu. Tuzağı bu sefer kendime göre güneyde bir yerde, suya yakın gördüğüm iki ağacın arasına yerleştirdim. Sonrasında balık tutmaya başladım. Bir süre tutamadım, sonra tuttum ama uyuyakaldım, geceye yakın uyanabildim. Tuttuğum bir turna balığı ve iki çapak balığını kızartmaya başladım.

12 Haziran:
Biraz düşündüm. Acaba kendime sal yapsam da gölün ortasına gidip orada mı balık tutsam diye. Bu mümkündü ama üç ağaç gövdesine ihtiyacım vardı, o yüzden bir ağaç daha kestim. Ağacı kestikten sonra çapak balıklarından birini yedim. Ağaçları kıyıya kadar sürükledim. Huş kabuğundan zamanında yapmış olduğum halatlardan birinin üçte ikisini bu ağaçları birbirine bağlamakta kullandım. 1 saat kadar uğraştıktan sonra salı yapmayı bitirdim.
Tabii bu sal tek başına gitmeyeceği için bir de kürek lazımdı. Bunun için de ağacın birini daha kesip ağaçtan kereste çıkartacaktım. Ağacı kestikten 2,5 saat sonra kereste çıkarmayı tamamladım ve parçanın biriyle kendime kürek yaptım. Küreği yapması da 1,5 saat kadar sürdü. Sonrasında gölün ortasına kürek çekip balık tutmaya koyuldum.
unknown.png
Ve bir tek balık bile oltama takılmadı. Uykum geldiği için kıyıya dönüp barınağımda uyudum. Akşama doğru bir şey duyduğumu zannedip uyandım. Hiçbir şey yoktu. Ben de gölün ortasına geri dönüp balık tutmaya devam ettim.

13 Haziran:
3 tatlı su gelinciği ve iki kızılgöz tutabildim. Bunları karaya dönüp kızarttım. Ama bunları yemedim, iki gün önceki turna balığını yedim. Sabaha karşı ağaç kesmeye devam ettim. 2 ağacı kestim, üçüncüsünü keserken çok yorulduğumdan uykum geldi ve barınağa dönüp yattım. İkindi ile akşam arası uyandım, ağaç kesmeye kaldığım yerden devam ettim. Dört ağaç daha kestikten sonra bunları tomruk hâline getirmeye başladım.

14 Haziran:
Sabaha kadar bununla uğraştım, sonrasında tomrukları sürüklemeye başladım. Duvara başladım ama duvarın yapımını tamamlayamadım, sabahın ortasına gözüme uyku çöktü. Akşamüstü uyanıp gölün ortasında balık avına çıktım. Bir sudak tuttum. Bunu kızarttım. Birazını yiyip evin bir kısmını yapmaya devam ettim.

15 Haziran:
Evin o kısmını bitiremesem de sudağın tamamını yediğim için tekrar balığa çıktım. Bir çapak balığı avladım. Biraz daha balık avlayabilirim diye düşünüp biraz daha devam ettim ava. Başka balık avlayamadım. Balığı kızarttım, yiyip uyudum.

16 Haziran:
Balığın çoğunu yemiş olduğum için tekrar balık avına çıktım. Bu sefer üç çapak balığı avladım. Kızartıp birini yedim. Sonrasında evin yapımına devam ettim ve evin bir kısmını daha tamamladım:
unknown.png
Evin kuzeydoğu köşesini yapabilmek için ağaç kesmeye devam etmem gerekiyordu, o yüzden ben de ağaç kesmeye devam ettim. Ağaç keserken bir kara orman tavuğuna rastladım, ok atmaya değeceğini düşünmediğim için ağacı kesmeye devam ettim.
unknown.png
Üçüncü ağacı kestikten sonra uyumaya gittim.

17 Haziran:
Gece yarısı yağmurlu bir vakit uykumdan uyandım. Uyandıktan sonra yemek yiyip ağaç kesmeye devam ettim. Üç ağaç daha kestikten sonra balığa gittim. Bir turna balığı buldum. Oltamı tekrar suya attım. Başka balık bulamadığım için kıyıya geri döndüm, zaten çok yorgundum. Ateşi yakıp balığın kızarmasını bekledikten sonra uykuya daldım. Akşamüstü bir şey gördüğümü zannedip uyandım. Nasıl olsa uyandık diye kesilmiş ağaçları tomruğa çevirmeye başladım. Bunu bitiremeden tekrar uyudum.

18 Haziran:
Tomruğa çevirmeye devam ettim. Tuzağa hâlen hiçbir şey takılmadığını gördüğümden tuzağı yine her zamanki yerine koydum. Sonrasında tomrukları köşeyi yapacağım yere sürükledim. Köşeyi dizmeye başlasam da yiyecek kalmadığı için tamamlamak yerine balığa çıkmayı seçtim. Bir alabalık yakaladım. Alabalık kızarırken ben de binanın köşesine devam edeyim dedim. Köşeyi tamamlayamadım ama balığın bir kısmını yedim. Sonrasında uyudum.

19 Haziran:
Köşeye devam ettim. Öğlen gibi binanın kuzeydoğu köşesini tamamladım. Sonra tuzağı kontrol ettim, tuzakta kuş vardı.
unknown.png
Bıçağımı çekip kuşun üzerine yürüdüm. Bıçağın ucuyla kuşun kafasını hedef aldım:
unknown.png
unknown.png
Bıçak kuşun boynuna geldi, kuş direkt bilincini kaybetti. Bu sefer bıçağın ağzıyla kuşun boynunu hedef aldım. İyi vuramadım ama boynundan kan akmaya başladı. Bir kere daha denedim. Bir kere daha denedim. Sonunda bir kara orman tavuğu öldürmüştüm. Derisi işe yaramaz hâlde olduğu için sadece etini aldım. Tuzağı tekrar kurup barınağıma döndüm. Hayvanın etini pişirip uyudum. Sonrasında ikindi gibi uykum kaçtı. Ben de o yüzden ağaç kesmeye devam ettim. Bir tane kesip barınağa gidip tekrar uyudum. Gece tekrar uyandım, ağaçları kesmeye geri döndüm.

20 Haziran:
4 ağaç daha kesip tekrar uykuya döndüm. Uyandıktan sonra altıncı ağacı da kestim. Sal küreği yapmak için kesip keresteye çevirdiğim ağacın iki kerestesini üstüme alıp diğer altı ağacı tomruğa çevirmeye başladım.

21 Haziran:
Tomrukları tamamladıktan sonra inşa hâlindeki eve taşıdım. Bu seferki duvarda açıklık olacaktı ki dışarıyı görebilelim. Keresteyi de ondan üstüme almıştım zaten. Yiyecek bir şeyim kalmadığı için tekrar balık avına çıktım. Bir turna balığı yakaladım. O hazır olurken ev inşaatını ilerletmeye karar verdim. Tuzağı kontrol ettim, bir kuş daha vardı! Hazır hâldeki turna balığını üstüme alıp tekrar tuzağa yürüdüm. Bu da bir kara orman tavuğu idi. Bıçağın ucuyla kuşun kafasına hamle yaptım, bıçak göğsüne geldi, kuş bilincini kaybetti. Kuşun kafatasına bıçak kakmaya çalıştım, iyi de vurdum.
unknown.png
Bir daha vurdum. Bir daha vurdum! Bir daha vurdum!! Sonunda bir kara orman tavuğu daha öldürmüştüm. Bunun derisi kullanılabilir durumdaydı. Etini de ayırdım. Tuzağı tekrar kurdum. Barınağa geri döndüm, kuşun etini ateşe koyup derisini temizledim. Sonrasında tabaklama işlemine başladım. İlkin biraz daha düzeltip kurumaya bıraktım. Kuruması yarın ikindi gibi tamamlanacaktı. O yüzden uykuya daldım. Gece uyanınca inşaata devam ettim.

22 Haziran:
Yapacak başka bir şeyim olmadığı için turna balığını tamamen bitirene kadar inşaata devam edecektim. Deri hâlen kurumadığı için balık avına çıktım. Altı çapak balığı avladım. Birini ruhlara teşekkür etmek için yere bıraktım, kalanını kızarttım. Ağaç kesmeye devam edecektim ama öğlen vakti uykum geldiğinden barınağa geri dönüp uyudum.

23 Haziran:
Uyandığımda deri yeterince kurumuştu. Tekrar ısladım. Sonra ufak bir ağaç kesmeye gittim. Bu ağacın gövdesinin bir kısmından kendime sopa yaptım. Sonra bu sefer büyük bir ağaç kestim. Deri hazır olduğunda deriyi kuşun kendi yağıyla yağladım. O aşamada hazır olana kadar bir ağaç daha keseyim dedim. Sonra hazır olunca deriyi durulayıp kurumaya bıraktım. Tekrar bir ağaç daha kestim. Tekrar hazır olunca deriyi yumuşatma işlemine başladım. Bunun için sopayı ve kestiğim ağaçlardan birinin gövdesini kullandım. Yarım saat kadar uğraştıktan sonra deri kullanıma hazır hâle geldi. Gerekirse kullanırım diyeceğim ama çü… yani cücük kadar deriyi nerede kullanacağımı bilmiyorum.
unknown.png
Bunu tamamladıktan sonra ağaçları devirmeye devam ettim. Birkaç ağaç kesip uyudum.

24 Haziran:
Gece yarısı kalktım. Ağaç kesmeye devam ettim. Yolumun önündeki ufak ağacı da kestikten sonra getirdiğim ağaç gövdelerini tomruğa çevirdim. Öğlenden önce bunu tamamlayıp inşaata geri döndüm. İnşaata başlasam da duvarı tamamlayamadan uykum geldi ve uyudum.

25 Haziran:
Sabaha karşı uykudan uyandım, yiyecek balığım azaldığı için balık avına çıktım. Bir çapak balığı tuttum. Ava biraz daha devam ettim. İki tatlı su gelinciği ve üç kızılgöz daha yakaladım. Bunları kızarttıktan sonra evin duvarının inşasına devam ettim. Akşamüstü uykum geldiği için uyudum.

26 Haziran:
Sabah uyandığımda ihtiyaçlarımı giderip duvara devam ettim. Duvarı tamamladıktan sonra ağaç kesimine devam ettim. Sonra yorgunluktan uyudum ama aradan fazla zaman geçmeden uyandım. Tek ağaç bile kesemeden tekrar uykum geldi ve yine uyudum.

27 Haziran:
Öğlen gibi uyanabildim. Yiyeceğim kalmamış olduğu için balığa çıktım.

28 Haziran:
Balık bulamadım. Salın üstünde uyudum.

29 Haziran:
Gece yarısı oltama bir tatlı su gelinciği, üç de kızılgöz takıldı. Onlar yenmeye hazır hâle gelirken ben de bir ağaç keseyim dedim.
unknown.png
Sabah yiyecek bir şey yine kalmadığı için tekrar balığa çıktım.

30 Haziran:
Salın üstünde uyumuşum, sabaha karşı uyandım. Sekiz kızılgöz yakalamış olsam da bunlar dişimin kovuğuna yetmezdi. Birini ruhlara sunup balık avına devam ettim. Öğle vakti bir tatlı su gelinciği, bir turna balığı, bir de çapak balığı geldi. Onları yemeğe çevirirken uçan bir ak keklik gördüğümden dolayı tuzağı kontrol ettim, tuzakta bir şey yoktu.
Balıkların tamamı hazır olunca kızılgözleri birer birer yemeye başladım. Beşini yedim. Biraz su içip yattım. Akşamüstü bir şey gördüğümü zannedip tekrar uyandım. Çok acıkmış olduğumdan kalan iki kızılgözü de yedim. Sonra tuzağı kontrol ettim, boştu. Bir ağaç daha keseyim dedim. Ağacı kestikten sonra tatlı su gelinciğinin bir kısmını yedim. Evin kuzeybatı köşesini yapmak için ağaçları kesmeye devam ettim.
Bizim zamanımızda elektrik yoktu. IPhone'umuzu şarj edemiyorduk.
PzC/MC/FWWC Opsiyonel Kuralları ve Parametre Verisi
Diğer PzC/MC/FWWC Konuları ile PzB Konuları
[+] 6 üye unonimus nickli üyenin bu iletisini beğendi.
Ara
Cevapla
 


Bu Konudaki Yorumlar
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 15-01-2021, 21:56
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 16-01-2021, 19:02
Sami'nin Maceraları - Yazar: altnkurt - 16-01-2021, 19:41
Sami'nin Maceraları - Yazar: Sezar - 16-01-2021, 20:07
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 16-01-2021, 20:41
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 17-01-2021, 15:39
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 18-01-2021, 15:38
Sami'nin Maceraları - Yazar: altnkurt - 18-01-2021, 15:47
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 18-01-2021, 16:26
Sami'nin Maceraları - Yazar: altnkurt - 18-01-2021, 17:36
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 18-01-2021, 17:38
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 19-01-2021, 19:33
Sami'nin Maceraları - Yazar: Yasin Ahmet - 19-01-2021, 20:13
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 19-01-2021, 20:26
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 21-01-2021, 20:08
Sami'nin Maceraları - Yazar: Yasin Ahmet - 08-02-2021, 17:52
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 08-02-2021, 18:09
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 27-06-2021, 22:51
Sami'nin Maceraları - Yazar: Yasin Ahmet - 27-06-2021, 23:49
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 29-06-2021, 14:27
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 20-12-2022, 14:25
Sami'nin Maceraları - Yazar: Elefsar - 20-12-2022, 17:19
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 20-12-2022, 18:14
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 10-06-2024, 21:52
Sami'nin Maceraları - Yazar: unonimus - 11-06-2024, 15:26



Konuyu Okuyanlar: 5 Ziyaretçi



Strategyturk Forumları

Strategyturk Forumları tüm Türk stratejiseverler için büyük ve kaliteli bir platform olma amacı güder. Forum içerisinde çok sayıda strateji oyunu için bölüm ve bu bölümlerde haber konuları, rehberler, mod tanıtımları, multiplayer etkinlikleri ve üye paylaşımları için alanlar yer alır.